Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/833 E. 2023/655 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/833 Esas
KARAR NO: 2023/655
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 20/12/2021
KARAR TARİHİ: 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.01.2019 tarihinde davacıya ait geçici plakası —- olan aracın davalı sigorta şirketi sigortalısı —- plaka sayılı araç ile çarpışması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından hasar dosyası oluşturulmuş olduğunu ancak 2.028 Euro talep edilmesine rağmen ——- ödeme yapılmış olduğunu, bu kapsamda davalı aleyhine icra takibi başlatılmış olduğunu, ancak haksız yere yapılan itiraz ile takibin durdurulmuş olduğunu belirterek itirazın iptal edilerek takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı olduğundan davanın reddedilmesi gerektiğini, ayrıca aracın işleteninin sigorta ettiren olup olmadığının araştırılması gerektiğini, kusur oranı ve hasar incelemesininde uzman bilirkişi tarafından yapılmasının gerekli olduğunu, müvekkilinin dava konusu olayda sorumluluğunun bulunmadığını,.ayrıca aracın pert olup olmadığının ve geçmiş hasar kaydının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini,——değer kaybı iddialarını Kabul etmediklerini, ayrıca değer kaybı hesaplamasının —-şeklinde hesaplanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava Hasar bedelinin tahsili talebi ile —- dosyasına yapılan icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir.Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Davada taraf teşkili sağlanmış deliller toplanmış bilirkişi raporu ile neticeye ulaşılmıştır.Olay; Kazanın — sıralarında — gişeleri mevkiinde seyir halinde ilerleyen ve davalı tarafından sigortalanmış aracın sürücü —- plakalı çekicinin taşıdığı kepçeden kopan plastik camın; aynı istikamette seyir halinde ilerleyen sürücü —– geçici plakalı otobüsün sağ ön ve yan kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır. Kusur Yönünden İnceleme : Kaza yapan sürücülerin kendi aralarında tuttukları “Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı”nda; Kazanın —- günü —– gişeleri mevkiinde meydana geldiği, Sürücü Görüşleri Bölümü’nde; —- sürücüsü —-Seyir halinde ilerlerken taşıdığım ———- dediği, Araç —-sürücüsü —– “Seyir halinde ilerlerken önümde giden tırdan üzerindeki ——dediği görülmüştür. Davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan — plakalı çekicinin sürücüsü—– günü saat:——gişeleri mevkiinde seyir halinde ilerlerken taşıdığı yükün gerekli emniyet tedbirlerini almaması nedeniyle kullanmış olduğu çekicide bulunan kepçeden —— istikamette seyir halinde ilerleyen sürücü—-yönetimindeki —– geçici plakalı otobüsün sağ ön ve yan kısımlarına çarparak maddi hasara sebebiyet vermesindeki tedbirsizliği nedeniyle; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun; – ” Araçların yüklenmesi” kurallarının konulduğu Madde 65/h (Araçların yüklenmesinde, yönetmeliklerle belirlenen ölçü ve esaslara aykırı olarak; Yükün karayoluna değecek, düşecek, dökülecek, saçılacak, sızacak, akacak, kayacak, gürültü çıkaracak şekilde yüklenmesi yasaktır.) Kuralını ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin ilgili maddelerdeki kuralları ihlal ederek %100 (YÜZDEYÜZ) ORANINDA KUSURLU BULUNDUĞU,
– Davacıya ait —- geçici plakalı otobüsün sürücüsü —– Meydana gelen kazada 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve bağlı Yönetmelik’te belirtilen kurallara riayet ettiği, kazanın oluşumunda alabileceği herhangi bir tedbirin bulunmadığı, kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı için ATFI KABİL KUSURUNUN BULUNMADIĞI değerlendirilmesi yapılmıştır. Olayın oluş şekline uygun bilirkişi kusur oranı mahkememizce de benimsenmiştir.Teknik bilirkişi değerlendirmesi neticesinde ;
Dava konusu araçta KDV dahil 1.288,28 TL hasar meydana gelmiş olduğunu , Dosya muhteviyatında —– tarafından tanzim edilmiş olan —- no.lu fatura ile dava konusu araçta — hasar gelmiş olduğundan bahisle fatura tanzim edilmiş olduğu, Söz konusu faturada aracın marka modeli ,yapılan işlemlerin neler olduğu hususununbelirtilmedenfiyatlandırılmasının direkt olarak 2.028,79 EUR olarak yazılmış olduğu, bu nedenle yapılan işlemlerin neler olduğunun ortaya konulmadan onarım bedeline yönelik değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı,( Aracın onarım esnasındaki hasarlı durumunun fotoğraflar ile ibrazı gereklidir.)
