Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/5 E. 2023/915 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/5
KARAR NO : 2023/915

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2023
KARAR TARİHİ : 26/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

Davacı vekili dava dilekçesinde:
Müvekkiline ait —-plakalı aracın,—– numaralı genişletilmiş kasko poliçesi ile 16.06.2022 ila 16.06.2023 tarihleri arasında davalı sigorta şirketine Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, —– plakalı aracın 22/07/2022 tarihinde —–Caddesi Kavşağında park halinde bulunduğu sırada sağ arka yan kısımlarına, —– plakalı araç ile kaza yaparak savrulan—– plakalı aracın sol ön kısımları ile çarpması ile ağır hasarlandığını, gerçekleşen kazada —- plakalı araç ile—–plakalı araç sürücülerinin kusurlu olduğunu, müvekkil aracında ki hasarın giderilmesi için kasko poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, davalı sigorta şirketi eksperi tarafından aracın perte çıkarıldığını, davalı sigorta şirketi, müvekkilin perte çıkardığı aracına 270.000,00-TL rayiç değer tespitinde bulunduğunu ve bu miktar üzerinden müvekkiline ödeme yaptığını, ancak bu bedel, müvekkilin aracının gerçek rayiç bedeli olmaktan çok uzak bir miktar olduğunu, yapılan piyasa araştırmalarında aracın gerçek rayiç bedelinin yaklaşık 327.500,00-TL civarında olduğunun görüldüğünü, sigortalı —–aracın model yılının 2020 olduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen hasar sebebiyle ödenen pert bedeli ile aracın gerçek rayiç değeri arasındaki farkın poliçe limitleri dahilinde ödenmesi için davalı sigorta şirketine başvurulduğunu ancak davalı sigorta şirketi ödeme yapmayı ret ettiğini, davalı sigorta şirketi ile yapmış olduğu 18.08.2022 tarihli mutabakat ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla aracının 201.900,00 TL sovtaj bedeli, 68.100,00 TL ödeme yapılmasına rıza gösterildiğini, Müvekkilinin mutabakatname de saklı tuttuğu fazlaya dair hakları için başvurduğumuzda ise davalı sigorta şirketi ödeme yapmayı kabul etmediğini, ayrıca söz konusu mutabakatname KTK 111. Maddeye ve Yerleşik Yargıtay içtihatlarına da aykırı olduğunu, Yargıtay —-Hukuk Dairesinin —– Esas, —– Karar sayılı ilamında “2918 sayılı KTK’ nun İll.maddesine göre, bu kanunda öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmaların geçersiz olduğu, tazminat miktarlarına ilişkin olan yetersiz veya fahiş olduğu ‘açıkça belli olan” anlaşmalar ya da uzlaşmaların, yapıldıkları tarihten başlayarak içinde” iptal edilebileceği ön görülmüştür. Öte yandan, bu yasa hükmünden yararlanmak için, ilgili a belgesinin açıkça ve ayrıca e gerek olmayıp, “dava sırasında” bu hususun ileri sürülmesi ve ibranın yapıldığı tarihten itibaren iki yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açılaması dahi yeterlidir. Öte yandan, açılmış bir davada, açıklanan gerekçeler çerçevesinde, ‘davalıyı ibra eder nitelikte davadan feragat edilmesinin geçersiz olduğu” da aynı davada ileri sürülebilecektir. O halde mahkemece, ibranamede davacıya *ödendiği belirtilen meblağ’ ile *belirlenen gerçek zararın’, 2918 sayılı KTK” nun 111.maddesi hükmü ve tarafların içinde bulunduğu durumlar da göz önüne alınarak, *aradaki farkın fahiş olup olmadığının” tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru olmamış ve kararın bozulmasını gerektirmiştir.” şeklinde belirtildiğini, Yargıtay, yerleşik içtihatlarında davalı sigorta şirketinin gerçek bedel ile ödenen meblağ arasındaki farkın tespit edilerek tazmin edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, tüm bu nedenler ve yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca davalı sigorta şirketinin, kasko poliçesi teminatı dahilinde olan müvekkilin aracının rayiç değerini ödemesi gerektiğinin açık olduğunu belirterek, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, —— plakalı aracın 100,00-TL pert farkı bedelinin poliçe limitleri dahilinde davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde:

