Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/1165 E. 2018/57 K. 24.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2012/1165 Esas
KARAR NO : 2018/57

DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 03/10/2012
KARAR TARİHİ : 24/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketlerin uluslararası deniz taşımacılı ve brokerlik hizmeti veren şirketler olduğunu, davacılardan —- Tic. Aş’nin global kriz öncesi 2008 yılında kar ederken kriz sonrasında kar payının giderek azaldığını ve nihayetinde—-Şirketinin kredi borçlarına kefil olması nedeniyle 2012 yılında borca batık hale geldiğini, — Şirketi’nin — isimli gemi ile faaliyetlerini sürdürdüğünü, bankadan alınan kredi ile geminin bedelini taksitler halinde ödendiğini, kredinin yapılandırılmasından sonra dört taksitinin ödenemediğini, bu şirketinde global kriz öncesi 2008 yılında kar ederken kriz sonrasında kar payının giderek azalarak 2012 yılında borca batık hale geldiğini, dünya ekonomisinde yaşanan krizler, gemiler üzerine konulan seferden men kararı, finansman planlamasında yapılan hataların davacı şirketlerin ekonomik çıkmaza girmelerine neden olduğunu, her iki şirketinde borca batıklıktan kurtulmalarını sağlayacak iyileştirme projesinin hazırlandığını bildirmiş, davacı şirketlerin borca batık olduklarının tespiti ile iflaslarının bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

MÜDAHİL İSTEMLERİ:
Asli müdahil — vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — ve arkadaşları vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — vekili dilekçesinde; davacı şirketten alacaklı olduğunu bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — vekili dilekçesinde;davacı şirketten alacaklı olduğunu bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile iflas erteleme talebinin reddini verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil —- vekili dilekçesinde;müdahale taleplerinin kabulü ile şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —- vekili dilekçesinde; davacı şirketten alacaklı olduğunu bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil —-Tic.Ltd.Şti vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —-Tic.A.Ş. vekili dilekçesinde;müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile iflas erteleme talebinin reddini verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil — vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — Genel Müdürlüğü vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —-Bakanlığı vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil — dilekçesinde; davacı şirketten alacaklı olduğunu bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —-San.ve Tic.A.Ş. vekili dilekçesinde; davacı şirketten alacaklı olduğunu bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —-Factoring Hizmetleri A.Ş. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — Ofisi A.Ş. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —- Bakanlığı vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil —Yönetim A.Ş. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil —Taşımacılık Ltd.Şti.vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —bank A.Ş. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil — Hiz. San.ve Tic. Ltd.Şti. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —Finansmanı A.Ş. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Asli müdahil —Bankası A.Ş. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 179, 179 a-b ve TTK’nun 376 ve 377 maddelerinde düzenlenen iflas erteleme istemine ilişkindir.
İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yolu olup, alacaklıların durumunu zorlaştırma ve bir şirket tasfiyesi yolu değildir.
İflasın ertelenmesi için; şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsımında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine ilişkin somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir.

Borca batıklık; şirketin aktifinin şirketin borçlarını karşılayamaması hali olup, TTK’nun 376. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nun 178(1) madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlenmelidir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin satış değeri dikkate alınmalıdır.
İflasın ertelenmesi projesinin ciddi ve inandırıcı sayılabilmesi için proje unsurlarının şirketin borca batıklıktan kurtularak sürdürülebilir bir mali yapıya kavuşmasına imkan verecek nitelikte olması zorunludur.
İyileştirme projesi sadece şirketin mevcut işleyişinin devamı ve tedbir kararlarıyla borca batıklıktan kurtulabileceğine ilişkin olmamalı, TTK’nun 376(2) maddesindeki nakit sermaye konulması, dış kaynaktan nakit girişi, sermaye artışı, yeni ortak alınması, şirketin mevcut işleyişi sonucu şayet mümkün ise kar ve nakit akışı gibi nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içermeli, İİK’nun 179. maddesinde aranan ciddi ve inandırıcı özellikleri haiz olmalıdır.
