Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/705 E. 2023/623 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/705 Esas
KARAR NO:2023/623
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/09/2022
KARAR TARİHİ:04/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davanın görevli ve yetkili mahkemede açıldığını, davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan ——— tarihinde hasarlandığını, davalının sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimselerin kastı dışında kusurları ile meydana gelen zararlardan sorumlu olduğunu, hasar alan parçaların tespiti ile hasar bedelinin tespiti için ekspertiz raporu alınarak 354,00 TL ödendiğini, sigortacı hasar ihbarı üzerine talep ettiği belgelerin kendisine eksiksiz olarak verilmesi ve zararın eksper vasıtasıyla tespiti kararlaştırılmış ise eksper raporunun tesliminden itibaren en geç 10 iş günü içinde genel ve özel şartlar kapsamında gerekli incelemeleri tamamlamak ve ödemeye engel bir durumun bulunmaması halinde tazminat miktarını tespit edip sigortalıya ödemek zorunda olduğunu, tazminat ödeme borcu her halde hasarın ihbarından itibaren 45 gün sonra muaccel olacağını, davalı sigorta şirketine 21/03/202 tarihinde başvuru yapıldığını, davalı tarafından ödeme yapılmadığını iddia ederek; talep edilebilecek miktarın bilirkişi marifetiyle tespit ettirilmesini, alacak miktarının daha sonra arttırılmak üzere şimdilik 250,00 TL ödenmeyen hasar bedelinin ve 354,00 TL ekspertiz masrafının poliçe limitleri dahilinde davalı şirketin temerrüt tarihi olan 5/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin poliçe kapsamında müvekkilinin kusuru oranında sorumluluğu bulunduğunu, dava eklerinin taraflarına tebliğini, dava konusu talebin belirsiz alacak/kısmi dava koşullarını taşımadığını, davacı tarafından dava öncesinde hasar bedeli tespiti yapıldığını, tutarın belirlendiğini, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkiline usulüne uygun başvuru yapılmadığını, müvekkili ile davacı arasında tüm ——- imzalandığını, poliçenin————–yer aldığını, davacı tarafından dosyaya sunulan evrakın araçta meydana gelen hasar tutarını kanıtlar nitelikte olmadığını, müvekkili şirketin araç hasarı eksper incelemesi yapması amacıyla gerekli evrakı iletmeyen davacının keyfi olarak ekspertiz incelemesi yaptırılarak ekspertiz ücreti talep etmesinin makul gider olarak kabul edilmesi mümkün olmadığını savunarak; davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddini, davanın usulden ve esastan reddini, aleyhe hüküm kurulması halinde dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE :
——, —- ——— müzekkereler yazıldığı görüldü. Mahkememizce alınan 16/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Yukarıdaki değerlendirmeler çerçevesinde dosya kapsamı dikkate alındığında davaya konu olan hasar tazminatında 10.11.2021 hasar tarihini kapsayan —- Mevcut olduğu, sigorta şirketi ve davalı sigortalı arasında düzenlendiği, Hasar tarihi olan 10.11.2021 *de poliçenin yürürlükte olduğu,
Davacı sigortalının hasar yaşandığında neler yapması gerektiği, ve sigortalı olarak yükümlülüklerini neden zamanında yerine getirmediği anlaşılmadığı,Kaza tespit tutanağının düzenlenmesi, Ehliyet ve alkol durumu incelendiğinde herhangi bir olumsuz bir duruma rastlanmadığı,Yukarıda açıklanan hususların dikkate alınması sureti ile bu belgeler üzerinde yapmış olduğumuz incelemeler neticesinde, kim tarafından ve hangi tarihte yapılmış incelemeye istinaden düzenlendiği anlaşılamayan “Hasar Ekspertiz Raporu Bilirkişi Mütalaası’nda” açıklanan ve değerlendirilen, hasar onarım bedellerinin, gerek yeni temin edilmesi öngörülen 8 kalem parça ve malzeme bedellerinin, gerekse tüm onarım işçilik bedellerinin, o tarihteki normal piyasa rayiçlerine uygun değerlerde olduğu, sonuçta, (KDV dahil) 28.439,38 TL; olarak hesaplanan hasar onarım bedelinin makul, yeterli ve geçerli miktarda olduğu,
