Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/255 E. 2023/993 K. 16.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/255
KARAR NO : 2023/993

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/03/2022
KARAR TARİHİ : 16/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Dava dışı —–davacı müvekkil şirket nezdinde —- gönderilmek üzere yüklemesi yapılan muhtelif cins, ebat, sayıda yiyecek ve içecek emtiası —– nolu taşıma faturasına istinaden davalı sürücü —–sevk ve idaresindeki—– plakalı araç ile davalıların sorumluluğu altında taşındığı, taşıma işlemleri esnasında meydana gelen ve kusurlu olarak sebebiyet verilen 17.10.2020 tarihli tek taraflı trafık kazası sonucu emtiaların hasarlandığı/zayi olduğu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun; 18/2. maddesi gereği; “Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiği”, 850. maddesi gereği; “(1) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir. Eşya her türlü yükü de kapsar. (2) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşyayı varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim etmeyi veya yolcuyu varma yerine ulaştırmayı; buna karşılık, eşya taşımada gönderen ve yolcu taşımada yolcu, taşıyıcıya, taşıma ücretini ödemeyi borçlanır.(3) Taşıma işleri ticari işletme faaliyetidir.” 858/2 maddesi gereği; “(2) İki tarafça imzalanan taşıma senedi, eşyanın ve ambalajının, eşyanın taşıyıcı tarafından teslim alındığı sırada, dış görünüşü bakımından iyi durumda bulunduğuna ve taşınan paketlerin sayısının, işaretleri ile numaralarının, taşıma senedinde yer alan kayıtlara uygun olduğuna karinedir; meğerki, taşıyıcı taşıma senedine haklı bir sebeple çekince koymuş olsun. Çekince, taşıyıcının, kayıtların doğruluğunu denetleyecek, uygun araçlara sahip olmadığı sebebine de dayandırılabilir. 875 maddesine göre; “(1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır. 879 maddesine göre; “(1) Taşıyıcı; a) Kendi adamlarının, b) Taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.” 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun; 85. maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veyayaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesine göre; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir flile başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”, 61. maddesine göre; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” Davalı-borçlular emtiaları sağlam, eksiksiz ve hasarsız bir vaziyette, yüke ilişkin yazılı hiçbir çekincelerini içermeyen temiz taşıma senedi ile teslim aldıkları, emtialar, davalıların sorumluluğu altında yapılan taşıma işlemleri esnasında meydana gelen ve kusurlu olarak sebebiyet verilen tek taraflı trafik kazası sonucu hasarlanarak zayi olduğu, Bu nedenle T.T.K.’ nu hükümleri ve diğer yasal mevzuatlar gereği taşıma işini üstlenen davalı —–ve taşıyıcı yardımcısı olan davalı sürücü ——-eksiksiz ve hasarsız olarak teslim aldıkları emtiaların kendi sorumlulukları altında yapılan taşıma işlemleri esnasında kusurlu olarak sebebiyet verdikleri trafık kazası sonucu zayi olmaları nedeniyle doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, Dava konusu emtialarda meydana gelen hasara/zayiata istinaden gerekli tüm incelemeler ve araştırmalar yapılmış olup, inceleme ve araştırma sonucu tanzim edilen —– olu ekspertiz raporuna göre davalıların sorumluluğu altında yapılan taşıma işlemleri esnasında hasarlanan/zayi olan emtialarda 96.541,70-TL’lik zayiat hasar meydana geldiği tespit edildiği, Neticede davacı müvekkil sigorta şirket tarafından sigorta poliçesi teminatı kapsamında bulunan hasar tazminat bedeli olarak dava dışı sigortalı firmaya 02.12.2020 tarihinde 96.541,70-TL TAZMİNAT BEDELİ ödendiği ve bu ödeme karşılığı sigortalıdan TEMLİKNAME alındığı, Sigorta poliçesinin geçerli olduğu bir dönemde meydana gelen hasar ile ilgili poliçe kapsamında hasar tazminatı ödemesi yapıldığından; ödeme dekontu ile Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereği HALEFİYET şartları, ibraname (temlikname) ile de Borçlar Kanunu