Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/2589 E. 2022/318 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/2589 Esas
KARAR NO: 2022/318 Karar
DAVA: Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 25/12/2014
KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının—- ekstresinde faturalarla ilgili olarak —alacaklı olduğunu, —- ihtarname ile aynı zamanda diğer firma olan —- alacaklı olduğunu, her iki şirketin borç alacak mahsubu yapıldığında —— borcu olduğunun anlaşılmakla ifade eden ihtarnamenin keşide edildiğini, davacı ile diğer iki firma arasında herhangi bir protokol ve anlaşma yapılmadığını, bu yönde bir teklif gelmediğini, davalının ihtarnameye cevap vermediğini, davacı tarafından ——-dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, takibin durduğunu belirterek, davalının itirazı ile duran itirazın iptali ile icra takibi alacağının asıl alacak, faiz ve ferileri ile devamını, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, ücret-i vekalet ve yargılama giderlerinin davalı tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili — verilen dilekçe ile; davalı——- dosyasıyla —— karar verildiğini, bu karar gereğince vekalet ilişkisinin son bulduğunu bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK 235 .maddesi uyarınca açılan kayıt kabul davasıdır.
Davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturaları ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, — tarihli davacı vekili delilleri dosya arasına alınmış,—- davalı şirketin —— celp edilmiş, —— müzekkere cevabı dosya arasına alınmış, Davalı vekili tarafından alacak kaydı yapıldığına ilişkin cevabı içerir müzekkere dosya arasına alınmış, —– dosyasının cevabını içerir müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır,—- davalının —yıllarına ilişkin — celp edilmiş, —-celp edilerek dosya arasına alınmış,— tarihli bilirkişi raporu,—- tarihli bilirkişi ek raporu, ——- tarihli bilirkişi ek raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
Eldeki davanın itirazın iptali olarak açıldığı, davalının iflas etmesi sebebiyle davanın kayıt-kabul davasına dönüştüğü anlaşılmıştır.
Bir iflas alacaklısının, sıra cetveline yazılmasını talep ettiği alacağı —– tarafından tamamen ya da kısmen reddedilmesi durumumda—aleyhine kayıt kabul davası açılabilmektedir.
——– tarihi itibariyle mevcut olan alacaklıların kaydı yapılabilir.—- sonra doğan alacaklar için sıra cetveline itiraz davası açılamaz. ————
Kayıt kabul davasında, taraflar iddia ve savunmalarını alacak davasında olduğu gibi ispat etmekle mükelleftirler.
İİK’nın 195/1. maddesinin “Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. ——- açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.” hükmü uyarınca ——– tarihine kadar doğan iflas alacağı ve fer’ileri ile takip masrafları konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp, belirlenen tutarın kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekir. İİK’nın 195. maddesine göre—– yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir.—– açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve —-açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. İİK’nın 196/3. maddesi uyarınca asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın —— kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. ——-
Davacı şirketin ticari defterlerinin lehine delil olarak kabul edilmesi için; Ticari defterlerin sahibi lehine delil olabilmesi için kanuna göre eksiksiz tutulmuş , açılış ve kapanış onayları yaptırılmış, ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
HMK 222/4 maddesi uyarınca açılış ve kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Bu düzenlemeye göre, ticari defterlerde bulunan kayıtlar açılış veya kapanış onayları bulunmasa ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamasa da sahibi aleyhine delil olarak kabul edilir.
Somut olayda taraflar arasında, ticari ilişkinin mevcut olduğu yönünde herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Davaya konu olayda davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen—- tarihli bilirkişi raporunda özetle,”…Rapor kapsamında belirtildiği üzere, incelenen dava dosyasında mevcut deliller, davacının ticari defter kayıtlarından tespit edilen hususları birlikte değerlendirildiğinde; Davacının usulüne uygun ticari defterlerinin tetkikinde; davacının davalıdan —– alacaklı olduğu, davacının dava dışı —- borcunun gözüktüğü, Davacı vekilinin dava dilekçesi ile; müvekkili davacı şirketin davalıdan —- icra takip tarihi itibarıyla—- alacak bakiyesinden dava dışı —- borcunun mahsup edilerek bakiye —– tahsilini talep ettiği, Davalı şirketin —– ticari defterlerinin teslim edilmemiş olmasından ötürü davalı müflis şirketin ticari defterlerinde herhangi bir inceleme yapılamadığı, Davacının icra takibi — alacağına —- işlemiş faiz talebinde bulunduğu, Davacı tarafından davalı muhataba —- yevmiye no.lu keşide etmiş olduğu ihtarname ile; —– ödenmesini ihtar ettiği, ihtarnamenin davalı ——- tebliğine ilişkin şerhin yer almadığı, dolaysıyla davalı şirketin işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı, Davacı tarafından takip ve davaya konu faturalar içeriği malların teslimine ve faturaların tebliğine dair belgeleri ibraz edilmediği, davalının ticari defterlerinin de incelenememiş olması nedeni ile davacı tarafından davalı adına tanzim edilen faturaların davalı müflis şirket kayıtlarında yer