Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/226 E. 2023/806 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/226
KARAR NO : 2023/806

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/03/2022
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı ile davalı arasında 15.02.2019 tarihli Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, davalının taraflar arasındaki bayilik sözleşmesine aykırı hareket ettiğini, akabinde ise davalı tarafından sözleşme haksız olarak feshedildiğini. davalıya, defaetle bildirilmesine rağmen davacıya olan borçlarını ödemediğini buna rağmen davacından haksız bir şekilde ürün temini talep ettiği, daha sonrasında 16.03.2021 tarihli ihtarname ile haksız bir şekilde sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, davalı tarafından sözleşmeden doğan edimlerin yerine getirilmemesi ve haksız bir şekilde sözleşmeyi feshetmesi sebebiyle sözleşme hükümlerine göre davacının üstlendiği tabela ve dekorasyon bedellerinden dolayı davacının davalıdan cari alacağı bulunduğunu, davalı tarafından 31.12.2020 tarihinde gönderdiği ürün teminine ilişkin ihtara davacının—– Noterliği 11.01.2021 tarihli ——yevmiye numaralı ihtarname ile cevap verildiğini ve bu ihtarnamenin davalıya 18.01.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafından 31.12.2020 tarihinde stokta ve teşhir yerinde ürün kalmadığını müşterilere hizmet veremez duruma gelindiğinden bahisle ihtarname gönderildiğini, 11.01.2021 tarihli cevabi ihtarnamede davacının böyle bir yükümlülüğü bulunmadığını zira o tarih itibariyle 16.617,90 TL borcunun bulunduğunu sözleşmeden kaynaklı edimlerin yerine getirilmediği sürece davacının ürün temin etme yükümlülüğünün bulunmadığının bildirildiğini, davalının 16.03.2021 tarihli ihtarnamesinde ise ürün temininin sağlanmadığını, ihtarnameye cevap verilmediğini bu sebeple sözleşmeyi haklı nedenle feshedildiği bildirildiğini, söz konusu ihtarnameye de 29.03.2021 tarihli ihtarname ile cevap verildiğini, söz konusu dönemdeki davalının borcuna ilişkin —–Genel İcra Dairesi —–Sayılı dosyasıyla icra takibi yapılmış ve borca davalı tarafından itiraz edilmeyerek takip sonrasında ödendiğini, bu husus dahi davalının sözleşmeden kaynaklı ediminin olduğunu ve zamanında yerine getirmediğini ve nihayetinde sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini gösterdiğini, tüm ihtarnamelerimizde ve davalı ile yapılan görüşmelerde davalının borcunun bulunduğunu, borcun ödenmediği takdirde ürün teminin yapılmayacağını, bu hususta taraflar arasındaki sözleşme uyarınca da yükümlülüğümüzün bulunmadığını bildirildiğini, davalı aleyhine söz konusu borca ilişkin 25.03.2021 tarihli yapılan icra takibine davalıca itiraz edilmemiş takip sonrası borç herhangi bir ihtirazi kayıt olmaksızın ödendiğini iddia ederek; davalı/borçlunun borçlu olduğunun tespiti ile davalı tarafından —–İcra Dairesinin—— sayılı dosyasına yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamıma, davalı/borçlu aleyhine, alacağın 9420’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davacı-karşı davalının yaptıkları bayilik sözleşmesinin haksız olarak feshi gerekçesiyle tabela ve dekorasyon bedellerinden dolayı alacak talebinde bulunduğunu davalı ile karşı taraf arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin feshi haklı sebeplere dayanmakta olup bununla ilgili aşağıda ayrıntılı olarak karşı dava dilekçemizde açıklamalarda bulunulduğunu, davalının – sözleşmeyi haklı sebeplerle feshettiğini , sözleşmenin kendine yüklediği sorumlulukları yerine getirmeyen ve sözleşmenin sonlanması sebebiyet veren davacı-karşı davalı taraf olduğunu, davalının cari hesaptan veya herhangi başka bir sebepten kaynaklanan hiçbir borcu bulunmadığından davacı-karşı davalının buna ilişkin talebi hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak, davanın reddini talep ve beyan etmiştir.

