Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/830 E. 2022/39 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/830 Esas
KARAR NO : 2022/39

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/04/2017
KARAR TARİHİ : 20/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı vekili dava dilekçesi ile ——sayılı dosyasıyla ödenmeyen kaçak — bedelinin tahsili için davalı —-aleyhine açılan icra takibine borçlunun itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının yaptığı itirazın iptali ile asıl alacağa uygulanacak %16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek %18 KDV ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkilinin kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde davalının usulsüz elektrik kullanıldığı iddia edilen adreste aboneliğinin bulunmadığı, bu adreste faaliyette bulunduğuna dair bir delil de mevcut olmadığı, davalı hakkında tutulan tutanağının aksinin sabit hale geldiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın istinafı neticesinde ;—– sayılı ilamında;
Dava 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği ——- açılmıştır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre; bir davanın ticari dava sayılması için, uyuşmazlık konusu işin, taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya —- Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. Yine, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir.
6335 Sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar—– görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, —- Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri ara- sındaki ilişki, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir.
Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olduğundan, ilk derece mahkemesi, istinaf ve temyiz aşamasında re’sen incelenir.
Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; dava konusu uyuşmazlık yukarıda sayılan mutlak ticari davalardan değildir. Davacı —–, davalı tarafça ,müvekkilinin——– —- olduğu,fiilen bu görevinin devam ettiği bildirilmiş olmasına rağmen, mahkemece davalının tacir olup olmadığı yönünden herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Dairemizce —– sorgulamada,davalının —- kayıtlı olmadığı anlaşılmıştır.
Bu sebeple, davada genel mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan mahkemece görevsizlik-dava şartı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken esas yönünden karar verildiğinden bahisle mahkememiz kararı kaldırıldığından, Mahkememizin görevsiz olması nedeni ile HMK 114/1-c delaletiyle 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine dosyanın —– Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsiz olması nedeni ile HMK 114/1-c delaletiyle 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden REDDİNE
2-HMK 20.Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi hususunda mahkememizden talep edilmesi halinde dosyanın görevli —— ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı asilin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.