Müvekkil Şirketin sorumluluğunun yalnızca poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, mevcut poliçede limitinin 263.627,00 TL olduğunu, müvekkil sigorta şirketinden poliçe limitini aşan veya sigortalısının kusuru ile paralel olmayan bir bedelin istenemeyeceğini, müvekkil sigorta şirketinin üzerine düşen mali sorumlulukları davacıya 27.09.2022 tarihinde 68.100,00 TL pert bedeli ve poliçe kapsamında olmamasına karşılık ekspere 07.09.2022 tarihinde 1.016,07 TL ekspertiz ücreti ödemek suretiyle yerine getirdiğini, toplamda müvekkil şirketin yapmış olduğu ödeme 69.116,07 TL olduğunu ve poliçeden kalan bakiye 194.510,93 TL olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil sigorta şirketinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğunu bu bağlamda kusur raporunun alınmasının gerektiğini, kesinlikle davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacının iddia ettiği temerrüt tarihinden itibaren faiz işletme talebi hukuka aykırı olduğunu, TTK 1427/2. maddesi aynen şu cümleyi ihtiva etmektedir: ” Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini mütcakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur. Can sigortaları için bu süre onbeş gündür. Sigortacıya yüklenemeyen bir kusurdan dolayı inceleme gecikmiş ise süre işlemez.” Deni bu kapsamda davayı kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte sigorta şirketinin faiz sorumluluğu avans faizi üzerinden değil, yasal faiz üzerinden hesaplanmasını talep ettiklerini, hasar dosyasının açılmasını takiben araçta meydana gelen hasarın tespiti için yapılan incelemelerde araç pert total işlemi gördüğünü, Rayiç bedel 270.000,00 -TL olarak belirlendiğini, sovtaj bedeli olan 201.900,00-TL çıkarıldığında kalan 68.100,00 -TL Hasar bedeli 27.09.2022 tarihinde mağdura ödendiğini, onarım sebebi: davanın reddinin gerektiğini, ayrıca, kabul anlamına gelmemek üzere; talep edilen bakiye pert bedeli davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, davacının talebinin fahiş olduğunu, Poliçe teminatı kapsamında ekspertiz ücreti bulunmadığını, karşı taraf keyfi olarak yaptırdığı ekspertiz ücretini tarafımıza yüklemeye çalıştığını, bu durumun kabulünün mümkün olmadığını, aleyhe hüküm kurulması halinde parça ve işçilik iskontosu uygulanmalı bu oran da en az yüzde otuz olması gerektiğini, tarafımıza tebliğ edilen başvuru dilekçesinde her ne kadar tazminata iskonto uygulanmadan hükmedilmesi talep edilmişse de kesinlikle kabul anlamına gelmemekle beraber müvekkilimiz şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde en az yüzde otuz olmak üzere tedarik ve işçilik iskontosu uygulanması gerekti a Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının “B.2.Tazminat ve Giderlerin Ödenmesi” başlıklı maddesinde yer verilen düzenleme doğrultusunda parça, tedarik, işçilik indirimi uygulanmalıdır, denildiğini, müvekkil şirketin KDV’den sorumluluğunun bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

İNCELEME:

Sigorta Bilgi Ve Gözetim Merkezi Müdürlüğü, —— Noterler Birliği Başkanlığı’na müzekkere yazıldığı anlaşıldı.Mahkememizce alınan 20/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“-. 22.07.2022 tarihinde meydana gelen kaza da dosya içeriğinde bulunan—–plakalı araca ait hasar bilgilerinin, —– plakalı araç üzerinde oluşan hasarlı parçalar ile uyumlu olduğu
değerlendirmesi yapılmıştır.-22.07.2022 kaza tarihi itibari ile dava konusu aracın piyasa rayiç değerinin 345.000,00 TL, Meydana gelen hasarın boyutuna göre TOPLAM HASAR BEDEL TUTARI (parçat işçilik) “78.517,79 TL’ye” baliğ olduğu, bu tutarların serbest piyasa koşullarına ve dosya kapsamına uygun olması Kadr-i Maruf değer taşıdığı serbest piyasa koşullarında yapılan incelemelerden tespiti yapılmıştır.Yargıtay —- Hukuk Dairesinin —— ve 24.04.2018 tarihli kararına göre:Eksper raporunda aracın hasarlanan yerlerinin tek tek belirlenip bunlarla ilgili tamir masrafları belirtilmeden aracın perte ayrılması sonucunda sigortalıya ödenecek miktarın 6.069,00 TL olduğu bildirilmiştir.Dairemiz uygulamasına ve kaza tarihine göre aracın perte ayrılması için tamir masraflarının kaza tarihindeki aracın rayiç değerinin %50’sini aşması ve tamirinin ekonomik olmaması gerekir. Dosyada ki bilgi ve belgelere göre tamir masraflarının ne olacağı, tamirinin ekonomik olup olmadığı, 2. el rayiç bedeline göre perte ayrılıp ayrılmayacağı konularında ayrıntılı, denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi…” denildiği,
