Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/788 Esas
KARAR NO : 2023/421
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2022
KARAR TARİHİ : 11/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin taşıma sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalıya akdi bir ilişkiye dayalı olarak personel taşımacılığı hizmeti verdiğini ve faturalar düzenlediğini, faturalarda borçlu tarafın davalı olduğunun açık olduğunu, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine —–İcra Müdürlüğü’nün—— Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davaya konu icra takibine dayanak olarak bildirdiği belgelerin taraflarına tebliğ edilmediğini, müvekkili şirketin iddia edildiği gibi kötü niyetli olmadığını, tebliğ edilen ödeme emriyle bildirilen, kaynağı belirsiz borçta bahsi geçen miktarın haksız olması sebebi ile itirazda bulunulduğunu, davacı tarafın uyuşmazlığa ilişkin sunduğu faturaların iddia edilen hususun ispatı için yeterli olmadığını, faturanın yalnızca bir hukuki ilişkinin varlığı hususunu ihtiva ettiğini, bu hizmet karşılığında hizmet bedelinin ödenip ödenmediği hususunu göstermediğini, müvekkilinin takipte alacaklı görünen tarafa takipte anılan miktar kadar borcunun bulunmadığını beyanla, davanın reddine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibariyle davacı tarafça faturalara dayalı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Davaya konu—–İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı icra dosyası Uyap üzerinden mahkememiz dosyası içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından dosyamız davalısı aleyhine 155.862,24-TL alacağın reeskont avans faiziyle tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi gösterir davalı yana ait 2022 yılı BA formları ilgili vergi dairesinden celp edilmiştir.
Tarafların defter ve kayıtlarının incelenmesi amacıyla dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi 09/09/2022 tarihli raporunda özetle: ”davacı tarafından incelemeye sunulan 2021-2022 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin ticari defter kayıtları incelendiğinde, cari hesap olarak davalıya 327.060.37 TL tutarında fatura düzenlediği, 171.198.13 TL tutarında ödeme aldığı ve 29.08.2022 icra takip tarihi itibariyle davalıdan 155.862.24 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin inceleme günü gelmediği ve yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı, taraflar arasında 02.08.2021 tarihinde bir yıl süreli Personel Taşımacılığı sözleşmesi düzenlendiği, davacının icra takibine konu ettiği 6 adet fatura incelendiğinde 28.02.2022 tarih —–nolu 1.486.73 TL ve 18.05.2022 tarih ——- nolu 9.583.95 TL tutarındaki faturaların vade farkı faturası olduğu, sözleşmede vade farkı düzenlenmesine dönük bir madde olmamakla birlikte davacının davalı adına 10.11.2021 tarihinde 2.338.03 TL, 31.12.2021 tarihinde 1.077.02 TL ve 10,02.2022 tarihinde 692.67 TL vade farkı faturaları düzenlediği görülmüş olup geç ödemelerde davacı tarafından vade farkı faturası düzenlendiği ve vade farkı faturalarının davalının kabulünde olduğu kanaati edinildiği, —– Vergi Dairesi Müdüğürlüğünden celp edilen davalı şirket BA formunda, davacı tarafından 2022 yılında adına düzenlediği vade faturaları dâhil 9 adet KDV hariç 185.202.62 TL tutarındaki tüm faturaları bildirim konusu yaptığı görüldüğü, dava konusu faturaların davalının kayıtlarında bulunduğunun anlaşıldığını, dosya içerisinde davalının, dava konusu faturalara itiraz ettiğine dair bir belge mevcut olmadığı ”yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.Tanzim edilen rapor taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı davacı yan beyan dilekçesi sunmuş, davalı yan ise itiraz dilekçesi sunarak davaya konu faturaların toplam tutarı 155.862,24 TL’den 5 adet vade farkı faturası toplamı 15.178,40-TL ‘nin mahsubunu talep etmiştir.
Davacı ve davalı arasında 2021 yılında düzenlenen Personel Taşımacılığı Sözleşmesine dayalı ticari ilişki mevcut olup, vade farkı uygulanacağına ilişkin sözleşmede hüküm olmadığı anlaşılmakta ise de davacı tarafından düzenlenen vade farkı faturaları, davalı tarafça bağlı bulunduğu vergi dairesine de bildirilmek suretiyle kayıtlarına işlenmiş, fatura içeriği kabul edilmiş durumdadır. Basiretli davranma yükümlülüğü bulunan, tacir olan davalı yan, davacı tarafından gönderilen vade farkı konulu elektronik faturaları süresi içerisinde itiraz etmeyerek kayıtlarına almıştır. Davalı yan sistem üzerinden davacı tarafça tarafına temel fatura olarak gönderilen vade farkı faturalarına sistem üzerinden itiraz edilemediğinden bahisle kayıtlara alındığını iddia etmiş ise de sonrasında vade farkı faturaları için gecikmiş iade faturası düzenleyerek muhasebe kayıtlarını düzeltme yoluna gitmediğinden mahkememizce itirazlarına itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu bir bütünlük içerisinde değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında hizmet alım ilişkisinin olduğu, yapılan bilirkişi incelemesine göre davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, kendi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalının usulüne uygun ihtara rağmen ticari defterlerini inceleme günü sunmadığı ancak davalı tarafından dava konusu faturaların BA formlarında bildirilmiş olduğunun belirlendiği, HMK 222. maddesi gereğince davalı tarafın defterlerini sunmaması ve davacı defterlerininde usulüne uygun tutulması nedeniyle davacı defterlerindeki kayıtların esas alınması gerektiği, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalıdan 155.862,24 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile takibin aynen devamına karar verilmiş, alacak faturaya dayalı likit ve belirli olduğundan %20 icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının —– İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptaline, takibin aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirli olduğundan asıl alacağın %20’sine tekabül eden 31.172,44 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekl 10.646,95-TL harcın, davacı tarafından yatırılan 1.882,43-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 8.764,52-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.882,43-TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 1.581,00-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı vekili lehine AAÜT göre hesaplanan 24.379,34-TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca—— bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.