Ayrıca dava konusu kazanın 22.01.2019 tarihinde meydana gelmiş iken dava konusu araca yönelik onarımın kazadan yaklaşık 4 ay sonra 16.05.2019 tarihli fatura ile onarımının yapılmış olmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı,
——-sayılı ilamı ile; Bu karar yurtdışında ikamet edip —- geçici olarak geldiğinde kaza yapıp onarım için seçimlik hak olarak yurtdışını tercih eden araç sahipleri için geçerlidir. Dava konusu olayda araç—- plakalı, —– kayıtlı ve ikamet yurtdışı değildir. Aksi durumun davacı tarafından belgeler ile ispatlanması gereklidir.Dava, trafik kazası sonucu hasarlanan araçla ilgili tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin —– geçici olarak getirdiği aracının, davalıların maliki ve trafik sigortacısı bulunduğu araçla çarpışması sonucu hasarlandığını ileri sürerek —- yaptırdığı hasar tespit raporunda belirlenen zararın tazminini istemiştir. Mahkemece, hasar tespit raporu alınmış olup raporda davacıya ait araç için — koşullarındaki hasar bedeli hesaplanmış ve —— göre hesaplanan hasar bedelinin davalı —- tarafından davacıya ödendiği ve davacı vekili tarafından dosyaya sunulan —- belirtilen parça ve işçilik tutarlarının —- piyasa koşullarına göre hesaplanan bedelden fazla olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, kaza yeri — olsa bile davacının aracı — kayıtlı olup tamir ettirmeden yurt dışına götürmüşse tamir bedelinin—-ödenmesi hususunun kararda değerlendirilmemesi ve yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğini,
O halde, davacı aracının yurt dışında kayıtlı olduğu ve —- meydana gelen kaza sonucunda hasarlandığı davacının hasarlı bölümlerin tamiratını —–yaptırma zorunluluğu bulunmadığı düşünülmeli, gerektiğinde davacının dayandığı delilleri irdeleyecek biçimde bilirkişiden ek rapor alınmalı,hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğini,Bu durumda, —-ikamet eden ve geçici olarak getirdiği aracı — ‘de trafik kazası sonucunda hasara uğrayan davacının, aracının onarımını — yapması konusunda zorlanamayacağının kabulü gerekir. Araç maliki, aracını —- veya ikamet ettiği ülkede tamir ettirmek konusunda seçimlik hakka sahiptir. Araç sahibinin bu seçimlik hakkını ikamet ettiği ülkede tamir ettirme yönünde kullanması durumunda, yurt dışı tamirine ilişkin gerçek hasar bedelinin tespit edilerek bu bedelin Türk Lirası karşılığının tazminine karar verilmesi gerektiğini,Söz konusu kazalı aracın onarımının basit işçilikler ile giderilebilecek hasarının bulunduğunu ve yetkili servis ve tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olmakla birlikte yaklaşık 2 (iki) iş günü süreceği ( Malzeme temin süresi dahil edilmiştir.) Davaya konusu kaza ve hasar durumunun uyumlu olduğu,Dava konusu araçta KDV dahil 1.288,28 TL hasar meydana gelmiş olduğunu ,Davalı tarafından 22.05.2019 tarihinde 550,00 TL hasar ödemesi yapılmış olduğundan davacının 1.888,28 TL – 550,00 TL = 1.338,28 TL bakiye hasar miktarı alacağının bulunduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir. Davacı vekilince bilirkişi raporuna itiraz edildiğinden, bilirkişi den ek rapor tanzimi istenilmiştir.Bilirkişi tarafından sunulan 27/03/2023 tarihli ek raporda özetle;
Dava konusu araca yönelik Geçici Trafik Belgesi tanzim edilmiş olduğu,Dosya muhteviyatına 2.028,79 EUR bedelli tercüme fatura sunulmuş olduğu, ancak söz konusu aracın onarımının yurtdışında yapılmış olduğunun belirtilmiş olmasına rağmen yurt dışı yönelik —— raporunun dosya muhteviyatına sunulmamış olduğu,
Davacı vekili tarafından doya muhteviyatına 16.05.2019 tarihli EUR cinsinden fatura ve onarım gösteren 2 sayfa sunulmuş olduğundan bahsedildiği, ancak dosya muhteviyatında onarım çizelgesinin bulunmadığı,Ayrıca ilk fatura ile yansıtma faturaya dönüş için —– dönüştürücü 4 sayfa bilgi sunulmuş olduğunun belirtildiği ancak dosya muhteviyatında bulunmadığı hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Denetlenebilir teknik bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenmiştir.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davalı tarafından sigortalanmış aracın sürücü—– plakalı çekicinin taşıdığı kepçeden kopan plastik camın; aynı istikamette seyir halinde ilerleyen sürücü —yönetimindeki —- geçici plakalı —– hasarlandırdığı, davalı sigorta şirketince sigortalanmış —- plakalı aracın kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğu kaza tarihinin sigorta sözleşmesini kapsadığı, bedelin sigorta teminatı dahilinde olduğu, teknik bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere ,dosya muhteviyatına 2.028,79 EUR bedelli tercüme fatura sunulmuş olduğu, ancak söz konusu aracın onarımının yurtdışında yapılmış olduğunun belirtilmiş olmasına rağmen yurt dışına yönelik —- raporunun dosya muhteviyatına sunulmamış olduğu,Söz konusu faturada aracın marka modeli, yapılan işlemlerin neler olduğu hususunun belirtilmeden fiyatlandırılmasının direkt olarak 2.028,79 EUR olarak yazılmış olduğu, bu nedenle yapılan işlemlerin neler olduğunun ortaya konulmadan onarım bedeline yönelik değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı,,davalı sigorta ödemesi düştükten sonra davacının 1.338,28 TL bakiye hasar miktarı alacağının bulunduğu, sigorta şirketinin bunu ödemekle yükümlü olduğu, icra inkar tazminat talebinin şartlarının oluşmadığı değerlendirilmekle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
1-Davalının —– esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 1.338,28 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 179,90 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 290,86 TL harcın mahsubu ile fazladan yatırılan 110,96 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafa iade edilecek harcın davacı tarafça yatırılan 290,86 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 179,90 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.724,13 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 214,05 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 1.338,28 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 103,72 TL’sinin davalı taraftan, arta kalan 1.216,28 TL’sinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada bulunan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulün anlatıldı. 06/07/2023