Bu kapsamda dava konusu —–plakalı aracın 22.07.2022 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı oluşan hasarın boyutu (hasar kalemleri dosya içeriğinde tek tek parça kodları dahil olmak üzere belirtilmiştir.) kaza tarihindeki aracın rayiç değerinin *4S0’sini aşmadığı (—— plakalı aracın rayiç değerinin 345.000 TL, hasar tutarının 78.517,79 TL olması kriterleri değerlendirilerek) ve tamirinin ekonomik olacağı değerlendirmesi yapılarak aracın perfe ayrılamayacağı düşünce ve kanaati oluştuğu,Bu bilgiler dâhilinde —-plakalı, —- marka,—– model araçta oluşan Hasar Bedeli için, derdest davaya konu ettiği ve davalının tazmin etmesini istediği toplam Zzararının, “ayrıntıları yukarıda açıklanan nedenlerle:Hasar Bedeli = 78.517,79 olduğu,
Davalı tarafından yapılan ödemenin 68.100,00 TL olduğu (her iki tarafında kabulünde olduğu)
Bakiye Tutar: 78.517,79 TL – 68.100,00 TL= 10.417,79 TL olarak hesap edileceği, bu tutarın 68.100,00 TL’nin yapıldığı 07/09/2022 ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte talep edilebileceği,Yüce mahkeme dava konusu olayın PERT olduğuna hükmetmesi durumunda:
İhtilafa konu aracın hasarı, kilometre düzeyi, parça değişim adedi, aracın kullanılış şekli, sigortalı ile sigorta şirketi arasında akdedilen poliçenin tanzim tarihi, yargıtayın emsal uygulamaları, kapsamında hasarlanan araç tarafımdan fiziken görülmeyip temin edilen belge (tutanak/resimler/eksper raporu vs. evraklar) doğrultusunda, dosya içeriğinde mevcut ekspertiz raporu içeriğinde (—–sigorta ekspertiz tarafından 19.08.2022 tarihli raporunda;’*… Yapılan tetkikte aracın sağ arka yan kısımlarından ağır hasarlandığı görülerek fotoğraflandığı, yapılan tetkiklerde olumsuz bir bulguya rastlanmadığı) yapılan incelemeli neticesinde;—- plakalı, —–tipi, —– model aracın karasör ve karkas aksamında 22.07.2022 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı tam hasarlı (pert total) kabul edilebilecektir.Hasarlı Parça listesinin ve fotoğrafların incelenmesinden yapılan piyasa araştırmasına tam hasar (pert) —-plakalı, —- marka, —–model araç için 22.07.2022 kaza tarihi itibari ile yapılmış olan incelemelerde:
Sigortalı aracın hasarsız emsalinin piyasa rayiç değerinin 345.000,00 TL
Hasarlı vaziyetteki değerinin 230.000,00 TL
Hasar TUTARININ – 115.000,00 TL Bedelinin Serbest Piyasa Koşullarında Kadr-i Maruf deği
olduğu, (Serbest piyasa koşullarında GERÇEK PERT BEDELİ hesap edilmiştir.)
Davalı tarafından yapılan ödemenin 68.100,00 TL olduğu
BAKİYE TUTAR – 115.000 TL – 68.100 TL= 46.900,00 TL OLARAK HESAP EDİLMİŞTİR.
——tarafından davacı sigortalıya 07/09/2022 tarihinde 68.100,00 TL ödeme yapıldığı,
İbraname; davacı vekili tarafından dosyaya sunulduğu, 18/09/2022 tarihinde davacı şirket kaşesi ve —— imzasına havi ibranamenin imzalandığı ve “fazlaya dair yasal tüm haklarım saklı kalmak kaydıyla” ifadesinin ibranamede yer aldığı, Aracın sigortalıda bırakılarak ve alınan ibraname karşılığı; iyiniyet prensibi ile ve onarımın ekonomik olmayacağı, ( 78.577,79 TL onarım bedeli büyüktür 68.100,00 TL *den) kararı ile sigorta şirketinin 68.100,00 TL maddi tazminat ödemesi yaptığı, bir başka değişle heyetimizce tespit edilen pert total ödemesi sırasında, 46.900,00 TL fark da eklenmek kaydı ile toplam 115.000,00 TL tazminat ödenmesi talep edilmesi halinde, sigorta şirketinin onarım yoluna gideceğini, aracın pert/total hasar işlemini kabul etmeyeceğinin açık olduğu,Sayın Mahkemenin pert/ total ve fark bedelinin talep edilebileceğine karar vermesi durumunda; -Aracın trafikten çekme- hurda kaydına istinaden herhangi bir belgenin davacı tarafından dosyaya sunulmadığı, (pert / total bakiye ödemesinin gerektiğine karar verilmesi durumunda)-Aracın, sigorta şirketine bırakıldığına ve sigorta şirketi tarafından satış yapılarak, sovtaj bedelinin sigortalıya ödenmediğinin anlaşıldığı ve aracın hurda olarak noter satışının yapıldığının belgesinin dosyaya alınmasının uygun olacağının hukuki takdirinin elbette Yüce Mahkemeye ait olduğu,” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:

Dava, davacının maliki olduğu —– plakalı aracın karıştığı 22/07/2022 trafik kazası nedeniyle davalıya —— numaralı kasko poliçesi ile sigortalı araca ilişkin davalı tarafından eksik pert bedeli ödenmiş olması nedeniyle açılan tazminat davasıdır.
