Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/2427 E. 2019/775 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/2208 Esas
KARAR NO : 2019/780
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/10/2014
BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİNİN ———–ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/01/2016
KARAR TARİHİ: 18/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı asıl dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ——— esas sayılı dosya dayanağı iki adet kambiyo niteliği özelliğine haiz senedin davalı alacaklıya … tarafından ciro edildiğini, söz konusu senet üzerinde sadece imzanın ve şahsının yazıldığı adresi ihtiva eden açık olarak bedel ve vadeyi diğer unsurlara muhtevi olmayan teminat senedi niteliğinde olduğu, kendisinin emlak ve inşaat işiyle iştigal ettiğini, bu uğraşı ile ilgili gereken araçlarının olmadığı için 2013 yılının Ekim ayında ticari ilişkiye girilen ———— plaka sayılı ——–TL bulunan jeep ile —– plakalı ve ——— plakalı değerleri ——–TL olan toplamda 3 araç kiraladığını, kira sözleşmesine ek olarak her hangi bir hasar veya tazmini gerektirir vakaya karşı teminat olarak uzatılan senetleri kiralanan muhtelif dönemlerle ilgili olarak şirkette yetkili görünen …nın şahsına göstererek adres bölümünü yine kendisine yazdırıp imzalatarak boş senedin kasalarına alındığını, oto kira borçlarının ekte sunulan makbuzlarla ödendiğini, aradan geçen süreden sonra senetlerin iadesi istendiğinde zayi olduğunun belirtildiğini, ancak daha sonra söz konusu senetlerin dava dışı …’a ciro edilerek tahsile konulduğunu, şirket sahibiyle görüşüldüğünde davalının sözleşmelere ekli başka senetleri de imzalatarak ciro edip tahsile koyarak haksız kazanç elde etmeye ve bu yolla bir çok kişiyi dolandırdığını öğrendiğini, … ile hiç bir ticari ilişkisinin bulunmadığını belirterek davalıya borcunun bulunmadığının tespitine ve %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyasıyla birleştirilen İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin ——-esas sayılı dosyasında davacı vekilinin sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ve davalı …’nın aleyhine alacaklı … tarafından İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, bu icra takibinde müvekkili tarafından hazırlanarak …’ya ve onun da cirosu ile …’a verdiği iddia olunan ———tanzim ve —— vade tarihli ——- TL bedeli ve ——–tanzim ve ——– vade tarihli ——- TL bedelli iki adet senedin tahsilinin talep olunduğunu, müvekkili aleyhine açılan takip nedeniyle İstanbul Anadolu 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin ——— Esas sayılı dosyasında …’a borcu bulunmadığı iddiasıyla Menfi Tespit davası açıldığını, bu davanın halen derdest olduğunu belirterek müvekkilinin davalı … ile hiçbir ticari ilişkisinin mevcut değilken kiralamış bulunduğu araçlara teminat olarak verilmiş bulunan senetlerinde … tarafından İstanbul Anadolu 14.İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı dosyasında icraya konulmasından dolayı öncelikle işbu davanın tensiple birlikte aynı konuda ve aynı amaçla açılmış bir dava olan İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemisinin ——– Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine, her iki davanın birlikte görülmesini, müvekkilinin …”ya borçlu bulunmadığının tespitine mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilince davacı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ——– esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlattığını, söz konusu takibin dayanağının müvekkiline ciro edilen ve toplamda ———TL değerindeki senetler olduğunu, İİK 169.maddesi gereğince borçlunun borcu olmadığını veya borcun ifa veya mehil edildiğini, ancak resmi veya imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş bir belge ile ispat edebileceğini, tanık veya yemin ile ispatın mümkün olmadığını, YHGK’nın —– esas ve ——–karar numaralı içtihadında senede karşı her çeşit iddianın ancak senet ile ispat edilebileceğini belirttiğini, dolayısıyla davacı borçlunun borcu olmadığının ispatı için ————-delil olarak sunmasının kabul edilebilir olmadığını, senedin teminat niteliğinde bulunmadığını, TTK 683 maddesi uyarınca tedavüle çıkartılırken tamamen doldurulmamış olan bir poliçenin aradaki anlaşma aykırı şekilde doldurulması halinde dahi bu anlaşmalara uyulmadığı iddiasının hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, aksi durumun ancak hamil poliçeyi kötü niyetle iktisap etmiş veya iktisap sırasında ağır bir kusuru varise söylenebileceğini, bu hususun emsal içtihatlar uyarınca ancak yazılı delil ile ispatlanması gerektiğini, bedelsizlik iddiasınında kişisel defi olduğunu, yine emsal içtihatlar uyarınca hamile karşı ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın reddine ve borçlunun %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiş,
Birleşen davada birleştirme kararı verilen mahkemece tensiben bu hususta karar verildiği ve dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilmediği anlaşıldığından bu eksiklik HMK 27 ve diğer ilgili maddeler gözetilerek mahkememizce derhal giderilmiş dava dilekçesi davalı …’ya tebliğ edilmiş ancak yanıt dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE: Asıl ve birleşen davalar hukuki niteliği itibariyle, İİK 72 maddesi kapsamında kambiyo senedine dayalı başlatılan takibe konu borçtan sorumlu olunmadığının tespiti davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup, dilekçeler teatisi tamamlanarak usulüne uygun ön inceleme duruşması açılarak hukuki ihtilaf noktaları belirlenmiş, deliller toplanmış davacı tarafından yemin deliline dayanılmış olması sebebiyle asıl ve birleşen davada davalılara yemin davetiyeleri tebliğ edilmiş ve beyanları alınarak yargılama sonuçlandırılmıştır.
