Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/6 E. 2023/292 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/6 Esas
KARAR NO: 2023/292
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/01/2022
KARAR TARİHİ: 30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili sigorta şirketine sigortalı bulunan davalıya ait —– plaka nolu aracın yeterli sürücü belgesi olmayan sürücü —- sevk ve idaresinde iken —- tarihinde sürücünün %100 kusurlu hareketi sonucu çok araçlı, ölümlü ve yaralamalı kazaya sebebiyet verdiğini, kaza neticesinde zarar görenlere şimdilik toplamda 160.359,75 TL’nin ödendiğini, bir kısım zarar görenlerin davasının devam ettiğini, aracı kullanan —– %42 oranında ——–görme engelli olduğunu, ancak —–ehliyet ile ve ———ehliyetlilerin kullanma şartlarında araç kullanabileceğini, ——ehliyet sahibi kişilerin kullandıkları araçlarda 3 adet ayna bulunması zorunlu olduğunu, davalı sigortalıdan müvekkil ödediği tazminatları rücuen talep ettiğini, ancak davalının ödemeye yanaşmadığını, icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, arabuluculuk yoluna gidildiğini, ancak anlaşmanın sağlanamadığını iddia ederek; 64.100,00 TL’nin ödeme tarihi olan 25/07/2018 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, müvekkilinin kazaya karışan —– plaka nolu aracın sahibi olduğunu, davacı sigorta şirketinin —- plakalı aracın 3.kişilere verdiği maddi zararları —– poliçesi kapsamında ödeme sorumluluğunu kabul ettiğini, olaydan sonra oluşturulan kaza tespit tutanağı ve ceza yargılamasında tanzim edilen kusur tespitine ilişkin raporların müvekkilinin kusurlu olduğunu ortaya koyan mahiyette olduğunu, meydana gelen kazada hak sahiplerine davacı tarafından ödeme yapıldığını, davacının söz konusu rücu işlemlerine dayanak olan yargılamalarda müvekkiline ihbarda bulunma yükümlülüğüne olduğunu, bu sorumluluğu yerine getirmediğini savunarak; davanın usulden ve esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:Mahkememizce aldırılan 19/06/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle;
“Sürücü —— yönetimindeki —- ilinde, —- tek yönlü araç trafiği olan —-üzerinde seyrederken, 2918 sayılı KTK. md. 46/c ve md 52/b de açıklanan kurallara uyması, aracının hızını, yolhava ve trafik şartlarına göre ayarlaması, yavaş ve dikkatli seyretmesi gerekirken, dosyada mevcut belgelerdeki bilgilerden, bu kurallara uymayıp, kontrolsuz şekilde şerit değiştirerek, sür’atli ebi ile, kazaya sebebiyet vermiş olmasından dolayı, tamamen ve %100 oranında KUSURLU olduğu,
—–plakalı aracın sürücüsü —–,
—-plâkalı aracın sürücüsü ——,
—– plakalı aracın sürücüsü —— ,
——plâkalı aracın —–,
seyirleri esnasında, kazanın meydana gelişinde yapabilecekleri hareket, alabilecekleri önlem ve de ihlal etmiş oldukları herhangi trafik kuralı bulunmadığından, KUSURSUZ oldukları ,
-(5) deki, —— tarafından hazırlanan Rapor’da açıklanan husus de yapılan kusur değerlendirmesine katılınmasının uygun olmadığı” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, zarar görene sigorta tazminatı ödeyen sigortacının, sigortalı araç sürüsünün riziko tarihinde gerekli ehliyetnameyi taşımıyor olmasına dayalı olarak sigorta ettirene/sigortalıya açtığı rücuen tazminat davasıdır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı”nı düzenleyen B.4 maddesi uyarınca “(1)Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. (2)Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigortalıya rücu edebilir. (3) Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir: (…) b) Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş ise, (…)”
Dava konusu trafik kazası 26/06/2017 tarihinde gerçekleşmiştir.
