Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/658 E. 2023/808 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/658
KARAR NO : 2023/808

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2022
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 18.01.2021 tarihinde ilk Franchise Sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin franchise alan taraf, davalının ise franchise veren taraf olduğunu, ikinci Franchise Sözleşmesinin ise 12.04.2021 tarihinde imzalandığını, davalının 23.02.2022 tarihinde —— Noterliği’nden 04226 keşide numaralı ihtarnameyi müvekkiline çekerek aralarındaki sözleşmeyi feshettiğini, davalı tarafın sözleşmeyi feshetmesinden önce 10.02.2022 tarihinde —-İcra Dairesi’nin —— Esas sayılı dosyasıyla müvekkiline karşı kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, takip dayanağı belge olarak da müvekkili tarafından düzenlenmiş olan 100.00 TL tutarındaki teminat senedini sunduğunu, söz konusu teminat senedinin tarafların aralarında gerçekleştirmiş olduğu ikinci franchise sözleşmesi uyarınca düzenlendiğini, fakat davalının, talep ettiği alacak tutarını 50.000 TL ile sınırlı tutarak senet miktarını ikiye böldüğünü, icra takibinden ayrı olarak 50.000 TL tutarında ikinci bir icra takibi daha başlattığını, davalının başlattığı icra takiplerinde itiraz sürelerini kaçırmaları amacıyla kötü niyetli olarak bir senet için iki ayrı icra takibi başlattığını, nitekim —–İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı dosyasına süresi içerisinde itiraz yoluna başvuramadıkları için işbu menfi tespit davasını açtıklarını, takip dayanağı belgenin kambiyo senetlerine özgü icra takibine konu olamayacağını, taraflar arasında kurulan her iki franchise sözleşmesinde de 25. Madde uyarınca doğacak ihtilaflarda—– İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olacağı kararlaştırıldığını, buna karşın davalı tarafça kötü niyetli olarak yetkisiz icra dairesinde takip başlatıldığını,—– Asliye Ticaret Mahkemesinin —– Karar sayılı dosyasında da taraflarının yetki itirazı yerinde görülmüş olup ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verildiğini, davalı tarafın kötü niyetle hareket ettiğini beyanla, taleplerinin kabulü ile davalı … ile müvekkili … arasında mevcut ve geçerli bir hukuki ilişki bulunmadığının tespitine, Mahkemece takdir edilecek teminat mukabilinde yahut teminatsız olarak—- İcra Dairesi’nin —–Esas sayılı dosyası için ihtiyati tedbir kararı verilerek icra veznesine girecek paranın davalıya ödenmemesine, teminat senedi için gerçekleşmiş olması gereken şartların gerçekleşmediğinin tespitine,—- İcra Dairesi’nin —–Esas sayılı dosyası nezdinde açılan icra takibinin durdurulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususların gerçeği yansıtmadığını, işbu menfi tespit davasının kambiyo senetlerinden kaynaklı olarak açılmış olup, kambiyo senetlerine dayalı menfi tespit davalarında görevli mahkemelerin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, ayrıca taraflar arasında franchise sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşmenin niteliği itibariyle de görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri olduğunun açık olduğunu, iş bu davada yetkili Mahkemelerin —– Mahkemeleri olduğunu, davacı taraf her ne kadar taraflar arasında yetki anlaşması bulunduğunu ve——Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– Sayılı dosyasında yetki itirazlarının yerinde görüldüğünü belirtmiş ise de işbu kararın, taraflarınca istinaf edilmesi üzerine yapılan istinaf incelemesi neticesinde bozulduğunu, müvekkili ile davacı ve dava dışı—-arasında 12.04.2021 tarihli Franchise Bayi Sözleşmesi imzalanarak —– adresindeki dükkanda faaliyet gösterilmesi hususunda davacı ile anlaşıldığını, müvekkilinin, davacıya sözleşme kapsamındaki işleri yapabileceği konusunda güvenmesine ve kendisi bakımından sözleşmeden kaynaklı borç ve yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen davacının, sözleşme süresi içinde çok sayıda sözleşme maddesini farklı zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, müvekkili tarafından defalarca uyarılmalarına ve ihlallere ilişkin tutanaklar