Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/87 Esas
KARAR NO:2023/459
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 24/02/2016
KARAR TARİHİ: 23/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 28.10.2008 tarihinde—— plaka sayılı aracın içinde yolcu olarak bulunduğu sırada dava dışı araç sürücüsünün kusurlu hareketi nedeniyle müvekkilinin ağır yaralandığını, %92 oranlı ve sürekli olarak özürlü kaldığını,—— plakalı aracın davalı zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olduğunu, fazlaya ilişkin hak ve taleplerinin saklı kalması kaydıyla bakıcı ücretlerinin, kaza tarihindeki sigorta limiti kapsamında 6100 sayılı Yasanın 107.maddesi uyarınca belirlenecek tazminat bedelinin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf 28/10/2008 tarihinde meydana gelen ve——plakalı aracın karıştığı yaralamalı trafik kazasında davacı yaralanması sonucu malul kalması sebebiyle maddi tazminat talepli işbu davayı açtığını, müvekkilinin şirkete yapılan müracaat üzerine sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı nispetinde davacı tarafa uğradığı gerçek zarar miktarı ödenmiş olmakla müvekkil şirket aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini, aksi takdirde; davacının dava konusu kaza sebebi ile uğradığı maluliyet oranının—— alınacak rapor ile tespitine; müvekkil şirketin bakiye sorumluluğu olup olmadığının tespitine ilişkin raporun ———–listesinde yeralan uzman aktüerden alınmasına ve bu hesaplamada müvekkil şirket tarafından ödemenin yapıldığı tarihin dikkate alınmasına, davacının dava konusu yaralanması ve maluliyeti sebebiyle —– tarafından herhangi bir ödenek alıp almadığının, alınmış ise hangi sigorta kolundan olduğu ve rücuya tabi olup olmadığı hususlarının sorulmasına, tazminat hesabında verilecek cevabın dikkate alınmasına davacı tarafın geçici işgöremezlik ve tedavi gideri talepleri bakımından 6111 sayılı kanun çerçevesinde müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğu bulunmadığından bu talepler bakımından müvekkil şirket bakımından reddine, temerrüde düşmemiş ve davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkil şirket aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmaması halinde müvekkil şirketin sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, meydana gelen trafik kazası neticesinde —– kapsamında bakıcı gideri tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili 02/03/2023 tarihli dilekçesi ile, taraflar arasında imzalanan 21.02.2023 tarihli feragatname ve temlik anlaşması uyarınca dava konusu tazminat taleplerinin davalı tarafça ödendiğini, bu nedenle davalı tarafla sulh olduklarını, vekalet yahut yargılama gideri talepleri olmadığından bu hususta hüküm kurulmamasını talep ederek imzalanan sulh anlaşması uyarınca dosyanın karar bağlanmasını arz ve talep etmiştir.Davalı sigorta vekilinin 22.02.2023 tarihli sulh dilekçesi ile, davacı yan ile sulh olunduğunu, sözü geçen feragatname gereği davanın feragat nedeniyle reddini taraflarca bu hususta anlaşılmış olunduğundan vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.6100 Sayılı HMK.’nın 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, davacı vekili yazılı beyanı ile usulüne uygun şekilde davadan feragat ettiğini beyan ettiğinden, incelenen vekaletnamesinde feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın HMK’nin 307. maddesi uyarınca “feragat” nedeniyle REDDİNE,
2-Tarafların karşılıklı dilekçeleri doğrultusunda vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığından, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Alınması gerekli 179,90 TL harcın peşin olarak davacı tarafça dava açılırken yatırılan 29,20 TL harçtan mahsubuyla bakiye 150,70 TL harcın davacı taraftan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair,Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ———– Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.23/05/2023