Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/710 E. 2023/42 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/710 Esas
KARAR NO : 2023/42

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2022
KARAR TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davalı —- numaralı tesisatın bulunduğu —-adresindeki iş yerinde kaçak elektrik tükettiğini, bu durumun davacı kurumca tespit edilerek, müvekkil şirketin ilgili ekipler tarafından—- kullanım yerinde tahliye nedeniyle kesme ve mühürleme tutanağı tutarak— tesisatın elektriğini kesip ——–, —- yönetmeliğinin kaçak elektrik tüketenlere uygulanacak tarife gereğince davalının tükettiği elektrik bedeli ——olduğu, ayrıcı bu bedelin takip tarihine kadarki gecikme zammı —– olduğu, alacakların tahsili için —– esas sayılı dosyasına takibe koyduğu, davalının takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu beyan ederek, davalının yaptığı itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini vekaleten talep etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Dava dilekçesi ve tensip zabtının davalıya tebliğ edildiği ancak davalı vekilince dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, Kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra açılmıştır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre; bir davanın ticari dava sayılması için, uyuşmazlık konusu işin, taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. Yine, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir.
6335 Sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemeleri’nce görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir.
Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olduğundan re’sen incelenir.
Somut olay değerlendirildiğinde;Davacı şirketçe davalı hakkında—- elektrik tespit tutanağı düzenlenmiştir. Kaçak elektrik tespit tutanaklarında ———- Davalı hakkında yapılan araştırmada davalının tacir olmadığı anlaşılmakla, dava ticari dava değildir. Davada genel mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan Mahkememizin görevsiz olması nedeni ile HMK 114/1-c delaletiyle 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine dosyanın —-Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsiz olması nedeni ile HMK 114/1-c delaletiyle 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden REDDİNE,
2-HMK 20 md.ye göre kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haflatık süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli ve yetkili —- ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı asilin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.