Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/2564 E. 2020/831 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/2564 Esas
KARAR NO : 2020/831
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2014
KARAR TARİHİ : 08/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı/Alacaklı tarafından, davacı ——– aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile—- dosyasıyla — tarihinde icra takibine başlandığı, takip ve dava konusu senet—– sayılı dosyasına alacaklısı:—- karşılık teminat senedi olarak verildiğini, bu sebeple senet metnine bedel kaydı dahi yazılmadığı, bu sebeple ödeme emrini tebliğ etmiş olmakla yasal süresi içerisinde takibe yönelik; “senet aslının icra kasasında olmaması sebebiyle ödeme emrinin iptaline ve ayrıca takip konusu bononun teminat senedi olması nedeniyle kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibi yapılamayacağından yapılan takibin şikâyet yoluyla iptaline karar verilmesine” ilişkin itirazları için—– dosyasıyla dava açtıklarını,—– yapılan yargılama neticesinde —-verildiği, iş bu dosyanın yargılama safahatinde,—– sayılı dosyasında yapmış oldukları incelemede; takip konusu senet aslının icra kasasında bulunduğunu, fakat senet aslının icra takibi başlatıldığı tarihte mi veya sonraki bir tarihte mi icra kasasına alındığına ilişkin herhangi yazılı bir kaydın yahut şerhin icra dosyada bulunmadığını öğrendikleri,—-, bu durumun bilinebilmesinin mümkün olamayacağını zira işleyişleri gereği takip başlatılırken dayanak belge—- alındığında dosyaya herhangi bir belge tanzim edilerek konulmadığını veya dosyaya herhangi bir şerh düşülmediğini ayrıca takipten sonra da dosyalara dayanak belge aldıklarını ve alınma işleminde de yine herhangi bir belge veya şerhin dosyalara işlenmediğini taraflarına iletildiği, dava konusu senedin sol başlangıç kısmının kesilmek suretiyle tahrif edildiğini ve senet aslının bu haliyle icra dosyasına sunulmuş olduğunu öğrendikleri ve gördüklerini, bu durumun senet üzerinde, —- sayılı dosyasına karşılık teminat senedi olduğu şeklindeki şerhin varlığı hususunu kuvvetle güçlendirdiğini, bu şerhin teminat senedi bertaraf edilmesi maksadıyla senedin kesilmek suretiyle tahrif edildiği kanaatinde olduklarını, bu hususa ilişkin şikâyet ve diğer yasal haklarımızı saklı tuttuklarını, dava konusu senet,—- sayılı dosyasına karşılık teminat senedi, yazılı olarak davalı alacaklı tarafa teslim edildiği, karşılığında teminat senedi verilen—– sayılı dosyasına konu borç; dosya üzerinden gerek 3. şahıslardaki hak ve alacakların haczi—– gerekse davacı tarafından haricen ve defaeten yapılan ödemelerle kapatıldığı, yapılan ödemeler sebebiyle davalı-alacaklı asil — tarafından tanzim ve imza olunan — tarihli protokol-ibraname başlıklı;—– dosyaya ait alacağımın tamamını aldım, hiçbir alacağım kalmamıştır. gayrikabulü rücü ibra ederim” şeklindeki ibranameyi davacıya teslim edildiği, açıklanan sebeplerle, dava ve takip konusu senedin bedelsiz olduğunu, teminat senedi olarak davalı-alacaklı elinde bulunan bononun davacıya iadesi gerekirken, kötü niyetli bir şekilde icra takibine konu edildiği, bu durumda davalı-alacaklı, —– sayılı dosyasına konu borç, davacı tarafından keşide edilen —- bedelli çek sebebiyle olduğu, iş bu çekin —– tarihinde bankaya ibraz edildiği ve karşılığı olmadığı için yazdırıldığı, dava ve takip konusu senedin düzenlenme tarihinin —- tarihi olduğu, sonradan yazılma ihtimalinin kuvvetli olduğu, dilekçede açıklanan tüm nedenlerle; teminatsız olarak veya mahkemece takdir edilecek teminat mukabilinde icra veznesine yatırılacak tutarların alacaklı tarafa ödenmemesine dair tedbir kararı verilmesini, —- sayılı dosyasının tedbir yolu ile durdurulmasını,—– sayılı takip dosyasında borçlu görünen davacı —- davalı — dava ve takip konusu—- bedelli senet ve ayrıca ferileri ile birlikte borçlu olmadığının tespitini, dava sonunda icra takibine konu —–bedelli senedin iptalini, takibe kötü niyetle devam eden davalı aleyhine %20′ den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava ettikleri görülmüştür.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın HMK’nın amir hükümlerine ve yasal ispat kurallarına aykırı bir şekilde hiçbir delile ve belgeye dayanmayan soyut ve mesnetsiz davasının reddini talep ettikleri, dava konusu—- sayılı icra takip dosyasının dayanağı olan —– bedelli bono incelendiğinde, iddia edildiği gibi bir teminat ibaresi-kayıt veya şerhinin bulunmadığının, icra takibine konu senedin sol başlangıç kısmının davalı tarafından kesildiği iddiasının gerçek dışı ve kötü niyetli olduğunun, davalı tarafından senet ilk düzenlendiği halde yasal işleme konulduğunu, davacı yanın senet metninin dışında/kenarına teminat ibaresinin yazdılığı ve bu ibarenin kesilerek çıkarıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, hiçbir tahrifat, ekleme vs söz konusu olmadığı, takip konusu bononun davalı —– alacağına karşılık olarak düzenlendiği, alacağın vadesi gelmesine rağmen ödenmediğinden takibe konulduğu, davacı borçlunun teminat senedi iddiasının doğru olmadığı, davacı borçlunun hiçbir yazılı belgeye ve somut bir delile dayanmaksızın yasal ispat kurallarına aykırı olarak ileri sürdüğü iddiasının mesnetsiz olduğu, —– sayılı icra dosyasının, davanın dayanağı olan—- icra takip dosyası ile ilgi olmadığı, bu takiplerin birbirinden ayrı bağımsız icra takipleri olduğu, davalı alacaklının hiçbir alacağı için davacıdan teminat senedi almadığı, —– davacının teminat iddiasını reddettiği, kararın kesinleştiği, davalı alacaklının davacı borçludan alacaklı olduğunu, bu alacağını tahsil etmek için davacıdan sadır kambiyo senedi ile icra takibi başlattığı, dilekçede açıklanan tüm nedenlerle; dava konusu ihtilafta mahkemenin görevli olmadığını, görevsizlik kararı verilmesini, Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, davacının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak gecikmeden doğan zararları karşılaması ve bu bedelin de davacı tarafından mahkemenin veznesine depo edilmesi yönünde karar vermesini, haksız hiçbir delile dayanmayan ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle,—– sayılı takip dosyası kapsamında verilen ve davacı tarafça teminat senedi olduğu iddia edilen senede ilişkin—– sayılı dosyası üzerinden başlatılan takipten dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir.
