Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/610 E. 2023/901 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/610
KARAR NO : 2023/901

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/08/2022
KARAR TARİHİ : 24/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının —–. İcra Müdürlüğü’nün —–esas sayılı kambiyo takibine konu 20/01/2015 vade tarihli, 15/11/2014 (tahrifatlı) tanzim tarihli, 45.000 TL bedelli senedin haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tüm fer’ileri ile birlikte ödenmesini talep ettiğini, müvekkilinin davalı … herhangi bir borcu bulunmadığını, bu hususta tarafların arabuluculuğa başvurulmuş olup anlaşma sağlanamadığını belirterek, takibin iptaline, müvekkilinin takip konusu yapılan 15/11/2014 tanzim(tahrifatlı), 10/01/2015 vade tarihli ve 45.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, müvekkilinin henüz takibe konu edilmeyen bila tarihli 50.000 TL değerindeki bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından dava dilekçesine cevap sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Uyuşmazlık—– İcra Müdürlüğünün ——esas sayılı icra dosyasından takibe konu 20/12/2015 vade, 15/11/2014 tanzim tarihli 45.000,00 TL bedelli senet ile takibe konu edilmemiş tanzim tarihi belli olmayan 50.000,00 TL bedelli senetten kaynaklı borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.Davada taraf teşkili sağlanmış deliller toplanmıştır—-.İcra Müdürlüğünün—- esas sayılı dosya evrakları celp edilmiştir. İncelenmesinde ; Davalı tarafından davacı ve dava dışı —- aleyhine düzenleyeni davacı … olan lehtarı dava dışı —– olan hamili davalı olan 15.11.2014 tanzim tarihli, 20.01.2015 ödeme tarihli 45.000,00 Tl bededlli bonodan kaynaklı ilamsiz icra takibi yapıldığı ve takibin devam ettiği görülmüştür.
—–CBS’nin —– soruşturma sayılı dosya evrakları celp edilmiş incelenmesinde, açığa imzanın kötüye kullanılmasından kaynaklı davacı tarafından suç duyurusunda bulunulduğu, Dosyadan —– kararı verildiği görülmüştür
—–. Asliye Ceza Mahkemesi’nin—– esas sayılı dava dosya evrakları celp edilmiş incelenmesinde; müşteki/mağdure … 27/03/2014 tarihli şikayeti üzerine şüpheliler … ve—– hakkında—- Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 08/04/2014 tarih ve—- soruşturma, ——esas sayılı iddianamesi ile kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan “suç tarihinde ve yerinde şüphelilerin, aldıkları alkolün huzura getirdiği sarhoşluklarının da tesiri ile müşteki/ mağdurun ikamet ettiği apartmanın ziline aralıklarla ve sürekli basmak suretiyle üzerlerine atılı suçu işledikleri[nden] …” bahisle, TCK.nun. 123/1, 37/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış olduğu; yapılan yargılama sonucunda; 15/10/2014 tarih ve —– sayılı kararla müştekinin yargılama sırasında şikayetten vazgeçmiş olması nedeniyle, suçun şikayete tabi olmasından dolayı sanıklar hakkındaki kamu davalarının CMK.nun. 223/8.maddesi uyarınca ayrı ayrı düşürülmesine karar verildiği; kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olduğuna ilişkin kesinleşme şerhi verildiği; görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı tarafından icra takibine konu edilen bononun, dava dışı lehtar —- davacı tarafından konut alımı için verilen senet olup olmadığı, davacı iddiası kapsamında, dava dışı lehtar —– tarafından davacıya konut alınmaması nedeniyle senedin bedelsiz kaldığından bahisle davalının, dava konusu senedin bedelsizliğini bilerek alıp almadığı; bu kapsamda, davacının, davalıya karşı dava konusu senedin bedelsizliğinden dolayı borçlu olup olmadığının saptanması noktalarında toplanmaktadır.
—–Asliye Ticaret Mahkemesinin —- Esas sayılı dosya evrakları celp edilmiş incelenmesinde; davacı tarafından davalıya karşı —–. İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı takip dosyasında; takip konusu yapılan 15/11/2014 tanzim 10/01/2015 vadeli 45.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti talep edildiği, davanın kabulüne karar verildiği kararın davalı tarafından istinafı neticesinde; —-BAM —–. Hukuk Dairesinin 02.07.2021 tarih —– Esas—— karar sayıla ilamı ile mahkeme kararı kaldırılarak davanın reddine dar hüküm kurulduğu görülmüştür kararın gerekçesinde; Dava konusu senedin incelenmesinde, davacının keşideci, lehtar cirantanın dava dışı —– hamilin ise davalı olduğu, senedin nakden kaydıyla düzenlendiği, davacı tarafından davasına dayanak yapılan iddiaların şahsi def’i niteliğinde olup sadece senedin lehtarı olan dava dışı —- karşı ileri sürülebilecek nitelikte olduğu, Somut olayda ispat külfeti davacı tarafta olup davacı öncelikle bu senetlerin bedelsiz olduğunu, ya da senedin—–tarafından kendisine alınacak dairenin teminatı olarak düzenlendiğini ispatlaması, daha sonra da davalının senedin bedelsiz olduğunu, ya da senedin teminat senedi olduğunu bilerek iktisap ettiğini ispatlaması gerekeceği, konuyla ilgili olarak yapılan hazırlık soruşturması sonunda takipsizlik kararı verildiği, hazırlık soruşturması sırasında dava dışı —–davacının senetlerle ilgili sorumluluğu bulunmadığı, ödemeleri kendisinin yapacağı beyanlarını içeren dilekçe sunduğu, ayrıca dosya arasında mevcut bulunan—–Asliye Ceza Mahkemesi’nin—– esas—– karar sayılı dosyasının incelenmesinde, müştekinin davacı, sanıkların ise davalı ile dava dışı —— olduğu, suçun ise kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu olduğu, müşteki davacının şikayetten vazgeçmesi nedeniyle davanın düşürülmesine karar verildiği, atılı suçun gerçekleşme tarihi olarak 27/03/2014 tarihi gösterildiği görülmüştür. Takip ve dava konusu senedin tanzim tarihi 15/11/2014 olup ceza dosyasına dava konusu senetle ilgili yansıyan bir husus bulunmadığı, somut davada ispat külfeti davacı tarafta olup davacı gerek senedin bedelsiz ya da teminat senedi olduğu hususu ile davalının bu hususu bile bile davacı zararına senedi iktisap ettiği hususunu usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığından mahkeme kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekilince—– Asliye Ticaret Mahkemesinin —–Esas sayılı dosyasından dava dışı—— ile davalı arasında düzenlenen ve dava konusunu ilgilendiren sözleşmenin evde bulunduğundan bahisle iade-i muhakeme yoluna yoluna gidilmiştir. Yargılamanın iadesi davasında mahkeme tarafından davalı … belge ile alakalı mahkeme huzurunda isticvap edilmiştir.
