Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/505 E. 2018/198 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/505 Esas
KARAR NO : 2018/198

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/12/2011
KARAR TARİHİ : 21/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İSTEM:
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki sözleşmede davalıya düşen edimlerin davalı tarafından tam olarak yerine getirilmediğini, mahkemece yapılan tespit dosyasında bu durumun belirlendiğini, davacı tarafın yapılan tespit nedeniyle avukat tutmak ve vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, bunun yanında tespit dosyasındaki masrafları yaptığını, bu masraflardan davalının işi zamanında yapmayarak sebebiyet vermesi nedeniyle sorumlu olduğunu, bu masrafların tahsili için yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini bildirmiş, itirazın iptali ile davalının %40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:

Davalı vekili cevap dilekçelerinde; davalı şirketin davacı şirkete ait binada asansör yaptığını, davacı şirketin üzerine düşen ödemelerden bir bölümünü yerine getirmediğini, bunun üzerine icra takibi yaptıklarını, davacı tarafın itirazı üzerine itirazın iptali davası açtıklarını ve mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini, davacının takibinin ne olduğununu anlaşılmasının mümkün olmadığını, takibin bir faturu ya da ilana dayanmadığını, bu nedenle itiraz ettiklerini, davanın yasal süre içinde açılmadığını, dava dilekçesinin HMK’nun hükümlerine uygun olmadığını bildirmiş, davanın usulden ve esastan reddine, davacı tarafın %40’tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu —- Sulh Hukuk Mahkemesinin —- (Kadıköy —-Sulh Hukuk Mahkemesinin —) Esas sayılı dosyasında davaya konu sözleşmeden kaynaklanan bakiye 2.072,16 TL alacağının tahsili için davalı tarafın 04/06/2010 tarihinde davacı hakkında yaptığı takipte davacı tarafın itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda takip ve dava konusu yapılan 2.072,16 TL alacak üzerinden davacı tarafın yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, kararın temyizi üzerine karar eksik işler olup olmadığı, varsa bedelinden indirilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuş ve hüküm tarihi itibariyle yargılamanın devam ettiği görülmüştür.
Davacı tarafın dava ve takip konusu yaptığı alacaklar; — D. İş sayılı dosyasında bilirkişi raporu ile belirlenen 3.140,00 TL ayıplı işler bedeli ve bu bedelin 565,00 TL tutarındaki KDV’si, 250,00 TL eksik işler bedeli ile bu bedelin 45,00 TL tutarındaki KDV’si, davacı tarafın değişik iş tespit dosyası nedeniyle vekiline ödemek zorunda kaldığı iddia edilen 2.000,00 TL avukatlık ücreti ve 382,14 TL değişik iş dosyası yargılama gideridir.
Davacı tarafın bu davada ve bu davaya konu icra dasyasında talep ettiği ve — D. İş sayılı dosyada bilirkişi tarafından 250,00 TL olarak belirlenen eksik iş bedeli taraflar arasında halen ve dava tarihinde derdest olan İstanbul Anadolu —. Sulh Hukuk Mahkemesinin — (Kadıköy —Sulh Hukuk Mahkemesinin—) Esas sayılı dosyasında dava konusu olmakla davacı tarafın bu alacak yönünden tahkip yapması ve dava açmasında hukuki yararı bulunmadığından bilirkişi raporu ile belirlenen 250,00 TL eksik iş bedeli ile buna bağlı olarak yine raporda belirlenen 45,00 TL KDV’si ile birlikte toplam 295,00 TL’lik alacak istemi yönünden HMK’nun 114(1) maddesi uyarınca davacının takip yapma ve dava açmada hukuki yararı bulunmadığından bu istem yönünden davanın HMK’nun 115(2) maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça dava ve takip konusu yapılan 3.140,00 TL ayıplı işler bedeli ve bu bedelin 565,00 TL tutarındaki KDV’si, 2.000,00 TL avukatlık ücreti ve 382,14 TL değişik iş dosyası yargılama gideri istemi yönünden ise; İstanbul Anadolu— Sulh Hukuk Mahkemesinin —(Kadıköy —Sulh Hukuk Mahkemesinin —) Esas sayılı dosyasında yargılama konusunun davacı tarafça davalı tarafa ödenmeyen 2.072,16 TL eksik bedel olup davacı tarafın bedeli ödememe nedeni olarak yalnız eksik işler iddasına dayandığı, ayıplı işlere ilişkin bu davada bir iddia da bulunmadığı, bozmanın yalnız eksik işlerin tespiti ve bedelden gerektiğinde düşülmesi yönünde yapıldığı, ayıplı işlerin ve bedelinin yargılama konusu olmadığı, bu nedenle derdestlik ve hukuki yarara ilişkin dava şartları yönünden bu davanın görülmesine bir engel bulunmadığı, her ne kadar bu davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen dava ile birleştirilmesi gerek ise de davalıların görüldüğü mahkemelerin sıfatı dikkate alınarak birleştirmenin mümkün bulunmadığı, her iki dosya da hukuki yarar yönünden reddine karar verilen alacak kalemleri dışındaki diğer alacak kalemlerinin farklı olması nedeniyle Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen davanın sonucunun beklenmesine de gerek bulunmadığı göz önünde tutularak ve bu dosya da alınan ve mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen gerekçeli ve denetime elverişli nitelikteki bilirkişi raporu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı ile; davacı tarafın taraflar arasındaki sözleşmeye konu asansör imalatındaki ayıpların varlığını, bildirim yükümlülüğünü, Borçlar Kanunu 353(1) maddesine uygun yapıldığını ve ayıpları gidermek için ödemeler yaptığını kanıtlayamaması bu yönde dosyada bir delil toplanmadığı gibi davacı tarafça bir delilin ve belgeninde sunulamadığı, böylelikle davacının ayıplı işler iddiasına yönelik davasını kanıtlayamadığı, buna bağlı olarak değişik iş tespit dosyasındaki, yargılama gideri ve vekalet ücretlerininde asıl alacak çerçevesi içinde talep etmesinin mümkün bulunmayıp, bunların ancak yargılama giderleri içinde talep edilmesinin mümkün bulunduğu dikkate alınarak davacı tarafın bu alacak kalemleri yönünden davasının kanıtlanamaması nedeniyle reddine, davacı tarafın dava ve takip konusu yaptığı alacak kalemleri yönünden kötü niyetli bir takipte bulunmadığı dosya içeri ile anlaşılmakla davalı tarafın kötü niyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının dava ve takip konusu yaptığı 2.000 TL vekalet ücreti, 382,14 TL dava masrafı ve 3.140 TL ayıplı ifa nedeniyle tazminat miktarı ile bu bedelin 565.00 TL KDV sinden oluşan toplam 6.087,14 TL ‘lik istemi ile alacak dökümüne göre hesaplama hatasından kaynaklandığı anlaşılan 0,37 TL ‘lik dayanağı olmayan istemden oluşan toplam 6.087,51 TL ‘lik istemine ilişkin davanın kanıtlanamaması nedeniyle reddine,
2-Davacının dava ve takip konusu yaptığı 250,00 TL eksik işler bedeli ile bu bedelin 45,00 TL lik KDV sinden oluşan toplam 295,00 TL lik isteminin HMK.nun 114(1)/h maddesinin yollamasıyla hukuki yarar yokluğu nedeniyle HMK.nun 115(2) maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
3-Davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin yatırılan 18,40 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 17,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davalı yarına AAÜT’nin 13(1) maddesi uyarınca takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yapılan 120,15 TL on dört adet tebligat gideri ve 625,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 745,15 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2018