Borca batıklığın ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti, özel ve teknik bilgiyi gerektirmekle bu konuda bilirkişi görüşüne başvurulması zorunlu olduğu gibi projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve karlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmelidir.
Erteleme isteyen davacı şirketin mali durumu yargılama sonuna kadar her aşamada mahkemece incelenmeli ve iyileştirme projesinin uygulanabilir olup olmadığı denetlenmelidir.
Somut davada davacı şirketler iflas erteleme talebi ile 03/10/2012 tarihinde başvurmuş, İİK’nun 179/b maddesinde belirtilen tedbirlerden 26/12/2012 tarihli karar ile yararlandırılmışlardır.
İkinci kayyım raporunda davacılardan —- Aş’nin kaydi değerlere göre borca batık durumda bulunmadığı, buna karşın davacı — Ltd. Şirketinin borca batık olduğu, altıncı kayyım raporunda şirketlerin mali tablolarının defalarca ikaza rağmen zamanında rapor hazırlanmak üzere verilmediği, onuncu kayyım raporunda şirketlerin borca batıklık durumlarının devam etmesine rağmen iyileşme yolunda oldukları, on beşinci kayyım raporunda — Aş’nin öz kaynaklarında % 20,3 oranında kötüleşme, —Ltd Şirketi’nin öz kaynaklarında ise % 1,8 oranında iyileşme olduğu, yirminci kayyım raporunda — Aş’nin öz kaynaklarında %20, —Ltd. Şti’nin %1 oranında kötüleşme olduğu, yirmi beşinci kayyım raporunda —.Şirketinin öz kaynaklarında %35,32 oranında kötüleşme, HCB… Ltd. Şti’nin öz kaynaklarında % 4,57 oranında iyileşme olduğu, toplamda öz varlık değerlerinde düşme olduğu, yirmi yedinci kayyım raporunda — Aş’nin öz kaynaklarında %122,72 oranında, —-Ltd. Şti’nin öz kaynaklarında %0,89 oranında kötüleşme olup, her iki şirketin toplamdaki öz değerlerinde azalma olduğu, şirket alacaklılarının durumunun 30/09/2012 tarihli mali tablolara göre daha iyi durumda olmadığı, mali tabloların zamanında kayyıma ulaştırılmadığı, yirmi sekizinci kayyım raporunda — Aş’nin öz kaynaklarında %223,39, — Ltd. Şti’nin öz kaynaklarında ise %105,59 oranında kötüleşme olduğu, —Aş’ye ait geminin batmış olmasının etkisi ile de şirketlerin öz varlık değerlerinde büyük bir düşüş yaşandığı, şirket alacaklıların durumunun 31/12/2012 tarihli mali tabloya göre daha iyi durumda olmadığı, kaynak yaratılmadığı takdirde işletmelerin sürekliliğini devam ettiremeyecekleri yirmi dokuz no’lu kayyım raporunda ocak 2017 ve müteakip aylara ait mali tabloların ve yönetim kurulu kararlarının sunulmadığı, her iki şirketin faaliyeti ile ilgili işlemlerde kayyım heyetinden onay alınmadığı ve kayyım ücretlerinin ödenmediği bildirilmiştir.
