Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/353 E. 2023/450 K. 18.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/353 Esas
KARAR NO : 2023/450

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/04/2022
KARAR TARİHİ : 18/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş, davalıya satılan ürünler karşılığında muhtelif tarihlerde mal karşılığı faturalar kestiği ve kesilen faturalara davalı tarafın itiraz etmediği, ancak faturaların ödemesinin zamanında yapılmadığından dolayı davalı hakkında—-. İcra Müdürlüğü’nün ——Sayılı dosyasıyla faturaya dayalı olarak takip başlatıldığını, davalının borca itiraz etmiş ancak itirazında icra takibine ödeme yapmamış, taraflar——arabuluculuk Bürosunun——- Büro Dosyası ile taraflar bir araya gelmiş ancak görüşme sonunda anlaşmama şeklinde süreç sona erdirilmiş, davalının takip konusu borcu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı ile davacı —— ticari ilişkilerini açık hesap üzerinden yürüttükleri, 120 ila 180 gün vade ile çalıştıkları ancak davacının söz konusu vade gününü beklemeden —–İcra Müdürlüğü’nün ——Sayılı icra dosyası ile faturaya dayalı olarak takip başlatıldığını ve borca itiraz ederek takibi durduğunu, takibe konu edilen miktar haksız bir talep olduğu, davacı ile yapılan açık hesap ödeme anlaşması uyarınca takip tarihinde muaccel olmuş bir borcu bulunmadığı, ticari defterler ve açık hesap ekstreleri incelendiğinde davacının alacağının henüz muaccel olmadan icra takibine konu edildiği dolayısıyla davanın reddedilmesi gerektiğinden, davacı tarafından müvekkili aleyhine ikame edilen haksız ve mesnetsiz itirazın iptali davasının reddine, davacı taraf aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava fatura alacağından kaynaklı —–. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminat ve kötü niyet tazminat talebine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.Dava İİK 67.maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
İcra Dosyası İncelemesi; Davacı tarafından 14.10.2021 tarihinde açık hesap alacağına ilişkin——İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı dosyasındanAsıl Alacak 17.053,24 TL Takip Öncesi İşlemiş Faiz 10.544,10 TL Asıl Alacak + İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 27.597,34 TL İlamsız İcra Takibi Yapıldığı, Borçun Tamamına, Borca, Asıl alacaklara, faize, faiz oranına davalı tarafça itiraz edildiği görülmüştür.
Mali Bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde ;
Defterlerin Usulüne Uygun Tutulup Tutulmadığı Yönünden; Davacı şirketin 2017-2018-20192020-2021-2022 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu,
Davalı tarafın ticari defter incelemesiyle ilgili olarak, tarafından davalı yan vekiline e-posta atılmasına ve telefonla ulaşılmasına rağmen bilirkişiye dönüş yapılmadığı, Davalı yanın ticari defterlerini ibraz etmediği
Davalının Davacıya Borçlu Olup Olmadığı Yönünden:
Davalı taraf her ne kadar defterlerinin ibraz etmemiş olsa da cevap dilekçesinde özetle; “…. ticari ilişkilerini açık hesap üzerinden yürüttükleri, 120 ila 180 gün vade ile çalıştıkları ancak davacının söz konusu vade gününü beklemeden…” demek sureti ile fatura içeriği malları teslim aldığını dolaylı olarak ikrar ettiği, bu durumda hem malı teslim almadığını, hem de vadesinin takip tarihi itibarıyla gelmediğini ispat yükünün davalı tarafa geçtiği, bu hususta dosya kapsamında davalının lehine bir delilin de bulunmadığı, davalının malı teslim almadığını ya da borcunun bulunmadığını ispat edemediği,Diğer taraftan davacı vekili icra takibinde, 4 adet fatura ile toplamı 17.053,24 TL’lik asıl alacağını ve 10.544,10 TL takip öncesi faizi ile talep etmekte ise de; nakli yekûnlu olarak iki sayfa devam eden ama gerçekte tek olan faturanın iki kez yazılmış olduğu, dolayısıyla 4 adet talep edilen fatura sayısının mükerrer olanın hesap dışı bırakılarak gerçekte üç adet faturadan oluştuğu ve faturaların toplam tutarının da 11.168,35 TL olduğu, davacının kendi defterlerinde 14 Ekim 2021 takip tarihi itibariyle davalıdan 10.921,97 TL alacaklı gözükmesi sebebiyle takip tarihi itibarıyla davacının 10.921,97 TL alacağını talep edebileceği,Faiz: Davacı takip öncesi için faiz talebinde bulunmuş ancak dosya kapsamında borcun temerrüde düşürülmesiyle ilgili sözleşme, vade ve İhtarname vb eşdeğer belge bulunmadığından takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı, takip sonrasında hükmolunacak davacı alacağı için 3095 s.k m.2/2 kapsamında iskonto avans faizi talebinin yerinde olduğu değerlendirilmiş denetlenebilir mali bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenmiştir.Mali inceleme neticesinde davacının davalıdan 10.921,97 TL asıl alacağını talep edebileceği, davalının borcu ödediğine ilişkin herhangi bir belgeyi dosyaya sunmadığı, icra takibi öncesinde davalı temerrüte düşürülmediğinden davacının takip öncesi faiz talep edemeyeceği, alacak likit olduğundan icra inkar tazminat şartlarının oluştuğu, kötüniyet tazminat şartlarının oluşmadığı ancak sehven bu konuda hüküm kurulmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davalının ——.İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 10.921,97 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-10.921,97 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 746,07 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 153,24 TL harcın mahsubu ile arta kalan 592,83 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 153,24 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.548,00 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 991,44 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.131,05‬ TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 845,42 TL’sinin davalı taraftan, arta kalan 474,58‬ TL’sinin ise davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulün anlatıldı.