Karşı Dava:
Davalı karşı davacı karşı dava dilekçesinde özetle; davalı karşı davacı ile davacı karşı davalı şirketin 15.02.2019 tarihli ——Bayilik Sözleşmesi” imzaladığını. Sözleşme gereğince davalı karşı davacının, aşağıda adresi verilen yerde sadece—-tarafından üretilen, ithal edilen veya ürettirilen emtianın ——tarafından belirlenmiş pazarlama ilkeleri talimatları doğrultusunda bayi sıfatı ile gerçek veya tüzel kişilere söz konusu emtiaları satma izni ve yetkisi verildiğini. Sözleşme gereğince başka bir markanın satışı kesinlikle yasak olduğunu. Davalı karşı davacının bu sözleşme gereğince —- mobilyanın bayisi olarak “—-adresindeki —— faaliyete başladığını. Davalı karşı davacının yukarıda belirtilen adreste faaliyete başlamasından kısa bir zaman sonra davalı taraftan kaynaklanan sorunlar yaşanmaya başlandığını. Bunlardan en önemlisi ürün siparişlerinin ve teşhir ürünlerinin——- tarafından verilmesi olduğunu. Davalı tarafa; telefon, e-mail ve diğer iletişim kanalarıyla defalarca bu durum iletilmiş olmasına rağmen taleplerine olumlu cevap verilmediğinden, en son—- Noterliğinin 31.12.2020 tarihli —–yevmiye numaralı ihtarı ile “uzunca bir süredir stokta ve teşhir yerinde ürün kalmaması nedeniyle satış yapamaz hale gelmiş bulunmaktayız. Çünkü talep ettiğimiz ürünler gönderilmemektedir. Bu nedenle mağazada müşterilerimize hizmet veremez duruma gelmiş bulunmaktayız. Talep ettiğimiz ürünleri bir hafta içinde mağazaya teslim etmenizi aksi taktirde haklı nedenle sözleşmenin feshedileceği” ihtarında bulunmuş fakat yine herhangi bir çözüm olmadığını. Bunun üzerine —- Asliye Hukuk Mahkemesinin —-. dosyasından “Bayilik sözleşmesine konu satış yapılan —-adresindeki —–adresindeki işyerindeki/mağazasındaki stok ve teşhir ürünleriyle ilgili durumun bilirkişi marifetiyle tespiti” istenilmiştir. Bilirkişi yapılan keşifte ” Mağazanın bölüm bölüm yerlerinde boşluklar olduğu ve çeşit olarak da çok az ürün olduğu” tespitinde bulunulduğunu.—-Noterliğinin 16 Mart 2021 tarih—– yevmiye numaralı ihtamamesi ile haklı nedenlerle bayilik sözleşmesi feshedilmiş davalıya ait tüm tabela ve tanıtım araçları kaldırıldığını. Davalı karşı davacının şirket davaya konu bayilik sözleşmesinin teminatı olarak maliki olduğu—– İli—- İlçesi —-8881 ada 14 parsel —- blok—–BB. nolu taşınmazı üzerinde davalı şirket lehine 850.000,00 TL bedelli teminat ipoteği kurulduğunu. Sözleşmenin feshi ihtarnamesinde davalı taraftan sözleşmeyle ilgili kuruluna tüm teminatların iadesi ve ipoteğin fekki talep edilmiş olmasına rağmen bu güne kadar herhangi bir işlem yapılmadığını beyan ederek; her türlü talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davacı-karşı davalının talebinin hukuki hçibir dayanağı bulunmadığından reddine, karşı davamız yönünden; — 15.02.2019 tarihli Bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin tespitine, davalı karşı davacının taşınmazına konulan 24.07.2019 tarih —– yevmiye numaralı ipoteğin fekkine; yargılama masrafları ve ücreti vekâletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İNCELEME:
—-. Noterliği,—-Asliye Ticaret Mahkemesi, —-Noterliği,—- Vergi Dairesi Müdürlüğü, —- Noterliği, —– Noterliği, —- Asliye Hukuk Mahkemesi, —-Genel İcra Dairesi, —– İcra Dairesine müzekkereler yazıldığı görüldü.Mahkememizce aldırılan 02/07/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;” Dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, vergi dairelerinden gelen cevap yazısı ile davalı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, açıklanan nedenlerle, Sayın Mahkemenin kabulü halinde;
1. Tarafların Ticari Defterlerinin Usulüne Uygun Tutulup Tutulmadığı Yönünden: Davacı şirketin ibraz ettiği 2019 yılı işletme defterleri, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 486 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile defter beyan sistemi üzerinde tutulduğundan noter onay bilgileri bulunmaktadır.Davacı şirketin ibraz ettiği 2020, 2021 ve 2022 yılları ticari defterlerinin noter açılış onamaları ile yevmiye defterinin noter kapanış onamasının sürelerinde yaptırılmış olduğu, defterlerin usulüne uygun tutulduğu, birbirini teyit ettiği görülmüştür.
