Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/2138 E. 2021/603 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/2138 Esas
KARAR NO : 2021/603
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2014
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin cari hesap gereği davalı şirketten ——— alacağı bulunduğunu, bu alacağın tahsili amacıyla davalı şirket adına takip başlattığım, borçlu tarafın süresi içinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, borçlu davalının iritazlarınm haksız olduğunu, davalı şirketin davacı müvekkili şirkete borçlu olduğunun taraflar arasında imzalanmış bulunan ve dilekçeleri ekinde sunulan mutabakat mektubuyla da sabit olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle itirazın iptaline, takibin devamına, davalının asıl alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklcrilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından dosyaya konu ürünlerin müvekkili şirkete tam ve eksiksiz teslim edildiğini ispata yarayan hiçbir belge sunulamadığını, davacı tarafça sunulan cari hesap mutabakatı ve cari hesap ekstresi, ürünlerin tam ve eksiksiz olarak ispatına yarar deliller olmadığını, müvekkili şirket tarafından davacıya kabulü tamamlanıp da ödemesi yapılmamış hiçbir ürün bulunmamasına rağmen davacının haksız olarak icra takibine geçmesi ve huzurda görülmekte olan davayı ikame etmesinin kabulünün mümkün olmadığını, işbu hususun tarafların ticari defterlerinde yapılacak olan bilirkişi incelmesi ile de tespit edileceğini, haksız yere müvekkili şirket aleyhine icra takibine geçen davacının likit alacağı bulunmadığından icra inkar tazminatı talebinin kabulünün mümkün olmadığını, haksız yere açılan işbu davanın reddi ile davacı aleyhine haksız yere icra takibine geçmesi sebebiyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı tarafça cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkin olup, davalının yargılama sırasında iflas etmesi sebebiyle dava konusu alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturaları ve cari hesap alacağını ödemediğini, fatura ve cari hesap alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —— sayılı icra dosyası aslı celp edilmiş, ——- davalı şirketin — celp edilmiş, davalı şirketin——– sayılı dosyası ile iflasına karar verildiği anlaşılmış, iflas işlemlerinin —— sayılı dosyasında yapıldığı anlaşılmış, dosya bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi heyeti raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
— tarihli bilirkişi raporunda özetle;—-Davacı şirketin ibraz edilen —– yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, Davalı şirketin, mazeret bildirmeksizin inceleme günü ticari defter ve dayanak belgelerini ibraz etmediği, HMK m. 222 f. son hükmünün uygulanmasının Yüce Mahkemenin takdirinde olduğu, Davacı şirketin —— tarihli mutabakat yazısına göre, —tarihi itibariyle davalı şirketten —— alacaklı olduğu, Davalı şirketin takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından, ancak takip tarihinden itibaren avans faiz oranı üzerinden faiz talep edilebileceği, talep edilen icra inkar tazminatı hakkındaki takdirin Sayın Mahkemenin olacağı…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Yargılama devam ederken davalının ———— itibariyle iflasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davalının iflas etmesi sebebiyle davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü anlaşılmıştır.
Eldeki davanın ilk olarak itirazın iptali davası olarak açıldığı, yargılama sırasında davalının iflas etmesi sebebiyle davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü, davacı tarafından dava konusu alacağın sıra cetveline kaydedilmesi için başvurulduğu ancak iflas idaresi tarafından dava konusu alacağın ihtilaflı alacak olarak kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
İİK’nın 195/1. maddesinin “Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.” hükmü uyarınca iflas tarihine kadar doğan iflas alacağı ve fer’ileri ile takip masrafları konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp, belirlenen tutarın kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekir. İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. İİK’nın 196/3. maddesi uyarınca asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. ———
Davacı şirketin ticari defterlerin sahibi lehine delil olabilmesi için kanuna göre eksiksiz tutulmuş , açılış ve kapanış onayları yaptırılmış, ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
HMK 222/4 maddesi uyarınca açılış ve kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Bu düzenlemeye göre, ticari defterlerde bulunan kayıtlar açılış veya kapanış onayları bulunmasa ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamasa da sahibi aleyhine delil olarak kabul edilir.
Kayıt kabul davasında, taraflar iddia ve savunmalarını alacak davasında olduğu gibi ispat etmekle mükelleftirler. Somut davada, davalı ile davacı arasında imzalanan hesap mutabakat mektubundaki imza ve kaşe davalı tarafından inkar edilmemektedir. Davalı sadece onay vermiş olduğu hesap mutabakatına konu malların tam ve eksiksiz olarak tarafına teslim edilmediğini beyan ederek itirazda bulunmaktadır.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması için mahkememizce ara karar oluşturulmasına rağmen davalının inceleme gününde ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, davacının incelenen ticari defter ve kayıtlarında tarafların hesap mutabakat mektubunda belirtildiği tutar kadar ——–alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalı hesap mutabakatına konu mal ve hizmetlerin tam ve eksiksiz teslim edilmediğini beyan etmiş ise de; esasen davalı hesap mutabakat mektubu ile davacı tarafça talep edilen alacağa konu mal ve hizmetleri kabul etmiş sayılacağı, davalı usulüne uygun davetiyeye rağmen ibraz etmemesi dikkate alındığında davacının hesap mutabakatına konu mal ve hizmeti davalıya teslim ettiğini, dava konusu——– cari hesap alacağını ispat ettiği, davalı tarafından borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, davacı tarafından davalının temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz talep edilemeyeceği dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, davanın kısmen kabulüne,—– müflis şirketin iflas tarihi olan —– tarihi itibariyle ——-dosyası masasına kayıt ve kabulüne, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. ————-
Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlar yönünden ;
Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlar yönünden; Kayıt kabul davaları alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın tahsiline yönelik olmadığından, alacağın iflas masasına kaydına karar vermekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir.
Yine kayıt kabul davaları, alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın ödenmesine yönelik bulunmadığından, bu tür davalarda vekalet ücreti ve harcın maktu olarak belirlenmesi gerekir ——–
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—— müflis şirketin iflas tarihi olan —–tarihi itibariyle———– sayılı dosyası masasına KAYIT VE KABULÜNE,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.636,30-TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 1.577,00-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından tarafından yapılan 25,20-TL başvuru harcı, 3,80-TL vekalet harcı, 124,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.353,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.178,27-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. maddesindeki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın reddedilen kısmı için davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. maddesindeki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde———–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/06/2021