Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/795 E. 2021/338 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2011/795 Esas
KARAR NO: 2021/338
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/09/2011
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- günü —- sıralarında davacıların murisi olan — sevk ve idaresindeki davalı —- tarihler arası geçerli —— plakalı —- mahallesi ana geçiş öncelikli —- aşırı hızlı bir seyirle kontrolsüz kavşak olan —- sokak kesişim girişinden yavaşlamadan tedbirsiz bir şekilde giriş yaptığı sırada aracın ön kısmı ile, sağındaki tali yol olan —- gelerek sokak başından durmayıp, kavşak girişinde solundan gelen araç trafiğini yeteri derecede kontrol etmeden dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde geçiş önceliğine uymadan kavşağa giriş yapan davalı sürücü — sevk ve idaresindeki maliki davalı —- üzerine kayıtlı davalı —- tarihler arası geçerli ———- sol ön yan kısımlarına çarptığı, çarpma sonrası davacıların murisi uzun süren tedavi sonrasında vefat ettiği, davacıların destekten yoksun kaldığını, — destekten yoksun kalma tazminatının. — iş göremezlik tazminatının, — karşılamadığı tedavi giderlerinin, — cenaze giderleri olmak üzere toplam —- davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, dava sonuna kadar —- trafik kaydına konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı—— vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu trafik kazasında müvekkili olan sürücünün kusuru olmadığını, maktulün olayda kaskının ve ehliyetinin bulunmaması, aşırı süratli olması nedenlerinden dolayı %100 kusurlu olduğunu, murisin kazadan hemen sonra hastaneye kaldırıldığını, yoğun bakıma alındığını, yoğun bakımda iken davacılara tüm yardım ve desteğin müvekkilleri tarafından yapıldığını, davacılara — ödeme yapıldığını, kazaya karışan — plakalı aracın diğer davalı —- hem trafik hem kasko sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, tüm tedavi giderlerinin —– tarafından karşılandığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından dava açılmadan önce herhangi bir tazminat başvurusu yapılmadığını, —- plakalı aracın müvekkili şirket tarafından —- tarihleri arasında geçerli olmak üzere ——– poliçesi ile sigortalandığını, manevi tazminat talebinden dolayı müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, davaya konu trafik kazasında kusur oranlarının tespiti için dosyanın ——- sevk edilmesini belirterek davanın reddine, müvekkili şirket yönünden avans faizi talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; — aracın müvekkili şirket tarafından —- tarihleri arasında geçerli olmak üzere—— ile sigortalandığını, davacıların murisinin işleteni ve sürücüsü olduğu araçla kaza yapması sonucu ölümü nedeniyle davacıların talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminatından işletenin sorumluluğu üstlenen ——- müvekkili sigorta şirketinin sorumlu olmadığını, tedavi giderleri yönünden davanın konusuz kaldığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cismani zarar sebebiyle açılan maddi tazminat ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacılar,——tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası sebebiyle murisin ölümü sebebiyle destekten yoksun kaldıklarını, destekten yoksun kalma tazminatı, tedavi ve cenaze giderleri ile manevi tazminat alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davacıların murislerinin kazada tam kusurlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, sigorta poliçesi, hasar dosyası celp edilmiş, davacıların bağlı bulunduğu —- müzekkere yazılarak kazanç durumu tespit edilmiş, dosya —– gönderilerek kusur raporu alınmış, davacıların sosyo-ekonomik durumlarının tespiti için ilgili emniyet müdürlüklerine müzekkere yazılmış, dosya hesaplama yapılması için akteürya bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
Aktüerya hesabı yönünden yapılan inceleme;
—tarihli bilirkişi raporunda özetle; —– plakalı araç sürücüsü müteveffja —– %80 kusurlu olsa bile; destekten yoksun kalan davacı hak sahibi eş ve çocuğun zarar üçüncü kişi konumunda olduğu kabul edilerek maddi tazmilnat hesabının yapıldığı, Davacı eş —- destekten yoksun kalma nedeniyle davalı — talep edebileceği maddi zararının teminat limitiyle sınırlı ve garameten —- olduğu, Davacı çocuk — destekten yoksun kalma nedeniyle davalı —- talep edebileceği maddi zararının teminat limitiyle sınırlı ve garameten —-talep edebileceği maddi zararının ——-teminat limitinin aşılması nedeniyle, diğer tazminat kalemi talepleri yönünden ise davacının kendi kusurundan faydalanarak işgöremezlik zararı ile tedavi gideri zararı talep edemeyeceği nedeniyle dîivalı —-sorumluluğuna gidilemeyeceği, Davacıların müteveffanın geçici işgöremezlik dönemindeki maddi zararı yönünden talep edebilecekleri nihai ve gerçek maddi zararlarının — olduğu ve bu zarar kalemini davalı —-dışında kalan davalılardan müşterek ve müteselsilen talep edebileceği, Davacıların bakıcı gideri maddi zararı yönünden talep edebilecekleri nihai ve gerçek maddi zararlarının — olduğu ve bu zarar kalemini davalı —- kalan davalılardan müşterek ve müteselsilen talep edebileceği, Davacıların cenaze-defin gideri maddi zararı yönünden talep edebilecekleri nihai ve gerçek maddi zararlarının —olduğu ve bu zarar kalemini davalı —— dışında kalan davalılardan müşterek ve müteselsilen talep edebileceği, Temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketleri yönünden —dava tarihi, diğer davalılar yönünden ise —- kaza tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu…” hususunda görüş ve kanaatleri bildirmiş, Mahkememizin — tarihli duruşmasında taraf vekillerinin raporu karşı beyan ve itirazları kapsamında değerlendirilme yapılması için ek rapor alınmasına karar verilmiş, ek rapor alınmıştır.
