Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1892 E. 2018/8 K. 09.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1892 Esas
KARAR NO : 2018/8

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2014
KARAR TARİHİ : 09/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin, müvekkil şirketle yaptığı alışverişten dolayı bakiye 25.066.73 TL borcunun olduğunu, bu nedenle Anadolu —- icra müdürlüğünün —– E sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine takibe geçtiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde ticari ilişkiyi kabul ettiğini malları teslim aldığınıda dile getirdiği, davaya konu alacağın davalının adresine faturasıyla birlikte teslim edildiği, ancak itiraz dilekçesinde belirtilen Azerbaycan’da teslimi yapılacak malzeme ile ilgili bir durumun söz konusu olmadığını davalı borçlunun bu süre ve sonrasında hiç bir hitar ve ihtarda bulunmadığını, hatta TUBİTAK’tan hibe kredisi almak için müvekkili şirket tarafından parçlara dair ödenen tutarlara ilişkin yazı aldığını ve bu kapsamda teşvik aldığını, bununla birlikte itiraz dilekçesinde belirtilen makine elamanlarını müvekkili şirkete de iade edilmediğini, iade faturasının da müvekkili şirkete teslim edilmediğini, bu kapsamda T.T.K. 18/2-3 maddelerine aykırı hareket ettiğini ileri sürerek takibe yapılan itirazın iptaline ve davalının % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Karşı davaya yanıt dilekçesinde ise; davalı karşı davacının müvekkilinin gerek aypılı mal gerekse bu ayıp sebebiyle uğradığı zararın tazmini açısından yazılı olarak ihtar etmediğini, T.T.K. 23 maddesi gereği ayıplı bir mal satışı yapılmışsa alıcının bu durumu öğrenir öğrenmez satıcıya ihbar etme zorunluluğu olduğu, ancak söz konusu madde hükmünün yerine getirilmediği gibi müvekkilinin temerrüte düşürülmediğini belirterek karşı davanın reddini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davacı ile ticari ilişkide bulunmuş ise de satın aldığı ürün ve sistemlerin bedelini tamamen ödediğini, davaya konu icra takibi yapılmasının gerçek nedeninin, davacının alacağını tahsil etme isteği olmayıp, kendi borcundan kurtulmak için yaptığı kötü niyetli bir davranış olduğunu, zira davacının, müvekkiline ayıplı sistem imal ettiğini, müvekkili şirketin davacı şirketten aldığı hidrolik sistemin, belirtilen oransal ve diğer değerlerle çalışmaması nedeniyle hidrolik sistemdeki valfler ve diğer takılan parçaların işlev görmediğini, yağ sızdırdığını, aşırı yağ ısınmasına neden olduğunu, yağ keçesi eriyerek motora yağ aktığını, basınç anahtarının patladığını, kısaca davacının üstlendiği hidrolik sistemin çalışmadığı gibi buna bağlı olarak müvekkil şirketin ürettiği makine de istenildiği gibi imalat yapamadığını, davacı şirkete, yanlışların düzeltilmesi hususunda talepte bulunmasına rağmen davacının bu isteğe yanaşmadığını, bu nedenle müvekkilin üstlendiği işi yapabilmek için son çare olarak davacının eksik, kusurlu ve ayıplı olarak ürettiği, çalışmayan hidrolik sistemi toplamda 47.061.68 TL bedelle dava dışı —-Teknik A.Ş’ye yeniden yaptırmak zorunda kaldığını, davacının bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Karşı dava olarak; davacı/karşı davalı şirketin, müvekkiline karşı edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkilinin ürettiği Full otomatik muayene bacası taban elaman makinesinin, “Hidrolik ve Piston Grupları pompa oransal kontrol organ valf imalatı sistemini yapmadığını ve yapamadığını, eksik ve ayıplı imalatın giderilmesini 47.061.68 TL bedelle — Teknik A.