Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/986 E. 2023/740 K. 07.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/986 Esas
KARAR NO:2023/740
DAVA:Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/12/2022
KARAR TARİHİ:07/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan davacıya ait —– plaka nolu aracın 01/05/2022 günü geçirdiği trafik kazasında müvekkile ait aracın hasara uğradığını, meydana gelen hasar sonrasında müvekkilinin davalı sigorta şirketine hasar ihbarında bulunduğunu, görevlendirilen eksper tarafından hazırlanan raporda ——plakalı araç onarımının ekonomik olmaması sebebi ile pert-total işlemine tabi tutulduğunu, söz konusu aracın piyasa rayiç değerinin 640.000,00 TL olduğu tespiti yapılarak müvekkiline 640.000,00 TL ödeme yapıldığını, ibranameye fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile imzalandığını, müvekkilinin aracının bedelinin hesaplanan bedelden çok daha üzerinde olduğunu, emsal araştırmalarından anlaşılacağı şekilde yaklaşık 800.000,00 TL olduğunu, davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak davalı tarafından cevap verilmediğini, arabuluculuk yoluna gidildiğini ve anlaşmanın sağlanamadığını iddia ederek; müvekkil şirkete ait aracın 2.el piyasa rayiç bedelinin tespit edilerek fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10,00 TL tazminatın davalı şirkettin temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davacı tarafa ait ——– plaka nolu aracın müvekkili nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, ekspertiz incelemesi sonucunda belirlenen 208.516,28 TL’nin 29/06/2022 tarihinde davacıya ödendiğini, davacının tüm zararının giderildiğini, bilirkişi tarafından inceleme yapılması gerektiğini, kazada teminat dışı hallerinin olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini savunarak; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:——müzekkere yazıldığı anlaşıldı.Mahkememizce alınan 02/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, TFRAFİK KAZASI olduğu,
-Dava konusu kaza ile hasar durumunun uyumlu olduğu,
– Dava konusu araçta KDV ve işçilik dahil 305.946,05 TL hasar meydana gelmiş olduğunu, (İskontosuz), bu kapsamda söz konusu aracın 2. El rayiç değerinin 715.000,00 TL olduğu dikkate alındığında dava konusu aracın onarım maliyelinin araç 2. El rayiç değerinin %50 sine çok yakın olması nedeni ile PERT TOTAL işlemine tabi tutulmasının daha ekonomik olacağı,
** Söz konusu kazalı aracın onarılması durumunda onarımının yetkili servis ve onarım atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olarak yaklaşık 15 (onbeş) iş günü süreceği,
* Dava konusu aracın Pandeminin sıfır araç piyasalarında meydana getirmiş olduğu olumuz etki nedeni ile 2. El araç piyasalarındaki arlış ile birlikte 2. El piyasa rayiç değerinin yaklaşık 715.000,00 TL civarında olduğu, ( 715.000,00 TL X % 50 = 357.500 TL)** Doya muhteviyatına sunulmuş olan Ekspertiz Raporunda aracın kaska değeri 682.500.00 TL olarak belirlenmiş olmaşına rağmen Pandeminin sıfır araç üretiminde yaratmış olduğu tıkanıklık nedeni ile 2, El piyasalarında meydana gelmiş olan artışın göz ardı edilerek rayiç değerin kasko değeri altında 640.000,00 TL olarak değerlendirilmesinin reel piyasaya uygun olmadığı,**Ayrıca araç rayiç değeri 640.000,00 TL olarak kabul edilen bir aracın sovtaj değerinin eksper raporunda belirtilmiş olduğu gibi 426.690,00 TL kabul edilmesi durumunda aracın pert total kabul olarak değerlendirilmesinin hayatın olağan akışına ve teknik tenmüllere aykırı olduğu, değerlendirilmiştir.
– Bu kapsamda dava konusu araçtaki gerçek zararın sovtajın tenzili ile 715.000,00 TL – 15.000,00 TL= 400.0000,00 TL olduğu,- Davalı tarafından yapılmış olan ödemesi yapılmış olan 213.400,00 TL nin tenzili ile davacının bakiye 400.000,00 TL – 213.400,00TL = 186.600.00 TL bakiyc alacağının bulunduğu,” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:Dava, davacının maliki olduğu——- plakalı aracın karıştığı 01/05/2022 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen pert nedeniyle bakiye kalan gerçek zarar miktarının tahsiline yönelik tazminat alacağı davasıdır.
Davalı, davacıya 213.400,00 TL pert bedeli ödendiğini, davacı ile davalı arasında ibra sözleşmesi imzalandığını ve borcun sona erdiğini savunmuştur.
Taraflar arasında dava konusu araca pert işlemi uygulandığı ve uygulanması gerektiği hususunda bir çekişme bulunmamaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 132. maddesi uyarınca “Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir.”
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca “Sözleşme, tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulur.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın davacının maliki olduğu——-plakalı aracın karıştığı 01/05/2022 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen pert nedeniyle bakiye kalan gerçek zarar miktarının tahsiline yönelik tazminat alacağı davası olduğu, davalının davacıya 213.400,00 TL pert bedeli ödendiğini, aracın gerçek değerinin 640.000,00 TL olduğu, davacı ile davalı arasında ibra sözleşmesi imzalandığını ve borcun sona erdiğini savunduğu, ancak taraflar arasındaki ibraname başlıklı belge incelendiğinde davacının üzerine “fazlaya ilişkin dava haklarım saklıdır” şeklinde ihtirazı kayıt düştüğü, hukuk sistemimizde ibranın sözleşme olarak düzenlendiği, sözleşmenin ise ancak tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulacağı, davacının ihtirazı kaydı dikkate alındığında tarafların ibra sözleşmesi kurulması hususunda karşılıklı ve birbirine uygun beyanlarından bahsedilemeyeceği, davacı tarafça ibranamenin ihtirazı kayıt ile imzalanması sebebi ile bu belgenin artık bir ibra sözleşmesi değil, makbuz hükmünde olduğu —————– bu sebeple davanın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111. Maddesi ile ilgili olmadığı, davalının -taraflar arasında dava konusu araca pert işlemi uygulandığı ve uygulanması gerektiği hususunda bir çekişme bulunmaması nedeniyle- taraflar arasındaki sigorta sözleşmesi kapsamında sigorta limiti dahilinde bakiye pert bedelini ödemekle yükümlü olacağı, bu kapsamda somut olayda değerlendirildiğinde 02/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle değerinin 715.000,00 TL olduğu, aracın sovtaj değeri ve davalı tarafından ödenen pert bedeli 213.400,00 TL düşüldüğünde davacının bakiye 186.600,00 TL bakiye pert bedeli alacağının bulunduğu, davalının bu miktar yönünden de 16/06/2022 tarihinde (ibraname başlıklı makbuz hükmündeki belgenin imzalandığı tarih) temerrüte düştüğü ancak davacının temerrüt faizi talebinin 17/10/2022 tarihinden itibaren olduğu, mahkememizce talebi aşar nitelikte hüküm kurulamayacağı, tarafların tacir olması nedeniyle alacağa ticari faiz uygulanacağı kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, bakiye pert bedeline ilişkin 186.600,00 TL sigorta tazminatının 17/10/2022 gününden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (186.600,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 12.746,64 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 80,70 TL peşin harç ve 3.187,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 9.478,94 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 172,90 TL dava açma masrafı, 3.187,00 ıslah harcı ve 1.605,00 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 4.964,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (186.600,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 28.990,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile———- Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/09/2023