——— — olsa bile; destekten yoksun kalan davacı hak sahibi eş ve çocuğun zarar üçüncü kişi konumunda olduğu kabul edilerek maddi tazmilnat hesabının yapıldığı, Davacı eş —– destekten yoksun kalma nedeniyle nihai ve gerçek zararının —hesaplandığı, davalı ——- talep edebileceği maddi zararının teminat limitiyle sınırlı ve garameten ——- talep edebileceği maddi zararının —-olduğu, Davacı çocuk —- destekten yoksun kalma nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının — hesaplandığı, davalı —- talep edebileceği maddi zararının teminat limitiyle sınırlı ve garameten —- olduğu, —– limitinin aşılması nedeniyle, diğer tazminat kalemi talepleri yönünden ise davacının kendi kusurundan faydalanarak işgöremezlik zararı ile tedavi gideri zararı talep edemeyeceği nedeniyle davalı ——– sorumluluğuna gidilemeyeceği, Davacıların müteveffanın geçici işgöremezlik dönemindeki maddi zararı yapılan ödeme ile fazlasıyla karşılandığından davacıların talep talep edebilecekleri geçici iş göremezlik maddi zararlarının kalmadığı, Davacıların bakıcı gideri maddi zararı yönünden talep edebilecekleri nihai ve gerçek maddi zararlarının — olduğu ve bu zarar kalemini davalı —- kalan davalılardan müşterek ve müteselsilen talep edebileceği, Davacıların cenaze-defin gideri maddi zararı —- hesaplanmış olmakla birlikte, anılan talebin atiye bırakıldığı, Temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketleri yönünden —dava tarihi, diğer davalılar yönünden ise —- kaza tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu…” hususunda görüş ve kanaatleri bildirmiştir.
Kusur yönünden yapılan incelemede —ceza dosyasında alınan —- tarihli raporunda özetle, “…davalı sürücü —- tali, müteveffa sürücüsü— asli kusurlu olduğu…” yönünde tespit yapılmıştır.
Davacı vekilince sunulan — tarihli dilekçede tazminatının ———– yükselttiği, tamamlama harcını yatırdığı görülmüş, bedel artırım dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği görülmüştür.
Maddi tazminat talebi yönünden;
Davacılar vekilinin —- tarihli dilekçesi ile davalı sigorta şirketleri yönünden davadan feragat edildiğini beyan ettiği, —- tarihli duruşmadaki beyanında maddi tazminata ilişkin tüm taleplerinin karşılandığını beyan ettiği anlaşılmaktadır. Olayları anlatmak taraflara hukuki nitelendirme hakime aittir. ———- Dosya kapsamı dikkate alındığında davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme sebebiyle davacıların maddi tazminata ilişkin tüm talepleri yönünden davanın konusuz kaldığına mahkememizce kanaat getirilmiş, davacılarının maddi tazminat talebinin konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. ———
Manevi tazminat talebi yönünden;
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile manevi tazminat talebinde bulunmadığı, yargılama başladıktan yaklaşık —— tarihli dilekçesi ile manevi tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Olayları anlatmak taraflara hukuki nitelendirme hakime aittir. ——– tarihli dilekçesi ve harç tamamlama iradesi dikkate alındığında davacının kısmi ıslah ile manevi tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafından sunulan —– tarihli dilekçesi ile tam ıslaha yönelik herhangi bir talebi olmadığından davacının anılan talebinin kısmi olarak değerlendirilmesi gerektiğine mahkememizce kanaat getirilmiştir.
Burada HMK düzenlenen ıslah müessesesi hakkında bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. HMK’nun 176.(HUMK 83.) ve devam maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya istem sonucunun değiştirebilmesi imkanı sağlamaktadır. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Bu hale göre yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmamaktadır. Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de, yeni dava konusu önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Islahta dava konusu olmayan bir istemin dava kapsamına alınması mümkün değildir.———-
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacıların manevi tazminat talebi yönünden usulüne uygun bir dava ile talepte bulunulmadığı, davacılar vekilinin ——- tarihli dilekçesi ile manevi tazminat talep etmesinin hukuken mümkün olmadığına mahkememizce kanaat getirilmiş, dosya kapsamında usulüne göre açılmış bir dava bulunmadığından davacıların manevi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Davacıların maddi tazminat talebi yönünden;
1—– tarihli ibraname ve sulh anlaşması gereğince maddi tazminat talebi yönünden; davanın tüm davalılar yönünden konusuz kaldığı anlaşılmakla, davacılarının maddi tazminat talebinin konusuz kalması sebebiyle ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
B-Davacıların manevi tazminat talebi yönünden;
2-Dosya kapsamında usulüne göre açılmış bir dava bulunmadığından davacıların manevi tazminat talebi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Maddi tazminat talebi yönünden alınması gerekli karar harcı 59,30-TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 53,50-TL harcı ve ıslah harcı olarak yatırılan 409,86-TL+889,00-TL olmak üzere toplam 1.352,36-TL harçtan mahsubu ile artan 1.293,06-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden; davacı tarafından usulüne uygun bir şekilde açılmış bir dava bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat talebi yönünden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden; Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden; Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Maddi tazminat talebi yönünden;—– tarihli makbuz ve ibraname belgesi dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
8-Manevi tazminat talebi yönünden; davacı tarafından usulüne uygun bir şekilde açılmış bir dava bulunmadığı dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/03/2021