Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/2334 E. 2019/647 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/2334 Esas
KARAR NO: 2019/647
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/10/2014
KARAR TARİHİ: 21/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil şirket tarafından—- Poliçe no ile —— plakalı aracın trafik sigortası poliçesinin yapıldığını, sigortalı davalının maliki olduğu bu araç ile dava dışı ——– alkollü olarak —– günü trafikte seyir halinde iken üç araçla maddi hasarlı bir trafik kazası meydana geldiğini, kaza akabinde davacı müvekkil şirketce ——- nolu üç adet hasar dosyası oluşturulduğunu davalı sigortalının aracının kullanan dava dışı ———– trafik kazası tespit tutanandan ve alkol raporundan anlaşılacağı üzere kaza esnasında alkollü olduğunu ve kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiğini dolayısıyla kazanın oluşumunda anılan şahsın %100 oranında kusurlu olduğunu bu durumda davacı müvekkil şirketin ——- nolu hasar dosyası adı altında anılan kazada hasar gören —— plakalı karşı aracın sigorta firması olan ——–TL tazminat ödemesi bakiyesi —–TL den davalının sorumlu olduğunu söz konusu ödemeye ilişkin dekontların dilekçe ekinde sunulduğunu yine müvekkili şirket tarafından —– nolu hasar dosyası adı altında zarar gören ——–plakalı araç için bu aracın ———— ve yetkili Servisine toplamda ödediği —- TL tazminattan da davalının sorumlu olduğunu, aynı kazaya ilişkin olarak —— nolu hasar dosyası adı altında zarar gören bariyerler için davacı müvekkili şirketin ——belediyesi’ne ödediği——– TL zarardan da davalının sorumlu olduğunu bütün ödemelerin dekontlarının dilekçe ekinde sunulduğunu belirterek davalı adına kayıtlı aracın üstüne ihtiyati tedbir konulmasını, ve 9.637, 50 TL zararın her bir hasar tazminat ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ruhen dahavaldan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya yanıt vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibari ile, zorunlu mali sorumluluk trafik sigorta poliçesi kapsamında trafik kazası sebebiyle oluşan üçüncü kişinin zararına ilişkin yapılan ödemenin sigortalıdan rücuen tahsili davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlandıktan sonra, HMK.140.maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı yapılıp uyuşmazlık noktaları tespit edilmiş, tahkikat aşamasında deliller toplanıp bilirkişi raporları alınmış ve 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesiyle 6102 sayılı T.T.K. nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu, bundan sonraki süreçte HMK 316 vd. maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi tensiben verilen karar ile; ——- plakalı aracın davalı adına kayıtlı olması halinde 3. Kişilere devrinin önlenmesi amacıyla kabul edilmiş ancak —– sisteminden alınan takyidat bilgisinde söz konusu aracın dava dışı şahıs adına kayıtlı olması sebebiyle araç kaydına tedbir konulamamış; aracın celp edilen malik kayıtlarında ise kaza tarihinde davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Hasar dosyaları ve poliçe ile malik kayıtları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan ekspertiz raporu, kaza tutanağı ve alkol raporları ile ödeme dekont örnekleri incelenmiştir.
Dava konusu sigorta poliçesinin incelenmesinde, davacı sigorta şirketinin —— sayılı zorunlu mali (sorumluluk) trafik sigortası poliçesiyle kaza tarihinde davalıya ait——– plakalı aracın, kazanın meydana geldiği ——— tarihini de kapsayacak şekilde, ——- tarihleri arasında araç başına —–TL ve kaza başına —— TL teminat limiti ile sigorta teminatı altına aldığı görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan ödeme dekontları ve ekran çıktıları incelendiğinde; davacının dava konusu edilen ———TL’yi —— TL olarak —– tarihinde dava dışı ———–TL’yi —– tarihinde —— Belediyesi ibanına, ——-TL’nin 1.530,00 TL’sini——– iban hesabına; 351,00TL’sini ise ———— firması hesabına —- tarihinde ———- hesabı üzerinden havale ettiği görülmüştür.
Mahkemece belirlenen hukuki ihtilaf noktalarının incelenmesi teknik değerlendirme gerektirmesi sebebiyle; kusur, hasar bedeli ve kazanın dava dışı sürücünün alkollü olarak araç sürmesine bağlı gerçekleştiği iddiası kapsamında rapor tanzimi için dosya kusur ve hasar uzmanı komiser ——— ile nöroloji uzmanı DoçDr.———- oluşan heyete tevdi edilmiş; anılan bilirkişiler tarafından sunulan 03/09/2015 tarihli raporda kazanın meydana gelmesindeki tüm kusurun davacıya ait araç sürücüsünde olduğu, kazaya karışan diğer araç sürücülerinin herhangi bir kusurunun olmadığı; sürücü ——- olay sonrasında 0,57 promil alkollü olduğu ve kaza sonrasında nörolojik muayenesinin yapılmaması sebebiyle kazanın meydana gelmesinde alkolün münhasıran etkili olmadığı yönünde görüş bildirilmiş; davacı vekili rapora itiraz dilekçesi sunmuş ve başka bir nörolog bilirkişiden rapor alınmasını talep etmiştir.
