Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/2063 E. 2020/909 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/2063 Esas
KARAR NO : 2020/909
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/05/2009
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN;
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/07/2009
KARAR TARİHİ : 23/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan alacak davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında — tarihli sözleşme imzalandığını, müvekkil şirketin —yataklı bir tatil köyü olup, davalı şirkete, sözleşmenin 3. maddesi uyarınca bu —– ayırdığını, sözleşmenin 4. maddesinde, davalı acentenin, kendisine kontenjan ayrılan odaların % 80’ini doldurmakla yükümlü olduğunu, % 20 oda miktarının ise sözleşme süresi boyunca yedi gün opsiyonlu olarak acenteye tutulacağını, davalı acentenin, sözleşme süresince garanti etmiş olduğu odalama sayısının— olduğunu, Sözleşmenin 5. maddesinde, garanti dönemi olarak anlaşılan dönemin,—- tarihleri arası olduğun, belirtilen bu dönemin, turizm sektörünün en yoğun olarak çalıştığı dönem olduğunu, bu dönem için davalı acentenin, müvekkile garanti etmiş olduğu oda sayısının — odalama olduğunu, Sözleşme süresi ——- tarihleri arası garanti odalama sayısı olan —– gecelik odalamanın, şimdilik, sözleşmede taraflarca kararlaştırılan garanti dönemini kapsayan—-odalamadan eksik olarak ödenen — odalama bedeli —- ile —- cari hesap alacağı ile birlikte toplam —–alacağın, ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVA CEVAP VE KARŞI DAVA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yanlar arasında —- dönemini kapsayan sözleşme akdedildiğini, sözleşmenin 4. maddesi uyarınca müvekkil acentenin, sözleşme süresince— odayı garanti etmiş bulunduğunu,——– odalamanın gerçekleştirilmemesi halinde beher oda geceleme için—- bedeli olarak satış fiyatını, —- olarak otele ödemesi gerektiğini, bu nedenle —-tarihleri arasında gerçekleşen veya gerçekleşecek olan gecelemelerin dikkate alınması gerektiğini, ancak davacının, —– tarihinde acenteye gönderdiği yazı ile hiçbir gerekçe göstermeksizin —– tarihleri arasındaki satışları durdurduğunu, bu dönemin,davacının iddia ettiği garanti dönemi olduğunu, hem garanti dönemi iddiasında olup, hem de satışa engel olmak suretiyle garanti etmiş bulundukları — odalamanın gerçekleşmesine engel olunduğunu, bu nedenle acentelerinin—- odalama gerçekleştirdiğini, davacının, diğer acentelere düşük fiyat uyguladığı halde müvekkiline bu fiyatı uygulamadığını, davacının cari hesap bakiye alacağının, iddia edilen meblağ olmadığını, —– alacağı mevcut olup, bu alacağın davacıya ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
KARŞI DAVAYA CEVAP: Davacı/karşı davalı vekili—– tarihli cevabında; iddianın doğru olmadığını, bu dönem içerisinde davalı-karşı davacının otelde müşterileri konaklattığını ve kendisine bu konuda değişik tarihlerde fatura kesildiğini savunarak, karşı davanın reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Asıl ve karşı dava, taraflar arasındaki —- kontenjan sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart ve cari hesap alacağına ilişkin alacak davasıdır.
Davanın safahatı incelendiğinde,—- tarafından verilen—- karar sayılı davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın —– karar sayılı ilamıyla bozulmuş ve dosya mahkememizin— sırasına kaydı yapılmış daha sonra Mahkememizin—- kaydı yapılarak bozma ilamına uyulmuş ve bozma ilamındaki esaslar kapsamında dava sonuçlandırılmıştır.
Bozma ilamında belirtilen hususlar kapsamında oluşturulan bilirkişi heyetine dosya tevdi edilerek rapor alınmış, bilirkişiler —– heyet tarafından verilen — tarihli raporda özetle; asıl davada davacı yanın ceza koşulu olacağına ilişkin talebinin yerinde olmadığı, cari hesap bakiye alacağının —- olduğu, karşı dava yönünden ise dava konusu faturaya dayanak satışların, sözleşmenin uygulamasının duruldurulduğu—- tarihinden önce yapıldığının tespit edilmesi halinde ceza koşulu alacağının talep edebileceği belirtilmiş, iş bu rapora karşı taraf vekillerinde yapılan itirazlar kapsamında dosya aynı heyete tevdi edilerek ek rapor alınmış, heyetçe sunulan tarihsiz ek rapor içerinde özetle;kök raporunda —– süresinin sehven — olarak yazıldığı, bu maddi hatanın düzeltilerek — olarak düzeltildiği, sunulan dekontun — tarihli olduğu, taraflarınca yapılan hesaplamaların ise– dava tarih itibariyle yapıldığı ve kök raporda yapılan hususlarda değişiklik yapılmasını gerektirir bir durum olmadığı belirtilmiştir.
