Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/661 E. 2023/571 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/171 Esas
KARAR NO: 2023/660
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 21/05/2015
KARAR TARİHİ: 11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Bankanın —– şubesi ile davalı —- arasında —– gereği asıl borçlu lehine kredi kullandırılmış olduğu, işbu krediye diğer davalı——kefil olduğunu, Kredi borcunun ödenmemesi üzerine ——– ihtarname ile hesap kesilerek tazmin edilen teminat mektubundan borçlu olunan 3.523,04 TL nakdi alacağın ile üç adet çek için banka taahhüt tutan 1.980.TL nın faiz getirmeyen bir hesapta 24 saat içinde depo edilmesinin bildirildiğini, İhtara rağmen borç ödenmeyince alacağın tahsili amacıyla davalı – borçlular hakkında ———-sayılı dosyası ile 29.09.2014 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını,ancak davalıların borca ve takibe itiraz ettiklerini, Fazlaya dair talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile davalının borca, faize ve sair kalemlere yönelik itirazın iptaline, takibin devamına, ve borcun %20’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesi iddia ve talep olunmuştur.

SAVUNMA:Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı bankada ——— numaralı iki mevduat hesabı bulunduğunu, davacı bankadan herhangi bir nakit kredi alınmadığını, olmayan bir krediye kefalet sözkonusu olmayacağını, ancak asıl borçlu ——- lehine ve —–hitaben 7.000 TL lık teminat mektubu alındığını, müvekkili — alacaklı bankaya yukarıdaki mevduat hesaplarından mektup bedelleri ile masrafları kadar nakit blokajında bulunduğunu, bu nedenle teminat mektubu bedelinin buradan ödenmiş olduğunu, teminat mektubunun 3.476,96 TL lık kısmının ödendiğini bakiye 3.523,04 TL sının ise çözülmediğini, öte yandan 1.980 TL lık çek bedellerinin ödenmediğini, bundan dolayı banka talebinin yerinde olmadığını, ileri sürmek suretiyle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;Dava,——– kapsamında doğan nakdi ve gayri nakdi alacağın tahsili için kefiller aleyhine başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.—— neticeten; “İlk derece mahkemesince mevcut bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler giderilmeden, ikinci rapora neden itibar edilmiş olduğu gerekçeli bir şekilde açıklanmadan karar verilmiş olduğu görülmektedir.Somut olayda, teminat mektubunun bir kısmının nakde çevrildiği anlaşılmakla; ilk derece mahkemesince teminat mektubunun iade edilip edilmediği, iade edilmemişse bunun mevcut duruma etkisinin ne olacağı değerlendirilmelidir. Bunun yanısıra raporlar arasındaki bahsi geçen çelişkinin giderilmesi için yeni bilirkişiden rapor alınarak asıl borçlu ve davalı banka arasındaki ——– kefalete ilişkin düzenlemeleri ilgili kanun maddeleriyle birlikte irdelenmek suretiyle sonuca ulaşılmalıdır.— Ayrıca ilk derece mahkemesinin varacağı sonuca göre, davalı —- davacı banka nezdindeki hesabına bahsi geçen blokenin tam olarak ne zaman konulduğu, bu blokenin davacı banka yönünden tahsilat anlamına gelip gelmediği, hesap üzerinde haciz bulunup bulunmadığı da tespit edilerek bu bağlamda kötüniyet ve inkar tazminatının somut olay açısından oluşup oluşmadığı da denetlenmelidir”.Gerekçesi ile mahkememiz kararı kaldırılmıştır.—— kararı sonrası yapılan yargılamada;İcra Takibi: Davacı —— vekili tarafından, dava dışı asıl borçlu —— müteselsil kefilleri; dava dışı —– ve davalı—–davalı ——— aleyhine, ——— tarihinde, “Tahsilde tekerrür olmamak ve Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi gereğince kısmi ödemeler öncelikle işlemiş faiz, masraf ve ferilerine mahsup edilmek kaydıyla, 3.476,96 TL tazmin olmuş teminat mektubu tutarı, 3.523,04 TL kalan teminat mektubu banka riski, 1.980 TL çek yaprağı garanti bedellerin kaynaklanan banka riski olmak üzere; 8.980 TL asıl alacağa, takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık % 40 oranında işleyecek temerrüt faizi, temerrüt faizinin % 5 gider vergisi, icra gideri, vekalet ücreti ile birlikte tahsili istemi ile” toplam 9.493,36 TL için ilamsız icra takibi başlatılmıştır.Taraflar Arasında İmzalanan ——- Sözleşmesi: Davacı———–Şubesi ile dava dışı ——- arasında, dava dışı —— davalı ——- müteselsil kefaleti ile, 11.01.2010 tarihinde 400.000 TL limitli —— akdedilmiştir.Banka tarafından, dava dışı asıl borçlu şirket lehine, —— hitaben kesin ve süresiz teminat mektubu düzenlenmiştir.