Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/303 E. 2023/498 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/303
KARAR NO : 2023/498

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/04/2022
KARAR TARİHİ : 25/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-no’lu Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası Abonman Sözleşmesi (Blok) ile sigortalı —- dava konusu olaya ilişkin nakliye rizikolarına karşı sigortalandığı, —-(çekici+dorse) plakalı araç ile yapılan sevkiyat esnasında, 31.01.2021 günü, —- yolunun 14.km 900 metresinde seyir halinde iken şoförün direksiyon hakimiyetini kaybederek gidiş istikametine göre yolu sağına yatması sonucunda tek taraflı, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği ve emtianın bu kazaya bağlı olarak araç dışına saçılıp dağılması sebebiyle hasarlandığı,31.01.2021 tarihinde — İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda; “31.01.2021 günü saat 12:20 sıralarında — il yolu (39 – 31) 14. Km 900 metresinde meydana gelen tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasında; —- Beldesi’nden — ilçesi istikametine seyir halinde olan —- plakalı aracın sürücüsü —- yukarıda belirtilen km’ye geldiğinde aracının direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu seyir istikametine göre yolun sağ kısmına aracını devirmesi neticesinde tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, —– plakalı aracın sağ kısmında ve —-plakalı yarı römorkta maddi hasar meydana geldiği, Kazanın oluşumunda — plakalı araç sürücüsü —– 2018 S.K.T.K 52/1-B (aracın hızını, aracın yük ve teknik özelliklerini görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uymamak) maddesini ihlal ettiği kanaatine varılmış olup” denilmekte olduğu,Dava konusu hasarın meydana gelmesinde, Davalı alt taşıyıcı —- ve sigortacısı diğer Davalı —– sorumluluğu bulunduğu ve Dava konusu hasar sonrası yapılan ekspertiz çalışmalarına göre hasar miktarı; 40.657,60-TL olarak tespit edildiği, söz konusu hasarı sebebi ile; müvekkil şirket sigortalısına, 40.657,60-TL tazminat ödemesi yapıldığı, ekli ödeme dekontuna istinaden anılan ödeme ile müvekkil şirket, Türk Ticaret Kanunu m. 1472 (1) uyarınca sigortalısının dava ve talep haklarının halefi olduğu, dava öncesi —-15/3/2021 tarihinde müvekkil şirket tarafından başvuru yapılmıştır) yapılan taleplerimize olumlu cevap verilmemesi ile alacaklarına ilişkin olarak başlatılan — Îcra Müdürlüğü —- numaralı dosyasına yansıyan takibe, borçlular tarafından herhangi bir borcunun bulunmadığı belirtilerek, borca, faizine ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, açıklanan sebeplerle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile,Borçluların —- Îcra Müdürlüğü —-. sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı yaptığı haksız itirazların iptaline, asıl alacağa faiz işletilmesine ve takibin devamına, haksız itiraz eden borçlular aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu emtianın uğramış olduğu hasarın davacı tarafça nakliyat poliçesi kapsamında karşılanmış olduğu, ancak konu emtiaların fiili taşıyıcı olarak davalı —- Tarafından taşınmış olmasından bahisle konu hasarların davalı şirketin sorumluluğunda olduğu beyan edildiği,bu sebeple de işbu dava hem davalı fiili taşıyıcı şirkete hem de davalı şirketin, müvekkil şirket nezdinde —- no’lu Nakliyat Abonman Blok Poliçesi ile sigortalı olması sebebi ile davalı müvekkil şirkete açılmış bulunduğu, konu hasarın oluş şekline bakıldığında ,tek taraflı meydana gelen kaza sebebi ile dava konusu seramik emtiasının hasara uğramış olduğu,meydana gelen kaza sebebi ile de tanzim edilen KTT kapsamında sürücünün KTK m.52/1 kapsamında kusurlu olacağı ifade edildiği,bu sebeple asıl taşıyıcı konumunda olan firmanın bu kapsamda davacı şirkete tarafından ve poliçesi üzerinden emtia hasarının karşılanmış olduğu anlaşıldığı Poliçede kuru bakliyat, kömür gibi taşıma sırasında kırılma riski bulunmayan emtiaların