Sunulan ek rapora karşı taraf vekillerince yeniden itiraz edilmesi üzerine bu kez ek raporun 2. Maddesi ile düzeltildiği belirtilen bölümün tereddüte mahal bırakmayacak şekilde net olarak açıklanmasının ve dosyadaki belgelerden yola çıkılarak —— tarihleri arasında davalı -karşı davacının rezervasyon yapıp yapmadığının belirlenmesinin ve cezai şart talep etme şartları oluşmuşsa miktarının tespit edilmesi hususlarında dosya ekin eki raporun hazırlanması için aynı heyete tevdi edilmiş, heyetçe sunulan —-tarihli raporda; ara karar hilafına bilirkişilerce eksik rapor tanzim edilmesi üzerine raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gözetilerek ceza koşulu alacağının tespiti için dosya yeniden heyete tevdi edilmiş, bu kapsamda heyetçe sunulan — tarihli raporda ise davalının — dönemi için talep edebileceği cezai şart bedelinin — olduğu, dosyada mübrez belgelerden davalı-karşı davacı acentenin bu döneme ilişkin fiyatları davacı-karşı davalıdan talep ettiği, ancak otel tarafından fiyatların verildiğine ilişkin bir belgeye rastlanılmadığından—– günlük cezai şart bedelinin hesaplanamadığı yönünde kanaatin bildirildiği görülmüştür.
İş bu rapordan sonra davalı- karşı davacı vekili tarafından sunulan — tarihli ıslah dilekçesi ile; karşı dava değerinin——-çıkarıldığı, harcın tamamlandığı, iş bu ıslah dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edildiği, beyanlarının alındığı görülmüştür.
Yapılan bu ıslah neticesinde dava değeri dikkate alınarak dosya mahkeme heyetine tevdi edilmiş, mahkememiz heyetince yapılan değerlendirmede; bilirkişiler tarafından verilen rapor ve ek raporlarda cezai şart miktarı belirlenmesine rağmen cezai şartın davacı şirketin mahvına sebep olacak miktarda olup olmadığı açıklanmadığından dosyanın sürüncemede kalmaması açısından — tarihli 3.ek raporu sunan bilirkişi kurulundan—– olarak miktarı belirlenen cezai şartın davacı şirketin mahvına sebep olup olmayacağı konusunda ek rapor alınması dosya aynı heyete tevdi edilerek rapor alınmış, heyetteki mali müşavir bilirkişinin yasaklı olması sebebiyle yerine—- atanmak suretiyle oluşturulan heyet tarafından sunulan tarihsiz raporda mahkemece bir önceki raporda belirtilen miktarda karar verilmesi halinde davacı-karşı davalı şirketin mahvına sebep verilmeyeceği sonuç ve kanaatinin bildirildiği görülmüş, sunulan iş bu raporlar HMK’nun 282. maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, —- ilamında belirtilen esaslar kapsamında alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, taraflar arasında —- kurulduğu, sözleşmenin 2. maddesinde sözleşmenin —- tarihleri arasında geçerli olacağı, 3. Maddede ise sözleşme süresi boyunca toplam—- acenteye tahsis edildiği ve oda garantisi başlıklı 4. maddede ise, acentenin, otel tarafından kendisine tahsis edilen odaların toplamının %80 ‘ini doldurmakla yükümlü olduğu hususu ile devam eden cümlede acentenin sözleşme süresince garanti etmiş olduğu — gerçekleştirilmemesi halinde; otelin ise, acenteye tahsis etmiş olduğu odaları kullandırmadığı takdirde cezai şart ödeyeceği hususlarının düzenlendiği, mahkememizce verilen kararın yüksek mahkeme tarafından bozulması neticesinde bozma kararında her ne kadar turizm alanında uzman bilirkişilerden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş ise de mahkememizce turizm uzmanı bilirkişinin de yer aldığı üç kişilik heyetten alınan —- kararında belirtilen hususların aydınlatıldığı ve sözleşmede yazılı terimlerin açıklandığı ve sözleşmenin 3,4 ve 5. Maddelerinde yazılı tahsis ve garanti edilen oda sayısı ne kadar odanın hangi döenm için garanti edildiği hususunda alınan raporda, sözleşmenin 4. Maddesinde oda garantisinin düzenlendiği ve madde metninde açıkça sözleşme süresince ifadesine yer verilmek suretiyle — odanın bu süre içerisinde garanti edildiği, sözleşmenin 5. Maddesinde