hükümleri gereği ALACAĞIN TEMLİKİ şartları oluştuğu, Buna göre dava dışı sigortalısına hasar ödemesi yapmakla halefiyet ilkesinden yararlanan sigortacı, sigortalısına tazminat ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçtiğine ve sigortalının 3. Kişiler karşısındaki dava hakkı tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal edeceğine göre Sigortacının 3. şahıslara rücu edebilme tarihinin sigortalısına ödeme yaptığı tarih olarak kabul edilmesi gerektiği, bu nedenlerle icra takibi başlatılırken dava dışı sigortalı firmaya yapılan hasar tazminatı ödemesine ilişkin ödeme tarihinden itibaren faiz işletilerek hem asıl alacak hem de işlemiş faiz üzerinden icra takibi başlatıldığı, Dava konusu rücu alacağının asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı ile birlikte davalı borçlulardan tahsiline karar verilmesini taleple dava ettiği görüldü.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, Davacı tarafından, dava konusu emtialarda meydana gelen hasaralzayiata istinaden gerekli tüm incelemelerin ve araştırmaların yapıldığı, inceleme ve araştırma sonucu tanzim edilen —– nolu ekspertiz raporuna göre davalı Müvekkillerin sorumluluğu altında yapılan taşıma işlemleri esnasında hasarlanan/zayi olan emtialarda 96.541,70-TL’lik zayiat/hasar meydana geldiğinin tespit edildiği, davacı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi teminatı kapsamında bulunan hasar!/tazminat bedeli olarak dava dışı sigortalı firmaya 02.12.2020 tarihinde 96.541,7 TL Tazminat Bedeli ödendiği beyan edildiği, Öncelikle, söz konusu kaza, 17.10.2020 tarihinde saat 18.00 sularında—-.kilometresinde, yağışın etkisiyle, aracın aniden kaymasıyla meydana geldiği, Yani, müvekkilden kaynaklanan kusurlu bir hareketle kaza meydana gelmediği, Kaza sonrası davalı müvekkiller tarafından yapılan tespite göre, sanki araçta taşınan tüm ürünler zayi olmuş gibi ekspertiz raporu tutulduğu öğrenildiği, Taşınan ürünlerin yaklaşık 9665’i zarar görmediğinden, müvekkiller tarafından Kaza sonrası derhal kaza yerine başka bir araç getirtilerek, zarar görmemiş olan ürünler kaza yerine gelen araca yüklenerek, anlaşma gereği ürünler —- götürülerek, firma yetkilisi —– bey isimli kişiye Tutulan TUTANAK ile teslim edildiği, Bu nedenle de, yapılan anlaşma doğrultusunda, dava dışı —–Şirketi tarafından, —–Nakliye Bedeli” olarak müvekkillere 4.500 TL. * KDV – 5.310,00 TL. Nakliye bedeli ödendiği, Sayın Mahkemece dava dışı—– Şirketi’ne müzekkere yazılarak, taşımaya konu ürünlerin toplam değerini gösteren sevk irsaliyesi ve/veya faturaları ile kaza sonrası zarar görmeyen ve davalı müvekkiller tarafından başka bir kamyona yüklenerek, dava dışı ——yetkilisine teslim edilen ürünlere ilişkin Tutanağın dosyaya celp edilmesini, Taşınan ürünlerin araca yüklenmesi, tamamen gönderici konumunda olan dava dışı ——Tarafından Yapıldığı davalı müvekkillerin bu hususta herhangi bir dahilleri olmadığı, bu bağlamda, Türk Ticaret Kanunu’nun 863.maddesindeki,”…gönderen, eşyayı taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinki düzenlemeye göre, gönderici konumunda olan dava dışı —– ürünlerin zayi olmasında sorumluluğu bulunduğu, Zira, söz konusu kaza, 17.10.2020 tarihinde saat 18.00 sularında —–.kilometresinde iken, yağışın etkisiyle aracın kaymasıyla birlikte müvekkil aracın hakimiyetini kaybettiği ve aracın devrildiği, dava dışı —– çalışanları, taşınacak emtiayı taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemiş olsalardı, Araç yan yatarak devrilmiş dahi olsa, ürünlere zarar gelmesinin söz konusu olmayacağı, Bu nedenle, gönderici—–üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediği, dava dışı —– çalışanları, taşınacak emtiayı, araç içine yerleştirirken gerekli özeni göstermedikleri ve hava şartları nedeniyle oluşan kaza sonucu taşınan ürünlerin hasar görmesine neden oldukları, Tüm bu nedenlerle, hasarın meydana gelmesinde gönderici konumunda olan dava dışı —– sorumlu olduğu davacı tarafından haksız ve yersiz olarak açılan iş bu davanın reddini taleple savunmada bulunduğu görüldü.

