Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/234 E. 2018/365 K. 04.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/234 Esas
KARAR NO : 2018/365

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 01/04/2013
DAVA DEĞERİ : 3.500.000,00 USD ( 6.355.300,00 TL)
KARAR TARİHİ : 04/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı şirketin ricası üzerine Rusya’da yapılacak bir projeye teklif vermeyi kabul ettiğini, davalı tarafça sınırlı sayıda belgenin davacıya gönderildiğini, davacının maliyet+kar formülü kullanılması ve %15 kar oranı kabul edilmesi durumunda projeyi yapmayı hazır olduğunu bildiren şartlı teklifini davalıya ilettiğini, daha sonra davalının istemi üzerine kar oranının %12’ye düşürüldüğünün bildirildiğini, davalı tarafın istemi üzerine davacının davaya konu 3.500.000,00 USD bedelli teminat mektubunu davalıya teslim ettiğini, davalının davacıya gönderdiği yazı ile ihalenin alındığını ve sözleşme imzalamaya hazır olduğunu bildirdiğini, davalı tarafa ihale sözleşmesinin esaslı konularında kararlaştırılan şekilde hükümlerin bulunması halinde sözleşmenin imzalanacağının belirtildiğini, davalının davacıya gönderdiği yazıda ödeme koşullarının kabul edilemeyeceğini bildirdiğini, teminat mektubunun veriliş amacına aykırı olarak davalının haksız gelir elde etmek ve davacıyı zarara sokmak amacıyla nakde çeverilmeye çalışıldığını bildirmiş, teminat mektubunun dayanağı olan taraflar arasındaki hukuki ilişkinin gerçekleşmediğinin tespiti ile davalının teminat mektubunun paraya çevrilmesi konusundaki işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında yazılı tahkim sözleşmesi bulunduğunu, bu nedenle uyuşmazlığın Uluslararası Tahkim Divanında çözülmesinin gerekli olup, davanın usulden reddinin gerektiğini, sözleşmenin esaslı noktalarında taraflarının iradelerinin uyuşması halinde sözleşmenin kurulmuş sayılacağını, geçerliliğin bir şekle bağlı olmadığını, davacı tarafın iade şartnamesini alarak davete icabet ettiğini, bütün ihale şartlarını kabul ederek teminat mektubunu verdiğini bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, davaya konu teminat mektubunun dayanağı olan ihale sözleşmesinin kurulmadığı iddiası ile sözleşmenin teminatı olarak verilen teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti istemine ilişkindir.
Taraflar arasında davaya konu teminat mektubunun Rusya’da yapılacak anahtar teslimi inşaat projesi nedeni ile davacı tarafından davalı tarafa teminat olarak verildiği konusunda uyuşmazlık yoktur. Davacı taraf sözleşmenin kurulmamış olması nedeniyle iadesinin gerektiğini, davalı taraf ise sözleşmenin kurulmuş olması ve davacı tarafın sözleşmeden cayması nedeniyle davacı tarafa iadesi koşullarının oluşmadığı iddiasındadır.
