Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/367 E. 2023/867 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/367
KARAR NO : 2023/867

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2023
KARAR TARİHİ : 12/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin sigorta aracılık sektöründe hizmet vermekte olup, iş bu çerçevede davalı şirkete sigortacılık konusunda hizmet sunduğunu, davalı şirketin, müvekkili şirkete olan borcunun ödememesi üzerine davalı aleyhine—–İcra Müdürlüğü —– sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı, kendisine tebliğ edilen ödeme emrine haksız olarak ve kötü niyetle itiraz ettiğini, davalı ile gerçekleşen arabuluculuk sürecinin de anlaşamama ile sonuçlandığını beyanla davalının icra dosyasına yönelik haksız ve kötüniyetli itirazının iptaline, takibin talepname koşullarında devamına, dava konusu alacağa ticari avans faizi uygulanmasına, davalının dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı sigorta aracılık şirketi ile müvekkili şirket arasında düzenlenen poliçenin 09/05/2014 tanzim tarihli olup, 09/05/2015 tarihinde sona erdiğini, alacak talebinin sigorta sözleşmesine dayalı düzenlenen poliçe olduğunu, rizikodan kaynaklanmadığını, sigorta sözleşmelerinden doğan bütün istemlerin muaccel olduğu tarihten itibaren 2 yıldan sonra zaman aşımına uğradığını, davacının sözleşmenin düzenlenmesi ve alacağın muaccel olduğu tarihinden itibaren 7 yıldan fazla süre geçtikten sonra takip başlatması üzerine takibe itiraz edildiğini, müvekkili tarafından davaya konu poliçe için gerekli ödemelerin zamanında yapılmış olmasına rağmen bu ödemelerin davacı acente resmi defter ve kayıtlarına işlenmemiş olduğunu, bu itibarla, öncelikle başlatılan takip ve açılan davanın zamanaşımına uğraması nedeniyle reddine, zamanaşımı def’inin kabul görmemesi halinde, davacının soyut iddiası dışında bir delile dayanmadığından ispatlanmayan davasının reddine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle davacı tarafça cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Davaya konu —- İcra Müdürlüğünün—–Esas sayılı icra dosyası Uyap üzerinden mahkememiz dosyası içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından dosyamız davalısı aleyhine 4.960,37- T asıl alacak, 454,31-TL işlemiş faiz olmak üzere 5.414,68-TL alacağın reeskont avans faiziyle tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; icra takibinin ve davanın zamanaşımı süresinden sonra açıldığını savunarak zamanaşımı defi ileri sürdüğünden, zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesi gerekmiştir.
Davacı acentenin talebi, mal sigortalarının bir türü olan kasko sigorta poliçesine dayanmakta olup, poliçe tanzim tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1420. maddesinde “Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482. madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. (2) Diğer kanunlardaki hükümler saklıdır.” düzenlemesine yer verilmiş olup; aynı yöndeki düzenleme, Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları’nın C.10. maddesinde de mevcuttur.
Davacı acente ile davalı sigortalı arasında 05/09/2014 tanzim 05/09/2015 bitiş tarihli —–Genişletilmiş—-Kasko Poliçesi düzenlendiği, poliçe primlerinin taksitlendirildiği, davacının bu poliçenin ödenmeyen prim borçları olduğundan bahisle davalı aleyhine 06/02/2023 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığı anlaşılmış, yukarıda anılan mevzuat hükümleri gereği sigorta ettirenin prim ödeme borcunun muaccel olduğu andan itibaren zamanaşımı süresi 2 yıl olup takip tarihi itibariyle 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu ve davalı tarafından usulüne uygun şekilde zamanaşımı def’inde bulunulduğu anlaşılmakla, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 179,90- TL harçtan mahsubu ile kalan 89,95-‬TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- HMK’nin 333. Maddesi gereğince bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.