İNCELEME:
— Meteoroloji Müdürlüğü,—–İcra Dairesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği görüldü.Mahkememizce alınan 01/08/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“I. Davacının sigortalısı Dava dışı—–muhtelif cins, ebat, sayıda yiyecek ve içecek emtiasının—– gönderilmek üzere —– nolu taşıma faturasına istinaden davalı sürücü —–sevk ve idaresindeki —–plakalı araca yüklendiği, davalıların sorumluluğu altında taşındığı,II.Taşıyıcının yükteki uygunsuzluğu gördüğünde taşıma irsaliyesine ihtirazi kayıt koyması gerektiği, aksi durumda, taşıyıcının yükü uygun bir şekilde teslim aldığının kabulü gerektiği,
III. Taşıma işlemleri esnasında 17.10.2020 tarihli tek taraflı trafk kazası sonucu —— plakalı kapalı kasa aracın devrilerek araç içindeki, emtiaların bir kısmının hasarlandığı ve/veya zayi olduğu, bir kısmının da aracın kaldırılması ve çekilmesi esnasında dağılarak hasar/ ve zayi olduğu, TTTK’ nun 875. maddesine göre taşıma esnasında meydana gelen hasardan taşıyıcının sorumlu olduğu,
IV. Oluşan kazada araç sürücüsünün TTK’ nun 886. Maddesinde belirtilen pervansızca hareket ettiğinden bahsedilemeyeceği,
V. Ekspertiz raporunda İbraz edilen sevk edilen ürün ve sağlam ürün listesine göre yapılan tespitlerde; Toplam Hasarlı ürün maliyetinin 101.541,00 TL, muafiyet tutarının 5.000,00 TL, Muafiyet düşümünden sonra net hasar bedelinin 96.541,70 TL olarak belirlendiği,
VI. Davacının —- 02.12.2020 tarihli banka havalesi ile sigortalısı —— 96.541,70 TL tutarlı ödeme yaptığı,
VII. Meydana gelen hasar sonucu oluşan zarardan davalıların TTK. Nun 879. Maddesi ve TTK’ nun 882.maddesine göre gereği müteselsilen sınırlı sorumlu olacağı,
VIII. Hasarlı emtiaların ağırlıkları Ekspertiz Raporunda belirtilmemiş olup, dava dosyasında yer alan Hasarlı emtia listesindeki kalemlerin irsaliye üzerinde tespit edilebilen ağırlıkları ile ürünlerin cinslerine göre piyasadaki gramajlarının tespit edilerek adetler ile çarpılması sonucunda toplamının 3151,01 Kg olduğu,
IX. Davalıların müteselsilen sorumlu olacağı sınırlı sorumluluk tutarının 26.247,91 SDR olacağı, SDR tutarının karar tarihindeki —– SDR!TL kuru ile çarpılması ile davacı tarafça talep edilebilecek TL karşılığı sınırlı sorumluluk – tutarının hesaplanabileceği, talep edilebilecek tazminat tutarının TTK’ nun 882. Maddesine göre hesaplanan tutarı aşamayacağı” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı—–ve davalılar arasında akdedilen taşıma sözleşmesinden kaynaklı olarak, taşıma sırasında taşınanda meydana gelen maddi zarar nedeniyle dava dışı sigortalısına 96.541,70 TL tazminat ödeyen davacının TTK 1472 maddesi uyarınca davalılara rücuuna dair başlattığı —–. İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı takibine vaki itirazın iptali davasıdır.Anılan takip dosyası incelendiğinde takibin 96.541,70 TL asıl alacak ve 10.639,43 TL -02/12/2020 – 06/08/2021 arası- işlemiş faiz olmak üzere toplam 107.181,13 TL alacağa ilişkin olduğu görülmüştür.
Olayın dava dışı —–numaralı faturaya konu malları davalının—– plakalı aracı ile taşınması sırasında tek taraflı trafik kazası neticesinde zarar görmesi şeklinde gerçekleştiği, davacı tarafından dava dışı firmaya 02/12/2020 tarihinde 96.541,70 TL ödendiği anlaşılmıştır.Dava dışı—— tarafından davalılara 19/10/2020 tarih, ——yevmiye numaralı ihtarnamenin çekildiği görülmüştür.