sigorta konusu yapılmış olduğu görüldüğü,ancak dava konusu emtianın seramik ürünü olduğu ve kırılmaya bağlı hasarlar sebebi zararın oluştuğu anlaşıldığı, İşbu sebeple sigorta konusuna dahil olmayan bir emtiaya ilişkin müvekkil şirket tarafından ödeme yapılabilmesinin mümkün olamdığı,bu kapsamda davalı şirket tarafından seramik emtiasının taşınacağına ilişkin müvekkil şirkete bir bildirimde bulunulmadığı gibi buna ilişkin bir zeyilname de düzenlenmediği, ayrıca poliçede İstisna Taşımalar ve Rizikolar başlıklı kloz kapsamında poliçe teminatına dahil olmayan kalemlerin neler olduğu tek tek sayılmış ve seramik eşya ve bu mamülden üretilecek emtiaların sigorta kapsamı dışında olacağının açıkça belirtilmiş olduğu, “İstisna Taşımalar ve Rizikolar .Cam, kristal, porselen, seramik eşya ve bu mallardan mamül emtia (sadece oto camı ve oto farlarının cam aksamında meydana gelebilecek hasarlar bu istisnadan hariç tutulmuştur.)” ….teminat haricidir.” şartı da dikkate alındığında poliçe kapsamına dahil olmayan seramik emtia hasarının davalı müvekkil şirket tarafından ödenebilmesi mümkün değildir. Kaldı ki bu kapsamda seramik emtiasının taşınacağına yönelik davalı sigortalı tarafından spesifik bir poliçe düzenlenmemiş ve bu taşımaya ilişkin bir bildirimde bulunulmamıştır. İşbu sebeple konu davanın ayrıca pasif husumetten de reddi gerektiğini, ayrıca Teminat Sınırı Klozu kapsamında; “Sigortacı her bir vasıtada ve sigortalıya ait farklı emtealardan oluşan ve teminat kapsamında bulunan, aynı anda ve aynı liman havaalanı, tren istasyonu , gümrük sahalarında ve poliçe teminatı devam eden bekleme yerlerinde poliçeler ile sigortası temin edilmiş emtealar için toplam azami sorumluluğu 40.000.00 TL ‘dir. Bu meblağ aşıldığı takdirde. en geç nakil vasıtasının hareketinde Sigortalı, Vasıtanın adı, plakası, uçuş nosu, vagon nosu, .Sevkedilen malın cinsi, sevkedilen malın tonajı, Sevkedilen malın kıymeti ve Seferin hangi limanlar ve/veya şehirler arasında olacağını ve tarihiniSigortacıya bildirmek ve Sigortacının peşin onayını almakla yükümlüdür.” davacı tarafından dosyaya sunulmuş bulunan ticari fatura kapsamında ise söz konusu seramik emtiasının 48.565,97 TL tutarında olduğu görülmekle, hükümde yer alan azami sorumluluğun geçilmesi sebebi ile sigortacıdan onay almakla mükellef olan davalı taşıyıcı tarafın, söz konusu taşımayı bildirmemiş olması sebebi ile işbu yükümlülüğe aykırı davranmış olduğunun açık olduğunu, söz konusu hasarın poliçe kapsamında olmadığı ,emtiaların taşınmış olduğu —- plaka numaralı dorsenin de poliçe teminatı kapsamına alınmamış olduğu anlaşıldığı,bu sebeplerle de ilgili hasarın ödenmesi poliçe şartlarına aykırılık oluşturacağı, Davayı ve karşı yanın beyanlarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla, işbu taşıma esnasında oluştuğu iddia edilen hasarın tazmini noktasında davalı müvekkil şirket, poliçe teminatı ve limitleri dahilinde ancak gerçek zarar tutarından sorumlu tutulabilecektir. İşbu nedenle ilk olarak taşımadan meydana gelmiş olduğu iddia edilen hasarın neyden kaynaklanmış olduğuna ilişkin tespitlerde bulunulması, akabinde işbu hasardan kimin veya kimlerin sorumlu olacağına ilişkin bir değerlendirmede bulunulması gerektiği açıktır. Ancak tarafımızca yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde konu hasarın poliçe teminatı kapsamında olmadığı tespit edildiğini, ancak mahkemenin aksi kanaatte olması halinde, hasara sebebiyet veren sorumlulara ilişkin rücu hakkımız saklı kalmak kaydıyla, söz konusu gerçek zarar tutarının tespit edilmesi gerekmekte olup müvekkil şirketin, davacı tarafından ödenen tutarın tamamından değil ancak gerçek zarardan sorumluluğu mevcut olabilecektir. Bunun yanında ayrıca poliçede mevcut bulunan muafiyet kapsamında sigorta bedelinin tespit edilecek hasar tutarından tenzil edilmesi gerekeceği de açık olduğunu, ayrıca söz konusu hasarın, davalı müvekkil tarafından karşılanması gerektiğinden bahisle