Davacı vekilince dava dilekçelerinde harca esas değer olarak asıl davada 1.000,00-TL birleşen davada ise 2.500,00-TL harca esas değer bildiriminde bulunulmuş bu değer üstünden harç yatırılmış ancak celp edilen İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ——-esas sayılı dosyasında takibin————TL toplam alacak üzerinden açıldığı ve davanın takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu için harç eksikliği her iki dava yönünden verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça tamamlanmıştır.
Yargılama devam ederken icra dosyasında davacıya ait gayrimenkulün satış işlemlerine başlanılması sebebiyle söz konusu satışın durdurulmasına yönelik olarak davacı vekilince tedbir kararı verilmesi karar verilmiş ise de; İİK 72/3 maddesi gereğince ancak satış tutarını alacaklıya ödenmesinin engelenmesi hususunda tedbir kararı verileceği gözetilerek satışın durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir istemi reddedilmiştir.
İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün 2014/1674 esas sayılı dosyası ve İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının ——– esas sayılı soruşturma numaralı dosya suretleri celp edilmiş, taraflarca sunulan araç kira sözleşmesi ve ekinde imza edilen senetlerle birlikte incelenmiştir.
Borçlu olunmadığının tespiti istemine konu İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ———– esas sayılı dosyasının incelenmesinde asıl dava davalısı … tarafından davacı … ile birleşen dava davalısı … aleyhine —– tarihinde başlatılan takibin dayanağının ——- vade, ——- düzenleme tarihli ———-TL tutarındaki senet ile ——-vade ve————– düzenleme tarihli ————TL tutarındaki 2 kambiyo senedi dayanak gösterilmek suretiyle ——–TL asıl alacak ve ———–TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda ————TL alacağın borçlulardan tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapıldığı, dosyada her hangi bir ödemenin bulunmadığı, icra dosyasında davacıya ait gayrimenkulün satış işlemlerine geçildiği, görülmüştür.
Dava konusu edilen icra takibine dayanak —— vade, —- düzenleme tarihli ——–TL tutarındaki senet ile ——- vade ve ——– düzenleme tarihli ———-TL tutarındaki 2 kambiyo senedi incelendiğinde davacı borçlu tarafından birleşen dava davalısı … emrine düzenlenen senetlerin … tarafından yapılan ciro ile …’a geçtiği ve hamilin … göründüğü, söz konusu senetler üzerinde her hangi bir teminat kaydının bulunmadığı görülmüştür.
Davacı tarafından sunulan ve davacı ile ———– firması arasında imza edilen kira sözleşmelerinde dava dilekçesinde bildirilen araçların kiralamalara konu edildiği, sözleşmeler ekinde boş senetlerin yer aldığı ve yine davacı tarafından sunulan makbuzlar ile kira bedellerinin ödendiği görülmüştür.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının ———— soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde, müşteki … tarafından asıl ve birleşen dava davalıları aleyhine resmi evrakta sahtecilik ve açık senedin doldurularak tedavüle konulması suretiyle dolandırıcılık suçlarından dolayı şikayette bulunulduğu, söz konusu dosyada şüphelilerin ifadelerinin ve müştekinin yazı ve imza örneklerinin alındığı, yapılan soruşturma kapsamında alınan uzman raporunda her iki senedin de ön yüzlerinde ki gerek sağ ve gerekse sol tarafta atılı ikişer adet borçlu imzalarının ödeyecek hanesindeki el yazılarının müşteki … eli ürünü olduğu, ciranta imzalarının … ve hamil …’a ait olduğu ve diğer yazı ve sayıların bu kişilere ait olmadığı belirlenmiş, şüphelilerin vermiş oldukları ifadelerde ise şikayetçi ———- çok fazla sayıda araç kiraladığını ve ticari iş kapsamında kendisinden borç para aldığını, ancak borcunu ödemediğini, bu sebeple senetlerin …’a cirolandığını, yönünde ifade verdiği, somut olayın hukuki uyuşmazlık niteliğinde bulunduğu ve her hangi bir suçu olmadığını belirterek takipsizlik kararı verildiği, İstanbul Anadolu 9. Sulh Ceza Mahkemesinin ——— D.İŞ sayılı dosyasında da bu karar yapılan itirazının reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilince huzurdaki davada tanık dinletilmek istenilmiş ise de davalı vekilinin bu husustaki beyanları ve muvafakatinin bulunmaması ile dava konusu edilen hususunun ancak yazılı delil ile ispat edilebileceği gözetilerek tanık dinlenilmesine ilişkin talebin reddine karar verilmiş, tanık olarak ismi bildirilen ——— firmasının sahibi olduğunu bildirilen M——- isimli şahsın şirketine ait kaşe ve imzasını barındıran beyanında davalılardan …’nın daha önce benzer birçok olayda şirketini bu şekilde zor duruma düşüren eylemler içerisinde bulunduğunu belirttiği görülmüştür.
