Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/742 E. 2020/33 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/742 Esas
KARAR NO : 2020/33
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/09/2014
KARAR TARİHİ: 21/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalının muhtelif tesislerinde betonarme kalıp imalatı ve demir işçilerini üstelendiğini, tahahüdündeki bu işleri eksiksiz ve kusursuz tamamlayarak teslim ettiğini, söz konusu işlerin halen davalı tarafından kullanılmakta oldğunu, bedeli icra takibine konu edilen işlerin dışında müvekkilinin imal ederek davalıya başka işler teslim ettiğini, ancak davalının bedelini halen ödemediğini, bu konudaki talep ve dava haklarının saklı olduğunu, müvekkilinin imal ettiği ve bedeli takibe konu işlerle ilgili hakedişlerin yapıldığını, bu hakkedişlere istinaden takibin mesnedi faturaların tanzim edildiğini, davalının müvekkilinin fatura bedellerinden bakiye ——TL alacağını ödemediğini, bunun üzerinde alacağın tahsili için icra takibi yapıldığını; ancak davalının ticari defter kayıtlarına göre —TL borcu olduğunu belirterek, takibin ———-TL’lik kısmına itiraz ettiğini, takibin mesnedi faturalara yasal süresi içinde hiçbir itirazda bulunmadığını, bu nedenlerlerle; davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyihine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, icra giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket kayıtları incelendiğinde, müvekkilinin davacıya bocunun bulunmadığı gibi davacıdan——— alacaklı olduğunun anlaşıldığından haksız ve dayanaksız taleplere dayalı olarak açılan davanın reddine, karşı tarafın kötü niyetli ve mükerrer tahsilat peşinde olduğundan %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında ——– tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası ve ——– kayıtları celp edilmiş, davacı tarafça dosyaya sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu ——-. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ——- TL asıl alacağın tahsili için ———– tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Konunun incelenmesinin uzmanlık gerektiren yönleri olması ve imza itirazının bulunması sebebiyle dosya ilk olarak grafoloji uzmanı bilirkişi ——– tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan ——- tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu evraklar üzerindeki imzaların mevcut karşılaştırma imzalarına kıyasla davacı …’in eli ürün olmadığının bildirildiği görülmüştür.
Taraflarca delil olarak ticari defterlere dayanılmış olması sebebiyle dosya mali müşavir ——— ve hukukçu bilirkişi Yard. Doç. Dr. ——— tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişiler tarafından sunulan———– tarihli bilirkişi raporunda; takip tarihi itibariyle davacı yanın davalıdan alacaklı olmadığı bildirilmiş, iş bu rapora yapılan itirazlar kapsamında aynı heyetten ek rapor alınmış, sunulan ————- tarihli ek raporda kök raporda belirtilen hususlar tekrar edilmiş, tüm dosya kapsamı dikkate alınarak ve gerekçede açıklandığı üzere bilirkişi raporunda yazılı görüşe uyulmamıştır.
