Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/751 E. 2023/269 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/751 Esas
KARAR NO : 2023/269

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/11/2021
KARAR TARİHİ : 23/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkil şirket —- Laboratuvarı adı altında biyokimya ve mikrobiyoloji alanında laboratuvar hizmeti verdiğini, davalı taraf müvekkil şirketten toplamda 31.233,60 TL tutarında hizmet alımı yapmıştır. Ancak bütün görüşmelere ve uyarılara rağmen ödeme yapılmamıştır. Söz konusu alacağın tahsili amacıyla —– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmıştır. Ancak davalı taraf bu icra takibine itiraz etmiş, itiraz üzerine de arabuluculuğa başvurulmuş ancak davalıyla anlaşma gerçekleşmemiştir, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın kabulünü, borçlunun itirazının iptalini, takibin—– Esas sayılı dosyasına yaptığı asıl alacak ve tüm fer’ilerine ilişkin itirazlarının iptaline, —— Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin devamına, itirazda haksız ve kötü niyetli olan davalı borçlunun % 20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davayı kabul etmiyoruz, davanın reddini talep ettiklerini, davacı şirket tarafından, müvekkil şirkete laboratuvar hizmeti verildiğinden bahisle -güya- S adet fatura bedelinin davalı şirket tarafından kendilerine ödenmemesi nedeniyle, —– sayılı dosyasından müvekkil şirket aleyhine alacak iddiası ile takip başlatmıştır. Müvekkil şirket tarafından haksız takibe karşı itiraz edilmiş, davacı tarafın alacak iddiası haksız ve kötü niyetlidir. Zira, müvekkil şirkete bir süre covid-19 testleriyle ilgili laboratuvar hizmeti veren davacıya verdiği hizmetlerle ilgili tüm alacakları ödenmiştir ve davacının müvekkil şirketten herhangi bir alacağının kalmadığı, davacının vermiş olduğu hizmetlere karşı davacıya bedelinin ödenmiş olduğu son laboratuvar sonuçlarının neredeyse tamamının yanlış/hatalı çıkması nedeniyle artık davacı şirket ile çalışmayı bıraktığı, hatalı test sonuçları nedeniyle Müvekkil şirket maddi zarara uğramış ve bir çok müşterisini kaybettiği, davacı, müvekkil şirketin artık kendileriyle çalışmıyor olmasına rağmen sanki hizmet vermiş gibi tek yanlı faturalar düzenlemiş ve müvekkil şirkete karşı alacak iddiasında bulunmuştur. Takip konusu faturaların ve buna bağlı olarak takip konusu borcun tarafımızca kabulü mümkün olmadığı, faturalar üzerinde gösterilen mal/hizmet müvekkil şirkete sunulmadığından müvekkil şirketin bu fatura bedellerinden sorumlu olması kabul edilemeyeceği, tek yanlı olarak tanzim edilen faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olsa dahi delil niteliğinde olmadığı, müvekkil şirkete ait ticari defterler incelendiğinde de savunmalarımız sübut bulacaktır. Müvekkil davalının, takip ve dava konusu faturalara ilişkin davacı şirketten herhangi bir hizmet/mal almadığından; haliyle, davacı yana borçlu bulunmadığından haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep ederiz. açıklanan nedenlerle; sabit olacak savunmalarımız karşısında haksız ve dayanaksız davanın reddi ile, kötü niyetli davacının, dava konusu alacağın en az % 20’si oranında tazminat ödemesine, ayrıca yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, Fatura alacağından kaynaklı —- İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar ve kötü niyet tazminat talebine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmış, tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri, uyuşmazlık konusu belirlenip, deliller toplanmış, mali bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle neticeye ulaşılmıştır.
İcra Dosyası İncelemesi: Davacı taraf 25.05.2021 tarihinde, cari hesaptan doğan fatura alacağından kaynaklanan alacağına ilişkin—-. İcra Müdürlüğü’nün ——-Esas sayılı dosyasından 31.233,60 TL asıl alacak için ilamsız icra takibi başlatmış, borçlu vekilinin ödeme emrine 16.06.2021 tarihinde itirazı neticesinde, itirazın iptali davası nedeniyle, dosya mahkememize tevzi olmuştur.Tacir olan davacının defter kayıtları incelenmiş, davacı tarafın 2020-2021 yılı ticari defterleri usul yönünden açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK ve VUK hükümlerine göre süresinde alınmış olduğu, davalı —–davaya katılmasına, cevap dilekçesinde kendi ticari defterlerini de delil olarak göstermesine rağmen 10.10.2022 tarihindeki inceleme gün ve saatinde mahkeme kaleminde bulunmayıp defter/belge ibraz etmediğinden inceleme yapılamadığıDavacı adına —– Vergi Dairesinden talep edilen davacıya ait 2020 yılı BA/BS formlarının incelemesi neticesinde, 2020 döneminde davalı adına 4 adet belge karşılığı KDV Hariç 28.200,00 TL mal ve hizmet satışı bildiriminde bulunduğu, faturaları ticari defterlerine kaydettiği,—–Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından dava dosyasına gönderilen davalının 2020 yılı BA-BS bildirimlerinin incelenmesi neticesinde, 2020 dönemi (BA) bildiriminde davacı adına 4 adet belge karşılığı KDV Hariç 28.200,00 TL mal ve hizmet alımı bildiriminde bulunduğu, dolayısıyla faturaları ticari defterlerine kaydettiği, davacı tarafından düzenlenmiş olan aynı zamanda icra takibine konu faturaların ait olduğu 2020 yılı ile dosyada bulunan davalı ve davacıya ait BA-BS bildirimlerinin incelenmesi neticesinde tarafların bildirimlerinin karşılıklı olarak birbiriyle örtüştüğünün görüldüğü, dosyada bulunan bilgi ve belgeler kapsamında yapılan inceleme neticesinde davacının takibe dayanak olarak gösterdiği faturaları kendi defterlerine kaydetmesi, takip dayanağı faturaları BS formunda bildirmesi ve davalı tarafından davacının düzenlemiş olduğu 4 adet fatura bedeli olan KDV Hariç 28.200,00 TL’ yi mal ve hizmet alımı olarak BA formunda bildirmesiyle davacının mal ve hizmet teslimini ispatlamış olduğu, davalı vekilinin beyanında “müvekkil şirkete bir süre covid-19 testleriyle ilgili laboratuvar hizmeti veren davacıya verdiği hizmetlerle ilgili tüm alacakları ödenmiştir” ifadeleri ile davalının takip konusu faturaların içeriği hizmet bedelini ödediğine ilişkin ödeme dekontu sunmadığı tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde denetlenebilir mali bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenerek davacının talebine istinaden takip tarihi itibariyle 31.233,60 TL’yi talep edebileceği anlaşıldığından davanın ve şartları oluşan icra inkar tazminatının kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Davalı tarafça kötüniyet tazminatı talep edilmiş ancak iş bu davada şartları oluşmayan kötüniyet tazminat talebine ilişkin sehven hüküm verilmemiştir. Hüküm verilmeyen taleplere ilişkin ek karar imkanı getirilmiş ise de ancak taleple bağlı olarak ek karar verilebileceğinden resen kötüniyet tazminat talebine ilişkin hüküm kurulmamıştır.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının —–. İcra Müdürlüğün——- esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin 31.233,60 TL üzerinden DEVAMINA
2-31.233,60 TL’nin %20’si olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 2.133,57 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 377,23TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.756,34 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 377,23 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.071,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 9.200,00. TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde —– Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.