Davalı tarafça ürünlerin tamamının zayi olmadığı, kazanın yağışın etkisiyle gerçekleştiği, araca yüklemenin sigortalı dava dışı taşıtan —–tarafından yapıldığı, taşınanın düzgün istif edilmediği savunulmuştur.01/08/2023 tarihli bilirkişi heyet raporu ile aşağıdaki tespitlerin yapıldığı görülmüştür:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 863. Maddesi uyarınca “(1) Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 875. Maddesi uyarınca “(1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 876. Maddesi uyarınca “(1) Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 879. Maddesi uyarınca “(1) Taşıyıcı; a) Kendi adamlarının,
b) Taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 880. Maddesi uyarınca “(1) Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanır.”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 882. Maddesi uyarınca “(1) Gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. (2) Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; a) Gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, b) Gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. (3) Taşıyıcının, taşıma süresinin aşılmasından doğan sorumluluğu, taşıma ücretinin üç katı ile sınırlıdır. (4) Özel Çekme Hakkı, eşyanın taşıma amacıyla taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki veya taraflarca kararlaştırılan diğer bir tarihteki, —– Bankasınca belirlenen değerine göre Türk Lirasına çevrilir.”Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın dava dışı ——ve davalılar arasında akdedilen taşıma sözleşmesinden kaynaklı olarak, taşıma sırasında taşınanda meydana gelen maddi zarar nedeniyle dava dışı sigortalısına 96.541,70 TL tazminat ödeyen davacının TTK 1472 maddesi uyarınca davalılara rücuuna dair başlattığı——. İcra Dairesi’nin —— Esas sayılı takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, davalı taşıyıcıların eşyanın yüklemesinin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlü olduğu, bu sebeple davalının istiflemenin kendisi tarafından yapılmadığı savunmasının yerinde olmadığı, yine taşıyıcının eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından sorumlu olduğu, bu kapsamda somut olayda taşınanda meydana gelen zararın taşıma sırasında gerçekleştiğinin sabit olduğu, yine her ne kadar davalı tarafça hasarın yağışın etkisiyle meydana geldiği savunulmuş ise de, bu hususun taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmiş bir durum olarak kabul edilemeyeceği, yani somut olayda yağışın mücbir sebep olarak kabul edilemeyeceği, gerekli dikkat ve özeni gösteren taşıyıcının savunduğu şartlarda dahi hasarı önleyebilecek durumda olduğu, tüm bu sebeplerle davalıların zarardan sorumlu olacakları, yine bilirkişi raporunda zayi olan malların hangilerinin olduğu ve brüt ağırlıklarının tek tek tespit edildiği, yine bilirkişi raporunda (yukarıda atıf yapılan yasa hükümlerine uygun olarak yapılan hesaplama sonucunda) tespit edildiği üzere sorumluluk limitinin gerçek zarar miktarından daha fazla olduğu, bu sebeple davalıların gerçek zarar miktarından sorumlu olacakları, bunun da 96.541,70 TL olduğu, ödeme tarihinden takip tarihine kadar (dava konusunun ticaret kanununda düzenlenen husustan kaynaklanması nedeniyle ticari iş olduğu dikkate alınarak) ticari faiz oranı üzerinden işlemiş faiz miktarının 10.704,89 TL olacağı (Faiz İşletilen Süre: 8 ay 4 gün, Faiz İşletilen Tutar: 96.541,70 TL, Faiz Oranı: %11,088356164384, Faiz Tutarı: 10.704,89 TL, Bilgi: 02.12.2020 ve 01.01.2021 arasındaki 30 gün için yıllık %13,75 faiz uygulanarak %1,1301369863014 01.01.2021 ve 06.08.2021 arasındaki 217 gün için yıllık %16,75 faiz uygulanarak %9,9582191780822 olmak üzere toplam %11,088356164384 faiz uygulanmıştır), tüm bu sebeplerle davacının kabulüne, dava konusu alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, davalı borçluların—- İcra Dairesi’nin —— Esas sayılı sayılı takibine yaptığı itirazların İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (107.181,13 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 7.321,54 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 1.294,48 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.027,06 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 1.386,68 TL dava açma masrafı, 11,50 TL vekalet harcı ve 2.543,75 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 3.941,93 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
7-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (107.181,13 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile—– Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.