Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/304 E. 2022/505 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/304 Esas
KARAR NO: 2022/505
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/07/2015
KARAR TARİHİ: 16/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı vekilinin — tarihli dava dilekçesinde özet olarak; | —davalının — üzerinde inşa edilen — sahibi durumunda olduğunu, —şirketin projenin ——– davalının ise projenin — işini üstlendiğini, müvekkil şirketin ise — sözleşmeyle beton döküm işini üstlendiğini,— tünel işi devam ederken — tarihinde kaza meydana geldiğini ve müvekkil —, davalılardan —- aralarında akdettikleri sözleşme ile teslim ettiğini, ancak aracının üzerine — tamamen çökmesi —- gördüğünü, durumun —- sayılı dosyası ile tespit edilerek tavan çökmesinin, göçüğün —- zayıf olması ve yer altı suyunun fazla olması, iksalama işlemlerinin yapılmaması durumundan ileri geldiğinin belirtildiğini, hasar tespiti için de — hasar bedeli ve — işçilik bedeli olmak üzere toplam —- hasar olduğunun tespit edildiğini, bitiş tarihine kadar kira bedelinin —ulaştığını, aracın kullanılamaması nedeniyle gelir kaybına uğradığını, transmikserin aylık getirisinin ——civarında olduğunu ve takribi —- civarında gelir kaybının bulunduğunu öne sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; Aracın sahibince yansıtılan hasar giderim bedeli —Araç hasarının giderim süresince ödenen —dahil kira tutarı — Aracın tamir süresince kar kaybı ile oluşan —–, kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka —- birlikte tahsilini lalep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı — tarihli cevabında; hasar gören—— aracın malikinin davacı olmadığını, dava dışı üçüncü kişi —– kiralandığını, davacı tarafından da müvekkiline kiralık olarak verildiğini, bu durumda aracın maliki dışında bir dava açılacak ise bu davanın, davacının değil müvekkil şirketin açması gerektiğini, bu nedenle davanın aktif husumet yönünden reddi gerektiğini, kaldı ki bu kazanın sorumlusunun—– üstlenen İnarma şirketi olduğunu, müvekkilinin meydana gelen zararda bir kusur veya ihmalinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, —- meydana gelen zararın hizmet sözleşmesi kapsamında tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce, mahkememizin —- kayıtlı olan dosyanın davalı yönünden tefrik edilerek “… 6100 Sayılı HMK’nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1 / a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği,…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
—– sayılı ilamlarında olduğu gibi bu ve benzeri ilişki hukuki nitelik olarak tacirler arası hizmet alım sözleşmesi olarak nitelemeye göre görevli mahkemenini asliye ticaret mahkemesi olduğu …” gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir.
Görev uyuşmazlığı nedeniyle dosya —– gönderilmiştir.
—olumsuz görev uyuşmazlığı incelemesinde; Dosya kapsamına göre taraflar arasındaki — tarihli—- içeriğinin hizmet alımına ilişkin olduğu, uyuşmazlığın tacirler arası hizmet alım sözleşmesinden kaynaklandığı, tarafların tüzel kişi tacir olduğu anlaşılmakla davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğine karar vermiştir.
Görev uyuşmazlığının çözümünden sonra mahkememize iade edilen dosya yukarıdaki esas numarasını almış ve mahkememizce yargılamaya devam edilmiştir.
—–dosyada toplanan deliller ve bilirkişi raporları yeterli görülmüş ve ayrıca herhangi bir inceleme yapılmamıştır.
—- işi sırasında davacının dava dışı üçüncü kişiden kiralamış olduğu ve tefrik edilen davalı—- kiralamış olduğu —– hasara uğradığı ve bu kapsamda zarar meydana geldiği konusunda herhangi bir ihtilaf söz konusu olmayıp, davaya konu uyuşmazlık, meydana gelen zarardan davalının sorumlu olup olmadığı, davalının meydana gelen zararın hangi kalemlerinden sorumlu olduğu ve sorumluluk miktarının ne kadar olduğu, davacının meydana gelen zararı davalıdan talep edip edemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Davacı şirket ile dava dışı—- düzenlenmiştir.