Ş’ye yaptırdığını ileri sürerek, karşı dava olarak 47.061.68 TL alacağın, davacı/karşı davalıdan yasal faizi ile tahsiline, karşılıklı davaların kısmi kabul/ret karar verilmesi durumunda karşılıklı olarak takas/mahsup edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Davalar hukuki niteliği itibari ile; asıl dava yönünden, taraflar arasındaki satış sözleşmesine dair oluşan cari hesap alacağına ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK 67. maddesi kapsamında iptali davası; karşı dava yönünden ise satışa konu malın ayıbının giderilmesine yönelik yapılan masrafların tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Davalar yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlanmış, HMK.140.maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı olarak yapılmış, uyuşmazlık noktaları tespit edilmiş, tahkikat aşamasından sonra deliller toplanmak ve taraf iddia ve savunmalarını tartışır ve karşılar bilirkişi raporları alınmış ve davalı karşı davacı tarafın yemin teklifi sebebiyle HMK 225 vd. maddelerindeki usul izlenerek suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası celp edilmiş, taraflar arasındaki yazışmalar ve sözleşme suretleriyle teklif ve düzenlenen faturalara ilişkin belgeler, davacı şirket SGK kayıtları celp edilmiş, tanık ifadeleri alınmış ve tarafların ticari defter ve kayıtların incelenmesi için dosya bilirkişiye tevdi edilmi ve bilirkişi raporları alınmıştır.
İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün — E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 09/12/2013 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —- Makina ve San. Tic. Ltd. Şti., borçlusunun …. olduğu; takibin muhtelif faturalara dayalı 25.066,73 TL bakiye cari hesap alacağı dayanak gösterilerek bu alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya 12/12/2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından takibe borca ve işlemiş faize 19/12/2013 tarihli itiraz dilekçesi ile itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 20/12/2013 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın açıldığı 30/12/2013 tarihi dikkate alındığında davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içeriinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlık teknik incelemeyi gerektirdiğinden dosya mali müşavir, makine mühendisi ve hukukçudan oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve bilirkişiler Yard. Doç. Dr. —- Prof. Dr. —- ve — tarafından düzenlenen 03/09/2014 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda, tarafların fatura dönemlerine ait 2012- 2013 yılı ticari defterlerinin V.U.K. ve tebliğlerine uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil niteliğinde olduğu, davacı ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 25.066,73 TL alacağının bulunduğu, davalı ticari defterlerine göre ise davacının davalıdan yine takip tarihi itibariyle 2.152,90 TL alacağının bulunduğu, tarafların ticari defterleri arasındaki farkın davalı tarafından 30/11/2013 tarihinde düzenlenen 22.914,41 TL tutarlı faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmaması olduğu, söz konusu fatura içeriğinin 19 adet çeşitli makine aksamı olduğu, iade faturasının kesmenin yeterli olmadığı, içeriği mal ve hizmeti davacı şirkete teslim ettiğinin kanıtlanması gerektiği, faturanın dip kısmında imzadan imtina eden açıklamasıyla —- adlı kişi tarafından alındığı, ancak bu kişinin davacının çalışan olup olmadığı hususu mahkemece değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 25.066,73 TL alacağının olduğu, karşı dava yönünden ise 3 adet toplam 47.061,68 TL tutarındaki faturanın dava dışı — şirketinden alınan hizmete ilişkin ticari ilişki kapsamında düzenlendiği, ancak bu fatura bedelinin davacı karşı davalı şirketin ve teslim ettiği ürün olduğu hususunda herhangi bir açıklamanın yer almadığı, sunulan deliller arasında da bu hususta çekilmiş ihtarnameye veyahut ihbara da rastlanmadığı belirtilerek davalı karşı davacının davasını ispat edemediği yönündeki kanaat dosyaya sunulmuş işbu rapora davalı karşı davacı vekilince yapılan itirazlar kapsamında dosya aynı heyete tevdi edilerek ek rapor alınmış heyetçe sunulan 20/06/2016 tarihli raporda da Pendik SGK’dan alınan davacı şirkete ait çalışan döküm listesinde ilgili fatura tarihinde —‘ın davacı çalışanı olmadığı, davalı karşı davacı tarafından sunulan belgelerinde karşı dava yönünden davalı alacağının ispatını sağlamadığı belirtilerek kök raporda varılan sonuçta bir değişiklik olmadığı yöndeki kanaat bildirilmiştir.