İhtarname: Dava dışı ——–müşteri numarasına bağlı kredi hesapları, —- maddesine istinaden davacı—— tarafından 11.08.2014 tarihinde kat edilerek, —– yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, asıl borçlu ——- müteselsil kefilleri; dava dışı —— davalı —– davalı ———-, —- hitaben verilmiş ——- tutarındaki teminat mektubunun 3.476,96 TL’lik kısmının nakde tahvil edildiği, kısmi tediye edilen bu teminat mektubu dolayısıyla 11.08.2014 tarihi itibariyle 3.476,96 TL olan anapara borcunun, ödeme tarihine kadar işleyecek % 40 temerrüt faizi, masraf ve tüm teferruatı ile birlikte 24 saat içerisinde ödenmesi, söz konusu teminat mektubunun 3.523,04 TL tutarındaki bakiyesinden kaynaklanan Banka riski ile ——— elinde bulunda 3 adet çek yaprağı ——– oluşan 1.980 TL Banka riskinin 24 saat içinde Banka nezdinde açılacak faiz getirmeyen bir hesaba nakden ve defaten depo edilmesi, aksi takdirde muhataplar aleyhine yasal yollara başvurulacağı, bu durumda yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de muhataplara tahmil edileceği” ihtar edilmiştir. Yapılan tebligatlar ve temerrüt tarihlerinin tespiti: Dava dışı asıl borçlu ——–dava dışı müteselsil kefil —– çekilen ihtarnameler muhatapların ——– adreslerine gönderilmiş olup, gönderilen ihtarnamelerin; muhataplar adresten ayrılmış olduğundan ve yeni adresleri bilinmediğinden 13.08.2014 tarihinde iade edildiği, davalı müteselsil kefil—— çekilen ihtarname muhatabın ——– adresine gönderilmiş olup, gönderilen ihtarnamenin; muhatap adreste tanınmadığı ve Muhtarlıkta kaydı olmadığından 13.08.2014 tarihinde iade edildiği, davalı müteselsil kefil —–çekilen ihtarname muhatabın ——– adresine gönderilmiş olup, gönderilen ihtarnamenin; muhatap tevziat saatlerinde adreste bulunmadığından Muhtarlığa tebliğ edilerek, —- numaralı haber kağıdının —– tarihinde muhatabın kapısına yapıştırıldığı ve en yakın komşusuna haber verildiği, Noterlik tebliğ şerhlerinden anlaşılmıştır. Kefil kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumludur. Kefil, asıl borçlunun asıl borcu ile temerrüt faizi borcundan kefalet limiti kadar sorumludur. Ancak kendi limiti oluştu ise bu aşamadan sonra limit ile sınırlı olmaksızın kendi sorumluluğu başlar. Kefil takipten önce temerrüde düşürülmemişse; hesap kat tarihinden takip tarihine kadar işleyen akdi faizden limiti dahilinde sorumlu olur. Temerrüt için hesap kat ihtarının kefile tebliği şarttır. Asıl borçlu yönünden sözleşmede belirlenen adrese tebligat çıkartılması ve tebliğ edilememesi halinde de temerrüdün gerçekleşeceğine ilişkin hüküm konulmuş olması halinde İİK’nun 68/b maddesi uyarınca asıl borçlu yönünden temerrüt oluşur ise de; bu hükmün kefil yönünden uygulanması mümkün değildir.——-Tebligatı çıkaran merci tarafından, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair şerh verilmeden, dağıtıcı tarafından kendiliğinden T. Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağı açıktır.Şikayete konu tebliğ evrakı üzerinde, tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Kanunu’nun 23/1-8 ve Yönetmeliği’n 162/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği anlaşılmakta olup, dağıtıcının kendiliğinden ödeme emri tebliğ işlemini Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapması yukarıda değinilen yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Bu nedenle sözü edilen tebligatın usulüne uygun yapıldığını söyleme olanağı yoktur. ——sayılı ihtarnamesini, 13.08.2014 tarihinde tebliğ almış kabul edilen ——– borcunu ödemesi için 1 gün süre verilmiştir. Verilen bir günlük ödeme süresi gözetildiğinde; dava dışı asıl borçlu ———– tarihinde temerrüde düştüğü, —–çekilen ihtarnameler usulüne uygun tebliğ edilmediğinden; davalı müteselsil kefiller; ———- takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, kanaatine varılmıştır.Bankacı bilirkişi tarafından tüm dosya kapsamı dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde ;Davacı—- takip tarihi itibariyle, davalı müteselsil kefiller;———,Dava dışı ——— lehine verilen,——– numaralı, tazmin olmuş teminat mektubundan kaynaklanmış, 1.920,47 TL asıl alacak ve 37,77 TL akdi faiz ve ——– olmak üzere; toplam 1.960,13 TL alacağının olduğu,————- mahkeme’ye gönderdiği———- sayılı cevabi yazısı ve davacı Banka’nın kayıtlarına göre, davacının, ——- kesin ve süresiz teminat