Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/58 E. 2018/650 K. 27.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/58 Esas
KARAR NO : 2018/650

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikli Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2014
KARAR TARİHİ : 27/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikli Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı şirket ile davacı arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin aynı sözleşmede müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzasının bulunduğunu, kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek davalıya ihtarnamenin tebliğ edildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine icra takibine geçildiğini, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu bildirmiş, itirazın iptali ile takibin devamına davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yetkili mahkemenin davalı şirketin yerleşim yeri nedeniyle İstanbul Mahkemeleri olduğunu, davanın haksız ve mesnetsiz olup, sözleşmedeki genel işlem şartlarında yer alan müşteri aleyhine şaşırtıcı ve çelişkili kayıtların belirlilik ilkesini ihlal ettiği için geçersiz olduğunu, müvekkili şirketin kefil olduğu kredinin borçlu …….. kullandırılması kararlaştırılan 5.000.000,00 dolar tutarındaki ilk kredi olup, bu şirkete kullandırılan diğer krediler için müvekkili şirketin kefaletinin ve herhangi bir belgede imzasının bulunmadığını, ayrıca borçlu şirketin yaptığı ödemelerin hiç dikkate alınmadığını, 5.000.000,00 dolarlık kredi borcunun davacı tarafa tamamen ödendiğini, davacı tarafın alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talep edemeyeceğini, borçlu ve müvekkili şirkete gönderilen kat ihtarlarında alacak kalemlerinin tamamının birbirininden faklı gösterildiğini, davacının icra dosyasındaki takibe konu alacaklarıyla ilgili borçlu şirketle yeni ödeme protokolleri yaptığını bildirmiş, davanın yetki ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davalı müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu taraflar ile dava dışı şirket arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi nedeni ile hesabın kat edilerek ihtarname tebliğ edilmesine rağmen ödenmeyen kredi borcu ile dava dışı şirketle davacı banka arasında düzenlenen üye işyeri sözleşmesinden kaynaklanan alacağı için davacı tarafın davalı ve dava dışı borçlular hakkında alacağın tahsili amacıyla yaptığı icra takibinde davalının borca itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu icra dosyasında davacı, davalı ile dava dışı borçlular hakkında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için ilamsız icra yoluyla takip yapmış, davalının ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal süre içinde icra dairesinin yetkisine, borca ve ferilerine itiraz etmesi nedeniyle davalı hakkındaki takip durmuştur.
Davalı icra dairesinin yetkisi ile mahkememizin yetkisine itiraz etmiş ise de İİK’nun 50 ve HMK’nun ilgili hükümleri ile 10. maddesi dikkate alınarak kredi sözleşmesinin davacı bankanın mahkememizin yetki alanı içindeki Kartal şubesi tarafından yapıldığı, buna göre sözleşmenin ifa edileceği yerin şubenin bulunduğu yer olup, mahkememizin ve icra dairesinin takip ve dava yönünden yetkili olduğu dikkate alınarak gerek icra dairesi gerekse mahkememizin yetkisine yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen, gerekçeli ve denetime elverişli nitelikteki tüm bilirkişi raporu ve ek raporları ile özellikle hükme esas alınan 29/09/2017 tarihli ikinci bilirkişi kurulu raporu ile taraflar arasında genel kredi sözleşmesinin düzenlendiği, sözleşmede asıl borçlunun dava dışı …… şirketi olup davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu, davacı tarafın hesabı kat ederek buna ilişkin ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği, davaya konu alacağın takip öncesi ve sonrası tamamının ödenmediği, ikinci bilirkişi kurulu raporundaki yorum ve hesaplamaların usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olup, davalının genel kredi sözleşmesinden doğan borç için sözleşmenin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili sıfatıyla raporda belirtilen miktarlarda davalıya karşı 3.722.411,67 USD alacak ile işleyecek faiz yönünden dava tarihinden itibaren %33 oranında TCMB faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişken oranlarda temerrüt faizinden sorumlu olduğu, bunun yanında icra takibine konu edilen üç adet teminat mektubuna ilişkin 2654 tl ve ibraz edilmeyen 59 adet çek yaprağı bedelinden oluşan 36.285 tl olmak üzere toplam 38.939 tl yönünden davacı bankanın faiz getirmeyen hesabında depo edilmek üzere davacı alacağından da davalının sorumlu bulunduğu göz önünde tutularak 38.939 TL nin hesapta depo edilmesine davacı tarafça bu miktar üzerinde talep edilen fazlaya ilişkin 311,00 TL’lik istemin reddine davalının takibe ve davaya konu borcu ödemediklerini bildikleri halde borca itiraz ettiği ve alacağın likit nitelikte olup yargılamayı gerektirmediği dikkate alınarak davalının asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davaya konu İstanbul Anadolu ….. İcra Müdürlüğünün 2013/28027 Esas sayılı dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin dava tarihi itibariyle belirlenen 3.722.411,67 USD alacak ile işleyecek faiz yönünden dava tarihinden itibaren %33 ve değişen oranlarda temerrüt faizi üzerinden devamına,
2-Dava tarihindeki kur üzerinden talep edilen alacak miktarı üzerinden hesaplanan 8.308.422,85 TL alacağın %20 oranındaki 1.661.684,57 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Takibe konu üç adet teminat mektubuna ilişkin 2.654,00 TL ve ibraz edilmeyen 59 adet çek yaprağı bedelinden oluşan 36.285,00 TL olmak üzere toplam 38.939,00 TL nin davacı bankanın faiz getirmeyen hesabında depo edilmesine, davacı tarafın bu istem yönünden fazlaya ilişkin 311,00 TL’lik isteminin reddine,
4-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 498.883,32 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 86.026,91 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 412.856,41 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5- Davacı tarafça peşin yatırılan 86.026,91 TL harç bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın kabul edilen bölümü için davacı yararına …….’nin 13(1) mad. uyarınca takdir edilen 138.232,25 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın reddedilen bölümü için davalı yararına ……’nin 13(1-2) mad. uyarınca takdir edilen 311,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle;
a) Davacı tarafça yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 147,00 TL on dört adet tebligat gideri, 0,60 TL dosya masrafı, 3.000,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 3.172,80 TL yargılama giderinden 999/1000’nun karşılığı 3.169,63 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1/1000’in karşılığı olan 3,17 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
b) Davalı tarafça yapılan 8,00 TL bir adet tebligat gideri, 2.400,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 2.408,00 TL yargılama giderinden 1/1000’inin karşılığı 2,41 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 999/1000’inin karşılığı olan 2.405,59 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.