ise garanti döneminin—- tarihleri arasında olduğu, söz konusu dönemin turizm sektöründe talebin en yoğun olduğu ve fiyatların en yüksek olduğu dönemi içerdiği, fiyat artışlarının acenteye yansıtılmayacağı hususnun taraflarca kararlaştırıldığı ve —— oda garantisinin sözleşme süresince verildiğinin kabul edilmesi gerektiği dolayısı ile davacının asıl davaya konu ceza bedeli alacağı talebinin reddi gerektiği, mahkememizce sözleşmenin anılan maddelerinin TBK 19. Maddesi kapsamında yorumlanması kapsamında da aynı sonuca ulaşıldığı ve söz konusu raporun denetime ilgili kısımlarının denetime elverişli görülerek hükme esas alındığı, asıl dava konusu edilen bir diğer alacak kalemi olan cari hesap alacağına ilişkin olarak ise davacının incelenen ticari defterlerine göre — tarihleri arasında davalıya— tutarlı fatura düzenlediği davalının buna karşı —- ödeme yaptığı, davacının bakiye—— alacağının kaldığı, davalının dava tarihinden sonra —-davacıya ödeme yaptığı, davacının huzurdaki davada davalıdan——– hesap bakiye alacağı talep ettiği, davalının incelenen ticari defterlerine göre — yılında davacıdan— tutarlı fatura aldığı, buna karşılık — ödeme yaptığı, bakiye — borcunun bulunduğu, taraf defterleri arasındaki farkın —— tutarlı iade faturasından kaynaklandığı, bu faturaların içeriğinin davacı tarafından ispatlanamadığı bu nedenle davacı alacağı olarak kabul edilemeyeceği, defterler arasındaki farkın sebebi olan —— bedelli faturanın davacının konaklama bedeline ilişkin talebine ait olduğu, davacı-karşı davalı her ne kadar — cari alacağı olduğunu iddia etmiş ise de davacının cari hesaptan kaynaklanan —– alacağının bulunduğu ve bu miktarın da dava açıldıktan sonra davalı karşı davacı tarafından ödendiği, dolayısı ile ödenen miktar yönünden davacı alacağının konusuz kaldığı, esası hakkında karar verilmesine yer ve gerek olmadığı, aşan istemin de reddi gerektiği, karşı dava yönünden yapılan değerlendirmede ise davacı karşı davalı tarafından düzenlenen ve dosyada mübrez ——tarihli yazıda —– tarihleri arasında tesisin davalıya satışa kapalı olduğunun belirtildiği, bu hususun ihtilaf konusu olmadığı, davacı karşı davalı —-tarihinde satışşları tekrar açtığını gösterir bir notun satışı kapama faksının üzerine not düşülmek suretiyle iddia etmiş ise de bu hususu tesvik edet bir delili dosyaya sunmadığı, bu kapsamda davalı karşı davacı tarafından—bedelli,—- bedelli ve ——– bedelli faturaların davacı yanın satışa kapalı dönemde konaklama hizmeti ne devam edip etmediğinin tespiti kapsamında sözleşmenin 6. Maddesinde otelin faturaların yolcu çıkışından sonra tanzim edeceği ve acenteye teslim edeceği hükmü ile acentenin fatura tarihinden itibaren —- içinde ödeme yapacağı hükmü ve bilirkişi raporunda yapılan—- tarihleri arasında konaklama yaptıkları, dolayısı ile otelin acnetye yazılı olarak—– kabul etmeyeceğini bildirmiş olmasına rağmen söz konusu satışların yapılmış olması sebebiyle sözleşmenin 4. Maddesi gereğince davalı karşı davacının —- taahhüdünü yerine getirmesine engel olacağı ve cezai şart alacağını isteme hakkını doğuracağı alınan ek raporda davalı karşı davacının sözleşmenin 4. Maddesinde belirtilen geçerli satış bedelinin 2 katı oranında hesaplanan toplam —–davacı karşı davalıdan talep edebileceği yönündeki kanaatin dosya kapsamına uygun olduğu, taraflar tacir ise ve BK 161/1 madde hükmü gereğince cezanın belirlenmesi konusunda taraflar serbest ise de TBK 161/3 maddesi uyarınca hakimin aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indirir hükmünün düzenlendiği, hakimin cezai şart miktarının fahiş olup olmadığını; tarafların ekonomik durumları, özel olarak borçlunun ödeme gücü, sözleşmenin süresi, alacaklının asıl borcun ifa edilmesi halinde elde edeceği yarar ile cezai şartın ödenmesinin sağlayacağı yarar arasındaki makul—- ölçü, sözleşmeye aykırı