Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/498 E. 2023/732 K. 07.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/498 Esas
KARAR NO: 2023/732
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 14/07/2023
KARAR TARİHİ: 06/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin Banka ile—– kayıtlı —–arasında akdedilen —- ve —- Sözleşmesi’ne istinaden ——- numaralı —– kullandırıldığını, dava dışı borçlu şirket, ticari ödeme planlı destek kredisinin ve kredi kartının kullanımından doğan edimlerini yerine getirmemiş, hakkında —–dosyası üzerinden ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar—–sayılı dosyası üzerinden uygulandığını, icra takibinin kesinleştirilmesinin ardından, dava dışı borçlu ——- tarihinde tasfiye haline girdiği ilan edilmiş ve firmanın kefili, yetkilisi ve tek ortağı olan davalı ——- da tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir. Ekte ——- örneğini sunduğunu, bilindiği üzere tasfiye memuru, şirketin borç ve taahhütlerini yerine getirmeye yetkili ve zorunlu olduğunu, şirket tasfiye halinde iken; şirketin ——–kaydının silinmesine yönelik ——alınmış ve bu karar ——- tescil edildiğini, Dava dışı borçlu şirketin tasfiye işlemlerini yürütmek için atanan tasfiye memuru davalı ——–, tasfiye işlemlerini gereği gibi yerine getirmemiş, dava dışı borçlu şirket, şirket defterlerinde borçlu olarak gözükmesine rağmen tasfiyeyi sonuçlandırarak kapattığını, belirtilen nedenlerle şirketin tasfiye memuru olan davalı——–Medeni Kanunun 2. maddesi gereği dürüstlük kuralına aykırı davrandığının açık olduğunu, dava dışı şirketin tasfiye ve terkininin Türk -Kanunu’nda öngörülen şekle aykırı yapıldığını, oysa tüzel kişiliğin sona ermesi için, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerektiğini, Şayet tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ——-sicilinden silinse bile, tüzel kişiliğin sona erdiğinin kabulünün olanaksız olduğunu, tasfiyenin kapandığı tarih itibarı ile yürürlükte olan Türk Ticaret Kanununun “Tasfiyenin Amacı” başlıklı 291. maddesi hükmü şöyledir:”Tasfiye memurları, şirketin faaliyette bulunduğu dönemde başlanmış olup da henüz sonuçlandırılmamış olan iş ve işlemleri tamamlamaya, şirketin borç ve taahhütlerini yerine getirmeye, şirketin alacaklarını toplamaya, gereğinde yargı yolu ile almaya ve varlıkları paraya çevirmeye, net varlığı elde etmeye yönelik ve yarayan bütün iş ve işlemleri yapmaya yetkili ve zorunludurlar.” dava dışı borçlu şirketin tasfiye memuru, şirketin müvekkil Banka’ya olan borcunu ödemekle yükümlü olmasına rağmen bu edimini yerine getirmeyip tasfiyeyi sonuçlandırarak şirketin kapatılmasını sağlaması yasal düzenlemeye aykırı olduğunu, ——— terkin edilen dava dışı şirketin tüzel kişiliği sona ermiş olduğundan müvekkil Banka’nın alacağının tahsiline yönelik dava dışı firma hakkında haciz işlemlerine devam edilememekte ve dolayısı ile alacak tahsil edilemeyeceğini, müvekkil Banka’nın dava dışı şirketten olan alacağının tahsili için, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden canlandırılması amacıyla açtığımız işbu ihya davasında hukuki yararımız ve hukuki zorunluluğu bulunduğunu, bilindiği üzere, TTK. 547. maddesi şu şekilde düzenlenmiştir:”Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memuruları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” keza bu konuda, ————- tarihli kararında şu şekilde karar verildiğini, —– —- tüzel kişiliği ——- silinme (terkin) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ——–sicilinden silinse bile, tüzel kişiliğin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. İşte bu gibi durumlarda, kooperatif tüzel kişiliğinin ihyası için dava açılabilir. İhya davası açmakta hukuki yarar bulunmalı, bunun için tam olmasa da kanaat uyandırıcı delillerin varlığı aranmalıdır …” somut olay ile benzerlik gösteren ve ekte sunulan ——-kararları da dikkate alındığında, ihya davasında husumetin tasfiye kurulu üyeleri ile terkini yapan ——— yöneltilmesi gerektiğinden, biz de davamızı tasfiye memuru sıfatıyla —– ve terkini yapan —- yöneltmiş bulunulduğunu, ancak ——-yasal hasım olduğundan, bu davalıdan yargılama gideri talepleri bulunmadığını, açıklanan nedenlerle davamızın kabulü ile;——-numarasıyla kayıtlı olan Tasfiye Halinde ——– tüzel kişiliğinin ihyasına, TTK 547. maddesi gereği, şirketin son tasfiye memuru olan davalı—- dava dışı—– tasfiye memuru olarak atanmasına, şirketin ihya edildiğinin—— tescil ve ilanına, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tasfiye memuru———tahsili ile müvekkil Banka’ya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ———- dava dilekçesi tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 24/08/2023 tarihli davanın konusuz kaldığına ilişkin beyan dilekçesinde özetle; Müvekkili Banka’ya borçlu olan dava dışı —— olan alacağımızın tahsili maksadıyla—— dosyası üzerinden başlatılmış olan icra takibi derdest iken firmanın ——-terkin edilmesi sebebiyle şirketi ihya etmek ve icra takibine devam edebilmek için firmanın ihyasına karar verilmesi talebiyle işbu dava açılmış ise de aşağıda açıklayacağımız nedenlerden dolayı yargılamanın devamında hukuki yararlarının kalmadığı gibi davanın konusunun da kalmadığını, mahkememiz nezdindeki işbu davanın açılış nedenin, müvekkil Banka’ya borçlu olan dava dışı ——– müvekkil Banka’ya borcu olmasına rağmen davalı tasfiye memuru——- şirketin borcunun ödenmesini sağlamadan şirketi tasfiye etmesi ve şirketin tüzel kişiliğini kaybetmesi sebebiyle şirket hakkında icra takibine devam edemeyecek olmaları olduğunu, ne var ki işbu davanın açılmasından sonra indirimli bakiye üzerinden müvekkil Banka’ya olan borç kefil—— tarafından ödendiğini, tarafımızca icra dosyasına haricen tahsil beyanında bulunulmuş ve tahsil harcı yatırıldığını, yargılama giderleri, masraf ve vekalet ücretimiz de ödenmiş olduğundan karşı taraftan buna ilişkin talebimiz bulunmadığını, davanın açılmasına tasfiye memuru sıfatıyla —– neden olduğundan, davalılar lehine de yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığını, taraflar lehine yargılama giderine hükmedilmemesini, dosyada bulunan gider avansının tarafımıza iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Dava; tasfiyesi tamamlanarak sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
TTK’nun 547. maddesinde; Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.
Dava açıldıktan sonra davacı bankanın alacağı ödenmek suretiyle kapatıldığından dava konusu şirketin ihyasında hukuki yarar kalmadığı davacı vekilinin bu yöndeki beyanından anlaşılmakla dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın talebi bulunmadığından yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harç davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Vekalet ücreti yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
5-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi. 07/09/2023