Mahkememizce —— müzekkere yazılmış, Mahkememize “Söz konusu şahsın ——- nolu sürücü belgesi dosyası incelendiğinde ilk sürücü belgesini—– tarihinde -B- sınıfı olarak herhangi bir sağlık sorunu olmadan aldığı, daha sonra 22.04.2018 tarihinde ölümlü trafik kazasına karışmış ve bu esnada trafik görevlilerince sol gözünün görmediği tespit edilmiş ve sürücü belgesine el konularak sağlık yönünden tekrar değerlendirilmek üzere sağlık kuruluşuna sevki yapılmıştır,——-nolu sağlık kurulu raporunda şahsın ——–olduğu bu nedenle ———olarak belgesi almasında sakınca olmadığı belirtilmiş ve sürücü belgesi 06.03.2019 tarihinde bu rapor gereğince ————sürücü belgesi olarak yenilenmiştir. —- sürücü belgeleri sınıf yönünden -B- sınıfıdır ancak bu sürücü belgelerine mevzuat gereğince ——- kodları eklenmek zorundadır, bu nedenle kişi sağlık raporunu her yıl yenilemelidir. Şahsın dosyasında bulunan sağlık raporlarının birer nüshaları yazımız ekinde gönderilmiştir” şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
Mahkememizce davalının göz tedavisi ile ilgili olarak —–müzekkere yazılmış, Mahkememize “Hakkında bilgi istenen——- tarihinde kliniğimize başvurmuştur. İfadesine göre ——– araç içi trafik kazası geçirmiş ve sonrasında yoğun bakımda kalmış. Muayenesinde sağ gözde görme tam, solda ——seviyesinde idi. ——-, —— başladığı tesbit edildi. —— muayenesi sağda normal, solda optik sinir sınırlarında siliklik mevcuttu. Başlanmış olan ——- azaltılarak kesilmesine ve hastanın takibine karar verildi. Hastanın bir sonraki ve kliniğimizdeki son muayenesi 03.05 2017 tarihinde oldu. Görme sağda tam olarak ölçüldü. Solda ışık hissi yoktu. Sol pupilla dilate idi ve ışık hissi yoktu. —–muayene her iki tarafta normal olarak değerlendirildi. —– muayenesinde sağ taraf normal sınırlarda idi, —— gelişmişti. Hastaya —–yapılmış olduğu, solda kayıt alınamadığı öğrenildi. —— ait kliniğimiz tıbbi kayıtları yukarıda çıkarılmıştır” şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
Anılan yazının dosyaya kazandırılmasından sonra dosya göz doktoru bilirkişiye verilmiş, raporun “Davalı—— bir Nöroloji Uzmanı veya Nöroloji Kliniğinde tekrar muayene ve tetkiklerinin yapılıp —- rahatsızlığının geçtiği veya devam ettiği konusunda rapor alınması; Kaza anında epilepsi nöbeti geçirip geçirmediğinin raporla tespiti, bu duruma göre epilepsi nöbeti geçiriyorsa, kazanın —- nöbeti ile ilgili olduğu, ——- nöbeti geçirmiyorsa, görme ile ilgisinin olmadığı, dikkatsiz ve tedbirsizliğe bağlı olarak olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın belirtildiği gibi sigorta tazminatı ödeyen sigortacının, sigortalı araç sürüsünün riziko tarihinde gerekli ehliyetnameyi taşımıyor olmasına dayalı olarak sigorta ettirene/sigortalıya açtığı rücuen tazminat davası olduğu, sigortacının sigortalısına/sigortta ettirene karşı yukarıda atıf yapıldığı üzere, sigortalıya rücuun tazminatı gerektiren olayın aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş olması durumlarında mümkün olduğu, yukarıda ortaya konulan yazı cevaplarından anlaşılacağı üzere davalının kaza tarihi 26/06/2017 tarihinde gerekli ehliyetnameye sahip olduğu, yine kaza tarihine yakın tarihte en son ——-tarafından yapılan muayenesinde “Görme sağda tam olarak ölçüldü. Solda ışık hissi yoktu.—– yoktu. ——– muayene her iki tarafta normal olarak değerlendirildi. —–muayenesinde sağ taraf normal sınırlarda idi, solda optik atrofi gelişmişti. —- yapılmış olduğu, solda kayıt alınamadığı öğrenildi” tespitinin yapıldığı, buna göre aldırılan bilirkişi raporunda kazanın görme ile ilgisinin olmadığı, dikkatsiz ve tedbirsizliğe bağlı olarak olduğu sonuç ve kanaatine oluştuğu, bu sebeple kaza tarihi itibariyle davalının gerekli ehliyetnameyi taşımıyor olduğunun kabul edilemeyeceği kanaatine varılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınan 1.094,67 TL harçtan mahsubu ile bakiye 914,77 TL’nin hükmün kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 11,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (64.100,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 10.256,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ———- Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.30/03/2023