Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/678 E. 2018/904 K. 01.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/678 Esas
KARAR NO : 2018/904
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2008
KARŞI DAVA : Avans İadesi (Sözleşmeden Kaynaklanan)
KARŞI DAVA TARİHİ : 27/11/2008
KARAR TARİHİ : 01/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan Maddi ve Manevi Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının ve Avans İadesi (Sözleşmeden Kaynaklanan) istemli karşı davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
D A V A :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin ….. yılında ………ev araçlarının üretimi ve satışı amacı ile kurulduğunu, 1995 yılında %30 pazar payına sahip olduğunu, davalı .. Şirketi ile 27.09.1995 tarihinde ortak olarak ……. adlı şirketi kurduklarını, …… tarihinde müvekkili şirkete ait payın tamamının…. Şirketine satıldığını, şirketin …. adını aldığını ve aralarında adi ortaklık şeklinde bir ilişki oluştuğunu, 08.10.2003 tarihinde de taraflar arasında munhasır dağıtıcılık sözleşmesi imzalandığını, davalı …… müvekkili tarafından üretilen kahverengi ev eşyasının pazarlanmasını üstlenip sözleşmeye göre ürün pazarlanmasında en iyi gayret ve özeni göstermek, pazar payını büyütmek, yıllık ve üç aylık sipariş tahmin formlarını vermek, en iyi ciroyu yapmakla yükümlü olmasına rağmen bu edimlerini yerine getirmediğini, müvekkili şirketin bu nedenle pazar kaybına bağlı olarak 87.301.885 USD reklam kar kaybı, hammadde finansmanı için 30.975.023 USD ilave zarar, atıl stok satışından doğan 66.289.164 USD zarar, zararların karşılanması için kullanılan krediler için ödenen 6.444.093 USD faiz, garanti süresi iki yıl olduğu halde teminatın üç yıla çıkartılmasından doğan 8.211.111 USD zarar, Telefunken Markası için ödenen 500.000 USD avans ücreti, yeterli reklam yapılmadığı için 16.503.366 USD ilave zarar, 28.196.683 USD ihracat desteği zararı, 7.317.770 USD verimlilik zararı, 14.499.713 USD elde edilemeyen gelirlerin faiz kaybı, 1.814.105 USD, 3.924.566 USD, 1.034.790 USD, 30.000.000 USD marka zararı kaybı, 23.635.489 USD marj farkı zararı olmak üzere toplam 326.697.758 USD zarara uğradığını, davalı … Şirketinin bu zarardan doğrudan diğer davalıların ise zararın doğumuna iştirak etmekten dolayı sorumlu olduklarını bildirmiş, şimdilik 20.000.000 USD maddi zarar ile 10.000.000 USD manevi zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın soyut, varsayımlara dayalı olay ve öngörülerle dava açtığını, davaya konu dağıtım sözleşmesinde yalnız müvekkili ……… taraf olduğunu, diğer davalıların sözleşmenin tarafı olmadıklarını, müvekkili…….. Şirketinin en iyi gayret ve özeni gösterme yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve sözleşmeyi ihlal etmediğini, davacının ürünlerinin pazarlanması için elinden geleni yaptığını, bu amaçla televizyon reklamları yapıldığını, sözleşmede kararlaştırılan pazarlama ve tanıtımdan daha fazlasının müvekkili şirket tarafından gerçekleştirildiğini, davacı şirketin ürettiği kahverengi eşyaların beyaz eşyalarla aynı şartlarda pazarlandığını, prime hak kazanma koşulunun gerek beyaz eşyalarda gerekse davacı şirketçe üretilen kahverengi eşyalarda da satış hedeflerinin en az %80’i oranında satılması olduğunu, davacının zarar hesaplama yönteminin ciddiyetten uzak ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı şirketin gelirinin %70-80’inin ihracat satışlarına dayandığını ve ihracat satışlarının o dönemde hızla düştüğü gerçeğinin davacı tarafından gizlendiğini, davacının asılsız olduğu besbelli olan bu talepleri yöneltmekteki asıl amacının 327 milyon dolarlık bir hak ve alacağı olduğu izlenimini