Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/306 E. 2023/13 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/306 Esas
KARAR NO : 2023/13

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2022
KARAR TARİHİ : 12/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirket tarafından işletilen tünelden davalıya ait —– plaka nolu araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla——- esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının borcunun olmadığını ileri sürerek borcun tamamına itiraz ettiğini, yapılan itirazın haksız olduğunu, itirazın iptalinin gerektiğini, davalının asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmediğini, müvekkilinin sorumluluğunun sadece geçiş esnasında geçiş yapan araçlarda bulunan yeterli bakiyeye sahip, sağlam ve çalışır durumdaki——– etiketlerinden geçiş ücretinin tahsil edilmesi amacıyla sorgulama yapılması ile sınırlı olduğunu iddia ederek, davanın kabulü ile ——–esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davacının dilekçesindeki, “Davalı takipte, müvekkil şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan etmiş ve takibi durdurmuştur. Bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğu açıktır. ” iddiasına itiraz ettiklerini geçiş ihlali dolayısıyla borcun bulunmadığı itirazı, aynı zamanda ihlalli geçişin vaki olmadığı itirazı ve savunmasını da içerisinde barındırdığını, davacının bu şekilde çıkarım yaparak müvekkilin borcu kabul etmiş algısı oluşturmasına itiraz ettiklerini, aracın—— etiketinde bakiye olmasına rağmen etiketten yahut plakadan tespit edilerek tahsilatın yapılamaması davacıya ait bir kusur olduğunu, müvekkil şirkete bu sebeple kusur izafe edilemeyeceğini, huzurdaki davanın niteliği itibariyle sıkı sıkıya bağlı oluğu icra takibindeki ödeme emrinin incelenmesinden var olduğu iddia olunan ceza tutarlarının da doğru hesaplanmadığını, 2021 yılında otomobiller için geçiş ücretinin 46,00 TL olduğu göz önüne alınırsa 4 katı ceza uygulanmış bir geçişin cezalı tutarının 230 TL olarak hesap edilmesinin imkanı bulunmadığını, bu doğrultuda bir adet geçişin cezalı halinin 230,00 TL olarak hesap edilerek toplam 690,00 TL cezalı geçiş ücretinin olması mümkün olmadığını, icra takibinde sayısal olarak gerçekleşmesi mümkün olmayacak bir hesap yapılarak talep edilmesinden dolayı da takibin iptali gerektiğini savunarak; davanın reddini,—–beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
—–Başkanlığı,——– yazılan müzekkerelere cevap verildiği görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davalıya ait aracın davacı işletiminde bulunan —— geçişi sonrası geçiş bedeli ve ceza bedelinden kaynaklı alacak nedeniyle itirazın iptali davasıdır. 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’nun 30/5 maddesi uyarınca “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacının 3996 sayılı Yasa uyarınca işletme hakkı verilen —– tarihi yarımadadaki —— birleştiren———işleteni olduğu, dosya kapsamındaki yazı cevapları dikkate alındığında ihlalli geçiş gerçekleştiren ——-plakalı aracın ihlalli geçiş tarihinde (20/11/2021 ve 22/11/2021 ve 22/11/2021) mülkiyetinin davalıya ait olduğunun sabit olduğu, davalının ———plakalı aracı ile 20/11/2021 ve 22/11/2021 ve 22/11/2021 tarihlerinde davacının işletmesinde olan yoldan ücret ödemeksizin geçtiğinin ve buna ilişkin bedelleri on beş gün içinde ödemediğinin sabit olduğu, borcun zamanında ödendiğine dair bir delil de bulunmadığı, bu sebeple geçiş bedelinin 46,00 x 3 = 138,00 TL olduğu, ceza miktarının ise (138,00 x 4 =) 552,00 TL olduğu, toplam alacağın böylece 690,00 TL olduğu, alacağın likit olması, alacaklının talebinin bulunması ve borçlunun itirazında haksız çıkması nedeniyle davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, davalı borçlunun ——-Esas sayılı takibine yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Takip konusu alacağın (690,00 TL) yüzde 20’sine karşılık gelen 138,00 TL icra ve inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (690,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 172,90 TL dava açma masrafı ve 119,50 TL posta masrafından ibaret 292,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri —— üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —–13/2 uyarınca hesaplanan—-vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.