Davacı şirketlerin borca batık olup olmadığı ve iyileştirme projesinin iflasın ertelenmesini sağlayıcı nitelikte bulunup bulunmadığı konusunda bilirkişi kurulundan raporlar alınmış, bilirkişi kurulu 19/12/2012 tarihli raporunda şirket aktiflerinin satış değerleri esasından hareketle düzenlenen bilançolara göre davacı —Ltd Şti’nin 30/09/2012 tarihi itibariyle 834.572,78 TL, ——-Şirketinin ise — Şirketi’nin kredi borçlarına kefil olması nedeniyle 1.832,840,32 TL borca batık durumunda bulundukları, şirketler tarafından sunulan iyileştirme projesinin ulaşılabilir hedefleri yansıttığı, —Ltd. Şti’nin sermaye arttırımı önlemine yönelik somut adımlar atması gerektiği, şirketlerin mali durumunda iyileşme ümidinin bulunduğu bildirilmiş, 17/03/2014 tarihli raporda ise davacı — Şti’nin 30/12/2013 tarihi itibariyle 31.966,49 TL, Hacıbekiroğlu — ise —Şirketi’nin kredi borçlarına kefil olması nedeniyle 865.591,41 TL borca batık durumunda bulundukları, davacı şirketlerin iflas ertelemenin teknik koşullarının gerçekleşmiş durumunda göründüğü, 12/05/2015 tarihli ikinci ek raporda davacı — Ltd Şti’nin 31/12/2014 tarihi itibariyle aktif toplamı borçlarının 330.110,26 TL aştığı ve borca batık olmadığı, yine — AŞ’nin de borçlarını 1.788.830,65 TL aşarak borca batık olmadığı, Hacıbekiroğlu Aş’nin — Ltd Şirketi’ne kefaleti bulunsa da —Şirketinin borca batık olmaması karşısında —Şirketinin borca batık olarak değerlendirilemeyeceği, 25/04/2016 tarihli raporda davacı —Ltd Şti’nin 31/12/2015 tarihi itibariyle borçlarını 164.324,41 TL, davacı —Şirketi’nin ise 1.128.145,93 TL aşarak her iki şirketin de borca batık durumunda olmadıkları, 27/11/2017 tarihli ek raporda davacı — Ltd Şti’nin 31/12/2016 tarihi itibariyle aktif toplamının borçlarının 13.148,57 TL aştığı ve borca batık olmadığı, —-‘ Şti’nın aynı tarih itibari ile borçlarının aktif toplamının 320.273,32 TL aştığı ve borca batık olduğu, her iki davacı şirketin de dava dosyasına sunulan son üç yıllık mali verilere göre sürekli zarar ettikleri, kar elde edemedikleri bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, iyileştirme projesi örneği, mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen denetime elverişli nitelikteki kayyım raporları ve bilirkişi kurulu rapor ve ek raporları ile her ne kadar bilirkişi kurulu davacı şirketlerden — Aş’nin diğer davacı — Ltd. Şirketinin borçlarına kefil olması nedeniyle bazı raporlarda — Aş’nin borca batık olduğunu bildirmişler ise de Yargıtay’ın yerleşmiş kararları gereği grup şirketlerde bir şirketin borcuna diğer grup şirketin kefil olması halinde bu borçların kefil olan şirketin borca batıklığı hesaplamasında şirket pasifinde gösterilmesinin mümkün bulunmadığı göz önünde tutulduğunda 19/12/2012 tarihli bilirkişi raporunda davacı —Şti’nin diğer davacı —Şirketi’ne olun kefaleti göz önüne alınmadığında davacı —Şirketinin dava tarihinde aktiflerinin borçlarından 1.210.732,36 TL fazla olup borca batık olmadığı, bu şirketin yargılama süresince de hiç borca batık hale gelmediği, ancak —-. Şirketi’ne olan kefaletine ilişkin borçların pasifine eklenerek borçlu kabul edilip yargılama boyunca ihtiyati tedbirlerden yararlandığı, bu durumun usul ve yasaya uygun olmadığı, bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi son üç yılda şirketin sürekli zarar etmesine rağmen yine borca batık olmadığı, ihitiyati tedbir kararlarından sonra bu şirketin de karlılık ve ekonomik esas ve usullere uygun çalışmaması nedeniyle kayyım raporlarına göre şirket alacaklılarının durumunun davanın açıldığı tarihe göre daha kötü durumda olduğu, iflasın ertelenmesine ilişkin