Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/34 E. 2023/832 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/34 Esas
KARAR NO:2023/832
DAVA:Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/01/2023
KARAR TARİHİ: 28/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili adına kayıtlı —- plaka nolu aracın —- günü başıboş gezen hayvana (köpek) çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası sonucunda maddi hasara uğradığını, aracın ——- kayıtlı olduğunu, araçta oluşan hasar sebebiyle davalı sigorta şirketine hasar bedelinin ödenmesi amacıyla 23/05/2022 tarihinde mail üzerinden başvuru yapıldığını, aracın tamir edilirken sigorta şirketi tarafından iskonto ve yan sanayi parçalarının kullanıldığını, onarımın tam layıkıyla yapılmadığını, uygulanan iskonto, yan sanayi -orjinal parça farkı bedeline ilişkin sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı sigortacının müvekkile ait araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumlu olduğunu, davalı sigorta şirketinin davacı müvekkil adına kayıtlı aracın uğramış olduğu maddi hasar bedelinin —– dahil ve iskonto uygulanmamış halinden sorumlu olduğunu, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşmanın sağlanamadığını iddia ederek; —–plaka nolu araç için şimdilik 1.000,00 TL bakiye hasar bedeli tazminatının olay tarihi olan 04/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, sigortacıların öncülüğünde geliştirilen proje —-ile birleşerek —– sigorta yapılanması olduğunu, kooperatif olması nedeniyle öncelikle taşıyıcıların sigorta ihtiyacını karşılamak amacıyla —– branşlarında üretim yaptığını, müvekkil kurumun —– hükümleri gereği trafik kazası sonrası ortaya çıkan hasarlar için kusur esasına göre ve poliçe limit ve şartları çerçevesinde sorumluluğu doğduğunu, —- plaka nolu aracın müvekkil şirket nezdinde —- tarihleri arasında —– teminat altına alındığını, davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süreler de dikkate alınarak süresinde açılıp açılmadığının tespit edilmesini, zorunlu dava şartı olarak davacının müvekkil kuruma usulüne uygun başvuru yapıp yapmadığının araştırılması gerektiğini, davacı tarafından müvekkiline usulüne uygun bir başvurusu bulunmadığını, müvekkilinin davacı tarafın taleplerine ilişkin ödeme yaparak tüm sorumluluğunu yerine getirdiğini, kaza ile ilgili alınan ekspertiz raporunda tespit edilen 45.000,00 TL tutarın 22/03/2022 tarihinde davacı vekiline ödendiğini, müvekkilinin sorumluluğunu yerine getirdiğini, gerçek zararın tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin —- sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, hasarın nasıl oluştuğuna dair bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu beyan ederek; davanın usulden ve esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME:Sınırlı——–müzekkereler yazıldığı anlaşıldı. Mahkememizce alınan 01/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Tüm delillerin hukuki münakaşası, her türlü hukuki tavsif, tarafların, masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer istemleri İİK Md. 67/2 kapsan n taleplerin takdiri ve nihai kararı tamamıyla Yüce Yargı Makamlarına ait olmak üzere; dosya incelemesi kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesi sonucunda yukarıda açıklanan nedenlerle;Rapor, tazminat talebinin hukuken oluşup oluşmadığına dair bir değerlendirme içermeyip, sadece tazminatın hesabına ilişkindir.
6754 sayılı bilirkişi kanunu 6. Maddesi kapsamında Bakanlık tarafından 07.09.2020 tarihli bilirkişilerin uyacağı rehber ilkelerin 27. Maddesi gereği (asli kusurlu, tali kusurlu, kusur oranı) tespiti Hakim yetkisindedir.
* Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, TRAFİK KAZASI olduğu,* Meydana gelen olayda KAÇINILMAZLIK faktörünün etkisinin OLMADIĞI, önlenebilir bir kaza niteliğinde OLDUĞU,* Dava konusu kaza ve hasar durumunun uyumlu olduğu,
** Dava konusu araçta kaza tarihi itibariyle KDV ve İşçilik dahil 78.596.57 TL hasar meydana gelmiş olduğu /( İskontosuz)
—-Dava konusu kaza kapsamında;
—– plaka sayılı araç sürücüsü —— %100 kusur oranı ile ASLİ VE TAM KUSURLU olduğu,
– Dava konusu kaza kapsamında aracın maliki ve işleteni yönünden KTK Madde 85 kapsamında müşterek ve müteselsil sorumluluk açısından değerlendirmenin Sn. Mahkemenin nihai taktirlerine maruz olduğu,
—–Her ne kadar Sn. Mahkemenin ara kararı gereği kusur değerlendirmesi yapılmış olsa da dava konusu kusur durumunun tüm hukuki değerlendirmesi ve takdiri ile, 6754 sayılı bilirkişi kanunu 6. Maddesi kapsamında Bakanlık tarafından 07.09.2020 tarihli bilirkişilerin uyacağı rehber ilkelerin 27. Maddesi gereği (asli kusurlu, tali kusurlu, kusur oranı) tespiti Hakim yetkisinde olduğu belirtilmiştir.
* Dosya kapsamında davalı tarafından 22.03.2022 tarihinde 45.000,00 TL ödeme yapıldığı (dekont mevcuttur) davacının; 78.596,57 TL – 45.000,00 TL = 33.596,57 TL bakiye alacağının bulunduğu,
** Aracın kaza tarihindeki rayiç değeri dikkate alındığında, onarımın ekonomik olduğu, pert / total hasar uygulamasına gidilmediği/ gidilemeyeceği,
* Davalı —— hesaplanan işbu gerçek zarardan sorumlu olacağı ve 22.03.2022 kısmi ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte —— talep edilebileceğinin hukuki takdirinin elbette Yüce Mahkemeye ait olduğu,” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:Dava, davacının mülkiyetindeki ve davalıya —– numaralı —- kapsamında sigortalı olan —- plakalı aracın karıştığı ———- tarihli trafik kazası nedeniyle davacının aracında bakiye maddi zarar nedeniyle açılan tazminat davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1427. Maddesi uyarınca “(1) Aynen tazmine ilişkin sözleşme yoksa sigorta tazminatı nakden ödenir. (2) Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde —– maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur. —–için bu süre onbeş gündür. Sigortacıya yüklenemeyen bir kusurdan dolayı inceleme gecikmiş ise süre işlemez. (…) (4) Borç muaccel olunca, sigortacı ihtara gerek kalmaksızın temerrüde düşer. (…)”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanındavacının mülkiyetindeki ve davalıya — numaralı — kapsamında sigortalı olan —plakalı aracın karıştığı —— tarihli trafik kazası nedeniyle davacının aracında bakiye maddi zarar nedeniyle açılan tazminat davası olduğu, davalının rizikonun sigorta poliçesi kapsamında ve limitinde kalması durumunda rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle sigorta tazminat ödemekle yükümlü olduğu, sigorta ve makine mühendisi bilirkişilerin 01/06/2023 tarihli bilirkişi heyet raporunda da tespit edildiği üzere, rizikonun taraflar arasındaki sigorta sözleşmesi kapsam ve limitinde kaldığı ve dava konusu araçta 78.596,57 TL gerçek zarar bulunduğu, davalının davacıya bu kapsamda 45.000,00 TL ödeme yaptığı, bu sebeplerle davalı sigortacının sigorta sözleşmesine göre bakiye 33.596,57 TL sigorta tazminatı ödemekle yükümlü olduğu, somut olayda davalının kısmi ödeme tarihi olan 22/03/2022 tarihinde temerrüte düştüğü, tarafların tacir olması ve dava konusu rizikonun ticari iş kapsamında gerçekleşmesi nedeniyle alacağa ticari faiz uygulanması gerektiği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, maddi hasara ilişkin 33.596,57 TL sigorta tazminatının 22/03/2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (33.596,57 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 2.294,98 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 179,90 TL peşin harç ve 557,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.558,08 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 385,40 TL dava açma masrafı, 557,00 TL ıslah harcı ve 3.204,00 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 4.146,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (33.596,57 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ——– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/09/2023