Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/1166 E. 2019/1041 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2010/1166 Esas
KARAR NO: 2019/1041
DAVA : Ticari Şirket Ortaklığından Çıkma
KARŞI DAVA : Cezai Şart
DAVA TARİHİ : 02/06/2010
KARŞI DAVA TARİHİ : 09/02/2011
KARAR TARİHİ : 24/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili——— havale tarihli harçlandırılmış dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı şirketin ortağı olduğunu, ancak diğer şirket ortakları ile bir arada çalışma imkanının kalmadığını, keşide edilen ihtarnameden de anlaşılacağı üzere davalı ortakların kusurlu tutum ve davranışları ile ortaklığın devamının çekilmez hale geldiğini, taraflar arasında imzalanan protokolün c bendinin d fıkrasına göre, her bir ortağın ayrı ayrı ——- USD cezai şart ödeme borcunun doğduğunu, bu nedenle müvekkilinin şirket ortaklığından——– TL hisse bedelinin alınarak ayrılmasına, cezai şart bedelinin davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI DAVA:Davalı .—.. vekili ——- tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı beyanlarının hukuki dayanağının bulunmadığını ve gerçek dışı olduğunu, davacının şirkete ortak olmasına rağmen işyeri ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkillerinin hem paralarını koyduğunu hem de işçi gibi salonda çalıştıklarını, ancak davacının ise işe gelmediğini, ortaklarına hakaret ederek günlerce işe uğramadığını, bilahare davacının aynı adrese yakın bir yerde kuaför salonu açtığını ve müvekkillerinin müşterilerine SMS gönderdiğini, müvekkili …’ın şirkete ortak olarak alınırken ——– TL ödediğini, bu tutarın ——– TL’sini davacının aldığını, müvekkilinin şirkete % 33 ortak olduğunu, ancak cironun % 25’ini verildiğini, şirket ortaklığından ayrılma şartlarının TTK’da belirtildiğini, davacı için ise bu şartların oluşmadığını beyan ederek, müvekkillerine ——USD= Toplam ——– USD tazminat ödenmesine, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili karşı davaya karşı cevap dilekçesinde özetle, davacının işe gelmediği, ortaklarına hakaret ettiği hususlarının gerçek dışı olduğunu, davacının dilekçede belirtilen ——- TL’lik ödemeden de haberdar olmadığını, böyle bir ödeme almadığını, davacının yine iş yerine habersiz giderek müşteri bilgilerini aldığı iddiasının da doğru olmadığını belirterek karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davalı ortakların kusurlu tutum ve davranışları nedeni ile davacının şirket ortaklığından ——– TL hisse bedelinin alınarak ayrılması ayrıca cezai şart bedelinin davalılardan tahsili isteminden ibaret olduğu, karşı davada ise davacının haksız rekabet yaparak karşı davalılara zarara uğrattığından cezai şart isteminden ibarettir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Bilirkişi ——-tarafından alınan rapor içeriğine göre; ——- sermayesinin ——- TL olduğu, —— kaydi değerinin —— TL olduğu, davacının gayrimaddi değerlemeye katkısının olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişiler ———–tarafından alınan rapor içeriğine göre; davacının ayrılma payının ———- TL olarak hesaplandığı, bu hesap yapılırken ———tarihli bilançoda görünen borçların, varlıkların rayiç değerinden tenzil edildiğini, hesaplanan ayrılma payına davalı şirketin stoklarının dahil edilmediği yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi ——– tarafından alınan rapor içeriğine göre; davalı şirketin bilançosunda rayiç değer hesabı yapılmasını gerektirir büyüklükte her hangi bir aktifin mevcut olmadığı, mahkememiz ——– tarihli ara kararı da dikkate alınarak ayrılma payı hesabının ———- tarihli mali tablolar esas alınarak yapıldığı, buna göre davacı yanın şirketteki hissesinin %50 oranında olduğu göz önüne alındığında, kendisine ait ayrılma payının kaydi olarak 32.696,98 TLx0,50 =16.348,49 TL olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacı ile yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre, davalı ————–sayısı ile ———– kayıtlı olduğu ———— tarihinde kurularak kuaför salonu olarak işletildiği ve ortaklarının …,———– … olduğu uyuşmazlık dışıdır. —-ortak ta şirket müdürüdür ve temsil