Davacı —- defterlerinin incelenmesi için—–Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—— talimat dosyası ile SMMM ——-görevlendirildiği.
2. Dava Alacak Yönünde;
Asıl dava yönünde:
Davalı karşı davacının ticari defter kayıtlarına göre 08.12.2020 tarihi 25.08.2021 takip tarihi itibariyle davacı karşı davalı şirkete 16.617,90 TL borçlu olduğu görülmekle, iş borcun dava konusu olmayan davacı karşı davalı tarafından 25.03.2021 tarihinde —–Genel İcra Dairesi —–sayılı başlatılan takibe konu olduğu ve davalı karşı davacı tarafından iş borcun icra müdürlüğüne 11.08.2021 tarihinde faiz ve feriler dahil 22.417,89 TL ödenerek dosyanın kapatılmış olduğu.Davalı karşı davacının incelenen defterlerinde, davaya ve takibe konu olan tabela ve dekorasyon bedelleri nedeniyle herhangi bir borcunun bulunmadığı, dosya kapsamında takibe konu edilen 69.000 TL tutarlı cari hesabı oluşturan faturalar bulunmamakta olup, davacı karşı davalının ticari defter kayıtları dosya kapsamında bulunmadığından, davalı karşı davacının ticari defterleri ile karşılaştırılamamıştır.
Davalı/karşı davacı tarafından—-. Noterliği’nin 31/12/2020 tarih ve—– yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği, 31.12.2020 tarihi itibariyle davacı karşı davalı şirkete 16.617,90 TL borçlu olduğu,Taraflar arasında 15.02.2019 tarihinde imzalanan sözleşmenin 6.20 maddesinde; “Bayi’nin faturalarını ödememesi, zamanında ödememesi veya eksik ödemesi veya bu sözleşmede belirtilen teminatı tam olarak tamamlamaması veya BAYİ’nin vermiş olduğu teminat limitini aşan kısımlarında,—– Bayi’ye ürünlerini teslim etmeme hakkı veya sözleşmeyi feshetme veya Bayi bölgesinde (iV/ilçe) bildirimde bulunmaksızın yeni bir Bayi ile anlaşma veya doğrudan satış yapma hakkı saklıdır.” Şeklinde olup, davalı karşı davalının taleplerine karşılık davacı/karşı davalının ödemezlik def’i ileri sürüp süremeyeceği,” hususu hakkında takdirin sayın mahkemeye ait olduğu.Taraflar arasındaki bııyılık sözleşmesinden kaynaklanan “sözleşmeye konu malı bayi’e teslim etmesi, yeterli miktarda stok ile teşhir bölümünde bulunması gereken malı temin etmesi” borcunu davacı/karşı davalının yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin davalı/karşı davacı tarafından haklı nedenlerle feshedilip edilmediği, davalı/karşı davacının sözleşmeden kaynaklı borcunun bulunup bulunmadığı, Bu sebeple davalı/karşı davacıya ait —- Mahallesi, 8881 Ada, 14 Parsel,—-Blok,—– numaralı bağımsız bölüm”de kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekkinin gerekip gerekmediği” hususu hakkında takdirin sayın mahkemeye ait olduğu” hususları tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Asıl dava taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinden kaynaklanan tabela ve dekorasyon bedelleri nedeniyle ve açık hesap ilişkisi nedeniyle davalı/karşı davacının, davacı/karşı davalı aleyhine başlattığı —–İcra Dairesi’nin —— Esas sayılı takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davalı/karşı davacının—-. Noterliği’nin 31/12/2020 tarih ve —— yevmiye numaralı ihtarnamesindeki taleplerine karşı davacı/karşı davalının ödemezlik def’i ileri sürüp süremeyeceği ve davalı/karşı davacının sözleşmeyi haksız olarak feshedip etmediği hususları çekişme konusudur.Karşı dava ise taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinden kaynaklanan “sözleşmeye konu malı bayiye teslim etmesi, yeterli miktarda stok ile teşhir bölümünde bulunması gereken malı temin etmesi” borcunu davacı/karşı davalının yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin davalı/karşı davacı tarafından haklı nedenlerle feshedilip edilmediğinin tespiti ve davalı/karşı davacının sözleşmeden kaynaklı borcunun bulunmaması nedeniyle davalı/karşı davacıya ait —- İlçesi, —– Mahallesi, 8881 Ada, 14 Parsel, —- Blok, —– numaralı bağımsız bölüm”de kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekki davasıdır.Taraflar arasında 15/02/2019 tarihli bayilik sözleşmesi ve dekorasyon, tabela ve/veya totem sözleşmesi bulunduğu hususunda çekişme bulunmamaktadır.