Davalı tarafça taraflar arasında ibraname belgesi düzenlendiği, bu sebeple borcun sona erdiği savunulmuştur.Gerçek pert bedeli ile ödenen bedel arasında fahiş fark bulunup bulunmadığı, davacının davalıyı ibra edip etmediği, ibra etmiş ise bunun davalının KTK 111 maddesi kapsamında sorumluluğunu kaldırıp kaldırmayacağı, ibranamenin iptal şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlık konusudur.Taraflar arasında araç üzerinde pert total işlemi yapılmış olduğu ve yapılması gerektiği hususunda bir çekişme bulunmamaktadır. Dava bakiye pert bedeline ilişkindir. Davalının görev itirazının, davanın sigorta sözleşmesinden kaynaklanması ve bu sebeple TTK’dan kaynaklanan mutlak ticari dava olması nedeniyle reddine karar verilmiştir.Davalının yetki ilk itirazının, davanın (sigorta sözleşmesine dayalı olsa da) temelinde haksız fiilden kaynaklanan tazminat davası olduğu, haksız fiilde mağdurun yerleşim yerinin ve haksız fiilin gerçekleştiği yerin de yetkili olduğu, haksız fiilin gerçekleştiği yerin ve mağdurun yerleşim yerinin ——olduğu, bu sebeple mahkememizin yetkili olduğu kanaatine varıldığından reddine karar verilmiştir.20/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda aşağıdaki tespitler yapılmıştır:
Taraflar arasındaki kasko pert mutabakatı aşağıdaki gibidir:
Davacı tarafça ibranamenin ihtirazı kayıt ile imzalanması sebebi ile bu belge artık bir ibraname değil makbuz hükmündedir (emsal Yargıtay —-. Hukuk Dairesi —- Esas ve —- Karar; Yargıtay —-Hukuk Dairesi —- Esas ve —–Karar)Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın davacının maliki olduğu ——plakalı aracın karıştığı 22/07/2022 trafik kazası nedeniyle davalıya —— numaralı kasko poliçesi ile sigortalı araca ilişkin davalı tarafından eksik pert bedeli ödenmiş olması nedeniyle açılan tazminat davası olduğu, taraflar arasında araç üzerinde pert total işlemi yapılmış olduğu ve yapılması gerektiği hususunda bir çekişme bulunmadığı, çekişmenin gerçek pert bedelinin miktarı hususunda ve gerçek pert bedeli ile ödenen bedel arasında fahiş fark bulunup bulunmadığı, davacının davalıyı ibra edip etmediği, ibra etmiş ise bunun davalının KTK 111 maddesi kapsamında sorumluluğunu kaldırıp kaldırmayacağı, ibranamenin iptal şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda olduğu, öncelikle taraflar arasındaki yukarıda ortaya konulan kasko pert mutabakatı başlıklı belgenin ibraname niteliğinde olmadığı, zira Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre ibranamenin sözleşme niteliğinde olduğu, sözleşmenin kurulabilmesi için ise tarafların karşılıklı ve sözleşmenin esaslı unsurları bakımından birbirine uyumlu irade beyanlarının bulunması gerektiği, davacının ise belgeyi ihtirazı kayıt ile imzaladığı dikkate alındığında bu yönde bir irade beyanından bahsedilemeyeceği, dolayısıyla -atıf yapılan yargı kararları da dikkate alındığında- belgenin ibraname değil, makbuz hükmünde olduğu, mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda gerçek pert bedelinin 115.000,00 TL olarak tespit edildiği, davalı tarafından yapılan 68.000,00 TL ödeme dikkate alındığında, davacının bakiye pert bedeli alacağının 46.900,00 TL olduğu, davalının somut olayda kasko pert mutabakatının imzalandığı tarihte temerrüte düştüğü, zira TTK 1427 maddesine göre sigortacının edimine ilişkin araştırmalarının bittiği tarihin (ekspertiz rapor tarihi 19/08/2022 tarihi olduğu dikkate alındığında) mutabakatnamenin imzalandığı tarih olduğu kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, bakiye pert bedeline ilişkin 46.900,00 TL sigorta tazminatının 18/08/2022 gününden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (46.900,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 3.203,73 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 179,90 TL peşin harç ve 800,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.223,83 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 385,40 TL dava açma masrafı, 800,00 TL ıslah harcı ve 4.071,00 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 5.256,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (46.900,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile—– Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.