yaratmak suretiyle iflastan kaçınmak veya en azından iflası geciktirmek olduğunu, buna karşın davacının iflasın ertelenmesi talebiyle açtığı davada dağıtım sözleşmesi nedeniyle bir sıkıntı yaşadığına ilişkin olarak herhangi bir iddiada bulunmadığını, davacının iddialarının aksine ….n davacı şirkete 10 milyon Amerikan Dolarından daha fazla avans verdiğini ve stokları tamamen dolu haldeyken sırf davacıya destek olmak maksadıyla davacıdan ürün satın almaya devam ettiğini, …….. davacının iflasın ertelenmesi davasına müdahil olmadığını, yalnız dağıtım sözleşmesini sözleşme hükümlerine uygun biçimde feshettiğini, ….. şampiyonası sırasında davacının üretiminin durmuş olması sebebiyle iddiasının gerçeğe uygun olmadığını, davacının ürettiği malların rekabet etme niteliğinin bulunmadığını ve yeni düz ekran teknolojisini kullanmayarak tüplü televizyon üretmeye devam ettiğini, davacının finansal problemlerinin döviz spekülasyonlarından ve genel ekonomik gidişattan kaynaklandığını, davacı şirketin yönetiminin kayyımlara bırakılmasına rağmen davanın kayyım onayı olmadan açıldığını, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, sözleşmenin 12.maddesi gereğince yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, HUMK 325 maddesi uyarınca davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu belgelerin noter onaylı tercümelerinin dosyaya ibrazının gerektiğini, dava dilekçesine ekli olarak sunulan sözleşmelerin damga vergisinin davacı tarafından ödenip ödemediğinin mahkemece araştırılması gerektiğini, müvekkilleri … ve …… Dağıtım Sözleşmesine taraf olmamaları nedeniyle bu müvekkillerine yöneltilen dava ve talebin sözleşmeye dayanmadığının açık olduğunu, bu iki müvekkili açısından davanın haksız fiile dayandığını, BK’nın 60. maddesine göre haksız fiile ilişkin davalarda 1 yıllık zamanaşımı süresi bulunduğunu, davacının ….. arasında uğradığı zararlar için bu davayı açtığı dikkate alındığında 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunun anlaşılacağını, davacı şirketin 27.09.1995 tarihli sözleşmeye taraf olmadığını, ayrıca …………. de bu sözleşmeye taraf olmadıklarını, zaten bu sözleşmenin 02.10.2003 tarihinde sona erdiğini ve sona erdiren Hisse Alım Sözleşmesinde ibra ve feragat hükmünün yer aldığını, bu nedenle bu sözleşme ile taraflar arasında bir adi şirket kurulduğuna ilişkin iddianın asılsız olduğunu, …… %25 oranındaki payını zorunluluktan değil talep ettiği bedeli teklif ettiği için …… sattığını, ayrıca bu hususun dava konusu ile ilgili olmadığını, davacının iddiasının aksine ……..münhasırlık yükümlülüğünün yalnızca sözleşmeye konu malları kapsadığını ve dağıtım sözleşmesi kapsam dışında kalan ürünler bakımından serbest olduğunu, davacı şirketin asıl işi olan ihracat olanaklarını kaybettiğini ancak iç pazarının …….. sayesinde kurulduğunu, davacı şirketin her zaman önemli ölçüde finansal sorunları olduğunu,….. kar marjının en az %3,8’ini reklam ve pazarlama amacıyla kullandığını ve sözleşmede öngörülenden daha düşük bir kar marjıyla satış yaptığını, davacının ürettiği ürünlerin diğer ürünlerle rekabet edememesine rağmen …..’nin bu ürünlerin satışını en iyi şekilde yapmak için prim teşvik uygulamasına yer verdiğini, hatta bayilere hem kahverengi hem beyaz eşyada %80 satış oranına ulaşmaları halinde teşvik primi verilmesinin öngörüldüğünü,…. davacının ürünlerinin satışı için ayrıca TV ve radyo spotları alınması, poster ve gazete reklamları gibi çeşitli başka masraflar da yaptığını, bayilerin pek çoğuna özel olarak TV stantları yaptırdığını ve bunların 2.668.385,27 TL’lik masrafını üstlendiğini, yine davacının ürünlerinin satışını cazip hale getirmek için bayilerin ödeme vadelerinin