Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/884 E. 2023/179 K. 03.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/884 Esas
KARAR NO : 2023/179

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 03/11/2022
KARAR TARİHİ : 01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin,—- sözleşmesinin tarafı olan—- —-inşaatı kaba halde bırakıp devam ettirmediğini, sözleşmeye aykırı davrandığından, sözleşmeden kaynaklanan eksik ifa işlerinin ve bedellerinin tahsili için ihyası istenen müteahhit şirketi hasım göstererek —- sayılı dosya ile— tescili davası açtığını, ancak ——– terkin edildiğini yargılamada öğrendiklerini, Asliye hukuk mahkemesinde açılan davada taraf teşkilinin sağlanması açısından —– tarihli celsede, işbu davayı açmak için mehil verildiğini, İşbu davada ihyasını istedikleri———-terkin edilmeden önceki merkez adresinin—– olduğunu,—–tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiğini, şirketin terkin öncesinde — —- başkanı … olduğunu, davayı kendisine yöneltme gereğinin hasıl olduğunu, —-sona erdirilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerektiğini, eğer tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik — silinse bile, tüzel kişiliğin sona erdiğinin kabulünün olanaksız olduğunu, ”TTK 547 maddesi’nin 1.fıkrasında “tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, —- üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.” denilmek suretiyle alacaklıların şirketin ihyasını talep edebileceğini düzenlendiğini, ek tasfiyenin kapanmış olmasına rağmen hala alınması zorunlu ek tedbirlere gereksinim duyulması halinde söz konusu olabildiğini, bu hüküm bağlamında şirketin yeniden sicile kaydedilmesini ve ek tasfiye yapılmasını zorunlu kılabilecek durumların TTK 547.maddenin gerekçesinde açıkça belirtildiğini, buna göre; “Şirketin yararına sonuç doğuracak bir davanın açılması, şirketin bir davada davalı olarak bulunması veya aleyhine icra takibi yapılması söz konusu” ise —- kararında—– alacakların depo edilmemiş olduğu gerekçesiyle, alacaklıların alacaklarını alabilmesi için TTK 547. maddesi gereği davalı ———– tescili talebi yerinde görülerek, davanın kabulü —– sayılı icra takip dosyalarının yürütülüp sonuçlandırılması ve infazı işlemleri ile ilgili ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere,—– numarasında kayıtlı davalı —————— TTK. 547. maddesi uyarınca yeniden——tesciline, ek tasfiye işlemlerinin önceki —- tarafından yapılmasına karar verilmiştir.Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı —– bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, ……….. oybirliğiyle karar verildi.” “Dava, TTK’nın Geçiçi 7. maddesi uyarınca ——— terkin edilen şirketin ihyası istemine dair olup, mahkemece davanın kabulüyle şirket tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmiştir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547/2. maddesi “Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için —-veya yeni bir veya birkaç kişiyi —–olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü haiz olup, mahkemece, şirketin ihyasına karar verilmesinin yanı sıra 6102 Sayılı TTK’nın 547/2. maddesi uyarınca —- atanması ile tescil ve ilanı gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. —— hükmünde de değinildiği üzere şirketin tasfiye/ek tasfiyesi için karar vererek şirketle ile ilgili işlemlerin yapılabilmesi için yeni bir veya birkaç kişiyi —– olarak atayarak tescil ve ilan edilmesini, dolayısıyla gerek kanunun lafzında gerekse Yargıtay kararlarından görüldüğü üzere tasfiye işlemlerinin eksik olması halinde şirketin ihyasının mahkemeden talep edileceği açık olup somut olayda da sicilden terkin edilen şirketin ifa eksikliği ise derdest davada arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilebilmesi ve alacaklı mağdur müvekkilin tapu iptal ve tescil davasını yürütebilmesi için zorunlu dava arkadaşı olan şirketin ihyası gerektiğini, değinilen nedenler ve mahkememizce re’sen dikkate alınacak sebepler çerçevesinde; ….—–sicilinde kayıtlı —– kişiliğinin ihyasını ve —— yeniden tescil ve ilanına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı … vekilinin tarihli cevap dilekçesinde özetle; ———- bırakıp devam ettirmediğini, sözleşmeye aykırı davrandığından, sözleşmeden kaynaklanan eksik ifa işlerinin ve bedellerinin tahsili için ——— —– sayılı dosya ile —–davası açıldığını, ancak —– terkin edildiğini yargılamada öğrendiğini, Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada taraf teşkilinin sağlanması——–ihya davası açmak üzere taraflarına mehil verildiğini, şirketin terkin öncesinde —- —-…. olduğundan davayı kendisine yöneltme gereği hasıl olduğunu iddia ederek, ….