Davacı/karşı davalı tarafça davalı/karşı davacı tarafa karşı cari hesap alacağı nedeniyle 25/03/2021 tarihinde —-Genel İcra Dairesi’nin —— Esas sayılı takibinin başlatıldığı, davalı/karşı davacının ihtirazı kayıt koymadan borcu ödediği sabittir.
—-Noterliği’nin 31/12/2020 tarih ve—– yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde davalı/karşı davacı bayi —–davacı/karşı davalıya “sözleşmeye konu malı bayiye teslim etmesi, yeterli miktarda stok ile teşhir bölümünde bulunması gereken malı temin etmesi” hususunda ihtar çektiği görülmüştür.—– Noterliği 11/01/2021 tarih —— yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde davacı/karşı davalının davalı/karşı davacıya davalı/karşı davacının borcu bulunduğundan bahisle ödemezlik def’inde bulunduğu görülmüştür.
—-. Noterliği’nin 16/03/2021 tarih ve——yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde davalı/karşı özetle davacının kendisine ürün ve teşhir ürünü gönderilmediğinden bahisle sözleşmeyi feshettiği görülmüştür.Taraflar arasındaki 15/02/2019 tarihli bayilik sözleşmesinin 6.20. maddesi şu şekildedir.¸Taraflar arasındaki dekorasyon, tabela ve/veya totem sözleşmesinin 8. maddesi şu şekildedir.Mali müşavir bilirkişi —– 02/07/2023 tarihli raporu ile “Davalı karşı davacının ticari defter kayıtlarına göre 08.12.2020 tarihi ve 25.08.2021 takip tarihi itibariyle davacı karşı davalı şirkete 16.617,90 TL borçlu olduğu görülmekle, iş borcun dava konusu olmayan davacı karşı davalı tarafından 25.03.2021 tarihinde —-Genel İcra Dairesi —–. sayılı başlatılan takibe konu olduğu ve davalı karşı davacı tarafından iş borcun icra müdürlüğüne 11.08.2021 tarihinde faiz ve feriler dahil 22.417,89 TL ödenerek dosyanın kapatılmış olduğu” tespitinin yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce yazılan talimat üzerine—–Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunulan bilirkişi —–11/07/2023 tarihli raporu ile aşağıdaki tespitin yapıldığı görülmüştür:
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, asıl davanın taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinden kaynaklanan tabela ve dekorasyon bedelleri nedeniyle ve açık hesap ilişkisi nedeniyle davalı/karşı davacının, davacı/karşı davalı aleyhine başlattığı —– İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı takibine vaki itirazın iptali davası ve karşı davanın taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinden kaynaklanan “sözleşmeye konu malı bayiye teslim etmesi, yeterli miktarda stok ile teşhir bölümünde bulunması gereken malı temin etmesi” borcunu davacı/karşı davalının yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin davalı/karşı davacı tarafından haklı nedenlerle feshedilip edilmediğinin tespiti ve davalı/karşı davacının sözleşmeden kaynaklı borcunun bulunmaması nedeniyle davalı/karşı davacıya ait “—– Mahallesi, 8881 Ada, 14 Parsel, —-Blok, —– numaralı bağımsız bölüm”de kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekki davası olduğu, ——-Genel İcra Dairesi’nin ——Esas sayılı takibi incelendiğinde, Mali müşavir bilirkişi —–02/07/2023 tarihli raporu ile -yukarıda da ortaya konulduğu gibi- davalının defterlerine göre 08.12.2020 tarihi ve 25.08.2021 takip tarihi itibariyle davalı/karşı davacının, davacı/karşı davalıya 16.617,90 TL borçlu olduğu hususunun sabit olduğu, —–Genel İcra Dairesi’nin —-Esas sayılı takibine konu borcun bu olduğu, bu sebeple taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 6.20 maddesi uyarınca davacı/karşı davalının ürün teslim etmeme hakkının bulunduğu, bu borcun ödenmesinden önce (hatta —–Genel İcra Dairesi’nin—–Esas sayılı takibinin başlatılmasından önce) davalı/karşı davacının —-. Noterliği’nin 16/03/2021 tarih ve —— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshettiği, fesih beyanı tarihi itibariyle davacı/karşı davalının biraz önce de bahsedildiği gibi sözleşme hükümleri uyarınca ürün teslim etmeme hakkının bulunduğu, bu sebeple feshin geçersiz olduğu, sözleşmenin haksız