Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/895 E. 2023/1106 K. 12.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2023/895 Esas

KARAR NO: 2023/1106

DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)

DAVA TARİHİ: 09/12/2023

KARAR TARİHİ: 12/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekilinin 09/12/2023 tarihli dilekçesiyle özetle;
——– sözleşmesi kapsamında tanzim edilmiş 12.06.2023 düzenlenme tarihli, 15.10.2023 vade tarihli, 60.000,00 £ tutarlı, … adına keşide edilmiş bono sebebiyle müvekkilleri hakkında ——– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilleri adına kayıtlı taşınmazlara haciz konulduğunu ve müvekkillerinin banka hesaplarına da haciz blokeleri işlendiğini, taraflar arasında borç sözleşmesi imzalandığını, yapılan sözleşmenin bir suç oluşturması nedeniyle bu sözleşmenin ve sözleşmeden doğan bononun senet kırdırma yolu ile tefecilik yapmak amacıyla imzalatılarak keşide ettirilmiş olduğunu, dava konusu ve icra takibine konu senedin suça konu bir senet niteliğinde olduğu ve hem taraflar arasında yapılan borç sözleşmesinin, neticeten ise sözleşmeye dayalı keşide edilen bononun kesin hükümsüzlükle batıl durumda bulunduğu aleni olarak ortada olduğundan bahisle evvela müvekkillerinin cebri icra baskısı altına alınmasını sağlayan ——— Esas sayılı icra takip dosyasının tedbiren durdurulmasına, müvekkilinin ticari faaliyetlerinin aksamasının engellenebilmesi adına icra dosyası kapsamında hazcedilen taşınmazlar üzerindeki hacizlerin evvela teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise mahkemece takdir edilecek teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilerek kaldırılmasına, haklı davanın kabul edilerek suç konusunu oluşturan bononun kesin hükümsüzlük yaptırımı ile iptal edilmesine, bonoya dayalı olarak yapılan icra takibi işlemlerinin tüm hüküm ve sonuçları ile birlikte kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte olur ise başlatılmış ve yukarıda bilgileri verilmiş CBS dosyası neticesinde açılacak ceza davası sonuna kadar bekletici mesele yapılmasına ve ödemeden men kararı verilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, bu dava sebebiyle uğramış oldukları zararların yasa gereği alacağın % 20 sinden az olmamak kaydıyla kötü niyetli davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DAVANIN TESPİTİ,
DAVA ŞARTLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ :
Dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı 5/A- maddesinin birinci fıkrası “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü düzenlemiştir. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun Dava Şartı Olarak Arabuluculuk Dava şartı olarak arabuluculuk ana ve alt başlıklı 18/A- maddesinin ikinci fıkrası “(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmünü düzenlemiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Dava Şartları Dava şartları ana ve alt başlıklı 114 üncü maddesinin ikinci fıkrası “(2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” ve Dava şartlarının incelenmesi başlıklı 115 nci maddesinin ikinci fıkrası “(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” hükmünü düzenlemiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı 5/A maddesinde 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle yapılan değişiklik sonucu bu fıkraya menfi tespit davalarının da dava şartı arabuluculuğa tabi olduklarına ilişkin hüküm eklendiği, mezkur maddenin 01/09/2023 tarihinde yürürlüğe girdiği, menfi tespit konulu davada davacı tarafça dava şartı arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığı anlaşıldığından davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Menfi tespit davası dava şartı olarak arabuluculuğa tabi olup arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı anlaşıldığından, HMK 114 (2) ve 115 (2), TTK 5/A ve HUAK 18/A (2) maddeleri gereğince DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞU SEBEBİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oybirliğiyle karar verildi. 12/12/2023