Sözleşmenin konusu; — plakalı —— bedelle davacı şirket tarafından kiralanması hususunu içermektedir.
—- maddesinde; maddi hasarlı kazalarda aracın kaskosunun devrede olacağı, araçların şantiye —-kapsamında bulunacağı, işletmeciye ait şantiyelerde oluşan hasarlarda, —- hasarları kendisinin yaptıracağı, araç sahibinden hiçbir talepte bulunulmayacağı düzenlenmiştir.
Davacı ile davalı —- düzenlenmiştir. Sözleşmenin konusu; —– kiralanması hususunu içermektedir. —– tarihli sözleşme düzenlenmiştir. Sözleşmenin konusu; işveren —- ilgili olarak yüklenici—- tarafından,—– açılması hizmetini kapsamaktadır. İşin bitim — tarihi olarak kararlaştırılmıştır.
Delil Tespit Raporları:
A- Davalı şirket, —- muhatap göstererek—- başvurarak; —- üzerinde inşaası devam —-tarihinde kaza meydana geldiğini ve müvekkiline ait —– üzerine tünel tavanı çökmesi sonucu maddi hasar meydana geldiğini öne sürerek delil tespitinin yapılmasını talep etmiştir.
İnşaat Mühendisi—-sayılı dosyasına düzenlenen — tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu — yapılmış olan yaklaşık —— tamamlanmasının ardından betonlama işini geçilmesi sırasında tünel içerisinde göçük meydana geldiği ve beton mikserinin ön kısmına isabet ettiği, araçta maddi hasar ve şoförde yaralanma meydana geldiği, yapılan incelemede; —– sonra zeminin sağlam olmadığı, bölgelerde yapı yüklerini sağlam zemine ulaştırma amaçlı uygulanan bir sistem olan —– uygulamasının yapıldığının gözlemlendiği, ayrıca zeminin zayıf olduğu bu —— işlemlerinin yapılması zorunluluğunun bulunduğu, olayın meydana geldiği yerde zeminin zayıf ve yer altı suyunun fazla olduğu ve iksalamanın yapılmamış olmasının bu kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiği belirtilmiştir.
B- —- sayılı dosyanın incelenmesinde; davacı şirketin — tarihli dilekçesiyle, muhatap olarak—– tarihinde meydana gelen göçük sonrası hasarlanan — plaka sayılı ——-oluşan hasar tespitinin yapılmasını istediği, —- tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; söz konusu araçta — malzeme bedeli,— işçilik bedeli olmak üzere toplam —- bedelinin belirlendiği görülmüştür.
Davacının, davadaki alacağının irdelendiğinde; Yukarıda da belirtildiği üzere davacı, huzurdaki davada, dava dışı şirketten kiraladığı —- plakalı —- aracın kiracısı konumunda olup, —– kullanılmak üzere, tünelin beton işini üstlenen—- bu mikser aracı kiraya veren şirket konumundadır.
Davacı, —-kullanımında iken meydana gelen hasar nedeniyle davalılardan ;
-Aracın sahibince yansıtılan hasar giderim bedeli —-
-Aracın — nakli için ödenen—-
-Araç hasarının giderim süresince ödenen—- dahil kira tutarı —–Aracın tamir süresince kar kaybı ile oluşan — zarar olmak üzere toplam —– tahsilini talep etmektedir.
Bu kapsamda davacının talep edebileceği zararın tespiti için tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır.
Yapılan incelemeler sonucunda;
—araç hasar bedeli:
Davacı, bu alacağına dayanak olarak, dava dışı ——- tarafından düzenlenen hasar yansıtma faturasını göstermiştir,
Davaya konu edilen—-
—-

—–
——
———–Olduğu anlaşılmaktadır.
3- Davacı —– tarihli bilirkişi raporu tespit edilmiş ve değerlendirilmiştir. Ayrıca hasarın durumunu gösterir fotoğraflar ve fatura mevcuttur.