uzatıldığını,……. markalı davacıya ait ürünlerin satışının münhasıran …. ait olmasına karşın davacının finansal sorunlarının çözümüne destek olunması amacıyla ….. marka televizyonların başka firmalarca satılmasına da göz yumulduğunu, ……. sözleşmeyi feshetmesinden iki ay kadar önce davacının üretiminin durduğunu, müvekkili davalılardan ….. ve …’ın satış ve pazarlama işleri ile ilgili herhangi bir yetki ve sorumluluklarının bulunmadığını, ….. edimlerini taahhüt de etmediklerini, davacının söz konusu müvekkillerle ilgili herhangi bir kanıt gösteremediğini; davacının iddia ettiği 325.000.000 Amerikan Dolarlık gelir kaybının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının %25 oranında bir kar marjının hiç olmadığını ve bu nedenle 87.000.000 Amerikan Doları reel kayıp iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının iddia ettiği ham madde finansman yükü ile müvekkilleri arasında nedensellik bağının bulunmadığını ve ayrıca talep edilen zararın gayri ciddi olduğunu, …… davacının pazar payını belli bir seviyenin üstünde tutmaya ilişkin taahhütte bulunmadığını, davacının yüklü atıl stoklarla ilgili talebinin ……. ile ilgisi bulunmadığını, bu durumun teknolojik gelişmelerden kaynaklandığını, kaldı ki davacının stok tutup tutmamakta özgür olduğunu zaten davacının atıl stoklarının bir kısmının piyasada satış şansı bulunmayan ürünlerden oluştuğunu, davacının basiretli ve tedbirli bir tacirin tutumunu sergilemesi gerektiğini, banka kredileri nedeniyle davacı tarafından talep edilen maliyet zararının ……… ile ilgili olmadığını ve bunun davacının finansal tercihi olduğunu, davacının müspet ve menfi zararını bir arada talep etmesinin mümkün olmadığını, davcının talep ettiği garanti süresi masrafları ile ilgili olarak garanti süresinin üç yıla çıkarılmasının davacının kendi tercihi olduğunu,……..siparişlerini piyasadaki daralma nedeniyle düşürdüğünü bu durumun olağan olduğunu, ücretsiz montaj hizmetinin piyasada olağan olduğunu ve davacı şirketin buna zorlanmakla satışlarının arttırılmasının sağlandığını, davacının servis ağının daraltılması nedeniyle zarara uğramayacağı bilakis kar elde edeceğini ve bu nedenlerle tazminat talep edemeyeceğini, servis hizmetlerinin başka bir …… şirketi tarafından verilmesi sebebiyle davacı bakımından herhangi bir zararın oluşmadığını, ….. markası için ödenen lisans ücreti masraflarının …. istenemeyeceğini zira ödenen lisans ücretinin sadece davacının takdirinde olduğunu, ……. herhangi bir asgari alım taahhüdünün olmadığını ve bu nedenle sorumlu tutulamayacağını, davacının mahrum kaldığını iddia ettiği ihracat desteğine ilişkin talebin……. ile ilgili olmadığını, verimlilikte yaşanan kayıplara ilişkin talebinde herhangi bir dayanağının olmadığını, davacının faiz geliri kayıpları adı altında talep ettiği kalemlerin gayri ciddi olduğunu, zira davacının satışlarının her halde düşmekte olduğundan fiyat artışı gerçekleştiremeyecek durumda olduğunu, davacının marka değerinde oluştuğunu iddia ettiği değer kaybı nedeniyle tazminat talep etmesinin mümkün olmadığını, ayrıca hangi marka değerinin etkilediğinin de davacı tarafından söylenmediğini, zaten müvekkilleriyle bu zarar arasında bir nedensellik bağının bulunmadığını, davacının marj farkından kaynaklanan zararına ilişkin olarak yaptığı açıklamalarda …….de bir tacir olması nedeniyle kar elde etmek için var olduğu gerçeğini göz ardı ettiğini, davacının manevi tazminat talebi ile ilgili olarak içinde bulunduğu güçlükten ……sorumlu tuttuğunu, BK’nın 49.maddesi uyarınca manevi tazminat talebi için şahsiyet hakkına tecavüz edilmesi koşulunun zorunlu olduğunu oysa söz konusu olayda davacı şirketin ticari kayıplar nedeniyle manevi tazminat talep ettiğini ve bunun mümkün olmadığını, davacının hem eda hem tespit talebinde bulunamayacağını bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVA:
