Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/595 E. 2023/1025 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/595
KARAR NO : 2023/1025

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2023
KARAR TARİHİ : 23/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 16/11/2021 tarihinde müvekkile ait—– plaka nolu aracın sürücüsünün park halinde bulunan —– plaka nolu araca çarptığını, dava konusu kaza sonrasında müvekkilin aracının perte çıktığını, müvekkili tarafından aracın sigortacısı olan davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından gerekçe sunulmadan ödeme yapılmadığını, davalı tarafından iddia edilen sürücü değişikliği yapıldığı iddiasının asılsız olduğunu, rizikonun teminat dışında kaldığı hususunun ispatının davalı sigorta şirketine ait olduğunu, meydana gelen kazada sürücü değişikliği olmadığı hususu tanıklarla ispat edileceğini iddia ederek; davanın kabulünü, fazlaya saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200,00 TL’nin ödenmesi gerektiği tarihten itibaren uygulanması gereken ticari temerrüt faiz oranıyla birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, dava konusu kazaya karışan —— plaka nolu aracın müvekkil şirket nezdinde sigortalı olduğunu, taraflar arasında akdi bir ilişkinin olduğunu, davalının sorumluluğunun kaynağının davacıyla yaptığı kasko sigorta sözleşmesine aykırılık olduğunu, müvekkili ile davacı arasındaki ilişkinin tüketici işlemlerinden kaynaklandığını, bu nedenle iş bu davada Tüketici Mahkemesinin görevli olduğunu, davacıya ait aracın geçmiş hasar kayıtlarının araştırılmasını, daha önce hasarı olup olmadığının tespit edilmesini, davacının müvekkili şirketten dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faiz talep edemeyeceğini savunarak; davanın görevli mahkemede açılmaması nedeniyle usulden reddini, davanın esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME:
—– Cumhuriyet Başsavcılığı, —–Şirketi Genel Müdürlüğü, —–Noterler Birliği Başkanlığı’na müzekkereler yazıldığı anlaşıldı.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davacının maliki, davalının kasko sigortacısı olduğu—— plakalı aracın karıştığı 16/11/2021 tarihli trafik kazası nedeniyle pert bedelinin tahsiline dair tazminat davasıdır.6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-L maddesi uyarınca “Bu Kanunun uygulanmasında; (…) l)Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi, (…) ifade eder.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. Maddesi uyarınca “(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, (…) öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. (…)”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/1-3. maddesi uyarınca “(1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. (…) (3) Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. (…)”6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114. Maddesi uyarınca “Mahkemenin görevli olması” dava şartlarındandır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. Maddesi uyarınca “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. (…)”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın davacının maliki, davalının kasko sigortacısı olduğu——plakalı aracın karıştığı 16/11/2021 tarihli trafik kazası nedeniyle pert bedelinin tahsiline dair tazminat davası olduğu, davacının talebinin taraflar arasındaki kasko sigorta sözleşmesine dayandığı, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan sigorta sözleşmelerinin de tüketici işlemi olarak tanımlandığı, davanın her iki tarafının tacir olması ve işlemin tüketici işlemi olarak nitelendirilememesi durumunda mahkememizin görevli olacağı, somut olayda davacının gerçek kişi olduğu, tacir olduğuna dair bir iddia bulunmadığı, yine sigortalı aracın hususi araç olduğu hususu dikkate alındığında davacının tacir, dolayısıyla davanın ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği, davacının somut olayda mesleki veya ticari olarak hareket ettiğinin kabul edilemeyeceği, bu kapsamda imzalanan sigorta poliçesi kapsamında gerçekleşen riziko nedeniyle açılan eldeki davada davacının tüketici niteliğinde olduğu, bu sebeple davaya bakmakla görevli mahkemenin—–Tüketici Mahkemeleri olduğu kanaatine varılmış, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,—— Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğunun TESPİTİNE,
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi uyarınca; görevsizlik kararının süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın—– Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yukarıda hüküm fıkrasında belirtilen süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20/1. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair resen karar verilmesine,
4-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
5-Harç ve yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile—–Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.