Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/982 E. 2023/446 K. 18.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/982
KARAR NO : 2023/446

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2022
KARAR TARİHİ : 18/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının dava dışı — şirketinde çalıştığını, iş akdinin haklı ve geçerli nedene dayanmaksızın feshinden dolayı işçilik alacağının tahsili için açmış olduğu davanın lehine sonuçlandığını, ancak dava dışı bu şirketten tahsilat yapılamadığını, bu şirket ortaklarının faaliyetlerine davalı şirketler üzerinden devam ettiklerini, tüzel kişilik perdesinin aralanması ile davalıların davacı tarafça icraya konulan alacaktan müştereken ve müteselsilen borçlu olduklarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalı —vekili cevap dilekçesinde özetle; 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’na göre, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvuru dava şartı olduğunu, davacı tarafça, davalı müvekkilim —- aleyhine açılan iş bu davada, yasal zorunluluk olan arabuluculuk şartı yerine getirilmediğini, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, davalı şirketin diğer davalı şirketten ayrı tüzel kişiliği olduğunu, ayrı işletmeler olduğunu, her iki işletmenin, kuruluş tarihi, adresleri, ortakları, ortaklık yapıları, faaliyet alanları, yöneticileri farklı olduğunu, davalı şirketin bazı ortaklarının, geçmiş dönemlerde, diğer davalı —-Kooperatifi üyesi olmuş olmalarının her iki tüzel kişilik arasında organik bağ olduğu anlamına gelmediğini, Davalı müvekkilim—-ortaklarının, ortak oldukları başkaca şirketler, kendilerine ait şirketler veya üyesi olabilecekleri başkaca kooperatifler de olabileceklerini, Aynı durum, diğer davalı —- Pazarlama Kooperatifi üyeleri içinde geçerli olup, bu husus hayatın olağan akışına uygun, ticari hayatta olabilecek, bir durum olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.

Davalı —-Kooperatifi vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle asal zorunluluk olan arabuluculuk şartı yerine getirilmediğini, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, diğer yandan husumet yönüyle itirazlarının bulunduğunu, dava dışı — şirketi ile aralarında ticari ilişkiden kaynaklı alacğı bulunduğunu, ortaklık yapısının şirket yetkililirinin ve yönetim kurulu üyelerinin farklı olduğunu, farklı iş kollarında faaliyet gösterdiklerini, ayrı tüzel kişilikleri bulunduğunu, yine adreslerinin ve kuruluş tarihlerinin de aynı olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.

DELİLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Davacının —- Şirketinde işçi olarak çalıştığı döneme ilişkin alacağını borçlu şirketin faaliyetine davalılar aracığıyla devam etmekte bulunduğu iddiasıyla alacağın davalılardan tahsili talebine ilişkin dava açtığı,İş mahkemesince verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi neticesinde, davanın mahkememize tevzi olduğu,Davacı vekilince dava dilekçesine yönelik ıslah dilekçesi sunulduğu, dilekçede Davalı —- kayıtlı olduğu tespit edilen — Müdürlüğü — nolu taşınmaza ve davalı şirketler adına kayıtlı bulunan menkul ve ggayri menkul mal varlıkları ve de üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına İİK m.259 ve 281. gereği teminatsız olarak—- İcra Müdürlüğünün —– Sayılı Dosyasından İnfaz Edilmek Üzere Şimdilik Dava Değeri Olan 92.610,08 TL üzerinden İhtiyati Haciz Kararı Verilmesini ve Davanın kabulü ile davacı alacaklı için —. İcra Müdürlüğünün —- Sayılı dosyasına davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu ve borçlu olduklarının tespitini ve de — İcra Müdürlüğünün —- Sayılı dosyasına borçlu olarak kaydedilmesinin kabulünü talep ettiği anlaşılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı 5/A- (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) maddesi “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” hükmünü düzenlemiştir.Davacı vekili, dava dışı —- Şirketinden olan işçilik alacağını —-. İcra Müdürlüğünün —-. Sayılı dosyasından takibe koyduğu ve tahsil edemediğinden, —- İcra Müdürlüğünün —- Sayılı dosyasına davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu ve borçlu olduklarının tespitini ve de para alacağının tahsilini talep ettiği iş bu davada dava şartı olan arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşılmakla, bu sebeple zorunlu arabuluculuk koşulu yerine getirilmediğinden dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 179,90 TL harcın davacı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3- Davalı —- Kooperatifi tarafından yapılan 150,00 TL yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile Davalı —-Kooperatifine verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı — Kooperatifi vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile ilgili davalıya verilmesine,
6-Dosyada arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı —- Kooperatif vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.