Davalı-karşı davacı ……… Şirketi vekili karşı dava dilekçesinde müvekkili …….. Şirketi tarafından 25.01.2002 tarihli Avans Sözleşmesi ile davacıya on milyon Amerikan Doları avans ödendiğini, bu sözleşme gereğince herhangi bir tarafa karşı iflas ve tasfiye hükümlerine ilişkin bir dava açılmış olması halinin fesih sebebi olarak düzenlendiğini, ayrıca ….. arasındaki Dağıtım Sözleşmesinin fesih tarihi itibariyle işbu sözleşmenin de otomatik olarak fesholunacağının kararlaştırıldığını, müvekkili …… tarafından davacıya gönderilen 27.05.2008 tarihli ihtarname ile iki sözleşmeninde feshedildiğinin davacıya bildirildiğini böylece müvekkili …… on milyon Dolar alacağının muaccel hale geldiğini, ancak davacının on milyon Doları ödemediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili ……… karşı davasının kabulü ile davacı/karşı davalıdan olan on milyon Amerikan Doları alacağının 3095 Sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca 29.05.2008 tarihinden itibaren işlemiş/işleyecek Devlet Bankalarının bir yıl vadeli ABD Doları mevduata uyguladıkları faiz oranından faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Asıl dava, davacı ile davalılardan …….şirketi ……. taraf olduğu taraflar arasında varlığı ve içeriği uyuşmazlık konusu bulunmayan Dağıtım Sözleşmesi uyarınca davalıların ürün pazarlanmasında en iyi gayret ve özeni göstermediği, pazar payını büyütmediği, yıllık ve üç aylık sipariş tahmin formlarını vermediği, en iyi ciroyu yapmakla yükümlü olmalarına rağmen bu yükümlülüklerini yerine getirmedikleri iddiası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Karşı dava, davalı …… Şirketi (.) ile davacı taraf arasında imzalanan asıl davaya konu sözleşme ile 25.01.2002 tarihli Avans Sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle Avans Sözleşmesi uyarınca davacı tarafça iadesi gerektiği iddia edilen avanstan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda davacı ile davalı ….. arasında düzenlenen 08.10.2003 tarihli sözleşmede davalı …Şirketinin sözleşmede kararlaştırılan reklam yapma edimini gereği gibi yerine getirmeyerek davacının pazar payının daralmasına neden olup bu durumun bilirkişi raporuyla belirlenen 21.825.471.27 USD zarara yol açtığı, sözleşmede taraflardan birine iflas hukuku hükümlerinin uygulanmasının akdin haklı nedenle fesih edilmesinin kararlaştırılması ve davacının iflas etmesi nedeniyle davalı-karşı davacı… sözleşmeyi feshetmesinin haklı nedene dayandığı, bu nedenle karşı davada dava konusu edilen ve avans olarak verilen 10.000.000 USD’nin …. iadesi gerektiği açıklanarak asıl davada taleple bağlı kalınarak 20.000.000 USD’nin davalı ……. tahsiline, 10.000.000 USD’nin davacı şirketten tahsili ile…… verilmesine, asıl davacı şirketin diğer talepleri ile manevi tazminat isteminin reddine, davalılar …… ve … hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, temyiz sonrasında mahkememizin kararı hükme dayanak tutulan 05.04.2012 tarihli raporda ve diğer raporlarda imzası bulunan bilirkişi kurulunda reklam konusunda uzman bilirkişinin görev yapmadığı, davalı……. Şirketi tarafından sunulan belgelerin incelemesi yapılmadan ve asıl davanın kabulüne gerekçe gösterilen reklam yapılmadığı olgusunun uzman bilirkişi tarafından değerlendirilmediği gerekçesiyle eksik inceleme yönünden bozulmuş, mahkememizce usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyularak yargılama yapılmış, bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi kurulu oluşturularak rapor alınmıştır.
