Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/560 E. 2022/706 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/560 Esas
KARAR NO : 2022/706

DAVA : Rücuen Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 21/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı —– dönemde —– kayıtları —-yerine getirdiğini, davalı ile müvekkili şirketin birlikte çalışmalarının sona ermesinden sonra —- üzerinde inceleme yapıldığını ve inceleme sonrası —– defterlerin usulüne uygun tutulmadığı ve boş olduğunu, bu tespit üzerine —- müvekkili—– takdir edilerek —— tarihinde ödeme emri tebliğ edildiğini, müvekkili ———- yapmadığını ve ticari faaliyetini devam ettirmediğini, ödeme emrinin gönderilmesine konu olan defterleri tutma görevinin davalının sorumluluğunda olduğunu ve bu defterlerin davalının uhdesinde bulunması sebebiyle davalının mesleki kusuru sonucu müvekkilinin ağır maddi hasara uğramasına sebep olduğunu, davalının —– gereken özeni ve samimiyeti göstermemesi nedeniyle müvekkili şirketin uğradığı zararı davalının tanzim etmesi gerektiğini, davaya konu zararın tanzim edilmesi ile ilgili olarak davalıya —————- numaralı ihtarnamesi ile keşide edildiğini, ancak bugüne kadar tazminat ödemesi yapılmadığını belirterek, açıklanan nedenlerle öncelikle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile ve telafisi güç zararların önüne geçilebilmesi açısından yargılama sonuna kadar davalının menkul ve —-malları üzerine ihtiyati tedbir kararı uygulanmasına uğranılan maddi ve manevi zararın davalıdan tahsiline yargılama giderleri ve—– davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, davacı şirkete —– uygun ve eksiksiz olarak verildiğini, davacı tarafın iddiasının asılsız ve yerinde olmadığını, dava dilekçesi ile birlikte deliller sunulmadığından fazlaya ilişkin cevap sunma haklarını saklı tuttuklarını, davacı taraf delilleri sunduktan sonra ———- delillerini sunacaklarını belirterek, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, davalının ———- sıfatıyla davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtların usulüne uygun olarak sunmadığı gerekçesiyle——— tarafından davacı şirkete kesilen vergi cezası uyarınca açılan Rücuen Tazminat davasıdır.
Davalı muhasebeci ———–, davacı şirket bünyesinde çalışmakta olup——— ticari defter ve kayıtların usulüne uygun tutulmaması ve boş olmasından kaynaklı —- davacı şirkete resen kesin—– cezasının, davacı şirkete —- ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine davacı şirket tarafından mesleki kusurun davalı da olduğu gerekçesiyle bahse konu davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememiz tarafından belirlenen uyuşmazlık,—- ait ticari defterlerin vergi dairesince tespit edilen usulsüzlüklerin davalının kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespiti ve bunun sonucu olarak da davalı mali müşavirin kesilen — cezasını ödeme yükümlülüğü altında olup olmayacağı hususlarıdır.
Mahkememiz tarafından dosya içerisine —-tarihli —- uzmanı ile mali müşavirden heyet olarak rapor alınmıştır. Raporda özetle; davacı şirkete ait — defter ve kayıtlarının herhangi bir kaydının olmadığı, tüm sayfaların boş olduğu, usulüne uygun olarak defter tutulmaması nedeniyle —- tarafından cezai işlemlerin uygulandığı belirtilmekle ilgili sayfaların boş olmasının ve herhangi bir kayıp içermemesinin sebebinin bilgisayar program değişikliği nedeniyle defterlerin yazdırılamamış olması olarak tespit edilmiştir. Defterlerin yazdırılamama sebebi de davacı şirketteki program değişikliği olduğu ve aynı zamanda muhasebe kayıtların da davacı şirket bünyesinde tutulduğu ve davacı şirketin ticari defter ve kayıtları kendi uhdesinde tutulduğu için yazdırabilecek alt yapıya sahip olduğu tespit edilmiştir. Ticari defter ve kayıtların davalının sorumluluğuna gidilebilmesi için Vergi Usul Kanununun 135. Maddesinde sayılan vergi inceleme elemanlarınca yapılan incelemeler neticesinde herhangi bir —– olmadığından davalının sorumluluğunun doğmadığı tespit edilmiştir. Buna karşılık ticari defterler davacı şirket bünyesinde mali müşavir tarafından tutulduğundan ticari defter kayıtlarının yazdırılma imkanı bulunmasına rağmen bu görev yerine getirilmediğinden davacı şirketin sorumluluğunun doğduğu belirtilmiştir. Mahkememiz tarafından ——- tarihli ek rapor uyarınca da aynı bilirkişi görüşü tekrar edilmiştir.
Mahkememiz tarafından —— ikametgah etmemesi nedeniyle ikinci ek bilirkişi raporu da vergi hukuku uzmanı——– ile — mali müşavir bilirkişiden alınmış, alınan bu raporda da bilgisayardaki program değişikliğinin Vergi Usul Kanunun 13. Maddesi uyarınca mücbir sebepler arasında sayılmadığı, davacı tarafın ticari defterlerinin kendi bünyesinde tutulması nedeniyle yazdırılmamasından dolayı basiretli bir tacir gibi davranmadığı tespit edilmiştir.
Dosya içerisine —-iki kişilik mali müşavir bilirkişi raporu ile de davaya konu edilen vergi cezasının ödemelerin yapıldığına ilişkin herhangi bir belge, —- belgenin sunulamadığı, bu hali ile vergi cezasının ödenmediği tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucu bahse konu uyuşmazlığın davalı mali müşavir tarafından şirketin kendi uhdesi içerisinde— kayıt ve defterlerin Vergi Usul Kanununa uygun olarak tutulmaması, boş olması nedeniyle——– cezasının davalının hizmet kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve rücuen tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarıdır. Dosya içerisine teknik uzmanlar açısından rapor ve ek raporlar alınmıştır. Davalı mali müşavirin davacı —- çalıştığı, ticari defterleri ve kayıtları şirket bünyesinde tuttuğu, —defter ve kayıtların boş olmasının gerekçesi —- nedeniyle yazdırılamaması gösterilmiş ise de —- bünyesinde tutulduğundan defterlerin yazdırılması şirketin kendisine ait olduğundan— şirketin — rağmen —- kayıtları yazdırılamaması kendi kusurundan kaynaklanmaktadır. Davalı mali müşavir şirket bünyesinde çalışan sıfatıyla olduğundan Vergi Usul Kanunun 135. Maddesinde sayılan sorumluluklar tespit edilmediğinden herhangi bir kusurunun olmadığı tespit edilmiştir. Dava, rücuen tazminat davası olmasına rağmen son alınan mali müşavir uyarınca da halen davacı şirket tarafından — vergi cezasının ödenmediği tespit edildiğinden bu hali ile dahi rücuen tazminat davasının şartlarının oluşmadığı da anlaşıldığından davanın, davalı mali müşavirin herhangi bir kusurunun olmadığı anlaşılmış aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 178,20-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 97,50-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 279,80-TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen ——-ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca yatıran tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı asil ile—- katılan davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.