Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/665 E. 2023/217 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/665 Esas
KARAR NO : 2023/217

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/09/2022
KARAR TARİHİ : 09/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkil sigorta şirketi tarafından 20.02.2021 ile 20.02.2022 tarihleri arasında sigortalı —–adına —-plakalı araç için—–numaralı Kasko Sigorta Poliçesi düzenlendiğini, 27.04.2021 tarihinde davalı ——Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortaladığı ——-plakalı aracın kusuru ile meydana gelen kazada sigortalı araç hasara uğradığını, bu hasara ilişkin olarak müvekkil sigorta şirketi tarafından sigortalısına 1.028,00 TL hasar ödemesi yapıldığını, müvekkil tarafından oluşan hasarla ilgili rücu ihtarı davalıya gönderildiğini, davalı tarafça 703,52 TL ödeme yapıldığını, 324,48 TL ödenmediğini, rücu alacağın tahsili amacıyla davalı —– aleyhine —— Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini,——-Esas sayılı icra takibi durdurulduğunu iddia ederek; izah edilen ve re’sen takdir edilecek nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla; borçlunun ——–Esas numaralı takibine yaptığı itirazının iptali, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, 27.04.2021 tarihinde davacı nezdinde Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan ——plakalı aracın, müvekkil şirkette—— poliçe numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı —— plakalı aracın kaza yaptığını, meydana gelen hasara ilişkin olarak müvekkil şirket sigortalısına ikame ettiği ——–Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali davası olduğunu, şirkete yapılan başvuru üzerine ——- Nolu dosya açıldığını, şirket tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesi neticesinde davacı şirkete 703,52 TL ödeme yapıldığını savunarak; davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
—— İcra Dairesi’ne müzekkere yazıldığı anlaşıldı.
Mahkememizce aldırılan 21/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“A)——- Plakalı aracın Sürücüsü: 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğin ilgili bentlerinde açıklanan hükümler gereği, trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın oluşumunda etkenlik arz eti
8/8 ORANINDA %100 KUSURLU OLDUĞU,
B-) ——– Plakalı aracın sürücüsü: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı yönetmelikte belirtilen sürücülerin uyması zorunlu kurallara riayet ettiği bu kazanın oluşumunda alabileceği herhangi bir tedbir ve önlem bulunmadığından kendisine kusur izafe edilmesinin uygun görülmediği ve kazanın meydana gelişinde ATEL KABİL KUSURU bulunmadığı,
C-) 27.04.2021 tarihinde meydana gelen kaza da Trafik kazası tespit tutanağındaki bilgiler ve dosya içeriğinde bulunan——- plakalı araca ait hasar bilgilerinin, ——-plakalı araç üzerinde oluşan hasarlı parçalar ile uyumlu olduğu,
D-) Bu bilgiler dâhilinde —— plakalı—— marka, —–tipi, —— model araçta oluşan Hasar Bedeli için, derdest davaya konu ettiği ve davalının tazmin etmesini istediği toplam zararının, “ayrıntıları yukarıda açıklanan nedenlerle:
Hasar Bedeli = 1.028,75 TL olduğu,
Davalı tarafından 28.09.2021 tarihli 703,52 TL tutarlı ——-ödeme dekontu ile davacı tarafa ödeme yaptığı dosya içeriğinde mevcut olması ile:
Bakiye Tutar: 1.028,75 TL- 703,52 TL=325,23 TL olarak hesap edilmiş” hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle sigortalısına hasar bedelinden kaynaklı sigorta tazminatı ödeyen davacı sigorta şirketinin TTK 1472 uyarınca kusurlu şahsın zmms sigortacısına karşı rücuen tazminat alacağına dayalı başlattığı takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Dava konusu olay davacıya 20.02.2021 ile 20.02.2022 tarihleri arasında geçerli olmak üzere, dava dışı sigortalı —–adına, —–numaralı Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı —— plakalı araç ile davalı sigorta şirketine—–numaralı ZMMS poliçesi kapsamında sigortalı——plakalı aracın karıştığı 24/07/2021 tarihli trafik kazasıdır.Davacı tarafından dava dışı sigortalısına 1.028,00 TL maddi hasardan kaynaklı sigorta tazminatı ödendiği görülmüştür. ——. İcra Dairesi’nin——– Esas sayılı takibi incelendiğinde, takibe 324,48 TL asıl alacak ve 11.47 TL faiz olmak üzere toplam 335,95 TL alacağın konu edildiği görülmüştür.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi uyarınca “(1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.(…)”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473/1 maddesi uyarınca “Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1478 maddesi uyarınca “(1) Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.”Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi uyarınca “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.”Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesi uyarınca “Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.”Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesi uyarınca “(1)Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda öngörülen usul ve esaslara tabidir. (——-) Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın trafik kazası nedeniyle sigortalısına hasar bedelinden kaynaklı sigorta tazminatı ödeyen davacı sigorta şirketinin TTK 1472 uyarınca kusurlu şahsın zmms sigortacısına karşı rücuen tazminat alacağına dayalı başlattığı takibe vaki itirazın iptali davası olduğu, dava sebebi olayın davacının kasko sigortacısı olduğu ——plakalı araç ile davalının zmms sigortacısı olduğu——-plakalı aracın karıştığı 24/07/2021 tarihli trafik kazası olduğu, davacının dava dışı sigortalısına ödeme yaparak TTK 1472 uyarınca hukuken sigortalısının yerine geçtiği (halef olduğu), bu sebeple——- plakalı aracın zmms sigortacısı olan davalıya dava açmakta aktif husumetinin bulunduğu, davacının dava açılmadan önce KTK 97 uyarınca davalıya başvuru yaptığı, davalı tarafından kısmen ödemede de bulunulduğu, özel dava şartının somut olayda yerine getirildiği, mahkememizce alınan 21/02/2023 tarihli bilirkişi raporu dikkate alındığında, davalının sigortalısı olan ——–plakalı araç sürücüsünün olayın ve zararın gerçekleşmesinde tamamen kusurlu olduğu ve zarar miktarının yapılan ödeme de dikkate alındığında 325,23 TL olduğu, yine davalının 06/09/2021 başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası temerrüte düştüğü, bu sebeple takip tarihi itibariyle takipte talep edilen faiz miktarının (ve türü ve oranının) da hukuka uygun olduğu, bu sebeple itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, alacağın varlığı ve miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden likit olmadığı, bu sebeple icra inkar tazminatının şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, davalı borçlunun ——-Esas sayılı takibine yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (335,95 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 172,90 TL dava açma masrafı ve 1.089,50 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 1.262,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
7-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (335,95 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan 335,95 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.