Bozma ilamına uyulmasından sonra 30/01/2014 tarihli rapor ile 31/05/2014 tarihli ek raporlar alınmış ise de her iki rapor hüküm kurmaya elverişli nitelikte bulunmamakla yedi kişilik bozma ilamına uygun olarak içinde reklam ve reklam pazarlama uzmanı bilirkişilerin de bulunduğu bilirkişi kurulundan 29/12/2017 tarihli rapor alınmış, tüm dosya kapsamı, toplanan deliller dikkate alınarak 29/12/2017 tarihli rapor mahkememizce hüküm kurmaya elverişli, gerekçeli, ayrıntılı, denetime açık ve dosya kapsamına ve toplanan delillere uygun görülmekle yeni bir kuruldan rapor alınmasına ya da ek rapor alınmasına gerek görülmemiş, 29/12/2017 tarihli rapor hükme esas alınmıştır.
Davacı tarafça davalılar ……. ve … hakkında maddi ve manevi tazminat istemli dava açılmış ise de davacıların davasının dayanağını teşkil eden dağıtım sözleşmesinde bu davalıların taraf olmadığı, davacı tarafın sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemiş olması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiasına dayanarak dava açtığı dikkate alındığında adı geçen davalıların sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüklerinin bulunmadığı, bu nedenle davada bu davalılara husumetin yöneltilemeyeceği dikkate alınarak davalılar. ve … hakkında açılan gerek maddi gerek manevi tazminat istemleri yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Asıl davada davacı tarafın …… Şirketi .yönelik açtığı davadaki iddiası; davalı şirketin davaya konu sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediğine ilişkindir.
Hükme dayanak alınan 29/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere taraflar arasında akdedilen 08/10/2013 tarihli davaya konu dağıtım sözleşmesinin dağıtım faaliyetleri başlığını taşıyan 4.1 maddesinde davalı ……….. sözleşme ürünlerini bölgede tanıtmak ve satmak amacıyla elinden gelen gayreti göstereceği genel kural olarak 2.4 maddede belirtilen kendi alışı ile satış fiyatı arasındaki farkın %3,8’lik kısmını pazarlama masrafları için kullanacağının kararlaştırıldığı, 30/01/2014 tarihli kök raporda davalı-karşı davacı ……… sözleşme uyarınca yüklenmesi gereken pazarlama masrafları tutarının 24.124.000,00 TL olarak tespit edildiği, mali tablolara göre sözleşmenin kurulduğu tarihten feshin gerçekleştiği tarihe kadar geçen süre içinde toplam alış satış rakamlarına göre davalı-karşı davacı ……brüt karının 76.542.000,00 TL olduğu, bu miktara sözleşmede kararlaştırılan %3,8 oranı uygulandığında davalı-karşı davacı ……. 2.909.000,00 TL pazarlama harcaması yapması gerektiği, davalı karşı davacı …… dosyaya sunduğu reklam faturalarının toplamının 22.237.753,75 TL, pazarlamaya ilişkin giderlerinin ise 1.344.301.673,89 TL olduğu, reklam harcamalarının kabul edilebilir kısmının 18.346.423,33 TL olarak bilirkişilerce tespit edildiği, buna göre davalı-karşı davacı … . sözleşmenin 4.1 maddesinden doğan yükümlülüğünü belirlenen orandan daha büyük oranda gerçekleştirerek yerine