Davalı taraf uyuşmazlığın Uluslararası Tahkim Divanında çözülmesi gerektiğini iddia etmiş ise de taraflar arasında yazılı bir tahkim sözleşmesi bulunmadığı, yalnız karşılıklı olarak yazışmaların yapıldığı, davalı tarafça davacıya gönderilen 21/11/2012 tarihli teklif yazısında sözleşmeden doğacak itilafların Milletlerarası Ticaret Odası Tahkim Kurallarına göre Londra’da tahkim yolu ile çözümleneceğinin bildirilmesine rağmen bu koşulun kabul edildiğine dair davacı tarafça bir bildirimde bulunulmadığı gibi taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulmadığı, bunun yanında teminat mektubuna ilişkin sözleşmenin taraflarca kurulmaya çalışılan inşaat sözleşmesinin kapsamı içinde olmadığı ayrıca tahkim anlaşması yapılması konusunda vekilin vekaletnamesinde özel yetkisinin bulunması gerekli olup teklifi sunan —‘in özel yetkisinin bulunmaması nedeniyle tahkime ilişkin anlaşmanın geçersiz olduğu dikkate alınarak davalı tarafın tahkim itirazı haklı görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı toplanan deliller, mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi kurulu raporu ve ek raporları ile davalı tarafça Rusya’da yapılacak inşaatla ilgili davacı taraftan teklif sunmasının talep edildiği, davacı tarafın davalı tarafa gönderdiği yazı ile sunduğu koşulların kabulü halinde sözleşme imzalamayı taahhüt ettiği, davalı tarafın teklif fiyatının indirilmesi ile ilgili yazı ile kar oranının %12 olarak kabul edilmesinin davacı tarafa bildirdiği, ayrıca imzalanacak sözleşmenin garanti altında alınması için davacıdan geçici teminat mektubu talep ettiği, davacı tarafın davaya konu 3.500.000,00 USD bedelli teminat mektubunu davalıya verdiğini, davalının 25/01/2013 tarihli yazı ile ihalenin kendilerinin kaldığını bildirerek sözleşmenin hazır olduğunu davacı tarafa bildirdiğini, bilirkişi kurulunun 10/05/2016 tarihli raporunun sonuç ve kanaat bölümündeki inceleme bölümünde de işaret edildiği üzere inşaat işlerinde yapılacak sözleşmeler için mutlaka yer alması gereken bilgilerin önemli bölümünün taraflar arasında yapılan yazışmalarda yer almadığı, TBK’nun 2. maddesi uyarınca tarafların esaslı noktalarda uyuşmaları halinde ikinci derecedeki noktalarda bir anlaşma sağlanmamış olsa bile sözleşmenin kurulmuş sayılması gerektiği, somut olayda taraflar arasında bir eser sözleşmesinin kurulmaya çalışıldığı, bu amaçla karşılıklı yazışmalar yapıldığı, eser sözleşmesinde esaslı iki unsurdan birinin meydana getirilecek eserin niteliği diğerinin bu eser için ödenecek bedel olduğu, taraflar arasındaki yazışmalara göre yapılacak işin niteliği ile ödenecek bedelin belirlenmesi konusunda tarafların genel olarak anlaştıkları ancak bedelin hangi koşullarda ödeneceği konusunda bir anlaşmanın sağlanamadığı karşılıklı yazışmalarda davacının ödemelerini aylık olarak talep ettiği, buna karşın davalı tarafın KS-1 formu düzenlenmesi sureti ile ödeme yapılacağını bildirdiği, eser bedelinin ne şekilde ödeneceğinin sözleşmenin esas noktalarından biri olduğu, davalı tarafın ödeme şeklini tek taraflı olarak değiştirmesinin borca aykırılık teşkil edip davacı tarafın sözleşmeyi imzalamaktan kaçınmasında bu durumun haklı sebep sayılacağı, davacı tarafın anlaşma sağlanamaması nedeniyle sözleşmeyi imzalamadığı, buna bağlı olarak sözleşmenin kurulmadığı dikkate alınarak teminat mektubunun paraya çevrilmesi konusundaki koşulların oluşmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile; davaya konu teminat mektubunun dayanağı olan ve taraflar arasında kurulmak istenen eser sözleşmesinin kurulamadığının tespiti ile davacı tarafça, davalı tarafa verilen teminat mektubunun hükümsüz olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davaya konu teminat mektubunun dayanağı olan ve taraflar arasında kurulmak istenen eser sözleşmesinin kurulamadığının tespiti ile davaya konu davacı tarafça,davalı tarafa verilen—-bank A.Ş.—-Şubesi tarafından düzenlenmiş 10/12/2012 tarihli — referans nolu 3.500.000.00 USD bedelli teminat mektubunun hükümsüz olduğunun tespitine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 434.130,54 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 24,30 TL peşin harç + 108.532,64 TL tamamlama harcı toplamı olan 108.556,94 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 325.573,60 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davanın kabulü ile davacı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13(1) maddesi uyarınca takdir edilen 146.253,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 24,30 TL başvurma harcı, 108.532,64 TL tamamlama harcı, 122,30 TL sekiz adet tebligat gideri, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 7,70 TL bir adet posta ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 110.686,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde yatarın tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2018