Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1688 E. 2018/799 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1688 Esas
KARAR NO : 2018/799
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/12/2010
KARAR TARİHİ : 11/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/05/2006 tarihinde …….yakınlarında meydana gelen trafik kazasında müvekkiline benzer isim ve soyismi taşıyan … yönetimindeki ………. plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’in ağır yaralandığını, kazaya karışan araçlar ……….. ve ……….. plakalı araçlar olduğunu, kazadan sonra tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağına göre her iki araç sürücüsünün de kusurlu olduğunu,………… plakalı araca ait Zorunlu Mali Mesuliyet sigortasının davalı …. nezdinde tanzim edildiğini, davalı şirkete davadan önce başvuru yapıldığını ve ……….. numaralı hasar dosyası açıldığını fakat müvekkiline her hangi bir ödeme yapılmadığını, kazaya karışan diğer araç …… ise, diğer davalı ……. nezdinde tanzim edilen …………. numaralı trafik poliçesi ile sigortalı olduğunu, her iki davalı … şirketinin ve diğer davalının zarardan müştereken ve mütesselsilen sorumlu olduklarını, kaza sırasında müvekkilinin başının koltukla kapı arasına sıkıştığını, itfaiye yardımı ile güçlükle sıkıştığı yerden kurtarıldığını, müvekkiline yapılan tetkiler sonunda”…….teşhisi ile %80 özürlü kabul edildiğini, müvekkilinin bu şekilde geçirmiş olduğu kazadan sonra kalıcı maluliyeti nedeniyle çalışamadığını ve yakınlarının bakımına muhtaç hale geldiğini, bu bakımdan da manevi tazminat talep ettiklerini belirterek fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla, sürekli iş göremezlik kaybı, iş hayatı ve özel hayatında sakatlığı oranında zorlanacağından beden ve çalışma gücü kaybı ve kazanç kaybı zararları ve efor tazminatı için şimdilik 10.000.00.-TL maddi tazminat bedelinin tüm davalılardan müştereken ve mütesselsilen tahsiline, davalı … için %48 ve artan oranlarda avans faizi ile beraber tahsiline, …. için ise kaza tarihinden geçerli olmak üzere yasal faizi ile talep ettiklerini, 25.000.00-TL manevi tazminat bedelinin ise zarardan diğer araç sürücüsü ve maliki ile müştereken ve müteselsil sorumlu olan davalı …’den 30/05/2006 tarihinden itibaren %48 avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı ….. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; kaza tarihinden itibaren iki yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu, Karayolları Trafik Kanununun 109. Maddesi gereğince iki yıllık zaman aşımı süresi dolması nedeniyle zamanında açılmayan davanın reddi gerektiğini, davacının meydana gelen kazada emniyet kemerlerini takmamış olması ve can güvenliğini tehlikeye atmış olmasından dolayı olayda kusurlu bulunduğu, Trafik Sigorta Poliçesi ile; işletenin üçüncü kişilere karşı hukuki sorumluluğu teminat altına alındığından öncelikle; davacının müvekkili şirkete göre üçüncü kişi olduğu, kazanın meydana gelmesi sırasında hatır taşıması da mevcut olduğu, davacının içinde bulunduğu ……… plaka sayılı araçta karşılıksız taşındığının, müvekkili şirketin ancak talep edilen faiz yönünden temerrüt tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğu bu nedenle davanın reddine karar verilmesini,
Davalı …’nin cevap dilekçesinde özetle; davanın açılış tarihi ihe kazanın meydana geldiği tarihten itibaren maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, manevi tazminat davalarında Karayolları Trafik Kanununun 90.maddesinin atfı ile Borçlar Kanunu 60.Maddesi gereğince dava zamanaşımı 1 ile 10 yıllık sürelere tabi olması nedeniyle mahkemece alınan raporun üzerinden de 1 yıldan fazla zaman geçmesi nedeniyle maddi zararlar için öngörülen 2 yıllık süre de kaza tarihinden itibaren geçtiğini, bu nedenle zaman aşımı itirazının olduğunu, şartları oluşmayan maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmesini,