—– beyanında; tarafıma gösterilen sözleşme başlıklı sağ üst köşesinde 12/11/2014 yazılı sağ alt köşede … ve imza bulunan sözleşme altındaki imza ve onun arkasında yer alan Metin altındaki imza da bana aittir, 2013 yılında ——isimli mütehatlik yapan şahıstan topraktan daire alımı şeklinde bir daire almak için anlaşma yaptık, 90.000TL karşılığında daire benim olacaktı, 36.000TL peşin ve nakit olarak verdim, geri kalan kısma ilişkin 1.000TL ve daire tesliminden sonra 1.500TL taksitli olarak senet ile ödeyecektim, senetleri —–ben borçlu olacağım şekilde düzenleyip bana veriyordu, bende vadesi geldiğinde senetlerin ödemesini —– yapıyordum, bu senetler aynı anda tek seferde düzenlenip tarafıma verildi, alacaklısı ise —–olarak yazıyordu, ben anlaşma bedelinin hepsini ödediğim halde daire sözleşme koşulları ile eksiksiz olarak bana teslimi yapılmadı, tapusunu almıştım, ancak eksiklikler olduğu için aynı projenin yan binasından başka bir dairenin satın alınması konusunda anlaşıldı, göstermiş olduğunuz sözleşme de o ikinci daireye ilişkin anlaşma kapsamında düzenlendi, ilk baştaki sözleşme 90.000 üzerinden anlaşılmış ise de 90.000+ benim bir kısım senetlerim 3 kişilere kullandırıldığı için 27.000TL daha fazladan ödeme yaptım, bu ödemeyi senedim—–isimli 3. Kişiye verildiği için bu kişiye yaptım ve senedi geri aldım, geri aldığıma dair belgede elimde mevcuttur, ikinci dairenin alımı hususnda gösterdiğiniz sözleşme yapıldı, 90.000TL lik alacağım ile ilgili iki farkıl 45.000TL lik senet düzenlendi ve bana verildi, borçlusu … olarak görülmekte idi, bu 90.000TL ödeme ile ilgili taraflar yükümlülüklerini yerine getirmedi, ayrıca ikinci daire için 108.000TL kararlaştırılmıştı, sözleşme metninin arka sayfası sözleşme içeriği yerine getirildikçe sonradan yazılmıştır, dedi.Davalı vekilinin talebi üzerine soruldu, davacı … bildiğim kadarıyla —–eşidir ve ortak çocukları vardır, ben kendisini her gittiğimde ofiste görüyordum, sözleşme ve anlaşmalardan kendisi haberdardır, 2015 yılına kadar —– sigortalı çalışanı olduğunu bilirim, —–dolandırıcılık suçundan yargılandığını bilirim duruşmalarda da vasisi olarak … gelirdi,dedi.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı ilamsız icra takibine konu 20/12/2015 vade, 15/11/2014 tanzim tarihli 45.000,00 TL bedelli senet ile takibe konu edilmemiş tanzim tarihi belli olmayan 50.000,00 TL bedelli senetten kaynaklı borçlu olunmadığının tespitini talep etmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı tarafından icra takibine konu edilen bononun, dava dışı lehtar—– davacı tarafından konut alımı için verilen senet olup olmadığı, davacı iddiası kapsamında, dava dışı lehtar —-tarafından davacıya konut alınmaması nedeniyle senedin bedelsiz kaldığından bahisle davalının, dava konusu senedin bedelsizliğini bilerek alıp almadığı; bu kapsamda, davacının, davalıya karşı dava konusu senedin bedelsizliğinden dolayı borçlu olup olmadığının tespitine ilişkindir. İş bu davada davacı iddiasını her türlü delille ispat edebilir.
İddia, savunma, ceza dosyaları,—–. ATM’nin —– Esas sayılı dosya evrakları, karar sonrası yargılamanın iadesi davasında davalının beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Somut olayda ispat külfeti davacı tarafta olup davacı dava konusu ettiği her iki senedin bedelsiz olduğunu ve ya senetlerin —–tarafından kendisine alınacak dairenin teminatı olarak düzenlendiğini ve davalınında iş bu senetlerin bedelsiz olduğunu, ya da senetlerin teminat senedi olduğunu bilerek iktisap ettiğini ispatlayamadığı değerlendirildiğinden davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harcın davacı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.