Yapılan incelemeye göre gerçek zarar incelendiğinde;
1- Malzeme ve işçilik:
Bilirkişi tespiti, tutanaklar ve fotoğraflar ile incelendiğinde, bilirkişi tespitindeki her bir malzemenin hazırlanabileceği ve bu parçaların ———– ait olduğu, —– hasarlanan kısımları ile değişen parçaların uyumlu olduğu, piyasa araştırmasına göre, malzeme ve işçilik giderlerinin kaza tarihi itibariyle uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Buna göre toplam malzeme ve işçilik bedeli:
Malzeme bedeli —- hariç : —-
İşçilik bedeli — hariç : —
— : —–

+——————————————————————————-
Toplam : —olduğu tespit edilmektedir.
Davalılar davacının söz konusu zararı talep edemeyeceğini ileri sürmektedir.
Davacının davalılardan hasar bedelini talep etmesi için söz konusu hasarı tamir etmesinin veya hasar bedeline ilişkin araç sahibine herhangi bir ödeme yapması gerekip gerekmediği, hasar bedelini talep edebilmesi için hasarın meydana gelmesinin yeterli olup olmadığının tartışılması gerekir.
Davacının, dava dışı —-firmasiyla olan ticari ilişkisi incelenmiş olup,—- firmasının davacıyla tanzim etmiş olduğu — hasar faturasının cari hesap akışına, — alacağı olarak mahsuben kayıt edildiği tespit edilmiştir. Burada — davacı yönünden ispat edilmesine gerek yoktur. Zira davacı, dava dışı—— alıcılar hesabı üzerinden, yani satıcı — sıfatıyla çalışmaktadır. Söz konusu faturanın —–ticari defterinde olmadığı iddia ve ispat edilmemiştir. Bu nedenle ticari defterleri birbirini doğrulayan davacı defter kayıtlarına itibar edilmesi gerekir.
Hasar —– tarihinde meydana gelmesine karşılık hasar yansıtma faturasının — tarihinde düzenlendiği ve davacıya cari hesap akışı içerisinde yansıtıldığı, davalı vekilinin de VUK hükmü gereğince faturanın —-içinde düzenlenmesi gerekeceği, aksi halde hiç düzenlenmemiş sayılacağı hususunu öne sürülmüştür.
——- sayılı ilamında. “213 sayılı VUK 231/5.maddesi, faturanın, malın tesliminden itibaren en çok —- içinde düzenlenmesi gerektiği, bu süre içinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı” hükmünü düzenlemiştir.
Davaya konu olan yansıtma faturasının dava dışı —-tarafından düzenlenmiş olup, içeriğinin, — tarihli transmikser ve beton pompası işletmesi”-maddesi gereğince —– plakalı aracın tünel kazası sonucu hasar yansıtma bedeli” olduğu görülmüştür.
Davalı vekili faturanın hasar tarihine göre düzenlenmesi gerektiğini öne sürmüş ise de söz konusu hasarın gerçekleşmiş olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, hasar bedelinin ne olması gerektiği hususunun tespiti noktasında toplanmak tadır ki hasar bedeli, bilirkişi heyeti tarafından yukarıda belirtildiği şekilde tespit edilmiştir.
Buna göre hasar yansıtma faturası, —süre içinde düzenlenmemiş olduğu kabul edilse bile bu durum, hasar bedelinin talebini ortadan kaldıracak bir durum değildir.
Dosyada mübrez —-firması tarafından davacı adına düzenlenmiştir. Fatura içeriğinin, — tarihli —- maddesi gereğince —– plakalı aracın tünel kazası sonucu hasar yansıtma bedeli olduğu görülmektedir.
—-sözleşme ile kiraya veren tarafından asıl kiracı konumunda olan davacıya kiralanmış olup, fer’i zilyet sıfatı ile kiralananda meydana gelen zararın tazminini talep edebilir. Bu nedenle ayrıca kiralayana bir ödeme yapmış olması şart değildir. Kiralananda zarar meydana gelmesi ile asıl kiracının alt kiracıdan ve zararın meydana gelmesinde sorumlu olan diğer kişilerden zararın tazminin talep hakkı doğmuş olacaktır.
Bu nedenle davacı yukarıda tespit edilen zararı talep etme konusunda aktif husumet ehliyetine sahiptir.
B- —- nakli bedeli:
Davacı, hasarlı mikser aracının, göçük yerinden — naklinin yaptırıldığını ve —nakil ücreti ödediğini öne sürerek bu tutarın tahsilini talep etmiştir.