Hasar alan parçaların tespiti ile hasar bedelinin tespiti için ekspertiz raporu için 354,00-TL ekspertiz ücretinin yerinde olduğu” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davacının maliki olduğu —– plakalı aracın karıştığı 10/11/2021 tarihli trafik kazası nedeniyle davalının davacıya 31/01/2021 başlangıç ve —– bitiş tarihli —– numaralı kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak (belirsiz alacak olarak) hasar bedeli ve 354,00 TL ekspertiz masrafından oluşan maddi tazminat talebini içerir eda davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1427. Maddesi uyarınca “(1) Aynen tazmine ilişkin sözleşme yoksa sigorta tazminatı nakden ödenir. (2) Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur. Can sigortaları için bu süre onbeş gündür. Sigortacıya yüklenemeyen bir kusurdan dolayı inceleme gecikmiş ise süre işlemez. (3) Araştırmalar, 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan başlayarak üç ay içinde tamamlanamamışsa; sigortacı, tazminattan veya bedelden mahsup edilmek üzere, tarafların mutabakatı veya anlaşmazlık hâlinde mahkemece yaptırılacak ön ekspertiz sonucuna göre süratle tespit edilecek hasar miktarının veya bedelin en az yüzde ellisini avans olarak öder. (4) Borç muaccel olunca, sigortacı ihtara gerek kalmaksızın temerrüde düşer. (…)”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1446. Maddesi uyarınca “(1) Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiğini öğrenince durumu gecikmeksizin sigortacıya bildirir. (2) Rizikonun gerçekleştiğine ilişkin bildirimin yapılmaması veya geç yapılması, ödenecek tazminatta veya bedelde artışa neden olmuşsa, kusurun ağırlığına göre, tazminattan veya bedelden indirim yoluna gidilir. (3) Sigortacı rizikonun gerçekleştiğini daha önce fiilen öğrenmişse, ikinci fıkra hükmünden yararlanamaz.”Dosyadaki delillerin incelenmesi neticesinde davacının davalı sigorta şirketine başvurusunun 21/03/2022 tarihinde ulaşmış olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın davacının maliki olduğu ——– plakalı aracın karıştığı 10/11/2021 tarihli trafik kazası nedeniyle davalının davacıya 31/01/2021 başlangıç ve ——bitiş tarihli—— numaralı kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak (belirsiz alacak olarak) hasar bedeli ve 354,00 TL ekspertiz masrafından oluşan maddi tazminat talebini içerir eda davası olduğu, rizikonun 10/11/2021 tarihinde sigorta sözleşmesi süresi içerisinde gerçekleştiği, bu sebeple bu müddet içinde gerçekleşen rizikodan davalının sorumlu olacağı, yine davacının davalı sigortacıya derhal bildirim yapmamış olmasının davalının sigorta tazminatı ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı, yalnızca geç bildirimin tazminatta artışa neden olmuşsa kusurun ağırlığına göre tazminattan indirim yoluna gidilebileceği, somut olayda ise zararın kaza tarihindeki maddi hasara ve ekspertiz ücretine ilişkin olması nedeniyle geç bildirim yapılmasının zararın miktarını artırmasından söz edilemeyeceği, bu sebeple davalının rizikonun geç bildirilmesine rağmen tazminat ödemekle yükümlü olduğu, bu kapsamda mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacının aracında kaza tarihi itibariyle 28.439,38 TL olduğu, yine davalının davacının sarf ettiği (kendisinin sarf etmediği) eksper ücretinden de maddi zarar kalemi olarak sorumlu olacağı, araçta meydana gelen maddi zarar yönünden temerrütün taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre bildirimden 10 iş günü sonra 05/04/2022 tarihinde gerçekleştiği, davacının dava ve ıslah dilekçesinde 05/04/2021 tarihinden itibaren faiz talep edildiği görülmekle mahkememizce bu konuda maddi hata bulunduğu kanaatine varıldığı, yine eksper ücreti yönünden davalının temerrüte düşürüldüğüne dair bir delil bulunmaması nedeniyle faizin bu alacak yönünden dava tarihinden itibaren işleyeceği, davacının tacir olduğuna yönelik dosyada bir delil bulunmaması ve davacı yönünden işin ticari iş sayılamayacağı kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, 28.439,00 TL hasar bedeline ilişkin maddi tazminatın 05/04/2022 tarihinden ve 354,00 TL eskpertiz ücretine ilişkin maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (28.793,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 1.966,84 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 80,70 TL peşin harç ve 482,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 1.404,14 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 172,90 TL dava açma masrafı, 25,60 TL vekalet harcı, 482,00 TL tamamlama harcı ve 4.142,00 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 4.822,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (28.793,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ————— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/07/2023