düzenlenmesine rağmen ihlallere son verilmediğini, davacının yanın çok sayıdaki sözleşme ihlalleri nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu zarar, ziyan tazmini ve diğer alacak kalemleri yönünden bilahare alacak davası açma hakkımızı saklı tuttuklarını, davacı tarafın sözleşmesel yükümlülüklerine aykırı davranışları neticesinde —-. Noterliği’nin —— yevmiye numaralı 23.02.2022 tarihli ihtarnamesi gönderilerek müvekkili tarafından Franchise Sözleşmesi’nin 13. Maddesi uyarınca ilgili sözleşme haklı nedenle feshedildiğini, ayrıca ihtar gönderilmeden önce müvekkilinin, iyiniyetle davranarak taraflar ile tüm sözleşme ihlalleri, aykırı durumlar, müvekkili ve markasının itibarının zedelendiği ve ödenmeyen borçların ödenmesi hususunda defaatle konuştuğunu ve aradaki uyuşmazlığın sulh ile çözülmesi konusunda hassasiyetle yaklaştığını, davacı tarafın ise kötü niyetle hareket ederek dayanaktan yoksun sebeplerle sözleşme fesih ihtarı çektiğini, dava dilekçesinde beyan edilenin aksine, davacı tarafın ihtarnamesi müvekkile ulaşmadan evvel, zaten müvekkilinin sözleşmeyi fesih iradesini içerir ihtarnamesi keşide edilerek noter marifetiyle davacıya gönderildiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ilgili maddelerinde cezai şart, bakiye borç, açık hesap ve muhtemel zararlar için öngörülmüş miktarların senet bedelinden fazla olduğunu, takibe konu bononun ön yüzünde ve sadece “teminat senedidir” ibaresinin bulunması onun kambiyo vasfını ve bu senetlere mahsus özel yol ile takibe dayanak yapılmasını engellemeyeceğini, yerleşik yargı kararlarına göre bonoda yazılı olan ve sadece “teminat” şeklindeki ibare tek başına dayanak belgenin kayıtsız ve şartsız belli bir bedelin ödenmesi vaadini içeren niteliğini etkilemeyeceğini, davacı tarafın iddiasının aksine takibe konu teminat senedi bono vasfını taşıyan mücerret bir senet olduğunu, davacı tarafın iddia ettiğinin aksine, bono kanun hükümlerine uygun olarak düzenlendiğini, takip dayanağı bononun 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun madde 776 gereği bononun sahip olması gereken tüm şartları taşıdığını, davacının sözleşme süresi boyunca — vergi mevzuatı ve diğer yasal mevzuata uygun çalışacağını beyan ve taahhüt etmesine rağmen müvekkilin öğrendiği kadarıyla tüm sözleşme süresince sigorta kaydı yaptırmadığını, Vergi Dairesi’ne gerekli bildirimde bulunmadığını, yetkisiz, görevsiz mahkeme tarafından ve şartları oluşmadan verilen usul ve yasaya aykırı ihtiyati tedbir kararına itirazlarını yinelediklerini beyanla, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, görev ve yetki itirazlarının kabulü ile mahkemenin görevsizliğine ve yetkisizliğine,——Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili ve görevli olduğuna, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dosyası —–Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/07/2023 tarihli — Esas —- Karar sayılı ile yetkisizlik kararı üzerine mahkememiz esasına tevzi edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, franchising sözleşmesinden dolayı verildiği iddia olunan kambiyo senedine dayalı olarak başlatılan icra takibi nedeniyle davacının senedin teminat senedi olduğu iddiası ile açtığı menfi tespit davasıdır.Davacı vekilinin 15/09/2023 tarihli dilekçesi ile, davalıya karşı açmış oldukları davadan feragat ettiklerini, bu nedenle sonuç ve istemlerinden vazgeçtiklerini beyanla feragat istemleri yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
6100 Sayılı HMK.’nın 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, davacı vekili yazılı beyanı ile usulüne uygun şekilde davadan feragat ettiğini beyan ettiğinden, incelenen vekaletnamesinde feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE ,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 269,85-TL harcın davacı tarafça dava açılırken yatırılan 80,70-TL peşin harçtan mahsubu ile arta kalan 189,15 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen yargılama giderinin DAVACININ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
5-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —– Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.