Yargılamanın geçirdiği safahat incelendiğinde, ilk olarak davanın—— numarasıyla açıldığı, mahkemede verilen — görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine yapılan talebe uygun olarak mahkememize tevzi edildiği görülmüştür.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, İcra dosyası celp edilmiş, mahkememizce her iki taraf vekilinin de hazır bulunduğu—- tarihli celsede basit yargılama usulüne geçildiği tefhim edilerek yargılama sonlandırılmıştır.
—- İnceleme şubesi’nden alınan raporda özetle;—- donanımlı —- yazılarının bir kalem, diğer yazıların farklı fiziki evsafta ikinci bir kalem ile yazılmış oldukları, farklı fiziki evsafta kalemler ile yazılmış bölümler birlikte ve sırası dahilinde yazılmamış olmakla birlikte mürekkeplerde yazı yaşı tayinine yarayan ve halen kullanılagelen bilimsel herhangi bir yöntem bulunmadığından, söz konusu yazıların ne zaman yazıldıkları hususunda zaman birimleri açısından bir tespite gidilemediği, inceleme konusu senedin dikey katlama ekseninin konum olarak mutat olmadığı, sol kenarının forma kesim olmadığı saptandığından, inceleme konusu senedin sol bölümünün mevcut sol kenar boyunca kesilerek senet yüzeyinden koparılmış olduğu, inceleme konusu senetteki yazıların aynı elin ürünü olup olmadığı hususunda sağlıklı bir değerlendirme yapılarak sonuç bildirir rapor düzenlenebilmesi için; Senedi yazması muhtemel kişilere huzurda inceleme konusu belge kendilerine gösterilmeden içerik yazılarının tamamının aynı tip harflerle (büyük küçük harf uyumuna uyarak), normal yazma hızında ve dikte suretiyle birçok kez yazdırılması ve tutanakların kime ait olduğunun belirtilmesi ile elde edilecek mevcutların tekrar gönderilmesi gerektiği sonucuna varıldığına ilişkin rapor tanzim ettikleri görüldü.
—- sayılı dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının — asıl alacak,— işlemiş ticari avans faizi ve —- alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu ve takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
—— sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacının — olduğu, davanın— numarası ile açıldığı, dava konusunun icra emrine itiraz olduğu,—- karar numarası ile karara çıktığı, dosyanın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller birlikte incelendiğinde; dava konusu senet kambiyo vasfında sebepten bağımsız olup davalının bu senedi ne şekilde edindiğini ispat mecburiyeti bulunmadığı, takip konusu senet üzerinde teminat olgusuna ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığı, ispat yükünün davacıda olduğu, davalı alacaklı tarafından gerek cevap dilekçesinde gerek yargılama aşmasında teminat iddiasının kabul edilmediği, davacının senedin iddia ettiği takip dosyası nedeniyle teminat senedi olarak verildiği yönündeki iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiği gibi—– TTK hükümlerine göre açığa senet düzenlenmesi mümkün olup, senedin boş kısımlarının anlaşmaya aykırı doldurulduğunu iddia eden davacının bu iddiasını da yazılı delille kanıtlaması gerektiği—- ancak davacının bu iddialarına ilişkin herhangi bir yazılı delil sunmadığı, mahkememizin —- tarihli celsesinde davacı tarafa yemin delili hatırlatılmasına rağmen davacı tarafça bu hususta mahkememize kesin süre içinde beyanda da bulunulmadığı, dolayısıyla iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş olup davalının kötü niyet tazminatı talebinin ise davacının ihtiyati tedbir talebinin mahkememizce reddedilmesi karşısında alacaklının alacağına geç kavuşmuş olmasından doğan bir zararı söz konusu olmadığından koşulları oluşmayan talebin de reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 54,40-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.049,30-TL harcın mahsubu ile artan 1.994,90-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 15.350,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 15.350,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde —– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/12/2020