yetkileri müşterektir. Davacı TTK 551/2 maddesi gereğince muhik sebeplere dayalı olarak davalı şirketten çıkmasına müsaade edilmesi talebi ile birlikte çıkma bedeli ve cezai şart talep etmekte, karşı davada ise davacının haksız hareketleri ile şirketin zarar gördüğünden bahisle cezai şart talep edilmektedir. Şirket ana sözleşmesinde ortaklıktan çıkma yasaklanmamış olup getirtilen şirket ana sözleşmesinde de çıkmayı engelleyecek bir hüküm bulunmadığı görülmüştür. Ortaklıktan çıkma talebinin kabulü için bir diğer koşul; davacı ortak yönünden şirketten çıkmayı haklı kılan sebeplerin gerçekleşmesidir. Mahkemece bu yönde deliller toplanılmış, dinlenen tanık beyanlarına göre de ortaklar arasında anlaşmazlık bulunduğu tespit edilmiştir. Davacının şirkette bulunmasının ortaklığın devamı için menfaati bulunmadığı belirlenmiştir. Bu kanaatlere göre davalı şirketin 3 ortaklı bir şirket olduğu, şirket karının dağıtılmaması ve tarafların birlikte çalışma konusunda iradelerinin bulunmadığı ve bu yönde anlaşmazlık ta gözüktüğü, bu anlaşmazlığın husumet boyutuna taşındığı haklı sebepleri ile davacının şirketten çıkmasına TTK 638/2 maddesi gereğince izin verilmesine, şirketin ana sermayesi ve bilançosundaki raic değerlere göre davacının şirketteki hissesinin dava tarihine göre en yakın zamanda hesaplanmasında ayrılma payının—————TL olduğu ancak davacının davasını ıslah etmediği anlaşıldığından harca esas değer üzerinden karar verildiği, davacının çıkma konusunda talebinin ve çıkma payı bedelinin şirkete karşı yöneltebileceğinden diğer davalılar hakkında açılan çıkma bedeli hususundaki talebin husumet yokluğundan reddine, davacının cezai şart istemi yönünden talebi değerlendirildiğinde ise dayanak ———— Noterliğinin protokolünde davacının taraf olmadığı anlaşıldığından bu yöndeki talebinin reddine, karar vermek gerekmiş; karşı dava yönünden davanın değerlendirilmesinde ise davalılar-karşı davacıların, davacının haksız rekabet yaparak şirkete zarara uğrattığı bu nedenle cezai şart isteminin ispatlanamadığı bu yönde bir zarar oluştuğuna dair delil sunulmadığı gözönüne alındığında karşı davanın reddine karar vermek gerekli olmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Asıl dava yönünden;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ İLE;
a)Davacının ——— numarasıyla kayıtlı olan ————— TTK 638/2 maddesi gereğince şirket ortaklığından çıkmasına İZİN VERİLMESİNE,
Talep edilen —–TL şirketten çıkma bedelinin dava tarihinden itibaren davalı ———– nden alınarak davacıya verilmesine,
b)Davalılar … ve … çıkma bedeli hususunda talep edilen miktar yönünden davanın REDDİNE,
c)Cezai şart yönünden davalılar aleyhine açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 683,10 TL harcın davacı tarafça yatırılan 17,15 TL peşin harç, 421,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 438,15 TL harçtan mahsubu ile 244,95 TL bakiye harcın davalı ———– tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan toplam 438,15 TL harcın davalı ——– tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 39,90 TL ilk dava masrafı, 290,90 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 1.900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.230,80 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%39 kabul) 871,41 TL’sinin davalı———— tahsili ile davacı tarafa tarafa ödenmesine, kalan 1.359,39 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı ————tahsili ile davacı tarafa tarafa ödenmesine,
6-Davalılar … ve … kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile anılan davalılara ödenmesine,
Karşı dava yönünden;
7-Karşı davanın REDDİNE,
8-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davalı-karşı davacı taraflarca yatırılan 450,00 TL harçtan mahsubu ile 405,60 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davalı-karşı Davalılar … ve …’ya iadesine,
9-Davacı-karşı davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
10-Davalı-karşı davacı taraflarca yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili vekilinin yüzüne karşı diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/09/2019