Davalı …. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu …………..plakalı araç müvekkili şirket nezdinde……………… nolu ……. vadeli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, müvekkili şirket KTK Zorunlu Mali Mesuliyet sigortacısı olarak, sigortalısının kusuru oranında ve teminat limiti ile sınırlı tazminat sorumluluğunun teminat altına alındığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun Kara Yolları Trafik Kanunu uyarınca belgelerin ibrazı ile usulüne uygun yapılan başvurudan itibaren 8 gün sonra başladığını, Karayolları Trafik Kanununun 90.maddesinin atfı ile Borçlar Kanunu 60.Maddesi gereğince dava zamanaşımı olan 1 ile 10 yıllık sürelere tabi olması nedeniyle mahkemece alınan raporun üzerinden de 1 yıldan fazla zaman geçmesi nedeniyle müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, zamanaşımı def’inde bulunulduğunu, davacının akıl hastası olması sebebiyle vasi tayinine gerek bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle, trafik kazası nedeniyle davacı uhdesinde meydana gelen maddi ve manevi zararın araç maliki ve kazaya karışan her iki aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta (ZMSS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketlerinden müteselsilen sorumlu oldukları iddiasında tazmini talebine ilişkindir.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlandıktan sonra HMK.140.maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı olarak yapılmış, tüm dava şartlarının var olduğu değerlendirildikten sonra uyuşmazlık noktaları tespit edilmiş ve tahkikata geçilerek, deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Davalılar tarafından yapılan zamanaşımı def’i ile ilgili olarak kaza tarihi ile dava tarihi esas alınarak yapılan değerlendirme ve davalı sürücü hakkında ceza dosyasının bulunması sebebiyle yerinde görülmemiştir.
Hasar dosyası ve poliçeler ile kazaya karışan aracın malik bilgileri ve hastane kayıtları ve tedavi evrakları, tarafların sosyal ekonomik durumlarına ilişkin belgeler ve Pendik Cumhuriyet Başsavcılığının ………….. soruşturma dosyası celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan kaza tutanağı ve sağlık kurulu raporu incelenmiş davacı uhdesinde oluşan maluliyetin tespiti için Adli Tıp Kurumu Üçüncü Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulundan rapor alınmış, yine trafik kazasındaki kusur oranlarının tespiti ile ilgili alanında uzman bilirkişiden rapor alınmış ve taraf tanıkları dinlenmiş anlatımları tutanak altına alınmıştır.
Kazaya karışan ……… plakalı aracın trafik sigortacısı olan …………… Sigorta A.Ş. Tarafından düzenlenen poliçenin incelenmesinde; davalı … adına kayıtlı …… plakalı kamyonun ………..tarihleri arasında davalılardan …….Sigorta Şirketi tarafından …………… sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı; kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 57.500,00 TL olduğu; görülmüştür.
Kazaya karışan diğer araç olan …………. plakalı aracın trafik sigortacısı olan …. tarafından düzenlenen poliçenin incelenmesinde; dava dışı …….. İşler adına kayıtlı ….. plakalı hususi aracın ……….. tarihleri arasında davalılardan ………. Sigorta Anonim Şirketi tarafından 10611058 Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı; kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 57.500,00 TL olduğu; görülmüştür.
Yargılamanın 31/10/2011 tarihli celsesinde verilen bir nolu ara kararı uyarınca davacı vekiline müvekkilinin akıl hastalığı arızası sebebiyle bu hususta dava açması ve vasi tayininde bulunulması için davacı vekiline süre verilmiş, celp edilen Gölcük Sulh Hukuk Mahkemesinin …… esas ve …………. karar sayılı……….. tarihli kararı ile davacı vesayet altına alınarak babası …………HMK 419 maddesi uyarınca velayeti altında bırakılmasına karar verildiği anlaşılmış anılan şahsın davacı vekiline vermiş olduğu vekaletname dosya kapsamına alınmıştır.