davacı yanca huzurdaki dava açılmış olduğundan, davacı yanın poliçe teminatı kapsamında olmayan istemlerinin, müvekkil sigortacı şirket tarafından haklı olarak reddedilmiş olduğu hususunun yapılacak yargılama ile sübuta erecek olması halinde, müvekkil şirketin huzurdaki davanın açılmasına sebebiyet vermediği de ortaya çıkmış olacaktır ki, bu durumda hakkında dava açılmasına sebebiyet vermemiş olan müvekkil sigortacı şirket aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine de hükmolunmamasını talep ettiklerini, bunun yanında davacı tarafın riziko adresinde meydana gelen hasarlar sebebi ile talep etmiş olduğu hasar tazminatına ilişkin istemlerinin haklılığı, ödenmesi gereken tutarın tespiti Sayın Mahkemeniz tarafından yapılacak yargılama ve inceleme sonucu sübuta ereceğinden davayı ve karşı tarafın beyanlarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davalı müvekkil şirketin ödeme yapması gerektiğine ilişkin hüküm kurulması halinde ancak dava tarihinden itibaren faiz istenebilmesi mümkün olacaktır. Ayrıca davacı tarafça talep edilebilecek faiz türü yasal faiz olmakla, dava dilekçesinde yer alan ticari faiz işletilmesi gerektiğine ilişkin beyana katılabilmelerinin mümkün olmadığını, esasa ilişkin itiraz sebeplerimiz baki kalmak ve kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydı ile belirtmek isteriz ki-, bir an için müvekkil şirket bakımından yukarıda yer verilen nedenlerle davanın reddi cihetine gidilmeyecek olması halinde de, esasa ilişkin olarak davayı ve hasar istemelerini kabul etmediğimizi, talep konusu hasarın ve kusur durumlarının yargılamayı ve muhakemeyi gerektirir olduğunu, talep konusu edilen hasar tutarının kadri maruf olup olmadığının bilirkişi incelemesi ile denetlenmesi gerektiğini ve dolayısı ile, esasa ilişkin olarak da tüm haksız istemlerin ve davanın reddini talep etmekte olduklarını, davalı müvekkili aleyhine açılmış olan işbu haksız davanın husumet sebebi ile aksi kanaatte olunması halinde esastan reddine ve tüm yargılama giderleri ile ücreti vekaletin de davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı —-Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın yapmış olduğu ödemelerin açık olmaması, rücu sebeplerinin oluşmaması ve kusur oranlarının bilinmemesi sebepleriyle alacağın belirsiz alacak olduğu, Belirsiz alacak sebebiyle icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği, açıklanan nedenlerle icra inkar tazminatının reddi gerektiği, Dava da kusur oranların tam olarak belirlenmesi gerekmekte olduğu, davacı tarafından beyan edilen kusur oranı taraflarınca kabul edilmediği, kaldı ki müvekkil şirket ekte sunmuş olduğumuz —-poliçe nolu NAKLİYAT Abonman Blok Poliçesi incelendiğinde müvekkil şirket tüm araçlarının taşıma sigortasını yapmış olduğu gibi dava konusu aracında taşıma sigortasını yaptırıldığı, yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle rücu sebeplerinin oluşmaması, kusur oranlarının tam olarak belirlenmemesi nedeniyle haksız ve kötü niyetle açılan huzurdaki davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava Davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına ödediği bedelin tahsil amacıyla —- İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir.
Dava İİK 67.maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır. Davada taraf teşkili sağlanmış, deliller toplanmış ve bilirkişi raporu ile neticeye ulaşılmıştır.Dava konusu uyuşmazlıkta; Davacı—-dava dışı sigortalısı —- firmasının asıl taşıyıcı konumunda olduğu taşıma işinde— firmasına ait emtiaların ,davalı taşıyıcı — şirketinin—- plakalı aracı ile taşıdığı esnada meydana gelen tek taraflı trafik kazasında aracın sürücüsü — kusurlu davranışı ile hasara uğramış olduğu ve bu sebeple poliçe kapsamında 40.657,60-TL tazminat ödemesi gerçekleştirildiği, Rücuen davalı — şirketinden hem de davalının sigortacı şirketi olan —- şirketinden 40.657,60-TL tutarın taraflarına ödenmesi talep edilmektedir.
Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı; 31.01.2021 tarihinde—- İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen ekli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda; “31.01.2021 günü saat 12:20 sıralarında —- il yolu (39 – 31) 14. Km 900 metresinde meydana gelen tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasında; — Beldesi’nden –ilçesi istikametine seyir halinde olan —plakalı aracın sürücüsü —- aracının direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu seyir istikametine göre yolun sağ kısmına aracını devirmesi neticesinde tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, —–plakalı aracın sağ kısmında ve —- plakalı yarı römorkta maddi hasar meydana geldiği, Kazanın oluşumunda —-plakalı araç sürücüsü —- 2018 S.K.T.K 52/1-B (aracın hızını, aracın yük ve teknik özelliklerini görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uymamak) maddesini ihlal ettiği tek taraflı kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Taşıma sözleşmesi —-firması ile Taşıyıcı olarak —- firması arasında yapılmış, — alt taşıyıcı —- firmasına yaptırmış olup —- lojistik firması Taşımadan fiili taşımayı yapan—-ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Hasar gören emtianın taşımaya verildiği tarihteki —- tarafından verilen 30.01.2021 tarihli SDR kuru 10,5547 ile 2.316.709,15 TL hesaplandığı,bu tutarın Taşımacının Sınırlı sorumluluğunda üst sınır olduğu,Hasar gören emtianın bu limitler altında kaldığı, 40.657,60 TL nin esas alınması gerekeceği
Dosyada iki adet Nakliyat Poliçesi bulunmaktadır.Davacı tarafından düzenlenen ve hasar tazminatı ödenen — numaralı Taşıyıcı Mali Mesuliyet Poliçesi Davalı sigortacı tarafından düzenlenen—- numaralı Nakliyat Abonman Blok Poliçesidir
Davacı taraf, düzenlemiş olduğu sigorta poliçesinin süresine isabet eden trafik kazası sonrası, sigortanın konusunu oluşturan kıymetlerde (—-) meydana gelen zarar nedeni ile poliçe özel ve genel şartları ile çelişmeyen 40.657,60 TL hasar tazminatı ödemiştir.
Davacı Sigortacının, teminat kapsamında bir hasar ile ilgili tazminatı poliçe genel ve özel şartlarına bağlı olarak ödemiş olduğu, bu anlamda ödemiş olduğu hasar tutarı kadar Sigortalısının haklarına halef olduğu ve en fazla bu tutarca, hasarın oluşmasında sorumluluğu/kusuru bulunanlara rücu talebinde bulunabileceği tespit edilmiştir.
Davalı —- davalı taşıyıcı adına düzenlemiş olduğu sorumluluk poliçesi (—-nolu) 26/02/2021 – 2022 tarihleri arasında geçerlidir.
Davalı Sigortacının, diğer davalı sigortalısı için düzenlediği poliçenin, vadesi dahilinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile meydana zarar açısından yapılan incelemede, taşınan emtianın yukarıdaki poliçe 2. Sayfa alıntısından (cam, kristal, porselen, seramik eşya ve bu mallardan mamul emtia) istisna edildiği, dolayısı ile davalı Sigortacının bu türden emtiaların taşınması sırasında oluşan hasarlardan dolayı tazminat sorumluluğu olmadığı tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Meydana gelen trafik kazasında alt taşımacı Davalı —- firmasına ait —-plakalı çekici —- plakalı yarı römork araç sürücüsü —-%100 kusurlu olduğu, davalı —- taşınan seramik emtiasının gönderilene – ulaştırılamamasından dolayı, kusurlu ve sorumlu olduğu,
Davacı sigortacının, teminat kapsamında bir hasar ile ilgili tazminatı poliçe genel ve özel şartlarına bağlı olarak ödemiş olduğu, bu anlamda ödemiş olduğu hasar tutarı kadar Sigortalısının haklarına halef olduğu ve en fazla bu tutarca, hasarın oluşmasında sorumluluğu/kusuru bulunanlara rücu talebinde bulunabileceği, davalı Sigortacının, diğer davalı sigortalısı için düzenlediği poliçenin, vadesi dahilinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile meydana zarar açısından, taşınan emtianın poliçe kapsamında cam, kristal, porselen, seramik eşya ve bu mallardan mamul emtianın istisna edildiği, dolayısı ile davalı Sigortacının bu türden emtiaların taşınması sırasında oluşan hasarlardan dolayı tazminat sorumluluğu bulunmadığı, değerlendirildiğindenDavalı — açılan davanın reddine, davalı —-Şirketinin —-.İcra Müdürlüğünün —esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 40.657,60 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin ve şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜL – KISMEN REDDİ ile,
1-Davalı —- açılan davanın reddine,
2-Davalı —-.İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 40.657,60 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.777,32 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 526,43 TL harcın mahsubu ile arta kalan 2.250,89 TL harcın davalı —- Şirketinden tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 526,43 TL harcın davalı—- tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.262,75 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 2.110,67 TL’sinin davalı—- Şirketinden tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı —- Şirketinden tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davalı —– Şirketi vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 2.929,3‬0 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı —-Şirketine ödenmesine,
9-Davalı —- Şirketi vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı — -Şirketine ödenmesine,
10-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 1.231,28 TL’sinin davalı —Şirketinden, arta kalan 88,72‬ TL’sinin ise davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
11-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair davacı vekili ve davalı —-vekilinin yüzüne karşı, HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —- Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.