Davalı karşı davacı vekili tarafından sunulan tanık listesi gereği tanıklar dinlenmiş; tanık … 5 nolu celsede alınan beyanında, davalı şirkette şoför olarak çalıştığını, 30/11/2013 tarihli faturayı ismini hatırlamadığı bir bayana tebliğ ettiğini, bayanın imza atmadığını ve faturayı almadığını, fatura konusunun ise hidrolik malzemesi ile ilgili olduğunu beyan etmiş, aynı celsede dinlenilen tanık … ise davalı karşı davacı şirketin 7 yıldır çalışanı ve şirket müdürü olduğunu, faturayı ve malları davacı şirkete götürdüklerini ancak teslim almadıklarını, malları orada bıraktıklarını ancak faturayı geri almak durumunda kaldıklarını bu hususuda firma sahibine ilettikleri yönünde beyanda bulunmuş bu kez yargılamanın 6. celsesinde dinlenilen davalı tanığı … ifadesinde davalı şirkette 11 yıldır çalıştığını, davacı tarafından satılan makinelerin ayıplı olduğunu tespit ettiklerini, davacının anlaşılan sürede makine imalatını bitiremediğini ve bu hususta davacı firma sahibinin bizzat Azerbaycan’a götürülerek yerinde inceleme yapıldığını ancak sıkıntı olmadığının belirtilmesi sebebiyle başka bir hidrolikçiye başvuru yaptıklarını, yapılan masraflar ile ilgili olarak tekrar görüştüğümüzde siz nasıl isterseniz yapın dediğini ve — Teknik isimli firmaya makinayı yaptırdıklarını, davalı tanığı —- ise aynı celsede alınan ifadesinde — Teknik isimli firmada Makine mühendisi olarak çalıştığını, tarafları tanıdığını Azerbaycan’a giderek makineyi tamir edenin kendisi olduğunu beyan ettiği görülmüştür.
Davacı şirketin 30/11/2013 tarihini içerecek şekilde çalışan listesi Pendik SGK Müdürlüğünden celp edilmiş, davalı karşı davacının faturanın teslimini yapmış olduğunu iddia ettiği—- isimli bir çalışanın bulunmadığı anlaşılmıştır.

Davalı/ karşı davacı delilleri arasında, davacı karşı davalıya T.T.K 18/3 maddesi uyarınca usulüne uygun olarak yapılan bir ihbar dosyaya sunulmamış olduğu gibi davalı karşı davalı karşı davacı vekili delilleri arasında yer alan —–@……….az” sitesinden, davacı/karşı davalıya 27.06.2003 tarihinde gönderilen e-postada, “Fabrikamıza teslim ettiğiniz makine o günden beri çalışmıyor. Acil usta göndermenizi rica ediyorum.” ihbarı mevcut ise de bu durum, davacı/karşı davalı şirkete yapılmış usulüne uygun bir ayıp ihbarı niteliği taşımadığı değerlendirilmiştir.
Asıl dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında kurulan mal satışına ilişkin ticari ilişki kapsamında davacının cari hesap alacağını oluşturan fatura konusu malları davalıya teslim edip etmediği, alacak konusu edilen malların bir başka yerde tesliminin söz konusu olup olmadığı, malların ayıplı olup olmadığı, ayıp hususunda usulüne uygun ihbar yapılıp yapılmadığı, bu kapsamda başlatılan takip tarihi itibariyle davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı, bu kapsamda itirazın iptali şartlarının ve inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı, karşı dava açısından ise davacı karşı davalıdan satın alınan ve makineye monte edilen malların ayıplı olması nedeniyle harcanan 47.061,68 TL giderim bedelinin tahsil isteminin yerinde olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Davalının karşı dava dilekçesindeki ayıp dolayısıyla yapılan masraflarla ilgili iddia ve talepleri karşı dava ile talep edildiğinden asıl davada takas-mahsup savunması kapsamında değerlendirilmemiştir.
