Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/95 E. 2023/330 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/95 Esas
KARAR NO: 2023/330
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/02/2023
KARAR TARİHİ: 11/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin 13/08/2017 tarihinde meydana gelen kazada yaralandığını, iş bu kaza nedeniyle alınan maluliyet raporu ile birlikte davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğunu, olumlu netice alınamaması üzerine arabuluculuk yoluna gidildiğini, anlaşmanın sağlanamadığını, trafik kazası tespit tutanağı ve——– alınan kusur raporuna göre davalı sigorta şirketine sigortalı olan ——— plkalaı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, kazada yolcu konumunda bulunan müvekkilinin kusursuz olduğunu, müvekkilinin süresiz olarak %4 oranında malul olduğunu iddia ederek; davanın kabulü ile maddi tazminat tutarı (iş gücü kaybı, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri, işlemiş aktif dönem, işleyecek aktif ve pasif dönem tazminatları) belirlenerek (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak ve ileride artırılmak üzere), temerrüt tarihinden işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davacıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, dava konusu kazaya karışan —– plaka nolu müvekkil şirket tarafından —-sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde ve sigortalı aracın kusuru oranında olduğunu, dava konusu kaza sonrası tutulan tutanaklardan sigortalı araç sürücüsü —– promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, zararın gerçekleşmesinde müterafik kusur oluştuğunu, hatır taşımasının olup olmadığının tespit edilmesini, kusur durumunun tespitini, kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet oranının tespit edilmesini, davacının —– herhangi bir ödeme alıp almadığının sorulmasını, müvekkilinin temerrüte düşürülmediğini savunarak; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: ——- müzekkereler yazıldığı görüldü.
Davacı vekili 30/03/2023 tarihli dilekçesiyle sulh olunması sebebi ile davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili30/03/2023 tarihli dilekçesiyle, davacı taraf ile yapılan sulh anlaşması gereği davacının davadan feragat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesi uyarınca “(1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309/1-2 ve 4. maddeleri uyarınca “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (…) (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 312. maddesi uyarınca “(1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.”
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca “(1) Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacı vekilinin 30/03/2023 tarihli dilekçesi ile talep sonucundan vazgeçerek davadan feragat ettiği, vekilin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu, feragatin şekil itibariyle ve kayıtsız şartsız olması nedeniyle usulüne uygun yapıldığı, karşı tarafın muvafakatine bağlı olmaksızın sonuç doğurduğu, bu sebeplerle davaya son veren taraf işlemi olan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, feragat halinde feragat beyanında bulunan taraf aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmesi gerektiği, ancak feragatin muhakemenin ilk celsesinden önce vuku bulması nedeniyle karar ve ilam harcının üçte birinin alınması gerektiği, davalının yargılama giderlerinden vazgeçtiği anlaşıldığında lehine yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığı kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,96 TL karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınan 179,90 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 119,94 TL’nin hükmün kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ——- Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/04/2023