şekilde davalı/karşı davacı tarafından feshedildiği,—- Genel İcra Dairesi’nin——Esas sayılı takibine konu borç haksız fesihten sonra ödenmiş olsa da taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin bu şekilde sona erdiği, bu sebeple taraflar arasındaki dekorasyon, tabela ve/veya totem sözleşmesinin 8. maddesi uyarınca davalı/karşı davacının davacı/karşı davalı tarafından sözleşme başlangıcında yapılan dekorasyon masrafını iade etmekle yükümlü olduğu, davacının bunu taraflar arasındaki açık hesap ilişkisine alacak olarak yazmasının hukuka uygun olduğu, bu alacağın miktarının da —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunulan bilirkişi —- 11/07/2023 tarihli raporu ile 66.802,00 TL olarak tespit edildiği, bu miktar yönünden davalı/karşı davacının davacı/karşı davalıya —-İcra Dairesi’nin——Esas sayılı takip tarihi itibariyle borçlu olduğu, davacı/karşı davalının davalı/karşı davacıdan bayilik sözleşmesi ve dekorasyon, tabela ve/veya totem sözleşmesine dayalı alacaklı olması (alacağın sona ermemiş olması) bu sözleşme ilişkisinden kaynaklı olarak kurulan ipoteğin de devam ettiği, tüm bu sebeplerle asıl davanın kabulüne ve karşı davadaki taleplerin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacı/karşı davalı —-davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı/karşı borçlu ——İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 66.802,00 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin takip tarihi itibariyle 66.802,00 TL asıl alacak yönünden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Kabul edilen alacağın (66.802,00 TL) yüzde 20’sine karşılık gelen 13.360,40 TL icra ve inkar tazminatının davalı/karşı davacı —– alınarak davacı/karşı davalı—– verilmesine,
3-Davalı/karşı davacı—— sözleşmenin haklı nedeniyle feshedildiğinin tespiti ve ipoteğin fekki davalarının REDDİNE,
Asıl dava yönünden;
4-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (66.802,00 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 4.563,24 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 1.178,35 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.384,89 TL harcın davalı/karşı davacı —– alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı/karşı davalı —– tarafından yapılan 1.270,55 TL dava açma masrafı ve 3.742,19 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 5.012,74 TL yargılama giderinin kabul/dava değeri oranına (66.802,00/69.000,00) göre 4.853,05 TL’sinin davalı/karşı davacı—– alınarak davacı/karşı davalı —–verilmesine, bakiye kısmın davacı/karşı davalı —— üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davacı/karşı davalı ——yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (66.802,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalı/karşı davacı —– alınarak davacı/karşı davalı —– verilmesine,
7-Davalı/karşı davacı —– yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (2.198,00 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 uyarınca hesaplanan 2.198,00 TL vekalet ücretinin davacı/karşı davalı —-alınarak davalı/karşı davacı—– verilmesine,
8-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilmesi gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul/dava değeri oranına (66.802,00/69.000,00) göre 1.277,95 TL’sinin davalı/karşı davacı —– alınarak Hazineye gelir kaydına, bakiye 42,05 TL’sinin davacı/karşı davalı —— alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karşı dava yönünden;
9-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL’nin davalı/karşı davacı —–alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
10-Davalı/karşı davacı —— tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
12-Davacı/karşı davalı —–yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalı/karşı davacı —-alınarak davacı/karşı davalı —— verilmesine,Dair, davacı-karşı davalı vekilinin ve davalı-karşı davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile —-Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.