Dayanak gösterilen fatura dosyaya sunulmuş olup,—davacı şirkete kesilen — fatura muhteviyatının, —- plakalı aracın tünelden çıkartılması ve löbbete yüklenilmesi —- açıklaması olduğu görülmüştür.
Davacının ticari defterlerinde, — bedelli faturanın —– hesabından kayda alındığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporu ile talep edilen nakil bedelinin piyasa rayicine uygun olduğu tespit edilmiştir.
—Kar Kaybı:
Davacı, —– hasarlanması yüzünden kar kaybına uğradığını öne sürmektedir. Davacının kar kaybı, kiraya verdiği mikser aracın, çalıştırılamaması yüzünden tahsil edemediği kira bedelinden İbarettir.
—şirketinin, muavin defter kayıtlan sunulmadığından, davacının, aracın tamir sürecinde kiracı — bedeli tahsil edip etmediği anlaşılamamaktadır. Eğer kira bedeli — tahsil edilmiş ve asıl kiralayana da kira bedeli ödenmiş ise mikserin çalışmamasından dolayı kar kaybı meydana gelmeyeceği aşikardır.
Somut olayda davacı, —çalışan bir firma konumunda olmayıp sadece, dava dışı şirketten kiraladığı aracı, — fiilen çalışan davalı — alt kiracı olarak kiraya vermesi ve bu suretle de —- kira geliri elde eden bir şirket konumunda bulunması durumundan ibarettir. Bu kalem açısından davacının karı alt kira bedelinden kiralayana ödemesi gereken kira ücretinin mahsubundan ibarettir. Ancak davacının bu süreçte kiraya veren —- herhangi bir ödeme yapıp yapmaması , davacının dava konusu aracı hasara uğraması nedeniyle elde edemediği bedeli talep etmesine engel değildir. Bu nedenle davacı tamir süresince kiraya veren – herhangi bir ödeme yapmasa dahi mahrum kaldığı kira bedelini alt kiracı ve hasarın doğmasına neden olan diğer kişilerden talep edebilir. Ancak yukarıda da anlattığımız üzere davacının karı alt kira bedelinden kiralayana ödemesi gereken kira ücretinin mahsubundan ibaret olup davacı alt kira ilişkisi ile elde ettiği kira gelirinin yanında ayrıca kiraya verene ödemek zorunda kaldığı kira giderini talep edemez. Zira bu durumda mükerrer ödeme söz konusu olacaktır. Bu nedenle davacının —-dahil kira tutarı talebi reddedilmiştir.
Bu kapsamda davacının kar kaybı talebi incelendiğinde, davacı —- hasarının giderilmesi için — giderilebileceğimi belirtmiştir. Bilirkişi ise raporunda —- giderilmesi için —-süreye ihtiyaç olduğunu belirtmiştir. —dikkate almadığından süreyi kısa tuttuğu anlaşılmaktadır — markanın parçaları dikkate alındığında—- olduğu sonucuna varılmıştır. Kök ve ek raporlarımızda aylık kira bedellerinde şofürlü kira bedeli alındığı ve hatalı olduğu, kira bedelinin şoförsüz olması gerektiği anlaşılmaktadır. Dosyaya sunulan — şoforsüz kira bedelinin –olduğu belirtilmektedir. Bu duruma göre — olduğu sonucuna varılmış olup kar kaybı bedeli talebi kabul edilmiştir.
Yukarıda tespit edilen zararın davalılardan talep edip edemeyeceği konusu incelendiğinde; davalının taraflar arasında yapılan hizmet sözleşmesi kapsamında mikserde meydana gelen hasar nedeniyle davacının uğramış olduğu zararlardan sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
Bu kapsamda davalının —-kira kaybı olmak üzere toplam —- zarardan dolayı davacıya karşı sorumlu olduğu anlaşılmış olmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne, tahsilde tekerrür oluşturmamak şartıyla—- kira kaybı bedeli olmak üzere toplam —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli —-harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 119,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre — davalıdan alınarak davacıya verilmesine artan 11,90 TL’nin DAVACININ ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
4- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 16.328,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
6-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde — Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/06/2022