Yargılamanın —– nolu celsesinde her ne kadar davacı vekilinin tanık dinletilmesine ilişkin talebine dair karar verilmemiş olmaması da gözetilerek Yargıtay ilgili hukuk dairesinin emsal içtihatları gereğince— Celse davacı vekilinin tanıklarının dinlenilmesine karar verilmiş ise de; dosyanın incelenmesinde davacı vekilinin tanık dinletme talebinin ——— tarihli ara kararın 2. Maddesi gereğince reddine karar verildiği, dosya kapsamı itibariyle tanık dinletilmesinin toplanan deliler ve sunulan dilekçe içerikleri birlikte değerlendirilerek ve davalı vekilinin tanık dinletilmesine gerek olmadığına yönelik beyanı da dikkate alınarak; iş bu ara karardan rücü edilmesine karar verilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, takip dayanağı fatura konusu işlerin davacı tarafça yapıldığı ihtilafsız olmakla; itiraza konu takip dayanağı faturaların ödenip ödenmediği, davalı tarafça sunulan tediye makbuzlarının takip dayanağı fatura bedellerine ilişkin olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda taraflar arasında yazılı olmayan eser sözleşmesine ilişkin ticari ilişki kurulduğu, celp edilen ——— kayıtlarında her ne kadar davacının davalı ile aynı adresli başka bir şirkette çalıştığı tespit edilmiş ise de her iki taraf beyanı ile sabit olmak üzere davalının çalışanı olduğu ve sonrasında davalı ile yüklenici sıfatı ile eser sözleşmesi kapsamında iş yaptığı, dosya kapsamı itibari ile net olarak belirlenememekle birlikte tarafların ——— yılından bu yana çeşitli işlere ilişkin ticari ilişki içerisinde olduğu, davacının — adet faturadan kaynaklı olarak bakiye iş bedelinin tahsili için başlattığı davaya konu icra takibine davalı tarafından kısmi itirazda bulunulduğu ve ————-TL yönünden takip konusu borcun kabul edilerek ——- TL yönünden itiraz edildiği, davacının işletme defteri tuttuğu ve davalı adına düzenlenen fatura bedelleri toplamı —— TL tutarında fatura düzenlediği, davalının sahibi lehine delil vasfını haiz ticari defterlerine göre ise takip konusu faturaların davalının ticari defterlerinde kayıt altına alındığı ve takip tarihi itibari ile ——— TL borcunun bulunduğu, davalı tarafından icra takip dosyasına —TL tutarında ödeme yapılması ve her ne kadar davalı ticari defterlerine kayıt altına alınmamış ise de ödemesinin yapılmış olması sebebiyle ————- TL ödeme yapıldığı hususunda (bu tutara ilişkin fatura dayanak gösterilerek takip başlatılmadığı anlaşıldığından) taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın davalı tarafından tediye makbuzları ile davacıya yapıldığı belirtilen ———- TL ödeme konusunda olduğu, davacı tarafça söz konusu tediye makbuzları üzerindeki imzanın kabul edilmemesi sebebiyle alınan grafalog bilirkişi raporunda tediye belgelerindeki imzanın davacı eli ürünü olmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş; bilirkişi raporundaki değerlendirme kısmının ihtilafa konu olan bölümüne TBK 40 vd. Hükümleri sebebiyle iştirak edilmemiş; davalının söz konusu tediye makbuzlarındaki imzanın davacının oğluna ait olduğu ve davalının söz konusu hususu kabul etmemiş olması yönünden yapılan değerledirmede ise TBK 40 madde hükmü kapsamında davacının oğlunun davacı çalışanı olmadığı gibi dosya kapsamında yetkili temsilcisi de olduğunun ispat edilemediği, dolayısı ile davalının savunması gereği yetkili temsilciye yapılan bir ödemeden de bahsedilemeyeceği, davalının davacının oğluna ödeme yapılması yönünde bir talimatı olduğunun ispatı yönünde bir delil de sunmadığı, alacak hakkının nisbi olduğu ve sadece taraflar arasında ileri sürülebileceği yetkili olmayan bir kişiye yapılan ifanın alacaklıya yapılan ifa gibi borcu sona erdiren bir hal olarak kabul edilemeyeceği kabul edilerek tediye makbuzları ile ödemeye ilişkin edimini ifa ettiği savını ileri sürerek ispat yükünü üzerine alan davalının savunmasını ispat edemediği kanaatine varılarak davanın kabulü ile ——– İcra Müdürlüğü’nün ———- E sayılı dosyasına davalı yanca yapılan kısmi itirazın (——- TL yönünden) iptaline, takibin itiraz edilen——– TL yönünden de devamına, alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan kabul edilen tutarın takdiren % 20 si oranında hesaplanan ——- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile —– İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın ( – TL yönünden )iptaline, takibin itiraz edilen ——– TL yönünden devamına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan kabul edilen alacağın takdiren %20’si oranında hesaplanan — TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 5.464,80 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 466,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.998,60-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan davacı tarafından yapılan 466,20 -TL ilk masraf, 262,45 -TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.828,65-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 11.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde———– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/01/2020