Davacı vekili 02/05/2011 tarihinde iş gücü kaybına ilişkin taleplerine 40.000,00-TL arttırmış ve dava değerini 50.000,00-TL ‘ye yükseltmiştir. Islah dilekçesi davalılara tebliğ edilmiş ve davalı …Ş. tarafından ıslaha karşı zamanaşımı ve diğer itirazlarda bulunulmuş diğer davalı … şirketi ise ıslaha itirazda bulunmuştur.
Adli Tıp Üçüncü İhtisas Kurulunun ………… tarih … karar nolu raporunda davacının kaza sebebiyle maluliyetine neden olabilecek düzeyde aras tespit edilemediğinden sürekli maluliyet tayinine yer olmadığına ve geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 3 ay olduğu mütalaa edilmiş, davacı vekilinin söz konusu rapora daha önce sunmuş oldukları Kocaeli Devlet Hastanesi özürlü sağlık raporundaki %80 oranında özürlülük raporu sebebiyle raporlar arasındaki çelişkiyi gidermek için dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu’na rapor tanzimi için gönderilmiş, Adli Tıp Genel Kurulu tarafından düzenlenen ……… tarihli………. numaralı raporda ihtisas raporu aynen tekrar edilmiş ve olaydan 2,5 yıl sonra tariflenen ve organik olmayan pisikoz tanısı ile olay arasında illiyetin olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekilinin anılan rapora itiraz ederek dosyanın bu kez Üniversitesi hastanesine gönderilmesine ilişkin talebi mahkememizce yerinde görülmeyerek dosya bu kez aktüerya hesabı için tazminat hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişi ………. tarafından sunulan 04/03/2016 tarihli raporda davacının 3 aylık geçici iş görememezlik nedeniyle nihai ve gerçek zararının 1.141,38-TL olduğu, yine bu dönemdeki bakıcı zararının 1.593,00-TL olduğu yönündeki rapora davalı … şirketi tarafından yapılan itirazlar sebebiyle dosya bu kez kusur hesabı yönünden sigorta eksperi bilirkişi …………. tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan raporda …….. plakalı araç sürücüsünün %25 ve tali kusurlu olduğu yönündeki rapora karşı yapılan itirazlar sebebiyle vaki talepler mahkememizce incelenmiş davacının davasını müteselsil sorumluluğa dayandırdığı, kazaya karışan aracın sürücüsü ile davacının aynı isimli olduğu, hususları birlikte değerlendirilerek sunulan raporların ilgili kısımları mahkememizce HMK 282 maddesi uyarınca denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili tarafından müvekkilinin………..firmasında çalıştığı beyan edilmiş olduğundan anılan firmaya yazılan yazışmalarda söz konusu firmada çalışan kişiyle davacının aynı isimli ama farklı kişiler olduğu anlaşıldığından davacının tazminata esas ücret hesaplamasının asgari ücret üzerinden yapılmıştır.
