Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/350 E. 2022/729 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/350 Esas
KARAR NO:2022/729

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:28/04/2022
KARAR TARİHİ:13/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- tarihine sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın —sevk ve idaresindeki— plaka sayılı araca çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin yaralandığını, plakası tespit edilemeyen sürücünün 2918 sayılı K.T.K’nın ilgili maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğunu, plakası tespit edilemeyen araç — sorumluluğundadır, müvekkiline — tarafından ödemenin yapılmadığını, müvekkilinin söz konusu trafik kazası nedeniyle yaralanması sonucu — oranında malul kaldığını, müvekkilinin mağdur edilmeye devam edildiğini, müvekkilinin mağduriyetinin ve zararının giderilmesi için sigorta şirketinden —- kapsamında alacağı olan maluliyet tazminatının —-tarafından hesaplanarak müvekkiline ödenmesi gerektiğini iddia ederek; müvekkilinde oluşan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik ve bakıcı giderleri sebebi ile uğramış olduğu zararın şimdilik—-iş göremezlik—geçici iş göremezlik, — bakıcı gideri, — tedavi masrafları olmak üzere toplam—- maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından — tarihinde müvekkiline başvuruda bulunulduğunu, başvuru sonucunda hasar dosyasının oluşturulduğunu ve taleplerin değerlendirildiğini, yapılan değerlendirmede başvurucunun talebinin karşılanamayacağı kanaatine varıldığını, bu durumun davacıya bildirildiğini, davacının —–alkollü olarak seyir halindeyken aracın hakimiyetini kaybettiği, başkaca kimseye kusur atfedilemediği sebebiyle reddedildiğini, davacının daha sonra— başvurduğunu, —- tarafından başvuranın maddi vakıayı ispat edemediği gerekçesi ile reddedildiğini, kararın davacı tarafça —taşındığını ve iptalinin istendiğini, — kararını hukuka uygun bularak itirazın reddine karar verdiğini, davacının yönettiği taleplerin kesin hükme bağlandığını, dava konusu uyuşmazlığa ilişkin bir kesin hüküm bulunduğundan kaşı taraf bakımından dava açma şartlarının gerçekleşmediğini, davacının yerleşim yerinin—olduğunu, müvekkilinin merkezinin— mahkemelerinin hiçbir yetki şartını karşılamadığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının iddialarını ispatlayamadığını, sunulan belgelerin hiçbirinin kazanın ne şekilde gerçekleşmiş olduğunu açıklar ve ispat eder nitelikte olmadığını, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri talebi bakımında müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını,—- tarafından başvurana bir ödeme yapılıp yapılmadığının dikkate alınmasını, olayda kusur tespitinin yapılması gerektiğini savunarak; davanın usulden ve esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
— yazılan müzekkereye cevap verildiği, davacının— tarihinde hastaneye müracaat etmediği bildirildiği anlaşıldı.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazasından kaynaklı olarak kimliği tespit edilemeyen şahsın kusuru ile verdiği iddia edilen zarardan dolayı açılan maddi tazminat davasıdır.Davacının maddi tazminat talebine konu trafik kazasının — tarihli olduğu, zarar kalemlerinin sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi masraflarına ilişkin olduğu görülmüştür.Taraflar arasındaki tarafları, sebebi ve konusu aynı uyuşmazlığın — başvuru tarih ve sayılı — karar tarih ve sayılı kararı ile esastan çözümlendiği ve yine — karar tarih ve sayılı kararı ile kesinleştiği görülmüştür.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-i maddesi uyarınca “aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması” dava şartlarındandır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115/1 ve 2 maddesi uyarınca “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, eldeki uyuşmazlık ile tarafları, sebebi ve konusu aynı uyuşmazlığın —-karar tarih ve sayılı kararı ile kesinleştiği, bu sebeple aynı uyuşmazlık hakkında kesin hüküm bulunduğu tahkim kararlarının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği, bu sebeple eldeki davanın daha önce kesin hükme bağlanmış olması nedeniyle dava şartı eksikliğinin bulunduğu, eksikliğin giderilmesinin mümkün olmadığı, dava şartı eksikliğinin yargılamanın her aşamasında dikkate alınabileceği bu sebeple davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-i ve 115/1-2 maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken — karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınmış olması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan —- yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri —- üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/2 uyarınca hesaplanan —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen—- arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren— hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile—Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.