mektubunun kalan 3.523,04 TL bakiyesinin bir hükmünün kalmadığı, alacaklı banka için artık bir risk oluşturmadığı anlaşıldığından, davacının, söz konusu teminat mektubunun kalan 3.523,04 TL bakiyesi için depo talebinde bulunmasının mümkün olmadığı,Dava dışı ——– tarihlerinde teslim edilen çekler sebebiyle kanuni garanti miktarlarından sorumlu olan davacı bankanın, söz konusu çeklerden dolayı taşıdığı riskin en geç 30.06.2018 tarihinde sıfırlandığı, dava dışı şirket uhdesinde kalan çekler sebebiyle, kanuni garanti miktarını ödeme gibi bir riskle karşılaşması imkansız olan davacı bankanın, risk taşıdığı gerekçesiyle 1.980 TL tutarındaki çek garanti bedeli depo talebinin yerinde olmadığı, ayrıca bu riskin Banka kayıtlarından da tasfiye edildiği,Davacının hesaplanan alacağının imzalanan ——– kapsamına uygun olduğu ve Banka kayıtlarının incelenmesi suretiyle tespit edildiği,Davacının icra ödeme emrinde yazılı alacak talebinin ise, 8.980 TL asıl alacak ve 488,91 TL temerrüt faizi ve 24,45 ——- olmak üzere; toplam 9.493,36 TL olduğu,Davacının dava dışı ——-lehine verilen ——numaralı, tazmin olmuş teminat mektubundan kaynaklanmış 3.476,96 TL alacağı ile —— numaralı gayri nakdi teminat mektubu kredisi riskinden kaynaklanan 3.523,04 TL depo talebi ve ————numaralı gayri nakdi çek kredisinden kaynaklanmış 1.980 TL depo talebini toplayarak 8.980 TL asıl alacak talebinde bulunmasının ve % 40 oranından temerrüt faizi işletmesinin mümkün olmadığı,Tahsilde tekerrür olmamak ve Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi gereğince kısmi ödemeler öncelikle işlemiş faiz, masraf ve ferilerine mahsup edilmek kaydıyla, takip tarihinden itibaren, asıl alacağın tamamen ödendiği tarihe kadar,——– numaralı, tazmin olmuş teminat mektubundan kaynaklananmış, 1.920,47 TL asıl alacak tutarına yıllık % 18 oranından temerrüt faizi hesaplanmak suretiyle, takibin bu rakamlar üzerinden devam edeceği, sonuç ve kanaatine varılmıştır.Denetlenebilir bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenmiştir. Davacı bankanın davalı kefillerden ———- sayılı takip dosyasından 1.920,47 TL asıl alacak, 37,77 TL akdi faiz, 1,89 TL BSMV olmak üzere toplam 1.960,13 TL alacağı olduğu Kefaletin verildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu hükümlerine göre taraflar arasındaki kefalet ilişkisinin geçerli olduğu, bankanın alacağını kefillerden tahsil şartlarının oluştuğu,Davalıların itirazlarında kısmen haklı oldukları bu nedenle icra inkar tazminatı talebinin şartlarının oluşmadığı, Davacı bankanın 7.059,53 TL asıl alacak bakımından dava açmakta haklı olmadığı, davalılar lehine tazminat koşullarının oluştuğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir

H Ü K Ü M:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜNE
1———- sayılı takip dosyasına davalıların yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 1.920,47 TL asıl alacak, 37,77 TL akdi faiz, 1,89 TL BSMV olmak üzere toplam 1.960,13 TL üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %18 faiz UYGULANMASINA,
3-Şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
4-Şartları oluşan kötü niyet tazminat talebinin kabulüne, 7.059,53 TL’nin %20’sinin davacıdan alınarak DAVALILARA ÖDENMESİNE,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 133,89 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 114,73 TL harcın mahsubu ile arta kalan 19,16 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 19,16 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 3.415,20 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 705,14 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı —— tarafından yapılan 600,00 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 476,12‬ TL’sinin davacı taraftan tahsili ile davalı —– ödenmesine, bakiye kısmın davalı —– üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 1.960,13 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
10-Davalı —— lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 7.533,23‬ TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı —— ödenmesine,
11-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 272,54 TL’sinin davalı taraftan, arta kalan 1.047,46‬ TL’sinin ise davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
12-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde——– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2023