davranılması yüzünden alacaklının uğradığı zarar, borçlunun borcunu yerine getirmemek suretiyle sağladığı yarar, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışının ağırlığı esas alınarak belirlemesi gerektiği, bu kapsamda alınan bilirkişi raporunda her ne kadar söz konusu ceza bedelinin davacı karşı davalının aktif pasif değerleri nispetinde mahvına sebep olmayacağı belirtilmiş ise de yukarıda yazılan esaslar dahilinde cezai şartın tarafların sözleşmeden bekledikleri fayda, sözleşme bedeli ve süresi ile ekonomik durumları dikkate alındığında makul ölçünün bilirkişi tarafından hesaplanan tutarın yarısı olarak kabulünün taraflar arasındaki menfaatler dengesine/hakkaniyete daha uygun olacağı, yine davalı karşı davacı her ne kadar ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren cezai şartın avans faizi ile ödenmesini talep etmiş ise de ihtar metninde talep edilen cezai şart bedelinin belirtilmediği dolayısı ile uyuşmazlık tarihinde yürürlükte olan BK. m.101 hükmü gereğince alacağın muaccel olduğundan bahsedilemeyeceği, —– yönünden karşı dava tarihi, ıslah edilen tutar yönünden ise ıslah tarihi dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1—– cari hesap alacağının dava tarihinden sonra davacıya ödendiği tespit edilmekle konusuz kalan bu alacak yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
Cari hesap alacağına ilişkin aşan istem ile cezai şart alacağına ilişkin davanın reddine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli—harçtan başlangıçta yatırılan —- harcın mahsubu ile bakiye —-harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde asıl dava davacısına iadesine,
3-Asıl dava davacısı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Asıl dava yönünden davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Asıl dava yönünden davalı karşı davacı kendisini vekil ile yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca takdir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan—-alınarak davalıya (karşı davacıya) verilmesine,
B-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın kısmen kabulü ile—- tarihinden; —– ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin [bakiye cezai şart alacağının fazlaya ilişkin bölümün BK.m.161/son madde hükmünce resen tenkis edildiği de dikkate alınarak] istemin reddine,
2-Karar harcı 18.930,40TL ‘den davacı asıl dava davalısı tarafından peşin olarak yatırılan 9.429,43 TL (peşin harç ve ıslah harcı toplamı ) harcın mahsubu ile bakiye 9.500,97 TL harcın davalı asıl dava davacısından tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı asıl dava davalısı tarafından tarafından yapılan 9.453,73 ilk masraf, 259,10 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 11.512,83 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 5.862,18 TL sinin davalı asıl dava davacısından tahsili ile davacı asıl dava davalısına ödenmesine, kalan tutarın davacı asıl dava davalısı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı asıl dava davalısı karşı dava yönünden kendisini vekil ile temsille ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 27.848,75 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan (asıl dava davacısı) tahsili ile davacıya (asıl dava davalısı) ödenmesine,
5-Karşı davada davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de dava değeri üzerinden mahkememizce cezai şart alacağının fazlaya ilişkin bölümün resen tenkis edildiği dikkate alınarak davalı karşı davacı yararına karşı vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
C-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde yatarın tarafa iadesine,
Dair; davalı/karşı davacı vekilinin yüzüne karşı, davacı-karşı davalı vekilinin yokluğunda oy birliği ile verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde——– Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/12/2020