Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/215 E. 2023/273 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/215 Esas
KARAR NO: 2023/273
DAVA: Tazminat (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/03/2023
KARAR TARİHİ: 29/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin maliki bulunduğu ——– adresindeki taşınmazı davalının kiracı olarak kullanmakta olduğunu, kira sözleşmesinin esas şartının kira sözleşmesinin sona ermesinden sonra taşınmazın ana yapısına zarar vermeden müvekkiline teslim etme zorunluluğunun olduğunu, kiracının ana yapıya zarar verecek şekilde zarar verdiğini,—– sayılı dosyası ile keşif yapıldığını, taşınmazın anahtarlarının teslim edilmeden duvarın tamamen yıkıldığını, eşyaların tamamen alındığını, kapısı ve kepenk sisteminin kırıldığını, duvarların yıkıldığını, harabe halinde bırakıldığını, müvekkiline —— yevmiye nolu ihtarname ile 21/09/2022 tarihinde tahliye ettiklerini ve dükkanı boş olarak bıraktıklarını bildirdiklerini, müvekkilinin uzlaşmak istediğini ancakkötü niyetli olarak uzlaşamadıklarını iddia ederek; alacağın belirsiz alacak olarak belirlenmesi ve sonradan belirlenenmiktara davanın artırılması ile berilsiz alacak davası olarak şimdilik 20.000,00 TL’nin hüküm altına alınmasını, konu haksız fiil olduğundan dolayı dava tarihinden itibaren reeskont avans faizinin hesaplanmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. Maddesi uyarınca “(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, (…) öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. (…)”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/1-3. maddesi uyarınca “(1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. (…) (3) Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. (…)”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 4. Maddesi uyarınca “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, (…) görürler.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114. Maddesi uyarınca “Mahkemenin görevli olması” dava şartlarındandır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. Maddesi uyarınca “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. (…)”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, her ne kadar davacı tarafından davanın haksız fiile dayandığı ileri sürülmüş ise de, davanın nitelendirilmesi görev ve yetkisinin hâkime ait olduğu, dava dilekçesinde ileri sürülen vakıalar dikkate alındığında davanın kiracının kiralananı özenle kullanma borcunu düzenleyen TBK 316 temelli, TBK 112 maddesine göre açılan tazminat davası olduğu, bu sebeple davanın taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanan tazminat davası olduğu, davanın haksız fiile dayandığının kabul edilemeyeceği, aynı zamanda davanın her iki tarafının da tacir olması ve ticari işletmesini ilgilendirmesi nedeniyle davanın ticari dava niteliğinde olduğu, ancak ticari davalarda aksine hüküm bulunmadıkça, davanın değerine bakılmaksızın asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu, aksi hükmün ise yukarıda atıf yapılan HMK’nun 4. Maddesi olduğu, buna göre kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görmekle görevli mahkemelerin sulh hukuk mahkemeleri olduğu, belirtildiği gibi davanın kira sözleşmesine dayalı tazminat davası olduğu, bu sebeple sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, görev hususunun dava şartlarından olduğu ve yargılamanın her aşamasında resen değerlendirilebileceği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE, ——- Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunun TESPİTİNE,
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi uyarınca; görevsizlik kararının süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın ———- Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yukarıda hüküm fıkrasında belirtilen süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20/1. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair resen karar verilmesine,
4-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
5-Harç ve yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ——— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/03/2023