Davalı karşı davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçelerinde belirtmiş olduğu hususlar anılan raporlarda karşılanmış olması sebebiyle yeniden rapor alınması yönündeki talep reddedilmiş ve yargılamanın 9. nolu celsesinde talep üzerine davalı karşı davacı vekiline usulüne uygun yemin metnini hazırlayarak davacı yana tebliğine ilişkin meşruhatlı davetiye çıkartılması hususunda ihtarat yapılmış, davalı karşı davacı vekilince 26/12/2016 tarihli dilekçe ile sunulan yemin metni teklifi davacı karşı davalı şirket yetkilisine tebliğ edilmiştir.
Davacı şirket yetkilisi 20/04/2017 tarihli 10 nolu celse de kendisine teklif edilen yemini eda etmiş ve davacı karşı davalı tarafından fatura edilen alacağın davalı karşı davacının Azerbaycan’da faaliyet gösteren —- firması makinesinin imalatı sisteminin bu faturaya dahil olmadığı, fatura konusu makinenin hatasız ve istenildiği gibi çalıştığının tespit edildiği ve bu durumun 24/10/2013 tarihinde bizzat kendisinin Azarbeycan’a gittiğinde tespit ettiği, ayrıca —- Teknik isimli firma yetkilisi … ile davalı şirket yetkilileri ile bu hususta bir görüşme yapmadığı hususunda yemin etmiştir. Davacı şirket yetkilisinin yemininde sebat edip etmediği sorulmuş ve yeminde sebat ettiğini beyan etmiştir.
Yukarıda yazılan nedenler alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı itibariyle taraflar arasında makine satışını ihtiva eden bir sözleşme yapıldığı, tarafların ticari defterlerinin sahipleri lehine delil teşkil ettiği, uyuşmazlık noktalarında belirlenen hususlarda davacının alacağını oluşturan faturanın davalı karşı davacı defterlerinde yer aldığı, ancak davalı karşı davalının tanzim ettiği iade faturasının davacı karşı davalı defterlerinde yer almadığı, ispata yönelik sunulan fatura örneğinin ise davacı karşı davalıya teslim edildiği ispatlanamadığı, ismi belirtilen —- celp edilen çalışan listesi kayıtlarında yer almadığı, aynı şekilde davalı karşı davacının malların ayıplı olması sebebiyle 3. kişiye yaptırılan onarım giderimiyle ilgili faturalarında davacı karşı davalıya teslim edilmediği gibi bu hususta usulüne uygun ihbar yükümlülüğününde yerine getirilmediği, son olarak davalı karşı davacı yemin teklifinde bulunduğu hususlarda davacı karşı davalı şirket yetkilisinin yemin ettiği ve yemininde sebat ettiği HMK.225.vd.maddeleri uyarınca, yeminin kat’i delil niteliğinde olduğu, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davacı yanın takip tarihi itibariyle 25.066,73 TL alacağı olduğu anlaşılmış ve asıl davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, takibe itiraz haksız görüldüğünden asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ispatlanamayan karşı davanın ise reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Asıl davanın İ.İ.K. 67 maddesi kapsamında değerlendirilerek;
1-Davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Takibe itiraz haksız görüldüğünden asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.712,31-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 302,77-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.409,54-TL harcın davalı karşı davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı karşı davalı tarafından yapılan 330,82-TL ilk masraf, 129,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.259,82-TL yargılama giderinin davalı karşı davacı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak davacıya verilmesine,
B-1)Karşı davanın reddine,
2-Karar harcı 35,90-TL harcın maktu harcın davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılamanın kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.526,78-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
C-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/01/2018