———- kişiliğinin ihyasına ve —–yeniden tescil ve ilanına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını, davacının dava dilekçesinin müvekkile tebliğ edilmese üzerine, müvekkilimiz davacı tarafından —- sayılı dosyasından—- Tapu İptali ve tescili davası açıldığını öğrendiğini, Davalı müvekkil —— sayılı dosyayı incelemiş ve bir kısım evrakın suretini aldığını,——– dosyasında, davacının maliki ——- ilişkin —— düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ve—– akdedildiğini, daha sonra da ——— —- nolu düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ve—- sözleşmesi akdedildiğini,—- kurulduğunu, bilindiği ———- eşi olduğunu, ——- uzun yıllardan—– danışmanlığı işi yaptığını, müvekkiline müşterilerinden biri tarafından—- konusunda uygun bir teklifin gelmesi üzerine, müvekkilin de inşaat yapmak üzere şirket kurma kararı aldığını, müvekkilin hatırlamadığı bir tarihte kendisini —- satım işlerinden tanıdığı —- karşılaştığını, aralarında geçen sohbet esnasında, — yapmak için şirket kuracağından bahsettiğini,—– duyması üzerine, müvekkiline hazır kurulmuş bir firma olduğunu bu firmayı devralması halinde yeni bir şirket kurmasına gerek kalmadan inşaat yapabileceğini beyan ettiğini, müvekkilinin, bu teklifin akabinde, bir süre düşündükten sonra —- tarihinde—–devraldığını, müvekkilinin ———- devraldıktan sonra, müşterisi ile kat karşılığı —- imzalamış ve bu binayı inşaa ettiğini, bu inşaatın bitmesinden sonra şirkete bir ihtiyacı kalmadığından ——— işlemlerini başlattığını, bu hususun —– tarihlerinde, şirket alacaklılarına ellerindeki belgeler —— bulunan ——- müracaat etmeleri ——– edildiğini, ancak bu ilanlardan sonra —–olduğunu iddia eden veya müracaat eden olmadığını,——işlemlerinin tamamlanması üzerine de——- tarihinde şirket kapanışı yapıldığını, müvekkiline iş bu davanın açılması ve dava dilekçesinin —- kendisine tebliğ edilmesi üzerine, davacı —– düzenleme şeklinde taşınmaz —-sözleşmesi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdettiğini öğrendiğini, müvekkilin — tarihinde —-yetkili ve ortağı olan —- tarafından müvekkilimize bu sözleşmeden bahsedilmediğini, bu konuda kendisine ne bilgi ne de evrak verilmediğini, davacı tarafından —- tarihinde, müvekkilimizin——— tarihinden sonra açılmışdığını, davanın açılmasında herhangi bir kusuru bulunmayan müvekkilin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını, açıklanan nedenlerle iş bu davanın açılmasında hiçbir kusuru olmayan müvekkil aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
—- Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacısının …, davalılarından birinin de ——–olduğu görülmüştür.
…— cevap yazısında; dava konusu şirketin tasfiyesinin sona erdiği 02/08/2021 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiğinin bildirildiği görülmüştür.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Dava; tasfiyesi tamamlanarak sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
TTK’nun 547. maddesinde; Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, —-, ——-üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için——– atayacağı düzenlenmiştir.
Şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir. Dosya arasına celbedilen—–incelenmesinde şirketin tasfiyesinin sona erdiği —- tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği, şirketin tasfiyesinden sonra aleyhinde——-sayılı dosyasıyla dava açıldığı, dava terkinden sonra açılmış olsada alacağın terkinden evvel doğduğu davanın sonlandırılabilmesi için ihya talebinde hukuki yararın bulunduğu anlaşılmaktadır.
H.M.K.’nın 326-(1) maddesi uyarınca; kanunda yazılı haller dışında, yargı giderleri davada haksız çıkan taraftan alınmasına karar verilir. Tasfiye sürecinde tasfiyenin eksiksiz yapılmasından —— sorumludur. Davacı taraf, ———- tarihli noter satış evrakına dayanmaktadır. Davalı ——– devraldığından satıştan haberi olmaması normaldir. Bu suretle HMK 326 maddesi gereğince yargılama giderinden davalılar sorumlu tutulamaz.
TTK’nın 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜ K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)Davanın KABULÜ ile,
…—- numarasında sicile kayıtlı —— tasfiye sonucu terkin edilen ——— sayılı dosyası ve bu dosyada verilecek kararın infazı ile sınırlı olarak İHYASINA,
2)Kararın …———- EDİLMESİNE,
3)Şirketin ——— şirkete —- atanmasına, —- şirketin eski —-olduğu anlaşıldığından ücret takdirine yer olmadığına,
4)Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 179,90 TL karar harcının davacı tarafından yatırılan peşin harç olan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
5)Davacı tarafından sarf edilen 70,00 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına ve davalılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6)Dosyada arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı …— yüzlerine karşı, davalı … —-yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.