getirdiği, her ne kadar davacı tarafça davalı-karşı davac……… mevcut pazarlama ve satış stratejilerinin değiştirilmesi ve işlem hacminin arttırılması talepli yazılar gönderilmiş ise de dava tarihine kadar davacı şirket tarafından sözleşmenin feshi yoluna gidilmediği, bu yazıların davalı-karşı davacı ….. sözleşmedeki yükümlülüğünü yerine getirmesi gerçeğine etkisinin bulunmadığı, davalı-karşı davacı …… şirketinin her yıl kasım ayında vermesi gereken tahmini satış rakamları ile buna bağlı olarak üç ayda bir yazılı sipariş verme yükümlülüğünü yerine getirmemesinin dosyaya sunulan mektuplara göre Kasım ayı raporlarınının sunulması taraflar arasındaki yazışmalarla üç aylık sipariş sisteminin tarafların karşılıklı mutabakatı sonucu ortadan kaldırılması yanında taraflar arasındaki sözleşmede minimum alım miktarı ya da tutar kotası gibi davacı-karşı davalı yanın tahmin ve buna bağlı siparişleri uygun görmeyerek reddetmesini sağlayacak bir düzenlemeye yer verilmemesi karşısında …………. sorumluluğunu gerektiren bir neden olmadığı, davacı tarafça dava konusu edilen tüm maddi zararların davalı-karşı davacı ……. Şirketinin sözleşme ile yüklendiği edimleri yerine getirmemesi nedenine dayalı olarak talep edilmesi nedeniyle dava konusu edilen maddi zararların tümünden davalı-karşı davacı …….. açıklanan nedenlerle tazmin sorumluluğunun bulunmadığı, toplanan tüm deliller, tüm dosya kapsamı 30/01/2014 tarihli kök rapor ile 31/05/2014 tarihli ek rapor ve hükme esas alınan 29/12/2017 tarihli rapor ile anlaşılmış olmakla davacı tarafın maddi tazminata ilişkin isteminin bütünüyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Karşı davada, davalı-karşı davacı ……Şirketi ….. davacı taraf ile düzenledikleri davaya konu sözleşme ile 25.01.2002 tarihli Avans Sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle Avans Sözleşmesi uyarınca davacı tarafa ödenen 10.000.000,00 TL avansın iadesi gerektiğini iddia etmiştir.
Davacı-karşı davalı şirket ile davalı-karşı davacı …… arasında imzalanan 08.10.2003 tarihli Yan Protokol 1’in ikinci maddesinde dağıtım sözleşmesinin feshedilmesi halinde 25.01.2002 tarihli Avans Ödemelerine İlişkin Sözleşmenin 1.1 fıkrasında belirtilen on milyon Amerikan Doları tutarındaki avans ödemelerinin tazmin edileceği, 25.01.2002 tarihli Avans Ödemelerine İlişkin Sözleşme’nin 4/b maddesinde ise taraflardan birine karşı iflas ve tasfiye hükümlerine ilişkin bir dava açılmış olması fesih sebebi olarak kabul edilmiş, aynı sözleşmenin 4/c maddesinde ise …… ve davacı şirket arasındaki Dağıtım Sözleşmesinin fesih tarihi itibariyle avans sözleşmesinin otomatik olarak fesh olacağı kararlaştırılmıştır.
İstanbul Asliye 10.Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas, ……karar sayılı kararı ile; davacı-karşı davalı ……. Şirket tarafından 13/12/2007 tarihinde açılan davada 09/09/2008 tarihli kararla davacı şirketin bir yıl süre ile iflasının ertelenmesine karar verilmiştir.
