Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/9 E. 2023/349 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/9 Esas
KARAR NO : 2023/349

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 04/03/2020
KARAR TARİHİ : 26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun, —–Ticaret Sicili Müdürlüğünce sicilden terkin edilen,——ünvanlı firmadan alacaklı olduğunu, —— sicil numaralı—— ticaret sicildeki terkin kaydının kaldırılarak sicil kaydının ihyasına,yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen davada, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun, —–Ticaret Sicil Müdürlüğünce sicilden terkin edilen,—– ünvanlı firmadan alacaklı olduğunu, müvekkilinin alacağın tahsili zımnında adı geçen şirket aleyhinde—–Asliye Ticaret Mahkemesinin —–sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığını, —– sayılı davaya ait mahkemenin 10/03/2020 tarihli tensip tutanağının — numaralı kararı ile yeni TTK 547.maddesi gereğince söz konusu davanın mahkemenin —–. sayılı dosyası ile birleştirme talepli olarak —– tasfiye memurlarına karşı da açılması hususunda süre verildiğini, verilen süre içinde bu davanın açıldığını belirterek—–sicil numaralı —— ticaret sicildeki terkin kaydının kaldırılarak sicil kaydının ihyasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı —— Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, tasfiye memuru tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakıldığının memurun sorumluluğunu gerektirdiğini, tasfiye memurları alacaklıların haklarını korumakla görevli olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekalet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını, müvekkili sicil müdürlüğünün, dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde, eksik olarak yapıldığı iddia edilen işlemlerin muhatabı tasfiye memurları olduğunu, bu nedenle yasal hasım konumunda bulunan müvekkilinin yargılama masraflarından sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN AŞAMALARI:
Davacı vekili tarafından işbu dava dosyası öncelikle —–. Asliye Ticaret Mahkemesinin—– esas sayılı dosyası üzerinden açılmış, sonradan açılan —–Asliye Ticaret Mahkemesinin —– esas sayılı dava dosyası 22/06/2020 tarih ve—— karar sayılı birleştirme kararı ile —– Asliye Ticaret Mahkemesinin —— esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.—–Asliye Ticaret Mahkemesinin——- esas sayılı dava dosyası 03/09/2020 tarih ve—– karar sayılı yetkisizlik kararı ile dosya mahkememizin ——-esas sırasına kaydolunmuş ve yargılamaya devam olunmuştur.Mahkememizin—– esas sayılı dava dosyasında 10/02/2022 tarih ve —— karar sayılı gönderme kararı verilmiştir.Daha sonra —–. Asliye Ticaret Mahkemesince dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizin —–esas sırasına kaydolunarak yargılamaya devam olunmuştur.
Tasfiye memuru —–öldüğünün tespiti üzerine tasfiye memuru adayı olarak şirket yönetim kurulu üyesi ——tebligat çıkartılmıştır.Tasfiye memuru —– beyan dilekçesiyle özetle, şirketin ihyası davasına konu davada alacağın —– alacağıyla ilgili olduğunu,—– devri kararının iptal edildiğini, davacı —— alacaklarıyla ilgili işlem yapma yetkisinin bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:

Dava; tasfiyesi tamamlanarak sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
TTK’nun 547. maddesinde; Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.Şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir. Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirketin tasfiyesinin sona erdiği 18/10/2011 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği, şirketin tasfiyesinden sonra aleyhinde —– Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——- Esas sayılı dosyasıyla dava açıldığı, dava terkinden sonra açılmış olsada hakkın terkinden evvel doğduğu davanın sonlandırılabilmesi için ihya talebinde hukuki yararın bulunduğu anlaşılmaktadır.H.M.K.’nın 326-(1) maddesi uyarınca; kanunda yazılı haller dışında, yargı giderleri davada haksız çıkan taraftan alınmasına karar verilir. Tasfiye sürecinde tasfiyenin eksiksiz yapılmasından tasfiye memuru sorumludur. Davacı taraf, —–. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— Esas sayılı dosyasında tasfiyeden 6 yıl sonra dava açmaktadır. Kaldı ki tasfiye memuru —– vefat etmiş olup mirasçı olan tasfiye memuru—— HMK 326 maddesi gereğince yargılama giderinden sorumlu tutulması hakkaniyete uygun düşmeyecektir.
TTK’nın 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)Davanın KABULÜ ile,
—– numarasında sicile kayıtlı iken sicilden tasfiye sonucu terkin edilen —– Şirketi’nin —–. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——Esas sayılı dosyası ve bu dosyada verilecek kararın infazı ile sınırlı olarak İHYASINA,
2)Kararın —–Ticaret Sicili Müdürlüğü’nce TESCİL VE İLAN EDİLMESİNE,
3)Şirketin son yönetim kurulu başkanı ve tasfiye memuru —–öldüğünden yönetim kurulu üyesi——şirkete tasfiye memuru atanmasına, tasfiye memurunun şirketin eski yönetim kurulu üyesi olduğu anlaşıldığından ücret takdirine yer olmadığına,
4)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 179,90 TL harcın davalı—— alınarak Hazineye gelir kaydına,
5)Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6)HMK’nin 333.maddesi gereğince bakiye gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ve tasfiye memurunun yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.