Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/450 E. 2023/156 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/450 Esas
KARAR NO : 2023/156

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 08/06/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı borçlu aleyhine sözleşmesiz elektrik kullanımı sebebi ile kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı tutulduğunu, müvekkilinin tahakkuk ettirdiği kaçak elektrik tüketim borcu davalı borçlu şirket tarafından ödenmediğini, borcun tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının kesilen elektriği müvekkilinin izni olmaksızın açmak suretiyle mevzuata aykırı hareket ettiğini ve kaçak elektrik kullandığını, davalının Yönetmeliğinin 26 ve devamı maddelerine uygun olarak hesaplanan kaçak elektrik tüketim bedeli faturasını ödemediğini, davalı tarafından ödenmeyen kaçak elektrik tüketim bedelinin tahsili amacıyla borçlu aleyhine ——- esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, icra dosyasından gönderilen ödeme emrinin iade döndüğünü, dosya borçlusunun e-devlet üzerinden bu takibi öğrendiğini ve takibe itiraz ettiğini, borçluya usulüne uygun tebligat gerçekleşmeden önce yapılan itirazın hukuken geçerli olmayacağını, davalının borcu bulunmadığı gerekçesiyle itiraz ettiğini, tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri maliyet unsurları olarak tanımlandığını, işbu maliyet unsurlarına gecikme faizi uygulanabileceğini, gecikme faizine KDV de eklenmek suretiyle kaçak elektrik tüketimi bedeli hesaplamasının yapılması gerektiğini, alacak likit ve belirlenebilir olması sebebiyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini iddia ederek; kaçak elektrik kullanıldığının kabulüne, kaçak elektrik kullanımı tespiti üzerine bahse konu yönetmeliğin 27 ve devamı maddelerine göre hesaplanan kaçak elektrik tüketim borcunun tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptalini, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE :
——-İcra Dairesi’ne müzekkereler yazıldığı anlaşıldı.
Mahkememizce aldırılan 28/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Davalı; 8 Mayıs 2014 tarih ve —- sayılı ——–yayımlanan EPDK Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26. Maddesinde belirtilen “…b) Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da yapı bina giriş noktasından sayaca kadar olan tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi,” İbaresini fiilen gerçekleştirmiş olup,
Davalı zati bağlamak suretiyle takip tarihi olan 24.02.2017 tarihi itibari ile vergiler dahil (%5 BTV, %1 Enerji Fonu, %2——- fonu ve %18 kdv) ve cezalı, gecikme faizi dahil 12.146,18 TL’lik (enerji bedeli-kaçak enerji) elektriği karşılıksız olarak kullandığı” hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, perakende satış sözleşmesi olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesinden (kaçak elektrik tüketiminden) kaynaklı kesilen faturaya dayalı itirazın iptali davasıdır.
Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir——Mahkememize yapılan değerlendirmede, davanın belirtildiği şekilde perakende satış sözleşmesi olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesinden (kaçak elektrik tüketiminden) kaynaklı kesilen faturaya dayalı itirazın iptali davası olduğu, kaçak elektrik tüketiminin hukuki niteliğinin haksız fiil olduğu, bu sebeple davacının davalı tarafın hukuka aykırı fiilini, kusurunu, kendisinin zarara uğramış olduğunu ve zarar ile hukuka aykırı fiil arasındaki nedensellik bağını ispatlamakla mükellef olduğu, bu doğrultuda davacının kaçak elektrik tespit tutanaklarına dayandığı, bu tutanakların yukarıda da açıklandığı gibi düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespit içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerden olduğu, davalının süresi içerisinde kaçak tespit tutanağına itiraz etmediği, tutanağın aksini de iddia etmediği, taraflar arasında elektrik kullanımına ilişkin perakende satış sözleşmesi de bulunmadığı, bu sebeple davacının davalının hukuka aykırı fiilini ve kusurunu ispatladığı, dosyada mevcut deliller ve bilirkişi raporu da dikkate alındığında davacının talep edebileceği kaçak kullanım bedelinin 12.146,69 TL olduğu, davacının zararını da ispatladığı, zararla fiil arasında nedensellik bağının doğal olarak bulunduğu, tüm bu sebeplerle itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, alacağın faturaya dayalı olması, itiraz tarihinde borcun bu sebeple belirlenebilir olması, alacaklının talebinin bulunması ve borçlunun itirazında haksız çıkmış olması nedeniyle davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, davalı borçlunun —— İcra Dairesi’nin——- Esas sayılı takibine yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Takip konusu alacağın (12.146,69 TL) yüzde 20’sine karşılık gelen 2.429,33 TL icra ve inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (12.146,69 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 829,74 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 146,71 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 683,03 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 238,91 TL dava açma masrafı, 1.171,50 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 1.410,41 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (12.146,69 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. m.b