alıp almadığı tespit edilemediği, dosyadaki belgelerin ve davacının yasal defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacının —– alacağını mevcut delillerle ispat edemediği,…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—- tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; —– şekilde açıklandığı üzere, dosyaya sunulan faturalar, sevk irsaliyeleri, davalı tarafından bağlı bulunduğu —— doğrultusunda, —- davacının alacağını talep edebileceği yönünde karar verilmesi halinde; davacının —- tarihi itibariyle —- talep edebileceği alacağa —— tarihine kadar işlemiş faiz, masraf, vekalet ücreti vs. masraflar eklenerek, davacının——alacağının hesaplandığı, bu tutar vönünden —- kayıt kabul talebinde bulunabileceği, —-bildirilmeyen —— sınırı altında bulunan —— malların davalı tesliminin ispata muhtaç olduğunu düşünmesi halinde, davacı tarafın dava dilekçesinde ticari defterlere ve sair delillere de dayandığı, vergi beyanlarının dayanak belge niteliğinde bulunduğundan, buna da dayanıldığının kabulü ve davalı tarafin defterlerinin —- ibraz edilmediğinden incelenemediği de gözetilerek, takdiri —- ait olmak üzere, aşağıda listelenen, davacı alacak iddiasının içerisinde yer alan aylık —–faturaların teslim ve tesellüm karinesinin ispatının araştırılması yönünden davalı şirketin bağlı bulunduğu ——ilgili döneme dair inceleme raporu bulunmasa bile, ——-beyannameyi hazırlayan meslek mensubuna tebligat göndermek suretiyle mezkur faturaların ilgili dönemlerinde ——- yararlanıp yararlanmadığının sormasına dair müzekkere yazılabileceği,…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—– tarihli bilirkişi ek raporunda özetle, “…Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesi, —— bilirkişiye verilen görev ile sınırlı olarak mezkür surette tahakkuk eden değerlendirme neticesinde; Davacı Alacağı Yönünden: Raporumuzun Değerlendirme bölümünde detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, dosyaya sunulan faturalar, sevk irsaliyeleri, davalı tarafından bağlı bulunduğu —- bildirilen —-davalı şirketin çalışanlarının bildirildiği —– doğrultusunda, dava konusu alacağı oluşturan faturalar ve içeriği malların davalı şirket adına hareket ettiği kabul edilecek kişilerce imzalanması ile tesliminin ispatlanmış olduğu değerlendirilmiş olup, davacının —- takip tarihi itibariyle —- talep edebileceği alacağa, kök rapordaki hesaplama detayında —- tarihine kadar işlemiş faiz, masraf, vekalet ücreti vs. masraflar eklenerek, davacının —–alacağının hesaplandığı, bu tutar yönünden—- masasına kayıt kabul talebinde bulunabileceği, sair hususların — takdirinde olduğu kanaatlerine ulaşılmıştır …” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile —– üzerinde yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen —– tutarlı olmak üzere toplam —-tutarlı faturanın davalı şirket tarafından —- bildiriminde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen ——— tutarlı olmak üzere toplam —— tutarlı fatura alacağına ilişkin hizmeti/malı kabul edip ——– bildirdiği anlaşılmaktadır. O halde davalı, beyanname vermekle anılan iki adet faturalara konu hizmeti/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir. —— Ayrıca dava konusu olan ancak — bildirim sınırı altında olan dava konusu ———-sevk irsaliyelerinde bulunan isim ve imzaların davalı şirket çalışanı olduğu gelen ——– cevapları ve alınan ek bilirkişi raporu gereği sabittir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi ispatla dosyaya konu alacağa hak kazandığı, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı, dava konusu olan ve —- bildirim sınır altında olan —–adet faturaya ait sevk irsaliyelerinde bulunan isim ve imzaların davalı şirket çalışanı olması sebebiyle davacı tarafından anılan —- adet faturaya konu mal/hizmetin davalıya teslim edildiği ve davacı tarafça alacağa hak kazandığına kanaat getirilmiş, davanın kabulüne, davacının müflis şirketten alacağı olarak tespit edilen ———tarihi itibariyle davalı müflis şirketin ——– kayıt ve kabulüne karar verilmiştir.
Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlar yönünden ;
Kayıt kabul davaları alacağın —— masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın tahsiline yönelik olmadığından, alacağın ——- masasına kaydına karar vermekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir.
Yine kayıt kabul davaları, alacağın —- masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın ödenmesine yönelik bulunmadığından, bu tür davalarda vekalet ücreti ve harcın maktu olarak belirlenmesi gerekir.——–Anılan gerekçelerle harç ve vekaletin maktu olarak tahsiline karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE;
-Davacının Müflis şirketten alacağı olarak tespit edilen —– iflas tarihi itibariyle davalı müflis şirketin ——- KAYIT ve KABULÜNE,
2-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 621,45 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 540,75-TL harcın davacı tarafa iadesine,
3-Davacı yararına takdir edilen 5.100,00-TL TL maktu vekalet ücretinin davalı şirketten —- alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 621,45 TL peşin harç, 213‬,00 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 1.600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.459,65‬-TL yargılama giderinin davalı şirketten —alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde———– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/04/2022