Daha sonra dosya alınan ilk raporda hasar tespitinin yapılmamış olması sebebiyle dosya bu kez makine mühendisi bilirkişi Prof.Dr.—— tevdi edilerek rapor alınmış; anılan bilirkişi tarafından sunulan ———— tarihli raporda; davacı sigorta şirketinin söz konusu kaza sebebiyle hasar gören ———plakalı araç için 1.880,00 TL ödeme yaptığı, yapılan ödeme ile söz konusu araçta oluşan hasar ve onarım bedelinin uyumlu olduğu, ———– plakalı araç için 8.013,00 TL hasra miktarı belirtilmiş ise de anılan araçta oluşan hasara istinaden malzeme ve işçilik bedelinin 8.000,00 TL olduğu ancak davacı tarafından 7.012,50 TL talep edildiği, bariyerler için —— ödenen 744,00 TL nin de bariyer hasarı için kadri maruf olduğu olduğu belirtilmiş, kaza münhasıran alkolün etkisi ile gerçekleşmediği için davacının ödeme yaptığı toplam 9.636,00 TL yi davalıdan talep edemeyeceği belirtilmiştir.
Dosyaya sunulan ilk rapora davacı vekilinin itirazları kapsamında dosya bu kez 3 nörolog bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış; bilirkişiler Dr.——–, Dr. —–ve Dr.——— oluşan bilirkişi heyeti tarafından sunulan 05/10/2018 tarihli raporda; davacıya sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 100 oranında kusurlu olması ve yol, hava ve teknik şartların kazanın oluşumunda etkili olmadığı değerlendirildiğinde kaza esnasında 0,57 promil alkollü olması sebebiyle kazanın alkolün etkisiyle gerçekleşmiş olabileceği bildirilmiş, heyet raporunda belirtilen teknik ayrıntı ve değerlendirmelerin denetime elverişli olduğu değerlendirilerek iş bu rapor hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalıya ait ve davacı tarafından ZMMS kapsamında sigorta edilen ——- plakalı aracın dava dışı şahıs tarafından alkollü olarak kullanmakta iken meydana gelen trafik kazası sonucunda davacı tarafından zarar gören üçüncü şahıslara ödenen bedellerin oluşan hasar ile uyumlu olup olmadığı, davacının ödediği bedeli davalıdan talep edip edemeyeceği, kazanın münhasıran alkolün etkisi ile gerçekleşip gerçekleşmediği, faiz nevi ve temerrüt tarihinin ne olduğu noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve hükme esas alınan bilirkişi raporlarında yapılan tespitlere göre; davacı tarafından davalıya ait ——– plaka sayılı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı altında iken ——– tarihinde dava dışı şahıs kullanımındayken trafik kazası meydana geldiği ve ———— plakalı araçlar ile———- Belediyesi ‘ne ait bariyerlerde hasara sebebiyet verdiği, alınan bilirkişi heyet raporunda belirtildiği üzere, dava dışı sürücü ——–kazanın meydana geldiği anda 0,57 promil alkollü olduğu ve yol, hava ve kazanın gece meydana gelmiş olması ile diğer teknik şartların sürücüdeki alkol oranı birlikte değerlendirilmesinde kazanın % 100 oranında tam ve asli kusur ile işlenmesinde anılan sürücünün alkollü olduğunun etkili olduğu, adli tıp kurumu verilerine göre de 50-100 mg arasındaki promil oranının derin görüş keskinliği, karanlığa adapte olmada zorlanma ve koordineli hareketlerde güçlük oluşturabileceği, söz konusu rapordaki bu tespitler ve dosyaya sunulan deliler kapsamında dava dışı sürücünün alkollü olması dışında kazanın meydana gelmesine neden olabilecek herhangi bir olumsuzluk tespit edilemediği, bu nedenle kazanın münhasıran alkol etkisi altında meydana geldiği kanaatine varıldığı, dava dışı sürücünün Karayolları Trafik Kanununun 48/5, 56/b-c-d ve 84/d ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 97, 101, 107 ve 157/4 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği ve kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 oranında kusurlu olduğu diğer araç sürücülerinin ise kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurlarının bulunmadığı, dosyada mübrez sigorta eksper raporları ile alınan bilirkişi raporundaki tespitler kapsamında hasar gören ——— plakalı araçların parça ve işçilik bedellerine ilişkin onarım fiyatların kadri maruf olduğu, hasarlı parçaların sovtaj değerinin çok küçük olması ve raporda bu tutarların indirime esas alınarak yapılan hesaplamanın dosya kapsamına uygun olduğu, dava dışı şahsın alkollü araç kullanımı sebebiyle 2918 Sayılı m. 48, 95 madde hükümleri ve Poliçe Genel Şartlarının “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortacının İşletene Rücu Hakkı “ başlıklı B.4.d maddeleri uyarınca sigorta sözleşmesine aykırı davranış sebebiyle davacının ödediği bedelleri davalı sigorta ettirene rücu hakkı bulunduğu, sigortalı ——— plakalı aracın hususi araç olduğu dikkate alındığında davacının ödeme tarihleri itibariyle yasal faiz talep edebileceği; davacı tarafça sunulan dekont ve ödeme kayıtları incelendiğinde davacının söz konusu araçlar için farklı tarihlerde toplamda 9.636,50 TL ödeme yaptığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile 9.636,50-TL’nin her bir ödeme tarihinden (7.012,50-TL yönünden 26/03/2013, 744,00-TL yönünden 08/03/2013, 1.880,00-TL yönünden ise 02/01/2013) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 9.636,50-TL’nin her bir ödeme tarihinden (7.012,50-TL yönünden 26/03/2013, 744,00-TL yönünden 08/03/2013, 1.880,00-TL yönünden ise 02/01/2013) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar harcı 658,26-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 164,60-TL harcın mahsubu ile bakiye 493,66-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 189,80-TL ilk masraf, 186,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.900,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.275,86-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 3.275,50 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalının yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/05/2019