Davalı-karşı davacı ……. tarafından davacı-karşı davalı şirkete….. Noterliğinin ….. tarih ve….. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 08.02.2003 tarihli Dağıtım Sözleşmesinin 10.2.3., 10.2.4 ve 25.01.2002 tarihli Avans Ödemelerine İlişkin Sözleşme’nin 4/b-c maddelerinde tanımlanmış fesih koşulları gerçekleştiği gerekçesiyle sözleşmelerin feshedildiği bildirilmiş, ihtarname davacı şirkete 29.05.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davacı-karşı davalı şirketin 13.12.2007 tarihinde İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığı …….. esas sayılı davada iflas erteleme talebinde bulunduğu ve yapılan yargılama sonunda iflasının bir yıl süre ile ertelenmesine karar verildiği açıktır. Buna göre dağıtım sözleşmesinin 10.2. ve 10.2.3. maddeleri ile taraflardan birinin iflas hukuku hükümleri gereğince başvuruda bulunmasının sözleşmenin feshinde esaslı neden olarak kabul edileceği hükmü karşısında davalı-karşı davacı ………. 27.05.2008 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi bu nedenle feshetmesinin haklı nedene dayandığı, davacı-karşı davalı şirketin 14/04/2014 tarihi itibariyle iflasına karar verildiği, iflas kararının 30/09/2014 tarihinde kesinleştiği, alacak talebinin kayıt kabul davası olarak görülmesi gerektiği göz önünde tutularak haklı fesih nedeniyle sözleşme hükmü uyarınca on milyon USD avans alacağının bilirkişi tarafından hesaplanan ve iflas tarihine kadar işlemiş 1.278.904,11 USD işlemiş faiz ile birlikte iflas tarihi itibariyle toplam 11.278.904,11 USD karşılığı 23.964.287,56 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktardaki alacağın müflis ….. Şirketi masasına kayıt ve kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı-karşı davalı şirket manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de; davalı-karşı davacı ……. sözleşmeyi ihlal eder bir fiilinin bulunmadığı, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirdiği, davacının maddi zararından sorumluluğunun bulunmadığı, bu nedenle manevi tazminat yönünden de sorumluluğu gerektirir bir eylem ve yükümlülüğünün bulunmadığı anlaşılmakla manevi tazminat istemi açısından yasal koşulların oluşmadığı göz önünde tutularak davalı-karşı davacı…… yönünden manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
A)- Asıl dava yönünden:
1-Davalılar ………….hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Davalı … Aş. hakkındaki davanın kanıtlanamaması nedeniyle reddine,
B)- Karşı dava yönünden;
1-Karşı davacı-davalı ……. Şirketinin, karşı davalı-davacı müflis …. Şirketinden iflas tarihi olan 14/04/2014 tarihi itariyle 10.000.000,00 USD asıl alacak ile 1.278.904,11 USD işlemiş faizinden oluşan toplam 11.278.904,11 USD karşılığı 23.964.287,56 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktardaki alacağın müflis ……..Şirketi masasına kayıt ve kabulüne,
C)- Asıl davadaki maddi tazminat istemi yönünden harçlar yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL red harcı ile manevi tazminat istemi yönünden alınması gereken 35,90 TL red harcı toplamı olan 71,80 TL harcın peşin yatırılan 471.298,50 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 471.226,70 TL harcın isteği halinde davacı-karşı davalı müflis …….. Şirketi iflas masasına iadesine,
D)- Karşı dava yönünden harçlar yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 214.758,50 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 214.722,60 TL harcın isteği halinde davalı-karşı davacı ………… Şirketine iadesine,
E)- Asıl dava yönünden davalılar …, … ve ……. yararına takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacı ……. İflas masasından alınarak davalılar …, … ve …….. verilmesine,
F)-a-) Asıl davadaki maddi tazminat istemi yönünden AÜTT’nin 13(1) maddesi uyarınca davalı………. Şirketi yararına takdir edilen 297.620,00 TL vekalet ücretinin davacı müflis . . . .. İflas masasından alınarak davalı …. Şirketine verilmesine,
b-) Asıl davadaki manevi tazminat istemi yönünden AÜTT’nin 10(3-4) maddesi uyarınca davalı ………. Şirketi yararına takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacı müflis … .. İflas masasından alınarak davalı …… Şirketine verilmesine,
G)- Karşı dava yönünden davalı-karşı davacı …….. Şirketi yararına takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacı müflis …….. İflas masasından alınarak davalı . Şirketine verilmesine,
H)- Davacı-karşı davalı müflis ……….Şirketi İflas Masası tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
I)- Davalı-karşı davacı ……….. Şirketi tarafından yapılan 14,00 TL başvurma harcı, 35,90 TL nispi peşin harç, 73,15 TL beş adet tebligat gideri ve 13.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 13.623,05 TL yargılama giderinin davacı müflis ……… İflas masasından alınarak davalı ………. Şirketine verilmesine,
İ)- Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere davacı-karşı davalı ………. Şirketi vekillerini ve davalı- karşı davacı …… Vekili ile diğer davalılar vekillerinin ve feri müdahil şirket vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/10/2018