Pendik Cumhuriyet Başsavcılığının ………… soruşturma numaralı dosyasında ise kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı tanıkları huzurda dinlenmiş ve tanık anlatımları hatır taşıması kusur, maddi ve manevi tazminat talebi yönünden değerlendirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı da oluşan beden ve iş gücü kaybı nedeniyle meydana gelen maddi ve manevi zararın miktarı ile bu zarardan davalıların sorumluluğu ve kusur durumları ile somut olayda hatır taşımasının ve müterafik kusurun bulunup bulunmadığı, davacının maddi ve manevi tazminat talep şartlarının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
İncelenen tüm dosya kapsamına ve tarafların iddia ve savunmalarına göre; davanın trafik kazası sonucu oluşan mululiyete bağlı maddi ve manevi tazminat davası olduğu, meydana gelen kazada davacı …’in yaralandığı ancak Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu ve Genel Kurul raporlarına göre sürekli maluliyeti oluşacak şekilde bir yaralanmanın söz konusu olmadığı, her iki raporda da davacının iyileşme sürecinin 3 ay olarak belirtildiği, genel kurul raporunda ayrıca davacının iddiasının aksine kazanın tarihi ve davacının özürlü olmasıyla ilgili olarak illiyetin tespit edilemediği, dolayısıyla davacının sağlık kurulu raporlarına istinaden % 80 oranında özürlü olduğu hususuyla kazanın arasında bir illiyetin bulunmadığı, anılan kusura ilişkin raporda ve dinlenen tanık beyanlarına istinaden davacının söz konusu kazada oluşan geçici maluliyetine ilişkin zararında müterafik kusurunun bulunmadığı, hatır taşımasının söz konusu olmadığı, dolayısıyla indirim sebeplerinin uygulanamayacağı, her ne kadar tazminat hesap uzmanı tarafından verilen raporda davacının bakıcı gideri zararının olduğu belirtilmişse de dava dilekçesi ve 02/05/2011 tarihli ıslah dilekçesinde davacının maddi tazminata ilişkin taleplerinin çalışma gücü kaybı ve kazanç kaybı ve efor tazminatı talebiyle sınırlandırdığı, davalılarca, davacının bakıcı gideri talebi yönünden isteminin davanın genişletilmesi yasağı kapsamında reddini talep ettiklerini, yapılan ıslah da gözetildiğinde davacının bakıcı giderine ilişkin olarak dilekçelerinde yer almayan talepte bulunmasının kısmi ıslah kapsamına da girmeyeceği bu nedenle bakıcı gideri zararına ilişkin olarak talepte bulunmasının yerinde olmadığı, tazminat hesap uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen denetime el verişli görülen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 1.141,38-TL zararının hesaplandığı, her ne kadar kusur raporunda kazaya karışan araçların farklı oranlarda kusurlu olduğu belirtilmiş ise de davacının müteselsil sorumluluğa dayandığı ve oluşan zarardan tüm davalıların dayanışmalı olarak sorumlu olduğu ve zararı gidermekle yükümlü oldukları, sigorta şirketlerine dava öncesinde yapılan her hangi bir başvuru bulunmadığından dava tarihinden itibaren sorumlu oldukları, ancak sigortalanan araçların hususi ve ticari olmaları ayrımı nedeniyle aleyhlerine verilen hüküm doğrultusunda uygulanacak faizin davalı …. yönünden yasal faiz, diğer sigorta şirketi yönünden ise ticari faiz olduğu, davalı …’nin ise olay tarihinden itibaren avans faiziyle sorumlu olduğu kanaatine varılarak davacının maddi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile, 1.141,38-TL maddi tazminatın davalılar …. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davalı …. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, diğer davalı … yönünden ise kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan dayanışmalı olarak tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı yanın manevi tazminat istemenin kısmen kabulü ile, olayın oluş şekli, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi gereğince takdiren 1.000,00-TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)1-Dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi birlikte değerlendirilerek, davacının maddi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile, 1.141,38-TL maddi tazminatın davalılar …. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davalı …. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, diğer davalı … yönünden ise kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan dayanışmalı olarak tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar harcı 77,97-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 519,75-TL harcın mahsubu ile 441,78-TL artan bakiyenin karar kesinleşince talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 655,70-TL ilk masraf, 263,85-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.421,85-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 40,32-TL ‘si davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.141,38-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.724,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
B)1-Davacı yanın manevi tazminat istemenin kısmen kabulü ile, olayın oluş şekli, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi gereğince takdiren 1.000,00-TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak, davalı … şirketi vekillerinin ve davalı … … yokluklarında, davacı vekilinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/09/2018