Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/203 E. 2022/384 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

ESAS NO : 2022/203
KARAR NO : 2022/384

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 11.03.2022
KARAR TARİHİ : 11.05.2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
1-İddia: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin, —- göstererek —sayılı dosyası ile—- yatırılması nedeniyle sigortalı hizmetlerinin ve prime esas kazancının tespiti, eksikliğin giderilmesi, kuruma bildirilmesine yönelik dava açıldığını, yapılan yargılamada şirketin terkin edildiğinin öğrenildiğini, yargılama devam ederken kapanışı yapılarak — Mahkemesi’nce taraflarına ihya davası açmak üzere süre ve yetki verildiğini, bu nedenle …ne kayıtlı — unvanlı şirketin ihyasına, yeniden —– tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2-Savunma: Davalı ..—– tarihli cevap dilekçesinde, münfesih —-, davacıların ihya talebine konu ettikleri dosyada yargılama devam ederken — terkin edildiğini,—- olarak davalı ..—atandığını, şirketin taraf ehliyetinin bulunmadığını, davacının hukuki menfaatinin bulunmadığını, davacının hukuki yararının bulunmadığını, bu nedenlerle davanın usulden veya esastan reddine, aksi halde davalının kusuru bulunmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
3-Hukuki yarar dava şartı ile ilgili inceleme ve gerekçe: Davalı … vekili, davacının hukuki yararı bulunmadığını iddia ettiğinden duruşmada davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığının incelenmesi gerekmiştir.
6100 sayılı HMK’nın madde 114/1-h gereğince davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartıdır. Hukuki yararın bulunması, sonuç istemlerin hükme bağlanmasında davacının menfaatinin bulunması demektir.
Müsnet davada davalı … vekilinin cevap dilekçesinde belirttiği üzere,— ihya istemine konu— dosyasına konu tespit davası devam ederken davalı— tasfiye edilerek –kaydının terkin edildiği, — görülen davada mahkeme tarafından davacıya davalı şirketin ihyası için dava açmak üzere süre ve yetki verildiği, bu nedenle davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının olduğu anlaşılmakla davalı … vekilinin “davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine” karar verilmesi talebinin reddine karar verilmiş ve ara karar duruşmada açıklanmıştır.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
4-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, genel kurul kararı ile fesih ve tasfiyesine karar verilen — tasfiyesi sonucu — kaydının silinmesinden sonra, davacı alacaklının açmış olduğu şirket tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkindir.
Davanın dayanağı TTK’nin 547. Maddesidir.
Ön inceleme duruşmasında, dava dilekçesi ve davalı —- vekilinin cevap dilekçesine göre —Esas sayılı dosyasına konu tespit davası devam ederken davalı —– tarafından tasfiye edilerek——tarihinde sicil kaydının terkin edildiği, — sayılı dosyasında görülen davada mahkeme tarafından davacıya davalı şirketin ihyası için dava açmak üzere süre ve yetki verildiği” hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
A-Davaya konu ihyası istenen şirketin —terkin edilmemesi gerektiği halde davalı — tarafından usule aykırı olarak terkin edilip edilmediği,
B-Davacının açtığı dava nedeniyle —ihyasının gerekip gerekmediği,
C-Davalı — yargılama giderlerinden sorumlu olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
5-İlgili Mevzuat:TTK’nin —-” başlıklı 547.maddesi “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra —işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, —- pay sahipleri veya alacaklılar, — bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden —-karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son —veya yeni bir veya birkaç kişiyi —- olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. ” hükmünü haizdir.
TTK’nin 529. Maddesi “(1) Anonim şirket;
a) Sürenin sona ermesine rağmen işlere fiilen devam etmek suretiyle belirsiz süreli hâle gelmemişse, esas sözleşmede öngörülen sürenin sona ermesiyle,
b) İşletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkânsız hâle gelmesiyle,
c) Esas sözleşmede öngörülmüş herhangi bir sona erme sebebinin gerçekleşmesiyle,
d) 421 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarına uygun olarak alınan genel kurul kararıyla,
e) İflasına karar verilmesiyle,
f) Kanunlarda öngörülen diğer hâllerde,
sona erer.” hükmünü haizdir.
6-Şirketin ihyası gerekip gerekmediği ile ilgili inceleme ve gerekçe: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 536 – 548. maddeleri arasında —– usulü düzenlenmiştir.
Bilindiği üzere şirketlerin —- sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin — sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler — kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
İşbu ihya davasının gerektirdiği şekilde, — kayıtları ve ihya istemine konu mahkeme dosyası kayıtları temin edilerek dosyamız içine alınmıştır.
Buna göre davacının ihyası istenen şirkete karşı — Esas sayılı dosyasında görülen davada— tarihinde işçilik alacaklarının ve gerçek maaşının tespiti talepli dava açıldığı, dava devam ederken davalı —- — edilmesine ve …—seçilmesine karar verildiği ve davalı şirketin tasfiyesinin tamamlandığı bildirildiği — tarihinde —— kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır.
— tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Tüzel kişilik, ——kaydın terkini ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanmış olması gerekir. Eğer tasfiye işlemleri gerçekten tamamlanmamış ve tasfiyede gereken hususlar eksik bırakılmışsa,—, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemez.”
Müsnet davada, davacılar tarafından, davalı şirketin tasfiyesi kapatılmadan önceki dönemle ilgili olarak açılmış bir alacak tespiti davası mevcuttur. Bu davanın görülebilmesi ve verilecek kararın infazı işlemlerinin yapılması TTK’nin 547. maddesi anlamında ek tasfiye işlemi niteliğindedir. Bu nedenle ——- dosyasında davalı olan —— yeniden —- tescili gereklidir.
Bu nedenle tasfiye eksiksiz tamamlanmadığından ——-sicil kaydının, —- sayılı dosyasındaki davanın görülmesi ve verilecek kararların infazı işlemleriyle sınırlı olmak üzere ———- karar vermek gerekmiştir.
Ek tasfiye işlemlerinin de ——tarafından yapılması uygun görülmüş ve yeni bir —— atanmamıştır.
7-Yargılama giderleriyle ilgili inceleme ve gerekçe: Davalı ….—yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, bu davalı harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamıştır.
Davalı — sorumluluğuyla ilgili olarak yapılan incelemede, — Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, dava,—- kararı ile — karar verilen —kaydının silinmesinden sonra, davacı alacaklının açmış olduğu şirket tüzel kişiliğinin ihyası davası olup, bu davada husumet, tasfiyeyi sağlayan — yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu değil ise de, davacı ihya davası açmakta haklı olduğundan ve davalı— geç ilk celsede gelip davayı kabul etmediğinden davalı — yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın TTK’nin 547. Maddesi uyarınca KABULÜ ile;—- numarasında kayıtlı iken tasfiyesi kapatılmış olan —– kaydının, —-
sayılı dosyasındaki davanın görülmesi ve verilecek kararların infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere — tescil ve ilânına,
2-Ek tasfiye işlemlerinin daha önceki –olan davalı … tarafından yürütülmesine, ek tasfiye bitinceye kadar — görevinin devam etmesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan— İkinci Kısım — uyarınca belirlenen 5.100,00.TL vekalet ücretinin davalı …— alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli harç peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL harcın davalı ..— alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 56,25‬ TL yargılama giderinin davalı ..— alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK’nin 333.maddesi gereğince bakiye gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, davalı …—- —yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.