verilen tedbir kararlarının 26/12/2012 olup, karar tarihi itibari ile beş yıllık sürenin aşıldığı, son kayyım raporuna göre davacı şirketlerin ocak 2017 tarihinden itibaren mali tablolarını ve yönetim kurulu kararlarını, kayyım denetimine sunmadıkları, kayyım heyetinden onay almadıkları ve kayyım ücretlerini dahi ödemedikleri dikkate alındığında davacı —- Aş yönünden gerek davanın açılışında gerekse karar tarihine kadar süren tüm aşamalarda davaya devam edilerek iflas erteleme kararı verilmesi konusundaki yasal koşulların oluşmadığı gibi iflasın ertelenmesi talebi için dava şartı niteliğindeki gerek dava tarihinde gerekse sonrasında borca batık olmadığı ihtiyati tedbir kararlarından sonra bu şirketin alacakları yönünden durumun her geçen gün daha kötüye gittiği göz önünde tutularak bu şirket yönünden istemin reddine, davacı —-Ltd. Şti’nin ise davanın açıldığı tarihte borca batık olup karar tarihinde de borca batık durumda bulunduğu, bilirkişi kurulunun son raporunda bildirdiği üzere bu şirketin de son üç yıllık süre içinde sürekli olarak zarar ettiği, kayyım raporlarına göre şirket alacaklılarının durumunun davacının açıldığı tarihe göre daha kötü durumda olduğu, iflasın ertelenmesine ilişkin verilen tedbir kararlarının 26/12/2012 olup, karar tarihi itibari ile beş yıllık sürenin aşıldığı, son kayyım raporuna göre bu davacı şirketin de Ocak 2017 tarihinden itibaren mali tablolarını ve yönetim kurulu kararlarını, kayyım denetimine sunmadığı, kayyım heyetinden onay almadığı ve kayyım ücretlerini dahi ödemediği, bu durumun her iki şirket yönünden davacı tarafın iflas erteleme isteminde iyi niyetli olmadığı ya da alınan tedbir kararlarından sonra iyi niyetini korumadığını gösterdiği, kayyım raporunda şirketin borca batıklıktan kurtulması için sermaye arttırımı yoluna gitmesinin gerektiği belirtilmesine rağmen sermaye artışının yapılmadığı, yargılamaya devam edilmesinin yalnız alacaklıların dava tarihine göre her geçen gün daha fazla zarar görmelerine yol açacağı, bu nedenlerle bu şirket yönünden iflasın ertelenmesine ilişkin koşullarının oluşmadığı dikkate alınarak davacı — Şti’nin iflas erteleme isteminin reddi ile şirketin iflasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı —- A.Ş ‘nin borca batık olmaması nedeniyle bu şirket yönünden iflasın ertelenmesi istemli davanın reddine,
2-Davacı — ŞTİ.nin iflasın ertelenmesi isteminin reddi ile, borca batık olduğu belirlenen istanbul ticaret sicil müdürlüğünün — sicil numarasında kayıtlı —- TİC.LTD. ŞTİ. İFLASINA,
3-İİK.nun 165(1)maddesi uyarınca iflasın 24/01/2018 gün ve saat 13:53 itibariyle açılmasına,
4-İİK.nun 166(1)maddesi uyarınca iflasın açıldığının derhal İstanbul Anadolu Adliyesi İflas Müdürlüğü ile ilgili yerlere bildirilmesine,
5-İİK.nun 166(2)maddesi uyarınca iflas müdürlüğünce gerekli bildirim ve ilanların derhal yapılmasına,
6-Mahkememizce bu dava nedeniyle alınan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına,

7-Atanan kayyımların görevine son verilmesine,
8-Kısa karardan sonra gerekçeli kararın bir örneğinin de iflas müdürlüğüne gönderilmesine,
9-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 52,70 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 16,80 TL harcın davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
10-Davacı ve müdahil taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
11-Davacı tarafça ve müdahil taraflarca peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacılar vekili ile hazır bulunan müdahiller vekillerinin yüzüne karşı diğer müdahillerin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/01/2018