Davacının yemin deliline başvurması sebebiyle asıl ve birleşen davalarda sunulan yemin metni içerikleri davalılara tebliğ edilmiş ve davalıların duruşmada kendilerine yöneltilen yemin metinlerine ayrı ayrı yeminlerinde; asıl dava davalısı … ———- tarihli duruşmada ——- düzenleme,—— tediye tarihli, ——-TL bedelli ve —— tediye, ——- düzenleme tarihli ——–TL bedelli senetlerin araç kiralama işiyle değil, … ile yapılan iş sebebiyle ciro yoluyla teslim aldığını ve söz konusu senet bedellerinin ödenmediğine yemin etmiş, yine birleşen dava davalısı … ise ——– tarihli duruşmada “——- düzenleme, ———- tediye tarihli, ——-TL bedelli ve ——- tediye, —– düzenleme tarihli ———–TL bedelli senetlerin araç kiralama işiyle değil, davacıyla yapılan iş sebebiyle teslim aldığını ve söz konusu senet bedellerinin ödenmediğine yemin etmiş” her iki davalı da yeminlerinde ısrar ettiklerini yine beyan etmişlerdir.
Dava konusu uyuşmazlık İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ——– esas sayılı takip dosyasında dayanak senetlerdeki imzaların, davacıya ait olup olmadığı, senetlerin teminat amaçlı olarak dava dışı araç kiralama şirketine verilip verilmediğini, senetlerin bu şirket çalışanı … tarafından çalınarak davalıya ciro edilip edilmediği ve sonuç olarak davacının bu senetlerden dolayı davalılara borçlu olup olmadığının tespiti ve tazminat hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve yemin deliline başvurulmuş olması sebebiyle yemine ilişkin usul uygulanmak suretiyle yapılan yargılama doğrultusunda taraflar arasında asıl dava davalısı … tarafından başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe dayanak senetlerin anlaşmaya aykırı doldurulduğu ve bu senetlerin araç kiralama sözleşmesi ekinde teminat olarak verilip verilmediği ve senet bedellerinin konusuz kaldığı hususunda ihtilaf bulunduğu, savcılık soruşturmasında yapılan imza ve yazı incelemelerinde davacının kabulünde bulunan yazı ve imzanın davacı eli ürünü olduğu, ancak davalıların cirolarının bulunduğu yazı ve imzalar haricindeki diğer yazı sayıların davalıların eli ürünü olmadığı yönünde rapor tanzim edildiği ve savcılık soruşturmasında takipsizlik kararı verildiği, davacı taraf her ne kadar senet üzerindeki imza ve isme ilişkin yazıların kendisine ait olduğunu ancak diğer yazı ve rakamların kendisine ait olmadığını beyan etmiş ise de TTK 680.madde hükmü kapsamında tedavüle çıkartılırken tamamen doldurulmamış bir senedin anlaşmaya aykırı şekilde doldurulması hususunun hamile karşı ileri sürülemeyeceği ancak bu hususunun aksinin hamilin senede kötü niyetli veya ağır kusurlu olarak iktisap etmiş olması gerektiği, dosyaya hamil …’ın iktisabında ağır kusurlu ve kötü niyetli olduğu ispat eder bir delil sunulmadığı gibi birleşen dava davalısı lehtar … yönünden ise senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu ve bedelsiz kaldığına ilişkin herhangi bir yazılı delilinin sunulmadığı, davacının teklif ettiği yemin hususlarında da her iki davalı tarafından yapılan yeminde “senet bedelinin ödenmediği, senedin araç kiralama faaliyetiyle ilgili değil başka bir ticari iş için alındığı” hususlarında yemin edildiği sonuç olarak davacı tarafça senedin teminat senedi olduğu, bedelsiz kaldığı ve üçüncü kişinin iktisabında kötüniyetli olduğunu ispat eder başka bir delil sunmadığı anlaşıldığından borçlu olmadığının tespitine yönelik istemin ispat edemediği kanaatine varılarak asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine, dosyada verilen her hangi bir tedbir kararı bulunmadığından ve davalı alacaklının ulaşmasını geciktiren bir durum oluşmadığından asıl davada kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine,
2-Asıl davada davalının tazminat talebinin yasal koşulları bulunmaması sebebiyle reddine,
3-Karar harcı 44,40-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 67,90-TL harcın mahsubu ile artan 23,50-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Asıl davada davalı … tarafından yapılan 140,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
6-Asıl davada davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
7-Dosyamızla birleşen İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin ——– esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/06/2019